• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

Euphemia ART: Tablo, Özgün Baskı, Heykel ve Fotoğraf Müzayedesi 3

"Euphemia ART: Tablo, Özgün Baskı, Heykel ve Fotoğraf Müzayedesi 3" adlı yeni müzayedemize 16 Ekim 2022 Pazar günü saat 15:00'e kadar internet sitemiz üzerinden pey verebilirsiniz. 15:02 itibariyle canlı müzayedemiz başlayacaktır. Müzayede firmamız satıcılar ile aracılar arasında aracı olup alıcı tarafından kazanılan her ürünün komisyon oranı: %15'tir.

ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 7 İŞ GÜNÜDÜR.

Tüm ürünlerin kargoda taşıma esnasında oluşabilecek hasarın sorumluluğu tamamen alıcıya aittir. Müzayede firmamız bu konuda kesinlikle sorumluluk kabul etmeyecektir. Ödemeden hemen sonra ürünleri müzayede evimizden aldırabilirsiniz. Alıcı tarafından İstanbul dışından kazanılan ürünler, çerçevelerinden ayrılıp iki parça  halinde gönderilecektir. 

Müzayedemizdeki lotların her biri müzayede süresince müzayede evimizde görülüp incelenebilir.

  • Kategori: Özgün Baskı
Lot: 23 » Özgün Baskı

ŞADAN BEZEYİŞ (1926-2017) - 1998 "İsimsiz" 48/125

87x70 cm, serigrafi - Rumeli, Üsküp göçmeni bir ailenin oğlu olarak 1926 yılında Adapazarı’nda doğdu. Babası hattat Abdullah Bey ve annesi Zümrüt Hanım’dır. Saraçhane İlkokulu, Cağaloğlu Ortaokulu ve Haydarpaşa Lisesi’nden sonra 1945 yılında girdiği İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü Nurullah Berk Atölyesi’ni 1951 yılında birincilikle bitirdi.

1952’de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA – günümüzde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) tarafından Milli Eğitim Bakanlığı, İTÜ Rektörlüğü ve İtalyan Kültür Ataşeliği’nin ortak kararıyla, alanında uzmanlaşmak üzere Roma Güzel Sanatlar Akademisi’ne gönderildi. Bu akademinin Mimarlık Sanatları Yüksek Dekorasyon Bölümü’nden birincilikle mezun oldu ve 1954’te “Lodevole” (Üstat) akademik payesiyle ödüllendirilen Prof. Dr. Şadan Bezeyiş, yurda döndükten sonra resim ve heykel çalışmalarına başladı. Mimari dekorasyon alanında da serbest meslek uygulamaları yapan Bezeyiş, İTÜ Mimarlık Fakültesindeki görevine 1956 yılında başladı.

4 yıl sonra İtalya’da yürüttüğü doktora sonrası araştırmalarını tamamladı ve İTÜ Mimarlık Fakültesine öğretim üyesi olarak atandı. 1958 Uluslarararsı Venedik Bienali’nde Türkiye’yi temsil etti. İTÜ Güzel Sanat Bölümü ile Görsel ve Çevresel Sanatlar Dalı’na başkanlık yaptı.

“Çalışmalarımda hareket noktam, geleneksel sanatımızın köklerine dayanan çağdaş Türk sanatının ileri dizayn yapısı ve görümsel felsefesinden kaynaklanan Doğa, İnsan, Yaşam olgusunun görsel etkinliğini günümüz düzeyinde yeni ve özgün yorumuyla uzay kavramında vurgulamaktır.”

Detaylar

SATILDI

Lot: 24 » Özgün Baskı

ŞADAN BEZEYİŞ (1926-2017) - 1998 "İsimsiz" EA

87x70 cm, serigrafi - Rumeli, Üsküp göçmeni bir ailenin oğlu olarak 1926 yılında Adapazarı’nda doğdu. Babası hattat Abdullah Bey ve annesi Zümrüt Hanım’dır. Saraçhane İlkokulu, Cağaloğlu Ortaokulu ve Haydarpaşa Lisesi’nden sonra 1945 yılında girdiği İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü Nurullah Berk Atölyesi’ni 1951 yılında birincilikle bitirdi.

