Lot: 1

Current Price: 750 TL Starting Bid: 750 TL Estimated: TL Losing Winning

Nargileh Türkische skizzen und novellen, FRANZ CARL ENDRES, Delphin Verlag, München, 1916.

Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış,sayfalar üzerinde renk değişimi mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, Almanca, 103, [4] sayfa. Nargilenin ince dumanının anıları uyandırdığı ve ruhu düşlere çağırdığı, büyük geniş kapılardan girdiğiniz ülke burası. Yazarın İstanbul'da bulunduğu dönemde yazdığı on beş kısa öyküden oluşan eseridir. Frans Carl Enders 1912-1915 yılları arasında Osmanlı ordusunda görev yapmış, Balkan Savaşı’nda bulunmuş ve Birinci Dünya Savaşı sırasında askeri eğitmen olarak çalışmış bir Alman subayıdır. Enders’in kitabından yola çıkarak sıkı bir gözlemci ve iyi bir araştırmacı olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Yazarın, toplum ve âdetlerden halk ilişkilerine, ekonomiden sanat ve edebiyata ve Osmanlı Tarihinin son yıllarına ilişkin konuları ele alış biçimi ve aktarışı son derece kendine özgü olmakla beraber, bugün hâlâ tartışılan konulara işaret edişi şaşkınlık vericidir. Türkiye hakkında: “Türkische Frauen” (Türk Kadınları), “Nargileh, Türkische Skizzen und Novellen” (Nargile, Türk Skeçleri ve Kısa Hikâyeler), “Bosporuswellen” (İstanbul Boğazının Dalgaları) (roman), Die wirtschaftliche Bedeutung Palästinas als Teiles der Türkei, (Türkiye'nin Bir Parçası Olarak Filistin'in Ekonomik Önemi), Der Weltkrieg der Türkei, (Dünya Savaşında Türkiye), Die Ruine des Orients: Türkische Städtebilder (Türk Şehir Siluetinin Doğu Kaynakları) adında kitapları vardır.

- TL
Place Bid You're Winning Your bid sent
İzleyici olarak girdiniz
Pey veremezsiniz.
Pey vermek için butonu sağa çekin
  • The live auction completed. Thank you for your participation.
  •  
  • Lots
  • Winnings
  • Nargileh Türkische skizzen und novellen, FRANZ CARL ENDRES, Delphin Verlag, München, 1916.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış,sayfalar üzerinde renk değişimi mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, Almanca, 103, [4] sayfa.  Nargilenin ince dumanının anıları uyandırdığı ve ruhu düşlere çağırdığı, büyük geniş kapılardan girdiğiniz ülke burası. Yazarın İstanbul'da bulunduğu dönemde yazdığı on beş kısa öyküden oluşan eseridir. Frans Carl Enders 1912-1915 yılları arasında Osmanlı ordusunda görev yapmış, Balkan Savaşı’nda bulunmuş ve Birinci Dünya Savaşı sırasında askeri eğitmen olarak çalışmış bir Alman subayıdır.
Enders’in kitabından yola çıkarak sıkı bir gözlemci ve iyi bir araştırmacı olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Yazarın, toplum ve âdetlerden halk ilişkilerine, ekonomiden sanat ve edebiyata ve Osmanlı Tarihinin son yıllarına ilişkin konuları ele alış biçimi ve aktarışı son derece kendine özgü olmakla beraber, bugün hâlâ tartışılan konulara işaret edişi şaşkınlık vericidir.
Türkiye hakkında: “Türkische Frauen” (Türk Kadınları), “Nargileh, Türkische Skizzen und Novellen” (Nargile, Türk Skeçleri ve Kısa Hikâyeler), “Bosporuswellen” (İstanbul Boğazının Dalgaları) (roman), Die wirtschaftliche Bedeutung Palästinas als Teiles der Türkei, (Türkiye'nin Bir Parçası Olarak Filistin'in Ekonomik Önemi), Der Weltkrieg der Türkei, (Dünya Savaşında Türkiye), Die Ruine des Orients: Türkische Städtebilder (Türk Şehir Siluetinin Doğu Kaynakları) adında kitapları vardır.

    Lot No: 1

    Lot: 1

    Nargileh Türkische skizzen und novellen, FRANZ CARL ENDRES, Delphin Verlag, München, 1916.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış,sayfalar üzerinde renk değişimi mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, Almanca, 103, [4] sayfa. Nargilenin ince dumanının anıları uyandırdığı ve ruhu düşlere çağırdığı, büyük geniş kapılardan girdiğiniz ülke burası. Yazarın İstanbul'da bulunduğu dönemde yazdığı on beş kısa öyküden oluşan eseridir. Frans Carl Enders 1912-1915 yılları arasında Osmanlı ordusunda görev yapmış, Balkan Savaşı’nda bulunmuş ve Birinci Dünya Savaşı sırasında askeri eğitmen olarak çalışmış bir Alman subayıdır. Enders’in kitabından yola çıkarak sıkı bir gözlemci ve iyi bir araştırmacı olduğunu söylemek abartı olmayacaktır. Yazarın, toplum ve âdetlerden halk ilişkilerine, ekonomiden sanat ve edebiyata ve Osmanlı Tarihinin son yıllarına ilişkin konuları ele alış biçimi ve aktarışı son derece kendine özgü olmakla beraber, bugün hâlâ tartışılan konulara işaret edişi şaşkınlık vericidir. Türkiye hakkında: “Türkische Frauen” (Türk Kadınları), “Nargileh, Türkische Skizzen und Novellen” (Nargile, Türk Skeçleri ve Kısa Hikâyeler), “Bosporuswellen” (İstanbul Boğazının Dalgaları) (roman), Die wirtschaftliche Bedeutung Palästinas als Teiles der Türkei, (Türkiye'nin Bir Parçası Olarak Filistin'in Ekonomik Önemi), Der Weltkrieg der Türkei, (Dünya Savaşında Türkiye), Die Ruine des Orients: Türkische Städtebilder (Türk Şehir Siluetinin Doğu Kaynakları) adında kitapları vardır.

    TLSold
  • Briefe über Zustände und Begebenheiten in der Türkei aus den Jahren 1835 bis 1839, HELMUTH [KARL BERNHARD] VON MOLTKE, (1800-1891), Mittler, Berlin, 1876.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada okuyucu ismi ve kaşesi mevcuttur, 22x15 cm, Almanca, vi, [2], 431 sayfa, bir adet katlanır harita sayfası: v.  Moltke's Reisen in Klein - Asien. (Moltke'nin Küçük Asya -Anadolu- Haritası). Türkçe’ye “Moltke’nin Türkiye Mektupları” olarak çevrilen eserin 1873 Berlin baskısı. Moltke’nin aile ve dostlarına Türkiye’den yolladığı mektupların bir araya toplanmasıyla meydana gelmiştir. Bu kitap, birkaç çeşit yazı birleştirilerek meydana getirilmiştir: Büyük bir kısmı Moltke’nin sahiden ailesine göndermiş olduğu mektuplardır. Bunlardan ilk bir buçuk seneninkilerinken çoğu annesine yazdıklarıdır. 6, 9, 13, 14, 17, 21, 22, 26 numaralıların böyle olduğu muhakkaktır. 27 Mayıs 1837’de annesi öldükten sonra Moltke’nin, mektuplarını babasına gönderdiği anlaşılmaktadır. Nizip savaşından sonraki mektubu bunlardan biridir. Fakat bu mektuplar aynı zamanda bütün soyu sopu içindi; elden ele geziyor, hepsi tarafından okunuyordu. Moltke, mektuplarını eseri için ana malzeme olarak kullanmış, fakat bunları bir bütün, edebî bir eser haline koymak için tam bir sanatçı gibi çalışmıştır. 30 Kasım 1835’te Yüzbaşı Moltke; Bükreş, Rusçuk ve Edirne üzerinden yaptığı çok çetin bir yolculuktan sonra İstanbul’a vardı. O sırada, (1808’den beri) memleketini her bakımdan zamanının gereklerine uydurmak isteyen Sultan II. Mahmut padişahtı. Birkaç yıl önce, 1826’da, artık işe yaramaz hale gelmiş olan yeniçerileri ortadan kaldırmış, yerine Avrupa usulleriyle yetiştirilmiş bir ordu kurmaya teşebbüs etmişti. Prusyalı yüzbaşı hiç düşünmediği, hatta başlangıçta istemediği halde, serasker ve nüfuz sahibi bir adam olan Mehmet Hüsrev Paşa tarafından Türkiye’de alıkonuldu. Aynı zamanda hizmete alınmış olan Prusya subaylarından von Bincke’nin dediği gibi: “Hüsrev Paşa, harp ilminin her alanında iyi yetişmiş subaylarla, o zamana kadar nizam-ı cedidi kurmada kendisine yardımcı olan aşağı tabakadan maceracılar arasındaki farkı görüyordu”. Türk hükümeti hemen Prusya’dan Moltke’yi, askerî öğretmen olarak istedi ve böylece Moltke kısa zaman için ayrılmış olduğu vatanını ancak dört sene sonra, 1839 yılı sonunda görebildi. Bu sürenin ilk iki yıl dört ayını İstanbul’da, nizamiye askerini yetiştirmek ve harita almakla geçirdi. Bu arada kısa veya uzun süren memuriyetlerle Çanakkale, Bulgaristan, Dobruca ve Tuna boyuna gitmiş, İzmir’e de kısa bir seyahat yapmıştır. 1838’de Anadolu’yu boydan boya geçerek Toros ordusuna katılma emrini aldı. Orada, Prusyalı istihkâm yüzbaşısı von Mühlbach’la birlikte Müşir Hafız Paşa’nın müşaviri olarak çalışacaktı. Moltke bir sene üç ay kadar zaman Fırat ve Dicle havzasından hemen hemen hiç ayrılmadı.
O vakte kadar âdeta meçhul olan bu bölgenin haritalarını düzeltti, Garzan askerî harekâtında bulundu, nihayet Nizip meydan savaşına katıldı. Eğer Hafız Mehmet Paşa, Moltke’nin ve öteki Prusya subaylarının tavsiyelerini dinlemiş olsaydı bu savaş belki kazanılabilirdi. Bütün eserde Moltke’nin yabancı bir memlekette ve yabancı bir millet içinde, ne kadar büyük bir gayretle, lisandan tutun da karışık siyasî duruma kadar her şeyi öğrenmek ve benimsemek için uğraştığı görülür.
Feldmareşal Helmuth von Moltke 1800 yılında Almanya’da doğdu; eski bir aristokrat aileye mensuptu. 1836-1939 yılları arasında gezmek üzere geldiği Türkiye’de askeri uzman ve danışman olarak kaldı. Başta İstanbul ve Boğaziçi olmak üzere birçok yerin haritasını yaptı. Osmanlı İmparatorluğu’nun birçok yerini gezdi, doğu illerinde küçük askeri hareketlere katıldı; Mısır ordusuyla Nizip’te yapılan ve bozgunla sonuçlanan savaşta aktif rol aldı, ama bütün çabalarına rağmen sonucu önleyemedi. 1858-1888 yılları arasında Prusya devleti genelkurmay başkanlığına atandı. 1891’de Berlin’de ölen Moltke, alışılagelmiş komutan tiplerinden fazla, bir bilgine benzerdi; çok az konuşur, gözlemlerinde yanılmaz ve bunları arı bir dile yansıtırdı.

    Lot No: 2

    Lot: 2

    Briefe über Zustände und Begebenheiten in der Türkei aus den Jahren 1835 bis 1839, HELMUTH [KARL BERNHARD] VON MOLTKE, (1800-1891), Mittler, Berlin, 1876.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada okuyucu ismi ve kaşesi mevcuttur, 22x15 cm, Almanca, vi, [2], 431 sayfa, bir adet katlanır harita sayfası: v. Moltke's Reisen in Klein - Asien. (Moltke'nin Küçük Asya -Anadolu- Haritası). Türkçe’ye “Moltke’nin Türkiye Mektupları” olarak çevrilen eserin 1873 Berlin baskısı. Moltke’nin aile ve dostlarına Türkiye’den yolladığı mektupların bir araya toplanmasıyla meydana gelmiştir. Bu kitap, birkaç çeşit yazı birleştirilerek meydana getirilmiştir: Büyük bir kısmı Moltke’nin sahiden ailesine göndermiş olduğu mektuplardır. Bunlardan ilk bir buçuk seneninkilerinken çoğu annesine yazdıklarıdır. 6, 9, 13, 14, 17, 21, 22, 26 numaralıların böyle olduğu muhakkaktır. 27 Mayıs 1837’de annesi öldükten sonra Moltke’nin, mektuplarını babasına gönderdiği anlaşılmaktadır. Nizip savaşından sonraki mektubu bunlardan biridir. Fakat bu mektuplar aynı zamanda bütün soyu sopu içindi; elden ele geziyor, hepsi tarafından okunuyordu. Moltke, mektuplarını eseri için ana malzeme olarak kullanmış, fakat bunları bir bütün, edebî bir eser haline koymak için tam bir sanatçı gibi çalışmıştır. 30 Kasım 1835’te Yüzbaşı Moltke; Bükreş, Rusçuk ve Edirne üzerinden yaptığı çok çetin bir yolculuktan sonra İstanbul’a vardı. O sırada, (1808’den beri) memleketini her bakımdan zamanının gereklerine uydurmak isteyen Sultan II. Mahmut padişahtı. Birkaç yıl önce, 1826’da, artık işe yaramaz hale gelmiş olan yeniçerileri ortadan kaldırmış, yerine Avrupa usulleriyle yetiştirilmiş bir ordu kurmaya teşebbüs etmişti. Prusyalı yüzbaşı hiç düşünmediği, hatta başlangıçta istemediği halde, serasker ve nüfuz sahibi bir adam olan Mehmet Hüsrev Paşa tarafından Türkiye’de alıkonuldu. Aynı zamanda hizmete alınmış olan Prusya subaylarından von Bincke’nin dediği gibi: “Hüsrev Paşa, harp ilminin her alanında iyi yetişmiş subaylarla, o zamana kadar nizam-ı cedidi kurmada kendisine yardımcı olan aşağı tabakadan maceracılar arasındaki farkı görüyordu”. Türk hükümeti hemen Prusya’dan Moltke’yi, askerî öğretmen olarak istedi ve böylece Moltke kısa zaman için ayrılmış olduğu vatanını ancak dört sene sonra, 1839 yılı sonunda görebildi. Bu sürenin ilk iki yıl dört ayını İstanbul’da, nizamiye askerini yetiştirmek ve harita almakla geçirdi. Bu arada kısa veya uzun süren memuriyetlerle Çanakkale, Bulgaristan, Dobruca ve Tuna boyuna gitmiş, İzmir’e de kısa bir seyahat yapmıştır. 1838’de Anadolu’yu boydan boya geçerek Toros ordusuna katılma emrini aldı. Orada, Prusyalı istihkâm yüzbaşısı von Mühlbach’la birlikte Müşir Hafız Paşa’nın müşaviri olarak çalışacaktı. Moltke bir sene üç ay kadar zaman Fırat ve Dicle havzasından hemen hemen hiç ayrılmadı. O vakte kadar âdeta meçhul olan bu bölgenin haritalarını düzeltti, Garzan askerî harekâtında bulundu, nihayet Nizip meydan savaşına katıldı. Eğer Hafız Mehmet Paşa, Moltke’nin ve öteki Prusya subaylarının tavsiyelerini dinlemiş olsaydı bu savaş belki kazanılabilirdi. Bütün eserde Moltke’nin yabancı bir memlekette ve yabancı bir millet içinde, ne kadar büyük bir gayretle, lisandan tutun da karışık siyasî duruma kadar her şeyi öğrenmek ve benimsemek için uğraştığı görülür. Feldmareşal Helmuth von Moltke 1800 yılında Almanya’da doğdu; eski bir aristokrat aileye mensuptu. 1836-1939 yılları arasında gezmek üzere geldiği Türkiye’de askeri uzman ve danışman olarak kaldı. Başta İstanbul ve Boğaziçi olmak üzere birçok yerin haritasını yaptı. Osmanlı İmparatorluğu’nun birçok yerini gezdi, doğu illerinde küçük askeri hareketlere katıldı; Mısır ordusuyla Nizip’te yapılan ve bozgunla sonuçlanan savaşta aktif rol aldı, ama bütün çabalarına rağmen sonucu önleyemedi. 1858-1888 yılları arasında Prusya devleti genelkurmay başkanlığına atandı. 1891’de Berlin’de ölen Moltke, alışılagelmiş komutan tiplerinden fazla, bir bilgine benzerdi; çok az konuşur, gözlemlerinde yanılmaz ve bunları arı bir dile yansıtırdı.

    TLSold
  • FRANSIZ GAZETECİNİN GÖZÜNDEN BALKAN HARBİNDE EDİRNE: Journal du siege D'adrinople: İmpressions d'un Assiege, GUSTAVE CIRILLI, Librairie Chapelot, Paris, 1913.-Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde çok temiz durumda, 19x13 cm, Fransızca, viii, [2], 199 sayfa, on adet s/b fotoğraf sayfası. Balkan Harbi’nde Edirne kuşatması öncesinde, sırasında ve sonrasında orada bulunan ve kuşatmaya şahit olan Gustave Cirilli’nin Paris’te 1913 yılında basılan günlükleri, Edirne tarihi için mühim bir kaynaktır. Türklerin ve Türkiye’nin yanında yer alan Journal du Siege d’Andrinople adlı bu kitabın özgün Fransızca baskısı çok nadir bulunur. Cirilli’nin Edirne’de 1 Ekim 1912’de başlayan günlüğü 26 Mart 1913’te şehrin düşüşüne kadar devam ediyor. Kendi ifadesiyle “Gün be gün sınırın bu yakasında bizzat şahit olduğu ani değişiklikleri, gördüklerini ve yaşadıklarını, halkın endişelerini, çarpışmaları, Bulgar ordusunun saldırısını, Edirne’nin ilk günden son güne kuşatılmasını” not alıyor. Cirilli genel bir değerlendirme ve sonsöz ile kitabını bitiriyor.  Gustave Cirilli’nin notları, günü gününe tutulduğu için birinci dereceden kaynak sayılabilir. Kitapta Türk halkının kuşatma karşısındaki tavrı, askerimizin ve kumandanların zafere olan inancı, Edirne’nin kuşatma günlerinde ve kuşatma sırasında çektiği sıkıntılar, Bulgarların acımasızlığı, yerli azınlıkların işbirlikçiliği, muharebenin yarattığı sefalet, açlık, hastalık ve acılar bütün çıplaklığıyla anlatılmış. Savaşın dehşeti hakkında yazarın şu ifadeleri ise çok manidar: “Ne yazık ki insan denen hayvan zincirlerinden çözüldü mü her türlü aşırılığı beklemek gerekir. Çünkü savaş bütün insanlık ilkelerinin tersine dönmesi demektir”. Kitapta ayrıca Edirne'nin işgal günlerine ait fotoğraflar bulunmaktadır; İşgal altındaki şehri aylarca savunan Şükrü Paşa, Konak meydanı, Edirne’nin İstanbul yolundan görünüşü, Selimiye camiinin bombalarla hasar görmüş hali, 17 Mart 1912’de şehre düşen bombaların bir hastanede yarattığı tahribat, Karaağaç’ta Kızılay’ın hastanesinde yaralı Türk askerleri, Tunca ırmağına terk edilen koleralılar. --Balkan Savaşları-İşgal-Edirne

    Lot No: 3

    Lot: 3

    FRANSIZ GAZETECİNİN GÖZÜNDEN BALKAN HARBİNDE EDİRNE: Journal du siege D'adrinople: İmpressions d'un Assiege, GUSTAVE CIRILLI, Librairie Chapelot, Paris, 1913.-Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde çok temiz durumda, 19x13 cm, Fransızca, viii, [2], 199 sayfa, on adet s/b fotoğraf sayfası. Balkan Harbi’nde Edirne kuşatması öncesinde, sırasında ve sonrasında orada bulunan ve kuşatmaya şahit olan Gustave Cirilli’nin Paris’te 1913 yılında basılan günlükleri, Edirne tarihi için mühim bir kaynaktır. Türklerin ve Türkiye’nin yanında yer alan Journal du Siege d’Andrinople adlı bu kitabın özgün Fransızca baskısı çok nadir bulunur. Cirilli’nin Edirne’de 1 Ekim 1912’de başlayan günlüğü 26 Mart 1913’te şehrin düşüşüne kadar devam ediyor. Kendi ifadesiyle “Gün be gün sınırın bu yakasında bizzat şahit olduğu ani değişiklikleri, gördüklerini ve yaşadıklarını, halkın endişelerini, çarpışmaları, Bulgar ordusunun saldırısını, Edirne’nin ilk günden son güne kuşatılmasını” not alıyor. Cirilli genel bir değerlendirme ve sonsöz ile kitabını bitiriyor. Gustave Cirilli’nin notları, günü gününe tutulduğu için birinci dereceden kaynak sayılabilir. Kitapta Türk halkının kuşatma karşısındaki tavrı, askerimizin ve kumandanların zafere olan inancı, Edirne’nin kuşatma günlerinde ve kuşatma sırasında çektiği sıkıntılar, Bulgarların acımasızlığı, yerli azınlıkların işbirlikçiliği, muharebenin yarattığı sefalet, açlık, hastalık ve acılar bütün çıplaklığıyla anlatılmış. Savaşın dehşeti hakkında yazarın şu ifadeleri ise çok manidar: “Ne yazık ki insan denen hayvan zincirlerinden çözüldü mü her türlü aşırılığı beklemek gerekir. Çünkü savaş bütün insanlık ilkelerinin tersine dönmesi demektir”. Kitapta ayrıca Edirne'nin işgal günlerine ait fotoğraflar bulunmaktadır; İşgal altındaki şehri aylarca savunan Şükrü Paşa, Konak meydanı, Edirne’nin İstanbul yolundan görünüşü, Selimiye camiinin bombalarla hasar görmüş hali, 17 Mart 1912’de şehre düşen bombaların bir hastanede yarattığı tahribat, Karaağaç’ta Kızılay’ın hastanesinde yaralı Türk askerleri, Tunca ırmağına terk edilen koleralılar. --Balkan Savaşları-İşgal-Edirne

    TLSold
  • Yıldırım 1333 - 1334 Mecmua-i Askeriye Nüsha-i Askeriye Nüsha-i Fevkaladesi: Hüseyin Hüsnü Emir Paşa [Erkilet], (1883-1958),  Matbaa-i Askeriye, İstanbul 1337(Hicrî) 1921(Milâdî). -Özgün karton kapağında, kapak sırtı tamir görmüş haliyle, harici temiz durumda, 24x16 cm, Osmanlıca, 14+365+9, biri katlanır iki s/b levha. Levhalarında eksik mevcut.
ÖZEGE; 23421 - TBTK; 10150. Birinci Dünya Harbi’nde Suriye-Filistin Cephesi’ndeki olayları, Türk-İngiliz
muharebelerini, .Yıldırım Ordular Grubunun kurulmasını, çalışmalarını ve TürkAlman ilişkilerini konu alan bu eser Hüseyin Hüsnü Emir (Tümgeneral Erkilet)
tarafından yazılmıştır.
Eserin yazarı Hüseyin Hüsnü Emir, Yıldırım Ordular Grubu karargâhında
kurmay başkan yardımcısı olarak görev yapmış ve daha sonra da Genelkurmay Harp Tarihi Kurulu (ATAŞE) Başkanlığı görevinde bulunmuştur.
Eser; Yıldırım Ordular Grubu ile ilgili belgelerin bir kısmı Suriye-Filistin cephelerinde geri çekilme harekâtı sırasında kaybolduğundan, bir kısmı da Almanlar tarafından Almanya’ya götürüldüğünden adı geçen cephedeki muharebelere ışık tutması amacıyla yazılmış ve Genelkurmay Harp Tarihi Kurulunun
“Harp Tarihi Özel Yayın Serisi”nin ilk eseri olarak 1922 yılında OsmanlIca olarak yayımlanmıştır. Suriye ve Filistin Cephesi ile ilgili olaylara birinci elden kaynak niteliğinde bir eser olması nedeniyle bugün de önemini muhafaza etmektedir. Günümüzde Yıldırım Ordular Grubu ile ilgili pek fazla eser bulunmaması nedeniyle de ayrı bir önem kazanmaktadır.
--Askeri Tarih

    Lot No: 4

    Lot: 4

    Yıldırım 1333 - 1334 Mecmua-i Askeriye Nüsha-i Askeriye Nüsha-i Fevkaladesi: Hüseyin Hüsnü Emir Paşa [Erkilet], (1883-1958), Matbaa-i Askeriye, İstanbul 1337(Hicrî) 1921(Milâdî). -Özgün karton kapağında, kapak sırtı tamir görmüş haliyle, harici temiz durumda, 24x16 cm, Osmanlıca, 14+365+9, biri katlanır iki s/b levha. Levhalarında eksik mevcut. ÖZEGE; 23421 - TBTK; 10150. Birinci Dünya Harbi’nde Suriye-Filistin Cephesi’ndeki olayları, Türk-İngiliz muharebelerini, .Yıldırım Ordular Grubunun kurulmasını, çalışmalarını ve TürkAlman ilişkilerini konu alan bu eser Hüseyin Hüsnü Emir (Tümgeneral Erkilet) tarafından yazılmıştır. Eserin yazarı Hüseyin Hüsnü Emir, Yıldırım Ordular Grubu karargâhında kurmay başkan yardımcısı olarak görev yapmış ve daha sonra da Genelkurmay Harp Tarihi Kurulu (ATAŞE) Başkanlığı görevinde bulunmuştur. Eser; Yıldırım Ordular Grubu ile ilgili belgelerin bir kısmı Suriye-Filistin cephelerinde geri çekilme harekâtı sırasında kaybolduğundan, bir kısmı da Almanlar tarafından Almanya’ya götürüldüğünden adı geçen cephedeki muharebelere ışık tutması amacıyla yazılmış ve Genelkurmay Harp Tarihi Kurulunun “Harp Tarihi Özel Yayın Serisi”nin ilk eseri olarak 1922 yılında OsmanlIca olarak yayımlanmıştır. Suriye ve Filistin Cephesi ile ilgili olaylara birinci elden kaynak niteliğinde bir eser olması nedeniyle bugün de önemini muhafaza etmektedir. Günümüzde Yıldırım Ordular Grubu ile ilgili pek fazla eser bulunmaması nedeniyle de ayrı bir önem kazanmaktadır. --Askeri Tarih

    TLSold
  • Avrupa memleketleri coğrafya Balkanlar, M. NİYAZİ ERENBİLGE,  İnkılap Kitabevi, 1940.-Sonradan yapılmış yeşil bez cildi içerisinde, orjinal  kapağı ön cilde vuralarak muhafaza edilmiş, çok temiz durumda, 15 x 12 cm, 469 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf ve harita sayfası mevcuttur.

    Lot No: 5

    Lot: 5

    Avrupa memleketleri coğrafya Balkanlar, M. NİYAZİ ERENBİLGE, İnkılap Kitabevi, 1940.-Sonradan yapılmış yeşil bez cildi içerisinde, orjinal kapağı ön cilde vuralarak muhafaza edilmiş, çok temiz durumda, 15 x 12 cm, 469 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf ve harita sayfası mevcuttur.

    TLSold
  • NADİR BİR LATİNCE / YUNANCA ÇİFT DİLLİ LİTURJİ KİTABI: Il Corrispondente triestino, ovvero lettere istruttive per la gioventù bramosa di applicarsi al commercio. Composte da un Negoziante. (Ὁ Ἀνταποκριτης Τεργεστιου, ἠτοι γραφαι διδακτικαι του ἐμποριου ... μεταφρασθεισαι ... εἰς την καθ' ἡμας ἁπλοελληνικην διαλεκτον παρα Ι. Μαρμαροτουρη.) Ital. and Romaic, NEGOZIANTE, John MARMAROTOURES, TRIESTE CORRESPONDENT, Trieste, 1800.-Sayfa formaları açılmamıştır, temiz durumda, 17x11 cm, Latince ve Yunanca, 325 sayfa. Çİft dilli olarak yazılıp erken dönemde basılan bu kitap, döneminin tacir olmak isteyen Avrupalı Hıristiyanları için adı belirtilmeyen bir yazar tarafından yazılmış mektuplardan oluşan nadir bir kitaptır. Ticaretin kuralları, kara ve deniz sevkiyatı gibi genç tacirlerin ihtiyaç duyduğu bilgileri sağlayan kitap, dönemin Avrupası'na ve Avrupa ticaretinin oluşumuna dair ilginç fikirler ve ip uçları içermektedir.