1952’de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA – günümüzde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) tarafından Milli Eğitim Bakanlığı, İTÜ Rektörlüğü ve İtalyan Kültür Ataşeliği’nin ortak kararıyla, alanında uzmanlaşmak üzere Roma Güzel Sanatlar Akademisi’ne gönderildi. Bu akademinin Mimarlık Sanatları Yüksek Dekorasyon Bölümü’nden birincilikle mezun oldu ve 1954’te “Lodevole” (Üstat) akademik payesiyle ödüllendirilen Prof. Dr. Şadan Bezeyiş, yurda döndükten sonra resim ve heykel çalışmalarına başladı. Mimari dekorasyon alanında da serbest meslek uygulamaları yapan Bezeyiş, İTÜ Mimarlık Fakültesindeki görevine 1956 yılında başladı.

4 yıl sonra İtalya’da yürüttüğü doktora sonrası araştırmalarını tamamladı ve İTÜ Mimarlık Fakültesine öğretim üyesi olarak atandı. 1958 Uluslarararsı Venedik Bienali’nde Türkiye’yi temsil etti. İTÜ Güzel Sanat Bölümü ile Görsel ve Çevresel Sanatlar Dalı’na başkanlık yaptı.

“Çalışmalarımda hareket noktam, geleneksel sanatımızın köklerine dayanan çağdaş Türk sanatının ileri dizayn yapısı ve görümsel felsefesinden kaynaklanan Doğa, İnsan, Yaşam olgusunun görsel etkinliğini günümüz düzeyinde yeni ve özgün yorumuyla uzay kavramında vurgulamaktır.”

Detaylar

SATILDI

Lot: 56 » Özgün Baskı

AVNİ ARBAŞ (1919-2003) - "At" 156/400

51x38 cm. Fine Art kağıda serigrafi. Kağıt yüzeyinde hafif lekeler mevcuttur. - Türk ressam Avni Arbaş 1919’da İstanbul’da doğdu. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde Leopold Levy’nin öğrencisi (1940-1947) olan Avni Arbaş, 1947’de bir burs kazanarak Paris’e gitti. 1950 yıllarında Fransa’nın çeşitli kentlerinde ilk kişisel sergilerini açtı. Torino, New York ve Belçika’ da bazı karma sergilere katıldı.

1950’ye doğru Avrupa’ ya giden ve orada yerleşerek çevre yapmaya çalışan Türk ressamları kuşağının önde gelenleri arasında yer alır. Günümüzde İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nde bulunan Paris dönemine ilişkin bir tablosu ile 1977’de Türkiye’ye döndükten sonra ilk kez Ankara’da sergilediği daha yeni resimleri arasında, eğilim ve duyarlık açısından önemli bir fark yoktur.

Güncel akımların dışında kalmak, kişisel beğeniyi elden bırakmamak ve gözlenen gerçekliklerden hareket etmek, Avni Arbaş’ın 1940’lardan bu yana kesintisiz sürdürdüğü resim sanatının temel özellikleridir. Yabancı ülkelerde kendi kişiliğini kurma ve geliştirme yolundaki deney ve araştırmaları, söz konusu özelliklerin iyice belirginleşmesini sağlamıştır. Yaptığı her yeni resimle bir öncekini aşarak, günümüzdeki noktaya ulaşmıştır.

Avni Arbaş, doğadan esinlenerek yaptığı resimlerinde, özellikle de Türkiye izlenimlerini yansıttığı 1970 yıllarındaki yapıtlarında, leke değerlerine bağlı kalmış ve tablolarını görüntünün anımsatıcı özellikleri dışındaki ayrıntılardan arındırmayı ilke edinmiştir. Bunda, kuşkusuz anlatımcılığın da büyük etkisi olmuştur ama, Avni Arbaş’ın anlatımcılığı kuralcı olmaktan çok, yumuşak, yeterince duygulu bir anlatımcılıktır. Dolayısı ile nesneleri bir sanatçı içtenliğiyle kucaklamasını sağlar.

Konunun ilk etkisini dağıtmayan, figürü doğal yapısından uzaklaştırmayan Avni Arbaş’ın resimlerinde görüntü, hem doğanın belirleyici niteliklerini korur, hem de özgür bir soyutlamaya olanak verir. Deniz yaşamı, tekneler, balıkçılar bu resimlerde insan ve doğa kaynaşmasının özgün motifleri olarak belirir.

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 1
sonraki