    Lot No: 6

    Lot: 6

    NADİR BİR LATİNCE / YUNANCA ÇİFT DİLLİ LİTURJİ KİTABI: Il Corrispondente triestino, ovvero lettere istruttive per la gioventù bramosa di applicarsi al commercio. Composte da un Negoziante. (Ὁ Ἀνταποκριτης Τεργεστιου, ἠτοι γραφαι διδακτικαι του ἐμποριου ... μεταφρασθεισαι ... εἰς την καθ' ἡμας ἁπλοελληνικην διαλεκτον παρα Ι. Μαρμαροτουρη.) Ital. and Romaic, NEGOZIANTE, John MARMAROTOURES, TRIESTE CORRESPONDENT, Trieste, 1800.-Sayfa formaları açılmamıştır, temiz durumda, 17x11 cm, Latince ve Yunanca, 325 sayfa. Çİft dilli olarak yazılıp erken dönemde basılan bu kitap, döneminin tacir olmak isteyen Avrupalı Hıristiyanları için adı belirtilmeyen bir yazar tarafından yazılmış mektuplardan oluşan nadir bir kitaptır. Ticaretin kuralları, kara ve deniz sevkiyatı gibi genç tacirlerin ihtiyaç duyduğu bilgileri sağlayan kitap, dönemin Avrupası'na ve Avrupa ticaretinin oluşumuna dair ilginç fikirler ve ip uçları içermektedir.

    TLSold
  • CONSTANTINOPLE BASKISI NADİR BİR ERMENİCE / ԳԻՐՔ ԱՆՕԹԻՅ ՈՐ ԿՈԶԻ ԿԻՊՐԻԱՆՈՍ - GIRK’ ANOT’IY VOR KOZI KIPRIANOS [Tr. Cyprian'ın dua kitabı], K. Bolis, 1927.-Yayıncısının özgün yeşil renkli bez cildinde, 12x9 cm, Ermenice, 160 sayfa. Yunanistan’ın Epir kesimindeki Klitzos Kasabası’nda doğan ve sonradan aziz olan Cyprian, ebeveyninin ölümlerinin ardından Kutsal Dağ’a gidip orada keşiş oldu ve Koutloumousion Manastırı’ndaki hücresinde inzivaya çekildi. Oradan Selanik’e gidip Paşa’nın huzuruna çıktı ve yanlış inancından vazgeçip tek doğru inancı, Mesih inancını benimsedi. Paşa bunun üzerine onun kırbaçlanmasını ve ardından da şehirden gönderilmesini emretti. Ardından Osmanlı'nın başkenti İstanbul'a gidip Sadrazam’a bir mektup yazarak bu sefer de onu inancından vazgeçip Mesih inancını benimsemesi için uyardı. Öfkeden çıldıran Sadrazam onu derhal Şeyhülislam’a gönderdi. Böylece gelişen olayların ardından Cyprian’ın başının vurularak öldürülmesine karar verildi ve Cyprian, 5 Temmuz 1679 yılında idam edildi.

    Lot No: 7

    Lot: 7

    CONSTANTINOPLE BASKISI NADİR BİR ERMENİCE / ԳԻՐՔ ԱՆՕԹԻՅ ՈՐ ԿՈԶԻ ԿԻՊՐԻԱՆՈՍ - GIRK’ ANOT’IY VOR KOZI KIPRIANOS [Tr. Cyprian'ın dua kitabı], K. Bolis, 1927.-Yayıncısının özgün yeşil renkli bez cildinde, 12x9 cm, Ermenice, 160 sayfa. Yunanistan’ın Epir kesimindeki Klitzos Kasabası’nda doğan ve sonradan aziz olan Cyprian, ebeveyninin ölümlerinin ardından Kutsal Dağ’a gidip orada keşiş oldu ve Koutloumousion Manastırı’ndaki hücresinde inzivaya çekildi. Oradan Selanik’e gidip Paşa’nın huzuruna çıktı ve yanlış inancından vazgeçip tek doğru inancı, Mesih inancını benimsedi. Paşa bunun üzerine onun kırbaçlanmasını ve ardından da şehirden gönderilmesini emretti. Ardından Osmanlı'nın başkenti İstanbul'a gidip Sadrazam’a bir mektup yazarak bu sefer de onu inancından vazgeçip Mesih inancını benimsemesi için uyardı. Öfkeden çıldıran Sadrazam onu derhal Şeyhülislam’a gönderdi. Böylece gelişen olayların ardından Cyprian’ın başının vurularak öldürülmesine karar verildi ve Cyprian, 5 Temmuz 1679 yılında idam edildi.

    TLSold
  • NADİR BİR ERMENİ HARFLİ TÜRKÇE: İZMİR BASKISI: Rabb ve Helâs Edicimiz Hisus Kristos'un Yeni Aht'e: Aslı [olan] Yunanca'da Ermeni harfli Türkçe'ye terceme olunub..., Kurielmos Grifit'in BAsmahanesi'nde Tâb' Olunmuşdur, İzmir, 1843.-Deri sırtlı orijinal dönem cildinde, 18x11,5 cm, Ermeni harfli Türkçe, 764 sayfa. Temiz durumda.

    Lot No: 8

    Lot: 8

    NADİR BİR ERMENİ HARFLİ TÜRKÇE: İZMİR BASKISI: Rabb ve Helâs Edicimiz Hisus Kristos'un Yeni Aht'e: Aslı [olan] Yunanca'da Ermeni harfli Türkçe'ye terceme olunub..., Kurielmos Grifit'in BAsmahanesi'nde Tâb' Olunmuşdur, İzmir, 1843.-Deri sırtlı orijinal dönem cildinde, 18x11,5 cm, Ermeni harfli Türkçe, 764 sayfa. Temiz durumda.

    TLSold
  • Ahter-i kebir, MUSTAFA B. ŞEMSETTİN KARAHİSARÎ, Matbaa-i Amire, [İstanbul], AH 1302 [1886].-Yayıncısının deri sırtlı bez cildinde, ciltte ve ilk sayfada yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 22x14 cm, Osmanlıca, 1198 sayfa.

    Lot No: 9

    Lot: 9

    Ahter-i kebir, MUSTAFA B. ŞEMSETTİN KARAHİSARÎ, Matbaa-i Amire, [İstanbul], AH 1302 [1886].-Yayıncısının deri sırtlı bez cildinde, ciltte ve ilk sayfada yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 22x14 cm, Osmanlıca, 1198 sayfa.

    TLSold
  • Beyanül-Hak: Cemiyet-i İlmiye-i İslâmiyenin Nâşir-i Efkârıdır   "Dini, İlmi, Siyasi, Edebi Haftalık Gazetedir" Birinci Sene  1. Cilt 1-26 Sayılar Sıralı, [22  Eylül 1324 - 16 Mart  1325], Sermuharrir: Mustafa Sabri, Bekir Efendi Matbaası, İstanbul.-Deri sırtlı bordo bez cildinde, cilt üzerinde kabartmalı olarak Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye arması ve arka kapakta desen mevcuttur, 28x20 cm, 918, [7] sayfa. Derginin her sayısı yaklaşık 16 sayfadır.  Osmanlıca, d İstanbul’da 9 Ramazan 1326-24 Zilkade 1330 (5 Ekim 1908-4 Kasım 1912) tarihleri arasında 182 sayı yayımlanmıştır. Cem‘iyyet-i İlmiyye-i İslâmiyye’nin yayın organı olarak imtiyaz sahipliğini, Âyan Meclisi reisliği de yapmış olan Şehrî Ahmed (Râmiz) Efendi (sy. 1-43), İstanbul mebusu Nasuhefendizâde Mustafa Âsım (sy. 44-182); başyazarlığını Hürriyet ve İtilâf Fırkası liderlerinden Âyan âzalığı ve şeyhülislâmlık görevlerinde de bulunan Tokat mebusu Mustafa Sabri Efendi yapmıştır. Mesul müdürlüğünde ise Mehmed Fatin (sy. 1-25), Mimarzâde Mehmed Ali (sy. 26-43) ve Kilisli Muallim Mehmed Münir (sy. 44-182) bulunmuşlardır.

Gazetenin birinci sayısındaki “Beyânülhakk’ın Mesleği” başlıklı yazıda, “emir bi’l-ma‘rûf ve nehiy ani’l-münker” âyetinden (Âl-i İmrân 3/104, 114) yola çıkıldığı belirtilerek Meşrutiyet’in getirdiği hürriyet havası içinde, “İffet ü istikamet, hamiyyet, hemcinsine muavenet, sûret-i meşrûada hürriyet, ciddiyât ile ülfet, zulm ü istibdâda nefret, ulûm ve fünûna muhabbet gibi hissiyyât-ı fâzılayı ta‘mîme medâr olacak neşriyat ile millet-i necîbe-i Osmâniyye’nin seviyye-i fikriyyelerini yükseltmeye çalışacak ve bilhassa dîn-i İslâm’ın mâni-i terakkî olması gibi zunûn u tekavvülâtın butlânını bihavlihî teâlâ isbat edecektir” sözleriyle gazetenin tutacağı yol belirtilmiştir.

Gazetenin muhtevasını daha çok dinî, edebî, siyasî ve fennî konular oluşturmuş, bu konular için “makālât-ı dîniyye, ictimâiyye ve târîhiyye”, “kısm-ı edebî” ve “müteferrikat” bölümleri teşkil edilmiştir. Bütün yazılarda ilmî bakışın esas alındığı belirtilen gazetede çok sayıda dinî, tarihî ve sosyal konulu makale yanında genellikle İslâmî muhtevalı şiirlerden meydana gelen edebiyat bölümü de büyük bir yer tutmaktadır. “Müteferrikat” başlığı altında ise halkın dinî konulardaki şikâyetlerine, bunlara verilen cevaplara, gazete ile yazışan kişilerle açık haberleşmelere ve bazı hatırlatmalara yer verilmiştir.

Dinî konularla siyasî meselelerin bir arada yürütüldüğü gazetenin çoğu yazılarında âyet ve hadis yer aldığından her sayının ön sayfasına, “Ekseri makālâta âyet-i kerîme ve ehâdîs-i nebeviyye dercedilmiş bulunduğu nazar-ı i‘tibara alınarak riâyetsizlikte bulunulmaması rica olunur” uyarısı konulmuştur.

Gazetenin bütün sayılarında Meşrutiyet övülmüş, İttihat ve Terakkî Cemiyeti’ne olan bağlılık vurgulanmıştır.

Hürriyet ve İtilâf Fırkası’nın kuruluş beyannâmesinin 21 Kasım 1911’de hükümete sunulması gazetede “Hürriyet ve İtilâf Fırkası” başlığıyla duyurulmuş, Meşrutiyet’in varlığıyla gerçekten ihtiyaç duyulan şeylerden birinin böyle bir fırkanın kurulması, diğerinin ise hürriyet içinde birlik ve beraberlik olduğu belirtilmiştir. Bundan dolayı fırkanın kuruluşu takdirle karşılanmış ve başarılı olması dileğinde bulunulmuştur (sy. 137). Beyânülhakk’ın başyazarı Mustafa Sabri’nin Hürriyet ve İtilâf Fırkası kurucuları arasında yer alması, Cem‘iyyet-i İlmiyye-i İslâmiyye’nin politika yaptığı iddialarına yol açmış, buna karşı Ermenekli M. Saffet, “Îzâh-ı Hak ve Hakikat” başlıklı bir yazıda hiçbir siyasî fırka ile ilgileri bulunmadığını açıklamıştır (sy. 139). Gazetenin sonraki sayılarında da zaman zaman bu tür açıklamalara yer verilmiştir.

Bursa ve Kütahya’da bazı medreselerin yıkılıp satıldığı veya yerlerine dükkânlar yapıldığı şeklindeki bir haber Beyânülhak’ta “şeriatsızlık” yerine “kanunsuzluk” olarak izah edilmiş ve bundan dolayı da gazete 144. sayıdan sonra iki hafta süreyle kapatılmıştır. Yedinci cildin sonunda (sy. 182) sekizinci cilde başlanacağı belirtilmekle beraber gazetenin yayımına muhtemelen Balkan Harbi yüzünden son verilmiştir. Beyânülhak, 3’ten 34’e kadar olan sayılarında yirmi dört, 1 ve 2. sayılar da dahil olmak üzere 35. sayıdan itibaren on altı sayfa olarak çıkmıştır. İlk dört sayıda sayfalar kendi içinde, diğer sayılarda ise genel sayfa numarasıyla numaralanmıştır. Gazetenin tamamı 3192 sayfa, 182 sayı ve her biri yirmi altışar sayıdan oluşan yedi cilttir. Her cildin sonuna fihrist konulmuştur. Beyânülhak, ilk sayısı İstanbul’da Pangaltı Mekteb-i Harbiyye Matbaası’nda, son sayısı Tevsî-i Tıbâat Matbaası’nda olmak üzere on iki ayrı matbaada basılmıştır.

Gazetenin müderris, muallim, din adamı ve daha çok medrese talebelerinden meydana gelen yazı kadrosunda yer alan başlıca yazarları şunlardır: Abdülahad Dâvud, Abdullah Âtıf [Tüzüner], Ahmed Tâhir, Ali Zeki, Ali Tayyar, Ayıntablı Edib, Ahmed Şirânî, Ahmed Fâik, Hâfız Câfer, Hayret [Adanalı], Hüseyin Hâzım, İbn Hâzım Ferid, İbnülemin Ahmed Tevfik [İnal], İbnülemin Mahmud Kemal [İnal], Kilisli Mehmed Münir, Küçük Hamdi [Elmalılı], Kemâleddin Harpûtî, Mehmed Tâhir [Bursalı], Mehmed Âtıf, Mustafa Faki, M. Saffet, Mustafa Âsım, Mehmed Zeki, Mehmed Sâdık, Mehmed Hulûsi, Mehmed Vehbi [Konyalı], Mustafa Nuri, Mehmed Esad, Mehmed Ârif, Mustafa Sabri, Mehmed Fatin [Gökmen], Osman Nuri, Ömer Hayri, Ömer Nasuhi [Bilmen], Suudülmevlevî, Şevket Gavsi, Şükri, Bandırmalı Şerefeddin [Yaltkaya] ve Tâhirülmevlevî [Tâhir Olgun].

    Lot No: 10

    Lot: 10

    Beyanül-Hak: Cemiyet-i İlmiye-i İslâmiyenin Nâşir-i Efkârıdır "Dini, İlmi, Siyasi, Edebi Haftalık Gazetedir" Birinci Sene 1. Cilt 1-26 Sayılar Sıralı, [22 Eylül 1324 - 16 Mart 1325], Sermuharrir: Mustafa Sabri, Bekir Efendi Matbaası, İstanbul.-Deri sırtlı bordo bez cildinde, cilt üzerinde kabartmalı olarak Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye arması ve arka kapakta desen mevcuttur, 28x20 cm, 918, [7] sayfa. Derginin her sayısı yaklaşık 16 sayfadır. Osmanlıca, d İstanbul’da 9 Ramazan 1326-24 Zilkade 1330 (5 Ekim 1908-4 Kasım 1912) tarihleri arasında 182 sayı yayımlanmıştır. Cem‘iyyet-i İlmiyye-i İslâmiyye’nin yayın organı olarak imtiyaz sahipliğini, Âyan Meclisi reisliği de yapmış olan Şehrî Ahmed (Râmiz) Efendi (sy. 1-43), İstanbul mebusu Nasuhefendizâde Mustafa Âsım (sy. 44-182); başyazarlığını Hürriyet ve İtilâf Fırkası liderlerinden Âyan âzalığı ve şeyhülislâmlık görevlerinde de bulunan Tokat mebusu Mustafa Sabri Efendi yapmıştır. Mesul müdürlüğünde ise Mehmed Fatin (sy. 1-25), Mimarzâde Mehmed Ali (sy. 26-43) ve Kilisli Muallim Mehmed Münir (sy. 44-182) bulunmuşlardır. Gazetenin birinci sayısındaki “Beyânülhakk’ın Mesleği” başlıklı yazıda, “emir bi’l-ma‘rûf ve nehiy ani’l-münker” âyetinden (Âl-i İmrân 3/104, 114) yola çıkıldığı belirtilerek Meşrutiyet’in getirdiği hürriyet havası içinde, “İffet ü istikamet, hamiyyet, hemcinsine muavenet, sûret-i meşrûada hürriyet, ciddiyât ile ülfet, zulm ü istibdâda nefret, ulûm ve fünûna muhabbet gibi hissiyyât-ı fâzılayı ta‘mîme medâr olacak neşriyat ile millet-i necîbe-i Osmâniyye’nin seviyye-i fikriyyelerini yükseltmeye çalışacak ve bilhassa dîn-i İslâm’ın mâni-i terakkî olması gibi zunûn u tekavvülâtın butlânını bihavlihî teâlâ isbat edecektir” sözleriyle gazetenin tutacağı yol belirtilmiştir. Gazetenin muhtevasını daha çok dinî, edebî, siyasî ve fennî konular oluşturmuş, bu konular için “makālât-ı dîniyye, ictimâiyye ve târîhiyye”, “kısm-ı edebî” ve “müteferrikat” bölümleri teşkil edilmiştir. Bütün yazılarda ilmî bakışın esas alındığı belirtilen gazetede çok sayıda dinî, tarihî ve sosyal konulu makale yanında genellikle İslâmî muhtevalı şiirlerden meydana gelen edebiyat bölümü de büyük bir yer tutmaktadır. “Müteferrikat” başlığı altında ise halkın dinî konulardaki şikâyetlerine, bunlara verilen cevaplara, gazete ile yazışan kişilerle açık haberleşmelere ve bazı hatırlatmalara yer verilmiştir. Dinî konularla siyasî meselelerin bir arada yürütüldüğü gazetenin çoğu yazılarında âyet ve hadis yer aldığından her sayının ön sayfasına, “Ekseri makālâta âyet-i kerîme ve ehâdîs-i nebeviyye dercedilmiş bulunduğu nazar-ı i‘tibara alınarak riâyetsizlikte bulunulmaması rica olunur” uyarısı konulmuştur. Gazetenin bütün sayılarında Meşrutiyet övülmüş, İttihat ve Terakkî Cemiyeti’ne olan bağlılık vurgulanmıştır. Hürriyet ve İtilâf Fırkası’nın kuruluş beyannâmesinin 21 Kasım 1911’de hükümete sunulması gazetede “Hürriyet ve İtilâf Fırkası” başlığıyla duyurulmuş, Meşrutiyet’in varlığıyla gerçekten ihtiyaç duyulan şeylerden birinin böyle bir fırkanın kurulması, diğerinin ise hürriyet içinde birlik ve beraberlik olduğu belirtilmiştir. Bundan dolayı fırkanın kuruluşu takdirle karşılanmış ve başarılı olması dileğinde bulunulmuştur (sy. 137). Beyânülhakk’ın başyazarı Mustafa Sabri’nin Hürriyet ve İtilâf Fırkası kurucuları arasında yer alması, Cem‘iyyet-i İlmiyye-i İslâmiyye’nin politika yaptığı iddialarına yol açmış, buna karşı Ermenekli M. Saffet, “Îzâh-ı Hak ve Hakikat” başlıklı bir yazıda hiçbir siyasî fırka ile ilgileri bulunmadığını açıklamıştır (sy. 139). Gazetenin sonraki sayılarında da zaman zaman bu tür açıklamalara yer verilmiştir. Bursa ve Kütahya’da bazı medreselerin yıkılıp satıldığı veya yerlerine dükkânlar yapıldığı şeklindeki bir haber Beyânülhak’ta “şeriatsızlık” yerine “kanunsuzluk” olarak izah edilmiş ve bundan dolayı da gazete 144. sayıdan sonra iki hafta süreyle kapatılmıştır. Yedinci cildin sonunda (sy. 182) sekizinci cilde başlanacağı belirtilmekle beraber gazetenin yayımına muhtemelen Balkan Harbi yüzünden son verilmiştir. Beyânülhak, 3’ten 34’e kadar olan sayılarında yirmi dört, 1 ve 2. sayılar da dahil olmak üzere 35. sayıdan itibaren on altı sayfa olarak çıkmıştır. İlk dört sayıda sayfalar kendi içinde, diğer sayılarda ise genel sayfa numarasıyla numaralanmıştır. Gazetenin tamamı 3192 sayfa, 182 sayı ve her biri yirmi altışar sayıdan oluşan yedi cilttir. Her cildin sonuna fihrist konulmuştur. Beyânülhak, ilk sayısı İstanbul’da Pangaltı Mekteb-i Harbiyye Matbaası’nda, son sayısı Tevsî-i Tıbâat Matbaası’nda olmak üzere on iki ayrı matbaada basılmıştır. Gazetenin müderris, muallim, din adamı ve daha çok medrese talebelerinden meydana gelen yazı kadrosunda yer alan başlıca yazarları şunlardır: Abdülahad Dâvud, Abdullah Âtıf [Tüzüner], Ahmed Tâhir, Ali Zeki, Ali Tayyar, Ayıntablı Edib, Ahmed Şirânî, Ahmed Fâik, Hâfız Câfer, Hayret [Adanalı], Hüseyin Hâzım, İbn Hâzım Ferid, İbnülemin Ahmed Tevfik [İnal], İbnülemin Mahmud Kemal [İnal], Kilisli Mehmed Münir, Küçük Hamdi [Elmalılı], Kemâleddin Harpûtî, Mehmed Tâhir [Bursalı], Mehmed Âtıf, Mustafa Faki, M. Saffet, Mustafa Âsım, Mehmed Zeki, Mehmed Sâdık, Mehmed Hulûsi, Mehmed Vehbi [Konyalı], Mustafa Nuri, Mehmed Esad, Mehmed Ârif, Mustafa Sabri, Mehmed Fatin [Gökmen], Osman Nuri, Ömer Hayri, Ömer Nasuhi [Bilmen], Suudülmevlevî, Şevket Gavsi, Şükri, Bandırmalı Şerefeddin [Yaltkaya] ve Tâhirülmevlevî [Tâhir Olgun].

    TLSold
  • HRİSTİYANLIKTA HİYEROGLİFLER: Des hiéroglyphes à la croix : ce que le passé pharaonique a légué au Christianisme, JEAN DORESSE, Nederlands Historisch-Archaeologisch Instituut, Istanbul, 1960.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde renk değişimi, iç sayfalarda okuyucu notu mevcuttur, 27x20 cm, Fransızca, 67 sayfa. I. Antik Mısır’ın eski dünyaya eski dünyaya ve Orta Çağa mirası
II. Mısır Firavunları ve İskenderiye Yahudiliği
III. Mısır 'da Hristiyanlık
IV. Firavunların kalan doğru yanlışları
V. Mısır Hristiyanlığında bazı Firavunsal izler 
VI. Yunan ve Latin Hristiyanlığında Firavun kalıntıları
VII. Kozmik Mısır, diğer Mısır ve Hristiyan Gnosis 
VIII. Aziz Michel ve Yargı terazisi
IX. Setna 'nın Mısır masalı ve Lazare in meselleri.

    Lot No: 11

    Lot: 11

    HRİSTİYANLIKTA HİYEROGLİFLER: Des hiéroglyphes à la croix : ce que le passé pharaonique a légué au Christianisme, JEAN DORESSE, Nederlands Historisch-Archaeologisch Instituut, Istanbul, 1960.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde renk değişimi, iç sayfalarda okuyucu notu mevcuttur, 27x20 cm, Fransızca, 67 sayfa. I. Antik Mısır’ın eski dünyaya eski dünyaya ve Orta Çağa mirası II. Mısır Firavunları ve İskenderiye Yahudiliği III. Mısır 'da Hristiyanlık IV. Firavunların kalan doğru yanlışları V. Mısır Hristiyanlığında bazı Firavunsal izler VI. Yunan ve Latin Hristiyanlığında Firavun kalıntıları VII. Kozmik Mısır, diğer Mısır ve Hristiyan Gnosis VIII. Aziz Michel ve Yargı terazisi IX. Setna 'nın Mısır masalı ve Lazare in meselleri.

    TLSold
  • Der Völkerkrieg: eine Chronik der Ereignisse seit dem 1.Juli 1914, [Beşinci Cilt], C. H. [CASIMIR HERMANN] BAER, (1870-1940), Verlag von Hoffmann, Stuttgart, 1915.-Yayıncısının özgün yeşil renkli bez cildi içerisinde, cilt içi tamir görmüş haliyle, harici çok temiz durumda, kapak içinde ex libris etiketi mevcuttur, 26x18 cm, Almanca, viii, [2], 336 sayfa, s/b fotoğraflı.

    Lot No: 12

    Lot: 12

    Der Völkerkrieg: eine Chronik der Ereignisse seit dem 1.Juli 1914, [Beşinci Cilt], C. H. [CASIMIR HERMANN] BAER, (1870-1940), Verlag von Hoffmann, Stuttgart, 1915.-Yayıncısının özgün yeşil renkli bez cildi içerisinde, cilt içi tamir görmüş haliyle, harici çok temiz durumda, kapak içinde ex libris etiketi mevcuttur, 26x18 cm, Almanca, viii, [2], 336 sayfa, s/b fotoğraflı.

    TLSold
  • İZMİR BASKISI FELSEFE VE DİN: İlmin hayatın bencesi, BIÇAKÇIZÂDE İ. [İSMAİL] HAKKI [ALTINSÖZ], Hafız Ali Efendi Matbaası, İzmir, AH 1340 [1924].-Özgün karton kapağında, kapakta ve ilk sayfada lekeler mevcut harici çok temiz durumda, 16x11 cm, Osmanlıca, 114 sayfa, s/b resimli. BDK - MİL -  ÖZEGE; 9060 - TBTK; 4367.  Din, İslamiyet ve ahlak konularında felsefi eser. Edebiyat ve gazetecilik tecrübesinin yanı sıra ilmiyle de öne çıkmış olan İzmirli Bıçakçızade Ismail Hakkı, Cumhuriyetin ilan edildiği günlerde yayınladığı bu eserinde din, eğitim, aile, siyaset ve felsefe hakkındaki görüşlerini kısa cümleler hâlinde aktarmıştır. Müellifin sosyal hayattan politikaya, dönemin anahtar kelimelerine dair görüşlerini de toplayan hikmetli aforizmalar çok sayıda başlık altında sıralanmış ve okur için hazmı kolay biçimde sunulmuştur. Yazar Halit Ziya'ya göre, "İsmail Hakkı, medreseden sadece geçmiş değildi; o âlemde kültür diye ne toplanabilirse onu aldıktan sonra kendisine göre fakat yalnız doğuya dönük bir idrak ufkunu son haddi derecesinde genişletmişti."

    Lot No: 13

    Lot: 13

    İZMİR BASKISI FELSEFE VE DİN: İlmin hayatın bencesi, BIÇAKÇIZÂDE İ. [İSMAİL] HAKKI [ALTINSÖZ], Hafız Ali Efendi Matbaası, İzmir, AH 1340 [1924].-Özgün karton kapağında, kapakta ve ilk sayfada lekeler mevcut harici çok temiz durumda, 16x11 cm, Osmanlıca, 114 sayfa, s/b resimli. BDK - MİL - ÖZEGE; 9060 - TBTK; 4367. Din, İslamiyet ve ahlak konularında felsefi eser. Edebiyat ve gazetecilik tecrübesinin yanı sıra ilmiyle de öne çıkmış olan İzmirli Bıçakçızade Ismail Hakkı, Cumhuriyetin ilan edildiği günlerde yayınladığı bu eserinde din, eğitim, aile, siyaset ve felsefe hakkındaki görüşlerini kısa cümleler hâlinde aktarmıştır. Müellifin sosyal hayattan politikaya, dönemin anahtar kelimelerine dair görüşlerini de toplayan hikmetli aforizmalar çok sayıda başlık altında sıralanmış ve okur için hazmı kolay biçimde sunulmuştur. Yazar Halit Ziya'ya göre, "İsmail Hakkı, medreseden sadece geçmiş değildi; o âlemde kültür diye ne toplanabilirse onu aldıktan sonra kendisine göre fakat yalnız doğuya dönük bir idrak ufkunu son haddi derecesinde genişletmişti."

    TLSold
  • Hükümet-i avam vatan ve insaniyet, GIRAUD J., Çeviren: Mehmet Ali [Aynî], Artin Asaduryan ve Mahdumları Matbaası, Dersaadet, AH 1327 [1911].-Yayıncısın özgün bez cildinde, çok temiz durumda, 18x13 cm, Osmanlıca, 133 [1] sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE;

    Lot No: 14

    Lot: 14

    Hükümet-i avam vatan ve insaniyet, GIRAUD J., Çeviren: Mehmet Ali [Aynî], Artin Asaduryan ve Mahdumları Matbaası, Dersaadet, AH 1327 [1911].-Yayıncısın özgün bez cildinde, çok temiz durumda, 18x13 cm, Osmanlıca, 133 [1] sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE;

    TLSold
  • Struktura i istoria Tyurskih yazikov [= Türk yazı dilinin yapısı ve tarihi], Komisyon, İzdatelstvo Nauka, Moskova, 1971.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada okuyucu notu mevcuttur, harici temiz durumda, 22x15 cm, Rusça, 307 sayfa. Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler ve Türk dilinin tarihi gelişimi ve Altayistik çalışmaları üzerine bir makaleler.

    Lot No: 15

    Lot: 15

    Struktura i istoria Tyurskih yazikov [= Türk yazı dilinin yapısı ve tarihi], Komisyon, İzdatelstvo Nauka, Moskova, 1971.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada okuyucu notu mevcuttur, harici temiz durumda, 22x15 cm, Rusça, 307 sayfa. Türklerin tarih boyunca kullandığı alfabeler ve Türk dilinin tarihi gelişimi ve Altayistik çalışmaları üzerine bir makaleler.

    TLSold
  • ERKEN DÖNEM TÜRK TİYATROSU AÇISINDAN ÖNEMLİ İKİ KİTAP BİR ARADA: İhtilal: Bir akıl faciası 6 perde, LEONIDAS ANDRIYEV [LEONIDAS NIKOLAIVEICH ANDREYEV, (1871-1919)], Çeviren: Muhsin Ertuğrul , Necm-i İstikbal Matbaası, İstanbul, 1926. Uçurum: Üç perdelik piyes, [= La Flambo], HENRY KISTEMAECKERS, Çeviren: Muhsin Ertuğrul, İtimad Kütübhanesi-Seyyid Tahir (Orhaniye Matbaası), İstanbul, [1900].-Sonradan yapılmış siyah bez cildinde, çok temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 102, [2] sayfa, s/b resimli. Poyraz - Tuğrul C.1, 73.; Özege 8532.; TBTK 4490.; OCLC 777176387, 80609909. 

Uçurum 160 sayfa, Osmanlıca, çok sayıda  s/b resimli. MİL - ÖZEGE; 21958. Muhsin Ertuğrul portresi, Sara Mannik Hanım, Galip Bey, Mes'ut Bey, İbra Hanım, Behzat Bey gibi oyuncuların fotolitografik portreleri mevcut olması açısından Türk tiyatro tarihi açısından önemlidir.

    Lot No: 16

    Lot: 16

    ERKEN DÖNEM TÜRK TİYATROSU AÇISINDAN ÖNEMLİ İKİ KİTAP BİR ARADA: İhtilal: Bir akıl faciası 6 perde, LEONIDAS ANDRIYEV [LEONIDAS NIKOLAIVEICH ANDREYEV, (1871-1919)], Çeviren: Muhsin Ertuğrul , Necm-i İstikbal Matbaası, İstanbul, 1926. Uçurum: Üç perdelik piyes, [= La Flambo], HENRY KISTEMAECKERS, Çeviren: Muhsin Ertuğrul, İtimad Kütübhanesi-Seyyid Tahir (Orhaniye Matbaası), İstanbul, [1900].-Sonradan yapılmış siyah bez cildinde, çok temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 102, [2] sayfa, s/b resimli. Poyraz - Tuğrul C.1, 73.; Özege 8532.; TBTK 4490.; OCLC 777176387, 80609909. Uçurum 160 sayfa, Osmanlıca, çok sayıda s/b resimli. MİL - ÖZEGE; 21958. Muhsin Ertuğrul portresi, Sara Mannik Hanım, Galip Bey, Mes'ut Bey, İbra Hanım, Behzat Bey gibi oyuncuların fotolitografik portreleri mevcut olması açısından Türk tiyatro tarihi açısından önemlidir.

    TLSold
  • Türk Ocağı Hars heyeti neşriyatından: Üç medeniyet, AĞAOĞLU AHMED, (1869-1939), Türk Ocakları Merkez Heyeti Matbaası, 1927.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında yıpranmalar mevcut, künye sayfasında Latin harfleriyle "Türk Ocakları Merkez Heyeti" kaşesi mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 158, [4] sayfa. TBTK; 894.

    Lot No: 17

    Lot: 17

    Türk Ocağı Hars heyeti neşriyatından: Üç medeniyet, AĞAOĞLU AHMED, (1869-1939), Türk Ocakları Merkez Heyeti Matbaası, 1927.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında yıpranmalar mevcut, künye sayfasında Latin harfleriyle "Türk Ocakları Merkez Heyeti" kaşesi mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 158, [4] sayfa. TBTK; 894.

    TLSold
  • REFİK HALİT KARAY'IN SÜRGÜN YILLARI YAZILARI / HALEP BASKISI: Bir avuç saçma, REFİK HALİD [KARAY], (1888-1965), Arakes Matbaası, Halep, 1932.-Sonradan yapılmış ebru desenli cildinde, orijinal kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, sayfa kenarlarında yazıların okunmasını engellemeyecek yıpranma mevcut, harici çok temiz durumda, 24x17 cm, Osmanlıca, 156, [6] sayfa, s/b resimli. ÖZEGE; 2249. "Bu kitabın yüz elli adedi iyi kağıda matbu' kalın kapaklı ve numaralıdır adedi 40 Franktır. Mutabakı 850 adeti umuma ait olup fiyatı 10 Franktır." Elimizdeki nüshası bu 10 Franklıktır.

    Lot No: 18

    Lot: 18

    REFİK HALİT KARAY'IN SÜRGÜN YILLARI YAZILARI / HALEP BASKISI: Bir avuç saçma, REFİK HALİD [KARAY], (1888-1965), Arakes Matbaası, Halep, 1932.-Sonradan yapılmış ebru desenli cildinde, orijinal kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, sayfa kenarlarında yazıların okunmasını engellemeyecek yıpranma mevcut, harici çok temiz durumda, 24x17 cm, Osmanlıca, 156, [6] sayfa, s/b resimli. ÖZEGE; 2249. "Bu kitabın yüz elli adedi iyi kağıda matbu' kalın kapaklı ve numaralıdır adedi 40 Franktır. Mutabakı 850 adeti umuma ait olup fiyatı 10 Franktır." Elimizdeki nüshası bu 10 Franklıktır.

    TLSold
  • Makiyaj ve güzellik san'atı, İSMET HULKÎ, Kader Matbaası, İstanbul, 1933.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında ve sayfa kenarlarında minik yıpranmalar mevcut, harici temiz durumda, 20x15 cm, 108 sayfa, çok sayıda s/b resim ve fotoğraflı, reklam sayfaları mevcuttur. İhap Hulusi Görey çizimi zayıflama aleti reklamı.

    Lot No: 19

    Lot: 19

    Makiyaj ve güzellik san'atı, İSMET HULKÎ, Kader Matbaası, İstanbul, 1933.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında ve sayfa kenarlarında minik yıpranmalar mevcut, harici temiz durumda, 20x15 cm, 108 sayfa, çok sayıda s/b resim ve fotoğraflı, reklam sayfaları mevcuttur. İhap Hulusi Görey çizimi zayıflama aleti reklamı.

    TLSold
  • Aşk öğütleri (Kitaba ayrıca birçok güzide şahsiyetlerin aşk ve kadın hakkındaki vecizeleri ilave edilmiştir), H. BALZAC, PAUL GERALDY, Çeviren: H.N. Akdemir, Arif Bolat Kitabevi, İstanbul, -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 47 sayfa.

    Lot No: 20

    Lot: 20

    Aşk öğütleri (Kitaba ayrıca birçok güzide şahsiyetlerin aşk ve kadın hakkındaki vecizeleri ilave edilmiştir), H. BALZAC, PAUL GERALDY, Çeviren: H.N. Akdemir, Arif Bolat Kitabevi, İstanbul, -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 47 sayfa.

    TLSold
  • Türk boğazlarının hukukî statüsü, MAHMUT R. BELİK, Sermet Matbaası, İstanbul, 1932.-Özgün karton kapağında, iç sayfalarda okuyucu işaretlemeleri mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x14 cm, 64 sayfa.

    Lot No: 21

    Lot: 21

    Türk boğazlarının hukukî statüsü, MAHMUT R. BELİK, Sermet Matbaası, İstanbul, 1932.-Özgün karton kapağında, iç sayfalarda okuyucu işaretlemeleri mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x14 cm, 64 sayfa.

    TLSold
  • İMZALI / İTHAFLI: Nel paese dei fachiri, P. BERNARDO DA POPPI, Segretariato Missioni Estere Cappuccini, Milano, 1961.
-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış harici temiz durumda, ilk sayfada imza ve ithaf ayrıca kütüphane kaşesi mevcuttur, 22x15 cm, İtalyanca, 187, [5] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı, bir adet harita sayfası.

    Lot No: 22

    Lot: 22

    İMZALI / İTHAFLI: Nel paese dei fachiri, P. BERNARDO DA POPPI, Segretariato Missioni Estere Cappuccini, Milano, 1961. -Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış harici temiz durumda, ilk sayfada imza ve ithaf ayrıca kütüphane kaşesi mevcuttur, 22x15 cm, İtalyanca, 187, [5] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı, bir adet harita sayfası.

    TLSold
  • 
RESİMLİ CEP ROMANI: Cat and mouse, HUGH PENTECOST, Royce Publishers, Chicago, 1944.-Özgün karton kapağında, arka kapakta "Frenç Amerikan Kitap Evi Kaşeli", çok temiz durumda, 12x8 cm, İngilizce, 125 sayfa, s/b resimli.

    Lot No: 23

    Lot: 23

    RESİMLİ CEP ROMANI: Cat and mouse, HUGH PENTECOST, Royce Publishers, Chicago, 1944.-Özgün karton kapağında, arka kapakta "Frenç Amerikan Kitap Evi Kaşeli", çok temiz durumda, 12x8 cm, İngilizce, 125 sayfa, s/b resimli.

    TLSold
  • RESİMLİ CEP ROMANI: Unforgettable French love stories, THEOPHILE GAUTIER,  Royce Publishers, Chicago, 1945.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında okuyucu notu mevcuttur, arka kapakta "Frenç Amerikan Kitap Evi Kaşeli", çok temiz durumda, 12x8 cm, İngilizce, 128 sayfa, s/b resimli.

    Lot No: 24

    Lot: 24

    RESİMLİ CEP ROMANI: Unforgettable French love stories, THEOPHILE GAUTIER, Royce Publishers, Chicago, 1945.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında okuyucu notu mevcuttur, arka kapakta "Frenç Amerikan Kitap Evi Kaşeli", çok temiz durumda, 12x8 cm, İngilizce, 128 sayfa, s/b resimli.

    TLSold
  • Balıkesirliler Dergisi [İLK DÖRT SAYI] 30 Mart 1968 - 3 Nisan 1971 Balıkesirliler Tanışma ve Yardımlaşma Cemiyeti Adına İmtiyaz Sahibi: Enver Durmaz Baha Matbaası, İstanbul.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x19 cm, 32 sayfa, s/b fotoğraf, resim ve reklam sayfası. Senede bir sayı çıkan dergi İstanbul'daki Balıkesirli hemşerilerin sosyal, iktisadi dayanışmasını sağlamak, irtibatın kopmasını engellemek, Balıkesir Yüksek Tahsil Talebe Cemiyeti İstanbul şubesi ile Balıkeslileri bir araya getirmek için çıkarılmıştır. Derginin çıkmasında Gönen'li Baha Matbaası da kstkıds bulunmuştur.

    Lot No: 25

    Lot: 25

    Balıkesirliler Dergisi [İLK DÖRT SAYI] 30 Mart 1968 - 3 Nisan 1971 Balıkesirliler Tanışma ve Yardımlaşma Cemiyeti Adına İmtiyaz Sahibi: Enver Durmaz Baha Matbaası, İstanbul.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x19 cm, 32 sayfa, s/b fotoğraf, resim ve reklam sayfası. Senede bir sayı çıkan dergi İstanbul'daki Balıkesirli hemşerilerin sosyal, iktisadi dayanışmasını sağlamak, irtibatın kopmasını engellemek, Balıkesir Yüksek Tahsil Talebe Cemiyeti İstanbul şubesi ile Balıkeslileri bir araya getirmek için çıkarılmıştır. Derginin çıkmasında Gönen'li Baha Matbaası da kstkıds bulunmuştur.

    TLSold
  • Elektrik Sayı:1 Ocak 1947 Sahibi: İstanbul Elektrik Teknisyenleri Derneği Yazı İşleri: Hamdi Erendor, İbrahim Horoz Basımevi, İstanbul.-Özgün karton kapağında, 28x20 cm, 30 sayfa, s/b fotoğraflı. İstanbul Elektrik Teknisyenleri derneği 23 Subal 946 tarihinde resmen teşekkül etmiştir, Dernek mesleki ve içtimai bir teşekkül olup siyasetle katiyyen uğraşmaz. Maksat ve gayesinin esaslı kısımları Dernek nizamnamesinde mevcuttur. Uğraşacağı mühim mevzulardan bazılarını şöylece hulâsa edebiliriz. Nafia Vekâletinin Ehliyetini haiz olup Elektrik tekniğile uğraşaların bir cemiyet içinde mesleki, iktisadi ve hukuki bakımdan vazife ve haklarını tanzim etmek, Elektrikçilik sanatına müteallik kavanin, nizamat ve talimatın tanzim ve tatbikinde yüksek makamlarla teması muhafaza etmek, Elektrik fenninin terakkiyatını takip ederek Dernek mensuplarını faydalandırmak maksadile kurslar açmak ve mecmua çıkarmaktır.

    Lot No: 26

    Lot: 26

    Elektrik Sayı:1 Ocak 1947 Sahibi: İstanbul Elektrik Teknisyenleri Derneği Yazı İşleri: Hamdi Erendor, İbrahim Horoz Basımevi, İstanbul.-Özgün karton kapağında, 28x20 cm, 30 sayfa, s/b fotoğraflı. İstanbul Elektrik Teknisyenleri derneği 23 Subal 946 tarihinde resmen teşekkül etmiştir, Dernek mesleki ve içtimai bir teşekkül olup siyasetle katiyyen uğraşmaz. Maksat ve gayesinin esaslı kısımları Dernek nizamnamesinde mevcuttur. Uğraşacağı mühim mevzulardan bazılarını şöylece hulâsa edebiliriz. Nafia Vekâletinin Ehliyetini haiz olup Elektrik tekniğile uğraşaların bir cemiyet içinde mesleki, iktisadi ve hukuki bakımdan vazife ve haklarını tanzim etmek, Elektrikçilik sanatına müteallik kavanin, nizamat ve talimatın tanzim ve tatbikinde yüksek makamlarla teması muhafaza etmek, Elektrik fenninin terakkiyatını takip ederek Dernek mensuplarını faydalandırmak maksadile kurslar açmak ve mecmua çıkarmaktır.

    TLSold
  • ERKEN CUMHURİYET DÖNEMİ İZMİR'İNDE NEŞROLUNAN MESLEK DERGİSİ: Fen ve San'at Temmuz 934 Nüshası "Aylık Sanayi Erbabı İşçi ve Teknisiyen Mecmuası" Yıl:1 Cilt:1 Sayı:11 Müessis ve Müdürü: İbrahim Pertev, İzmir.-Özgün kapağında, çok temiz durumda, 28x21 cm, s/b fotoğraf, resimli. İzmir Tebeşiri, Frigidaire soğuk hava dolapları, Gargoyle Mobiloil, Dunlop Lastik, Millet Pazarı Yerli Malları ve İzmir'de yerli firmaların reklamaları mevcuttur. Türk milli sanayi davasının halline iki yoldan gidilecektir:
1 .Fabrikaları kurmak,
2. Fabrika elemanlarını hazırlamak. Fabrikaların kurulması, para kuvvetile nisbeten kısa bir zaman meselesidir. Fakat fabrika elemanlarının yetiştirilmesi, oldukça uzun zamana mütevekkiftir. Devlet bu ikinci gayeye de çalışırken cemiyet içindeki san'at ve fen mütefekkirlerinin bu uğurda uhdelerine düşen vazifeler vardır. Bu vazifelerin en mühimmi, kalemler ile bu elemanların en kısa yoldan yetişmesine yardım etmektir. «Fen ve San'at» sütunları, bu gayeye çalışan yazılara daima açıktır. İçindekiler: San'at Mektepleri Mezunları, İş Kanunu, Yeni Metallurji, Radyo Bilgisi, Elektrik Dersleri, Kiomaj, Elektrik Kaynağı, Çelikleri Sertleştirme usulü, İşçi Defteri, Bizde San'at ve San'atkâr,Hizmet Masası
--Erken Cumhuriyet Dönemi- Meslek-İşçi-Sanayii--

    Lot No: 27

    Lot: 27

    ERKEN CUMHURİYET DÖNEMİ İZMİR'İNDE NEŞROLUNAN MESLEK DERGİSİ: Fen ve San'at Temmuz 934 Nüshası "Aylık Sanayi Erbabı İşçi ve Teknisiyen Mecmuası" Yıl:1 Cilt:1 Sayı:11 Müessis ve Müdürü: İbrahim Pertev, İzmir.-Özgün kapağında, çok temiz durumda, 28x21 cm, s/b fotoğraf, resimli. İzmir Tebeşiri, Frigidaire soğuk hava dolapları, Gargoyle Mobiloil, Dunlop Lastik, Millet Pazarı Yerli Malları ve İzmir'de yerli firmaların reklamaları mevcuttur. Türk milli sanayi davasının halline iki yoldan gidilecektir: 1 .Fabrikaları kurmak, 2. Fabrika elemanlarını hazırlamak. Fabrikaların kurulması, para kuvvetile nisbeten kısa bir zaman meselesidir. Fakat fabrika elemanlarının yetiştirilmesi, oldukça uzun zamana mütevekkiftir. Devlet bu ikinci gayeye de çalışırken cemiyet içindeki san'at ve fen mütefekkirlerinin bu uğurda uhdelerine düşen vazifeler vardır. Bu vazifelerin en mühimmi, kalemler ile bu elemanların en kısa yoldan yetişmesine yardım etmektir. «Fen ve San'at» sütunları, bu gayeye çalışan yazılara daima açıktır. İçindekiler: San'at Mektepleri Mezunları, İş Kanunu, Yeni Metallurji, Radyo Bilgisi, Elektrik Dersleri, Kiomaj, Elektrik Kaynağı, Çelikleri Sertleştirme usulü, İşçi Defteri, Bizde San'at ve San'atkâr,Hizmet Masası --Erken Cumhuriyet Dönemi- Meslek-İşçi-Sanayii--

    TLSold
  • Galatasaray Lisesi 1939-1940 Mezunları Albümü, Kenan Basımevi., İstanbul, 1940.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x21 cm, Fransızca, Türkçe, 54 sayfa, s/b fotoğraf, resim ve karikatür sayfaları mevcuttur. Büyük boy ile İsmet İnönü, Hasan Âli Yücel, okul müdürü Behçet Gücer'in fotoğrafları.Mezun olan öğrencilerin veda müsameresi, öğrencilerin okul kollarındaki yazı ve izlenimleri ve son sayfalarda karikatürler mevcuttur. --Erken Cumhuriyet Dönemi-Eğitim Tarihi

    Lot No: 28

    Lot: 28

    Galatasaray Lisesi 1939-1940 Mezunları Albümü, Kenan Basımevi., İstanbul, 1940.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x21 cm, Fransızca, Türkçe, 54 sayfa, s/b fotoğraf, resim ve karikatür sayfaları mevcuttur. Büyük boy ile İsmet İnönü, Hasan Âli Yücel, okul müdürü Behçet Gücer'in fotoğrafları.Mezun olan öğrencilerin veda müsameresi, öğrencilerin okul kollarındaki yazı ve izlenimleri ve son sayfalarda karikatürler mevcuttur. --Erken Cumhuriyet Dönemi-Eğitim Tarihi

    TLSold
  • Nuri İyem yüz yaşında "Portre / Portrait" 16 Eylül - 31 Ekim 2015 = Nuri İyem on his 100th birthday,[SERGİ KATALOĞU],  NURİ İYEM, Evin Sanat Galerisi, 2015.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x24 cm, İngilizce, Türkçe, 127 sayfa, s/b ve renkli fotoğraf ve resimli. Metinler Feyyaz Yaman, Selçuk Altun, Prof. Erhan Karaesmen, Özcan Türkmen, Müjde Tanla, Ali Şimşek.

    Lot No: 29

    Lot: 29

    Nuri İyem yüz yaşında "Portre / Portrait" 16 Eylül - 31 Ekim 2015 = Nuri İyem on his 100th birthday,[SERGİ KATALOĞU], NURİ İYEM, Evin Sanat Galerisi, 2015.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 28x24 cm, İngilizce, Türkçe, 127 sayfa, s/b ve renkli fotoğraf ve resimli. Metinler Feyyaz Yaman, Selçuk Altun, Prof. Erhan Karaesmen, Özcan Türkmen, Müjde Tanla, Ali Şimşek.

    TLSold
  • Tarih-i İslâmdan Parlak Bir Sahife: Ebu 'Ubeyde bin el-Cerrâh zeyl-i Hâlid bin Velîd, HİLMİZÂDE İBRAHİM RİFAT, Âlem Matbaası Ahmet İhsan ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1318 [1900].-Yayıncısının özgün bez cildinde,  cilt üzerinde ve sırtta kabartma ile eser adı mevcuttur, arka kapak estetik deseni içinde istif yazı ile "Kitabhane-i Cihan" yazmaktadır, bez cilt üzerinde yıpranmalar mevcuttur, 14x10 cm, Osmanlıca, 283 sayfa. ÖZEGE; 4536. Seyf-i müsellül el tehayyi nam-ı âlisine nâil olan "Halid bin Velid ve Ebu Ubeyde bin el-Cerrah (ra)nın  taht-ı idâresinde bulunan ashâb-ı güzin ile Rum imparatoru "Herakl (Herakleios )" arasında vukû' bulan muharebâtı ve veka'yinin hikâyesidir. İslâmiyetin yayılması sırasında Bizans İmparatorluğu ile savaşan İslam ordularının başında sahabeden Ebu Ubeyde bulunmaktadır. Eser Sekizinci Bab'tan itibaren başlar.

    Lot No: 30

    Lot: 30

    Tarih-i İslâmdan Parlak Bir Sahife: Ebu 'Ubeyde bin el-Cerrâh zeyl-i Hâlid bin Velîd, HİLMİZÂDE İBRAHİM RİFAT, Âlem Matbaası Ahmet İhsan ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1318 [1900].-Yayıncısının özgün bez cildinde, cilt üzerinde ve sırtta kabartma ile eser adı mevcuttur, arka kapak estetik deseni içinde istif yazı ile "Kitabhane-i Cihan" yazmaktadır, bez cilt üzerinde yıpranmalar mevcuttur, 14x10 cm, Osmanlıca, 283 sayfa. ÖZEGE; 4536. Seyf-i müsellül el tehayyi nam-ı âlisine nâil olan "Halid bin Velid ve Ebu Ubeyde bin el-Cerrah (ra)nın taht-ı idâresinde bulunan ashâb-ı güzin ile Rum imparatoru "Herakl (Herakleios )" arasında vukû' bulan muharebâtı ve veka'yinin hikâyesidir. İslâmiyetin yayılması sırasında Bizans İmparatorluğu ile savaşan İslam ordularının başında sahabeden Ebu Ubeyde bulunmaktadır. Eser Sekizinci Bab'tan itibaren başlar.

    TLSold
  • Histoire de la Turquie [Birinci Cilt], ALPHONSE DE LAMARTINE, (1790-1869), Librairie du Constitutionnel, Paris, 1854.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada "Bibliotheque Manuel Camaras N-92" kaşeli, cilt kenarları yıpranmış haliyle, 18x12 cm, Fransızca, 400 sayfa. Lamartine, 1832 ve 1850 yıllarında olmak üzere Türk Topraklarına iki kez gelmiş, 1854 yılında 8 ciltlik Türkiye Tarihi'ni yazıp
yayınlamıştır. Bu yapıtlarında Türkleri yüceltmiş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa'da haksızlığa uğradığı bu yıllarda, Meclis kürsülerinden onları savunmuştur. Yazdığı iki seyahatname ve bu 8 ciltlik eseri sayesinde Türk dostu olarak nitelendirilmiştir.

    Lot No: 31

    Lot: 31

    Histoire de la Turquie [Birinci Cilt], ALPHONSE DE LAMARTINE, (1790-1869), Librairie du Constitutionnel, Paris, 1854.-Yayıncısının özgün cildinde, ilk sayfada "Bibliotheque Manuel Camaras N-92" kaşeli, cilt kenarları yıpranmış haliyle, 18x12 cm, Fransızca, 400 sayfa. Lamartine, 1832 ve 1850 yıllarında olmak üzere Türk Topraklarına iki kez gelmiş, 1854 yılında 8 ciltlik Türkiye Tarihi'ni yazıp yayınlamıştır. Bu yapıtlarında Türkleri yüceltmiş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa'da haksızlığa uğradığı bu yıllarda, Meclis kürsülerinden onları savunmuştur. Yazdığı iki seyahatname ve bu 8 ciltlik eseri sayesinde Türk dostu olarak nitelendirilmiştir.

    TLSold
  • İLK BASKI / YAZARININ TEK ŞİİR KİTABI: Türkün şehnâmesinden, MİTHAT CEMÂL KUNTAY, (1885-1956), Tasvir Neşriyat, [İstanbul], 1945.  -Yayıncısının özgün cildinde, çok temiz durumda, 18x12 cm, 143 sayfa. Roman, şiir, biyografi, tiyatro, antoloji, inceleme gibi farklı alanlarda çeşitli eserler ortaya koyan Mithat Cemal’in tek şiir kitabıdır. Yazarın edebiyatımızda tanınması ise 1908’den sonra kaleme aldığı şiirlerle olmuştur. Özellikle Mehmet Âkif’le birlikte yazdıkları “Acem Şâhı” ve tek başına yazdığı “Elhamra” adlı şiirler, Mithat Cemal’e ilk şöhreti getirmiştir. Mithat Cemal’in sanatında, Mehmet Âkif, Abdülhak Hâmid ve Namık Kemal’in büyük etkileri vardır. Bu etkiyi eserlerinde dâima hissederiz. İşlediği konular ve kullandığı üslûp bakımından bu sanatçıları hatırlatır. Özellikle onun için hem arkadaş, hem öğretmen konumunda olan Mehmet Âkif’in, hayatında ayrı bir yeri vardır. Âkif’e sonsuz hayranlık duyan Mithat Cemal, gençliğinde onun çevresinde yetişmiştir. Yazar bunun bir sonucu olarak, Sırât-ı Müstakîm ve Tercümân-ı Hakîkat gibi dergi ve gazetelerde yazdığı yazılarla adını duyurmaya başlamış, daha çok kahramanlık ve vatan sevgisi temalarını işleyen şiirleriyle tanınmıştır. Aruz veznini kullanan ve aruzun son temsilcilerinden sayılan Mithat Cemal’in tarihî ve içtimaî konulu şiirlerinde Mehmed Âkif ile Yahya Kemal’in, epik şiirlerinde ise Abdülhak Hâmid’in etkisi görülür. Tarih sevgisi, geçmişin büyüklüğü ve güzel tarafları onun konuları arasında ilk sırada yer alır. --Türk Edebiyatı--Milli Edebiyat--Şiir

    Lot No: 32

    Lot: 32

    İLK BASKI / YAZARININ TEK ŞİİR KİTABI: Türkün şehnâmesinden, MİTHAT CEMÂL KUNTAY, (1885-1956), Tasvir Neşriyat, [İstanbul], 1945. -Yayıncısının özgün cildinde, çok temiz durumda, 18x12 cm, 143 sayfa. Roman, şiir, biyografi, tiyatro, antoloji, inceleme gibi farklı alanlarda çeşitli eserler ortaya koyan Mithat Cemal’in tek şiir kitabıdır. Yazarın edebiyatımızda tanınması ise 1908’den sonra kaleme aldığı şiirlerle olmuştur. Özellikle Mehmet Âkif’le birlikte yazdıkları “Acem Şâhı” ve tek başına yazdığı “Elhamra” adlı şiirler, Mithat Cemal’e ilk şöhreti getirmiştir. Mithat Cemal’in sanatında, Mehmet Âkif, Abdülhak Hâmid ve Namık Kemal’in büyük etkileri vardır. Bu etkiyi eserlerinde dâima hissederiz. İşlediği konular ve kullandığı üslûp bakımından bu sanatçıları hatırlatır. Özellikle onun için hem arkadaş, hem öğretmen konumunda olan Mehmet Âkif’in, hayatında ayrı bir yeri vardır. Âkif’e sonsuz hayranlık duyan Mithat Cemal, gençliğinde onun çevresinde yetişmiştir. Yazar bunun bir sonucu olarak, Sırât-ı Müstakîm ve Tercümân-ı Hakîkat gibi dergi ve gazetelerde yazdığı yazılarla adını duyurmaya başlamış, daha çok kahramanlık ve vatan sevgisi temalarını işleyen şiirleriyle tanınmıştır. Aruz veznini kullanan ve aruzun son temsilcilerinden sayılan Mithat Cemal’in tarihî ve içtimaî konulu şiirlerinde Mehmed Âkif ile Yahya Kemal’in, epik şiirlerinde ise Abdülhak Hâmid’in etkisi görülür. Tarih sevgisi, geçmişin büyüklüğü ve güzel tarafları onun konuları arasında ilk sırada yer alır. --Türk Edebiyatı--Milli Edebiyat--Şiir

    TLSold
  • İTHAFLI / İMZALI: Halk edebiyatımızın iç yüzü, FUAT EDİP BAKSI, (1912-1974), Yeniyol Basımevi, İzmir, 1946.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, künye sayfasında " Sevgili kardeşim İlhan Tınaz'a 14, II, 1946" ibaresiyle ithafı imzalıdır, 20x14 cm, 31, [1] sayfa. İzmir İnönü Lisesi Edebiyat öğretmeni Fuat Edip Baksı tarafından yazılan eser Halk Edebiyatının başından sonuna örnekler sunan kısa bir antolojidir. 
Halk Edebiyatımızın İçyüzünü, gençler ve bu konu ile uğraşmak zevkini alan yurttaşlar için yazdım. Çok emekler bekleyen FOLKLOR araştırmalarına karşı bir ilgi uyandırmak, bu alandaki çalışmaları kolaylaştırmak, biricik emelimdir.
Bu kitapta, yalnız AŞIK EDEBİYATI' nın belli başlı özelliklerini kısaca belirtmek istedim ve TEKKE EDEBİYATI'mızı başka bir esere bıraktım. (Ön söz)

    Lot No: 33

    Lot: 33

    İTHAFLI / İMZALI: Halk edebiyatımızın iç yüzü, FUAT EDİP BAKSI, (1912-1974), Yeniyol Basımevi, İzmir, 1946.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, künye sayfasında " Sevgili kardeşim İlhan Tınaz'a 14, II, 1946" ibaresiyle ithafı imzalıdır, 20x14 cm, 31, [1] sayfa. İzmir İnönü Lisesi Edebiyat öğretmeni Fuat Edip Baksı tarafından yazılan eser Halk Edebiyatının başından sonuna örnekler sunan kısa bir antolojidir. Halk Edebiyatımızın İçyüzünü, gençler ve bu konu ile uğraşmak zevkini alan yurttaşlar için yazdım. Çok emekler bekleyen FOLKLOR araştırmalarına karşı bir ilgi uyandırmak, bu alandaki çalışmaları kolaylaştırmak, biricik emelimdir. Bu kitapta, yalnız AŞIK EDEBİYATI' nın belli başlı özelliklerini kısaca belirtmek istedim ve TEKKE EDEBİYATI'mızı başka bir esere bıraktım. (Ön söz)

    TLSold
  • RESSAM HALİL DİKMEN ÇİZİMİ KAPAKLI: Bir kadının jurnalından, YUNUS KÂZIM KÖNİ, Kültür Basım ve Yayım Kooperatifi, Ankara, 1949. -Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, bir sayfasında kopukluk mevcuttur, harici temiz durumda, 21x15 cm, 110, [2] sayfa, çok sayıda s/b çizimli sayfalar mevcuttur. Kitap çizimleri ünlü ressamlar Halil Dikmen, Zeki Faik İzer, Zühtü Müritoğlu, Arif Kaptan tarafından yapılmıştır.

    Lot No: 34

    Lot: 34

    RESSAM HALİL DİKMEN ÇİZİMİ KAPAKLI: Bir kadının jurnalından, YUNUS KÂZIM KÖNİ, Kültür Basım ve Yayım Kooperatifi, Ankara, 1949. -Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, bir sayfasında kopukluk mevcuttur, harici temiz durumda, 21x15 cm, 110, [2] sayfa, çok sayıda s/b çizimli sayfalar mevcuttur. Kitap çizimleri ünlü ressamlar Halil Dikmen, Zeki Faik İzer, Zühtü Müritoğlu, Arif Kaptan tarafından yapılmıştır.

    TLSold
  • RESİMLE HATTI BAĞDAŞTIRAN RESSAMDAN HİNT, ÇİN, İRAN VE TÜRK RESİM SANATINA BİR NAZAR: Şarkta resim, ELİF NACİ, (1898-1987), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1943.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, 25 sayfa.

    Lot No: 35

    Lot: 35

    RESİMLE HATTI BAĞDAŞTIRAN RESSAMDAN HİNT, ÇİN, İRAN VE TÜRK RESİM SANATINA BİR NAZAR: Şarkta resim, ELİF NACİ, (1898-1987), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1943.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, 25 sayfa.

    TLSold
  • İzmir tarihi, HAKKI GÜLTEKİN, İzmir Turizm Cemiyeti, İzmir, 1952.-Özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamıştır, kapakta yıpranmalar mevcut ve tamir görmüş haliyle, 21x15 cm, [2], 64, [14], sayfa, iki adet harita sayfası (Batı Anadoluda önemli arkeolojik şehirler haritası ve İzmir şehir plânı) bir adet katlanır İzmir panoraması, çok sayıda s/b fotoğraf mevcuttur. İzmir tarihini Neolotik devirden itibaren yaşayan medeniyetlerle birlikte ele alır.

    Lot No: 36

    Lot: 36

    İzmir tarihi, HAKKI GÜLTEKİN, İzmir Turizm Cemiyeti, İzmir, 1952.-Özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamıştır, kapakta yıpranmalar mevcut ve tamir görmüş haliyle, 21x15 cm, [2], 64, [14], sayfa, iki adet harita sayfası (Batı Anadoluda önemli arkeolojik şehirler haritası ve İzmir şehir plânı) bir adet katlanır İzmir panoraması, çok sayıda s/b fotoğraf mevcuttur. İzmir tarihini Neolotik devirden itibaren yaşayan medeniyetlerle birlikte ele alır.

    TLSold
  • Şevket Süreyya'nın hatalarına dair [Cüz:4], KERİM SADİ [AHMET NEVZAT CERRAHOĞLU], (1900-1977),  İnsaniyet Kütüphanesi, İstanbul, 1934.-Özgün karton kapağında, tamir görmüş haliyle, 21x15 cm, 23 sayfa. Şevket Süreyya'nın Hatalarına Dair;  48 cüzden mürekkep, Kadro Hareketi'ne dair eleştiri içeren bir polemik eserdir.

    Lot No: 37

    Lot: 37

    Şevket Süreyya'nın hatalarına dair [Cüz:4], KERİM SADİ [AHMET NEVZAT CERRAHOĞLU], (1900-1977), İnsaniyet Kütüphanesi, İstanbul, 1934.-Özgün karton kapağında, tamir görmüş haliyle, 21x15 cm, 23 sayfa. Şevket Süreyya'nın Hatalarına Dair; 48 cüzden mürekkep, Kadro Hareketi'ne dair eleştiri içeren bir polemik eserdir.

    TLSold
  • SERVET-İ FÜNÛN'UN BÜYÜK ŞÂİRİNİN ÖLÜMÜNÜN ARDINDAN YAZILMIŞ İLK BİYOGRAFİ: Cenab Şehabeddin hayatı ve seçme şiirleri, SADEDDİN NÜZHET ERGUN, (1899-1946), Yeni Şark Kütüphanesi, [İstanbul], 1934.-Özgün karton kapağında, kapak ve sayfa kenarları yıpramış, tamir görmüş haliyle, 25x17 cm, 303 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf.

    Lot No: 38

    Lot: 38

    SERVET-İ FÜNÛN'UN BÜYÜK ŞÂİRİNİN ÖLÜMÜNÜN ARDINDAN YAZILMIŞ İLK BİYOGRAFİ: Cenab Şehabeddin hayatı ve seçme şiirleri, SADEDDİN NÜZHET ERGUN, (1899-1946), Yeni Şark Kütüphanesi, [İstanbul], 1934.-Özgün karton kapağında, kapak ve sayfa kenarları yıpramış, tamir görmüş haliyle, 25x17 cm, 303 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf.

    TLSold
  • Mithat Paşa, A. [AHMET] HİLMİ YÜCEBAŞ, (1915-1996), Osmanbey Basımevi, [İstanbul], 1944.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 65. sayfasında yazıları etkilemeyen kopukluk mevcuttur, 21x15 cm, 124, [4] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı. Mithat Paşa'nın hayatı, icaatı, mektupları, Türk bankacılığına hizmetleri, nasıl sürgün edildiği, sorgulanışı, idam edilişi. Türk muharrirlerinin büyük vatansever hakkındaki düşünceleri, hâtıraları, fıkraları ve şiirlerinden müretteb bir eserdir.

    Lot No: 39

    Lot: 39

    Mithat Paşa, A. [AHMET] HİLMİ YÜCEBAŞ, (1915-1996), Osmanbey Basımevi, [İstanbul], 1944.-Özgün karton kapağında, temiz durumda, 65. sayfasında yazıları etkilemeyen kopukluk mevcuttur, 21x15 cm, 124, [4] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı. Mithat Paşa'nın hayatı, icaatı, mektupları, Türk bankacılığına hizmetleri, nasıl sürgün edildiği, sorgulanışı, idam edilişi. Türk muharrirlerinin büyük vatansever hakkındaki düşünceleri, hâtıraları, fıkraları ve şiirlerinden müretteb bir eserdir.

    TLSold
  • Ziya Gökalp'in neşredilmemiş yedi eseri ve âile mektupları, ALİ NÜZHET GÖKSEL, (1897-1961),  Işıl Matbaası, İstanbul, 1956.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda,  24x16 cm, 79 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf, Osmanlıca tıpkıbasım sayfalar. Ali Nüzhet Göksel: "Ziya Gökalp’in neşredilmemiş yedi eseri ve aile mektupları" adlı kitabının başında, Gökalp’ın ölümünün 32’inci yılında neden hala yeni harflere çevrilmiş bir külliyatının basılamadığını anlatmaktadır.
Bu kitapta; Gökalp'ın başlayıp da tamamlayamadığı yedi eseriyle Malta’dan eşine ve kızlarına gönderdiği mektuplar vardır.
Gökalp'ın 1919-21 yıllan arasında Malta’da sürgünken yazdığı bu mektuplar cana yakın ve samimi bir üslupla yazılmıştır. Bu mektuplar Gökalp'ın bilinmeyen bir tarafını açığa vurmaktadır;  aile ocağına, eşine çocuklarına ne taşkın bir sevgiyle bağlı Ziya Gökalp’i. . Diğer yazılara gelince:  İlki "Aşiretler Nizamnamesi layihası müsveddesi" adını taşımaktadır. Bu yazının aslı Diyarbakır’da kurulan "Ziya Gökalp Müzesi’ndedir. "Felsefe Dersleri" adını taşıyan ikinci yazı Diyarbakır Öğretmen okulunda okuttuğu derslerinin ilkidir. Gökalp bu kitabını tamamlayamamıştır. Üçüncüsü, Aile Hukukuyla ilgili bir diyalogdur. Bu diyalogun ilk sahifesi ve yedincisi kaybolmuş. Dördüncüsü "Diyarbakır Aşiretleri" adını taşıyor. Gökalp bu dikkate değer incelemesinde "Aşiret" in bize çok şahsi görünen bir tanımını yapmakta, Fransızcada bu anlamda bir terimin bulunmadığına işaret etmekte, sonra da Cahiliyet devrindeki Arap aşiretleriyle Roma ve Yunan toplumlarını karşılaştırarak ikisi arasındaki paralelliği belirtmektedir. Beşinci yazı Güzel Türkçenin sarfına, altıncısı 1923 yılında Liseler için hazırladığı "Muhtasar İçtimaiyat" kitabının ilk dersine, yedincisi de 1924 yılında kaleme aldığı "Türk Kamus"ından bir kaç sahifeye aittir. Gökalp'ın vakitsiz ölümü yüzünden bu kitaplar hep böyle başlangıç halinde kalınıştır. Kitabın son kısmında Ziya Gökalp’a ait dört vesika; 1. Ziya Gökalp’in resmî hâl tercümesi, 2. Ziya Gökalp’in İdadî Tasdiknamesi, 3. İttihad ve Terakki Cemiyeti Müfettişi Ziya Bey’e merkezin yazısı, 4. Ziya Bey’in Diyarbakır Maarif Müfettişliği Beraat Mazbatası.

    Lot No: 40

    Lot: 40

    Ziya Gökalp'in neşredilmemiş yedi eseri ve âile mektupları, ALİ NÜZHET GÖKSEL, (1897-1961), Işıl Matbaası, İstanbul, 1956.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda, 24x16 cm, 79 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf, Osmanlıca tıpkıbasım sayfalar. Ali Nüzhet Göksel: "Ziya Gökalp’in neşredilmemiş yedi eseri ve aile mektupları" adlı kitabının başında, Gökalp’ın ölümünün 32’inci yılında neden hala yeni harflere çevrilmiş bir külliyatının basılamadığını anlatmaktadır. Bu kitapta; Gökalp'ın başlayıp da tamamlayamadığı yedi eseriyle Malta’dan eşine ve kızlarına gönderdiği mektuplar vardır. Gökalp'ın 1919-21 yıllan arasında Malta’da sürgünken yazdığı bu mektuplar cana yakın ve samimi bir üslupla yazılmıştır. Bu mektuplar Gökalp'ın bilinmeyen bir tarafını açığa vurmaktadır; aile ocağına, eşine çocuklarına ne taşkın bir sevgiyle bağlı Ziya Gökalp’i. . Diğer yazılara gelince: İlki "Aşiretler Nizamnamesi layihası müsveddesi" adını taşımaktadır. Bu yazının aslı Diyarbakır’da kurulan "Ziya Gökalp Müzesi’ndedir. "Felsefe Dersleri" adını taşıyan ikinci yazı Diyarbakır Öğretmen okulunda okuttuğu derslerinin ilkidir. Gökalp bu kitabını tamamlayamamıştır. Üçüncüsü, Aile Hukukuyla ilgili bir diyalogdur. Bu diyalogun ilk sahifesi ve yedincisi kaybolmuş. Dördüncüsü "Diyarbakır Aşiretleri" adını taşıyor. Gökalp bu dikkate değer incelemesinde "Aşiret" in bize çok şahsi görünen bir tanımını yapmakta, Fransızcada bu anlamda bir terimin bulunmadığına işaret etmekte, sonra da Cahiliyet devrindeki Arap aşiretleriyle Roma ve Yunan toplumlarını karşılaştırarak ikisi arasındaki paralelliği belirtmektedir. Beşinci yazı Güzel Türkçenin sarfına, altıncısı 1923 yılında Liseler için hazırladığı "Muhtasar İçtimaiyat" kitabının ilk dersine, yedincisi de 1924 yılında kaleme aldığı "Türk Kamus"ından bir kaç sahifeye aittir. Gökalp'ın vakitsiz ölümü yüzünden bu kitaplar hep böyle başlangıç halinde kalınıştır. Kitabın son kısmında Ziya Gökalp’a ait dört vesika; 1. Ziya Gökalp’in resmî hâl tercümesi, 2. Ziya Gökalp’in İdadî Tasdiknamesi, 3. İttihad ve Terakki Cemiyeti Müfettişi Ziya Bey’e merkezin yazısı, 4. Ziya Bey’in Diyarbakır Maarif Müfettişliği Beraat Mazbatası.

    TLSold
  • Ahiler, İLHAN TARUS, (1907-1967), Ulus Basımevi, Ankara, 1947.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda, kapakta ve ilk sayfada " Çukurova İşçi Sendikaları Birliği - 1950" mührü mevcuttur. 20x15 cm, 51, [2] sayfa. Yurdumuzda küçük sanatların bütün Ortaçağ boyunca ve yakın denilecek zamanlara kadar gösterdiği teşkilâtlı varlık, çalışma hayatımızın bugünkü meseleleri üzerinde düşünenleri önemle ilgilendirse gerektir. Şüphe yoktur ki bir zamanlar bütün küçük sanat işçilerini içinde toplayan (Ahi) teşkilatı, sosyal ve ekonomik bünyedeki çeşitli değişikliklerle devrini ikmal etmiş, ölü bir tarihten başka bir şey değildir. Fakat dünkü şartların araştırılmasından elde edilecek gerçeklerin, bugünden yarına giden yolu aydınlattıkları da inkâr edilemez. Geçmişle gelecek arasındaki bu kaçınılmaz bağlılık, Türkiye'deki küçük sanat ve esnaf teşekküllerinin tarihini derinliğine gözden geçirmeyi, ilmî olduğu kadar ameli bakımdan da değerlendirmektedir. Ahi'lerin zümre ve meslek hayatı hakkında hazırladığı bu küçük denemede Müellif, her türlü iddiadan uzak kalmayı dikkatle göz önünde tutarak, önemli bir tarih konusunu, doğrudan doğruya orijinal kaynaklardan alıp ana çizgileriyle izaha çalışmış bulunuyor. Bu denemeyi, bu sahadaki yeni araştırmaların takip etmesini temenni edelim.

    Lot No: 41

    Lot: 41

    Ahiler, İLHAN TARUS, (1907-1967), Ulus Basımevi, Ankara, 1947.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda, kapakta ve ilk sayfada " Çukurova İşçi Sendikaları Birliği - 1950" mührü mevcuttur. 20x15 cm, 51, [2] sayfa. Yurdumuzda küçük sanatların bütün Ortaçağ boyunca ve yakın denilecek zamanlara kadar gösterdiği teşkilâtlı varlık, çalışma hayatımızın bugünkü meseleleri üzerinde düşünenleri önemle ilgilendirse gerektir. Şüphe yoktur ki bir zamanlar bütün küçük sanat işçilerini içinde toplayan (Ahi) teşkilatı, sosyal ve ekonomik bünyedeki çeşitli değişikliklerle devrini ikmal etmiş, ölü bir tarihten başka bir şey değildir. Fakat dünkü şartların araştırılmasından elde edilecek gerçeklerin, bugünden yarına giden yolu aydınlattıkları da inkâr edilemez. Geçmişle gelecek arasındaki bu kaçınılmaz bağlılık, Türkiye'deki küçük sanat ve esnaf teşekküllerinin tarihini derinliğine gözden geçirmeyi, ilmî olduğu kadar ameli bakımdan da değerlendirmektedir. Ahi'lerin zümre ve meslek hayatı hakkında hazırladığı bu küçük denemede Müellif, her türlü iddiadan uzak kalmayı dikkatle göz önünde tutarak, önemli bir tarih konusunu, doğrudan doğruya orijinal kaynaklardan alıp ana çizgileriyle izaha çalışmış bulunuyor. Bu denemeyi, bu sahadaki yeni araştırmaların takip etmesini temenni edelim.

    TLSold
  • "GALATA SARAYI HÜMÂYÛN MEKTEBİ"NDEN "GALATASARAY LİSESİ"NE VESİKÂLARLA GALATASARAY'IN BEŞ YÜZ YILI: Galatasaray tarihi [Cilt 1], FETHİ İSFENDİYAROĞLU, (1895-1964), Doğan Kardeş Yayınları, İstanbul, 1952.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda, 28x21 cm, s/b fotoğraf ve resimler, Osmanlıca, Almanca, Fransızca tıpkı basım sayfalar. Eserin ön sözü İstanbul Üniversitesi Tarih Profesörü Mükrimin Halil Yınanç, İstanbul Üniversitesi Tıp Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. A. Süheyl Ünver, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Profesörü Hilmi Ziya Ülken tarafından yazılmıştır. Kitap Ali Sami Yen'e ithaf edilmiştir. Galata Sarayı Mektebi Sultan II. Beyazıt döneminde Osmanlı Devletinin gittikçe artan memur kadrolarını yetiştirmek amacıyla kurulmuştur. Enderûn'dan sonra diğer saray mekteplerinden daha özenli bir eğitim sistemi olan mektep daha sonraki devrelerde de büyümüş ve devletin gözde eğitim kurumu olmaya devam etmiştir. II. Mahmut döneminde Batılı eğitim tarzına geçen mektep bir süre Tıbbiye Mektebi olarak, Sultan Abdülaziz döneminde Mekteb-i Sultâni adıyla faaliyetini sürdürmüştür.

    Lot No: 42

    Lot: 42

    "GALATA SARAYI HÜMÂYÛN MEKTEBİ"NDEN "GALATASARAY LİSESİ"NE VESİKÂLARLA GALATASARAY'IN BEŞ YÜZ YILI: Galatasaray tarihi [Cilt 1], FETHİ İSFENDİYAROĞLU, (1895-1964), Doğan Kardeş Yayınları, İstanbul, 1952.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, harici temiz durumda, 28x21 cm, s/b fotoğraf ve resimler, Osmanlıca, Almanca, Fransızca tıpkı basım sayfalar. Eserin ön sözü İstanbul Üniversitesi Tarih Profesörü Mükrimin Halil Yınanç, İstanbul Üniversitesi Tıp Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. A. Süheyl Ünver, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Profesörü Hilmi Ziya Ülken tarafından yazılmıştır. Kitap Ali Sami Yen'e ithaf edilmiştir. Galata Sarayı Mektebi Sultan II. Beyazıt döneminde Osmanlı Devletinin gittikçe artan memur kadrolarını yetiştirmek amacıyla kurulmuştur. Enderûn'dan sonra diğer saray mekteplerinden daha özenli bir eğitim sistemi olan mektep daha sonraki devrelerde de büyümüş ve devletin gözde eğitim kurumu olmaya devam etmiştir. II. Mahmut döneminde Batılı eğitim tarzına geçen mektep bir süre Tıbbiye Mektebi olarak, Sultan Abdülaziz döneminde Mekteb-i Sultâni adıyla faaliyetini sürdürmüştür.

    TLSold
  • Türk marşları, ETEM [RUHİ] ÜNGÖR, (1922-2009), Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 1966. -Yayıncısının özgün cildinde , oldukça temiz durumda, 28x20 cm, 332, [4] sayfa, çok sayıda nota sayfası, s/b fotoğraf ve çizimler mevcuttur. Notaları Yazan: Kaya Bekât; Resimleri Çizen: Dr. İldeniz Kurtulan. Eser üç bölümden oluşur. 1. Mehterler ve Musikileri 2. Muzîka-i Hümayûn (Bando) ve Marşlarımız 3. Milli Marşlarımız - Marş Bestekârlarımız . Eserde yüz adet marş notası ve bestekârların biyografileri yer almaktadır. Yazar eserinde, 1932'den beri bahsedilen ama notası ele geçmeyen Franz Liszt'in Paraphrase Marşı'na (Donizetti'nin Mecidiye Marşı) da yer vermiştir.

    Lot No: 43

    Lot: 43

    Türk marşları, ETEM [RUHİ] ÜNGÖR, (1922-2009), Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 1966. -Yayıncısının özgün cildinde , oldukça temiz durumda, 28x20 cm, 332, [4] sayfa, çok sayıda nota sayfası, s/b fotoğraf ve çizimler mevcuttur. Notaları Yazan: Kaya Bekât; Resimleri Çizen: Dr. İldeniz Kurtulan. Eser üç bölümden oluşur. 1. Mehterler ve Musikileri 2. Muzîka-i Hümayûn (Bando) ve Marşlarımız 3. Milli Marşlarımız - Marş Bestekârlarımız . Eserde yüz adet marş notası ve bestekârların biyografileri yer almaktadır. Yazar eserinde, 1932'den beri bahsedilen ama notası ele geçmeyen Franz Liszt'in Paraphrase Marşı'na (Donizetti'nin Mecidiye Marşı) da yer vermiştir.

    TLSold
  • Cumhuriyetin on ikinci yıl dönümünü kutlulama 29 İlkteşrin 1935, BOLU URAYI, Sinan Basımevi, İstanbul, 1935.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış haliyle, 21x15 cm, 48 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Bolu Uray'ı nın (Belediyesinin) Cumhuriyetin kuruluşunun on ikinci yılını kutlamak, Bolu'da bilhassa Atatürk'ün 1934 yılındaki ziyaretinden sonra Cumhuriyet devrimlerinin ışığında Belediyenin yaptığı çalışmalardan oluşan bir kitaptır. Atatürk'ün Bolu'ya ayak bastığı gün, Bolu İlbay'ı (Valisi) Salih Cemal Gülen ve Bolu'dan çeşitli fotoğraflar. Bolu'nun doğal güzellikleri ve belediyenin yaptığı yenilikler görülmektedir. --Erken Cumhuriyet Dönemi

    Lot No: 44

    Lot: 44

    Cumhuriyetin on ikinci yıl dönümünü kutlulama 29 İlkteşrin 1935, BOLU URAYI, Sinan Basımevi, İstanbul, 1935.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış haliyle, 21x15 cm, 48 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Bolu Uray'ı nın (Belediyesinin) Cumhuriyetin kuruluşunun on ikinci yılını kutlamak, Bolu'da bilhassa Atatürk'ün 1934 yılındaki ziyaretinden sonra Cumhuriyet devrimlerinin ışığında Belediyenin yaptığı çalışmalardan oluşan bir kitaptır. Atatürk'ün Bolu'ya ayak bastığı gün, Bolu İlbay'ı (Valisi) Salih Cemal Gülen ve Bolu'dan çeşitli fotoğraflar. Bolu'nun doğal güzellikleri ve belediyenin yaptığı yenilikler görülmektedir. --Erken Cumhuriyet Dönemi

    TLSold
  • Atatürk Diyarbakır'da ve "O" nun hatıraları, KADRİ KEMAL KOP,(1900-1975), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1938.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, tamir görmüş, harici  çok temiz durumda, 24x17 cm, 91 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf, harita sayfası mevcuttur. Kitaptaki fotoğraflar: Foto Yıldız ve Foto Dicle fotoğrafhanelerine aittir.  Eser Mustafa Kemal Atatürk'ün 12 Kasım 1937, Diyarbakır ziyareti öncesinde Vali Mithat Altıok öncülüğünde yapılan hazırlıklar ile başlar. Atatürk ve beraberindekiler: Başbakan Celal Bayar,  Birinci Umûmî Müfettiş Abidin Özmen, Nafia Vekili Ali Çetinkaya gibi isimlerin fotoğrafları, Diyarbakı'da ziyaret edilen yerler ve açılışı yapılan demiryolu hattının fotoğrafları  mevcuttur.

    Lot No: 45

    Lot: 45

    Atatürk Diyarbakır'da ve "O" nun hatıraları, KADRİ KEMAL KOP,(1900-1975), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1938.-Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, tamir görmüş, harici çok temiz durumda, 24x17 cm, 91 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf, harita sayfası mevcuttur. Kitaptaki fotoğraflar: Foto Yıldız ve Foto Dicle fotoğrafhanelerine aittir. Eser Mustafa Kemal Atatürk'ün 12 Kasım 1937, Diyarbakır ziyareti öncesinde Vali Mithat Altıok öncülüğünde yapılan hazırlıklar ile başlar. Atatürk ve beraberindekiler: Başbakan Celal Bayar, Birinci Umûmî Müfettiş Abidin Özmen, Nafia Vekili Ali Çetinkaya gibi isimlerin fotoğrafları, Diyarbakı'da ziyaret edilen yerler ve açılışı yapılan demiryolu hattının fotoğrafları mevcuttur.

    TLSold
  • 
Seferde ve hazarda zabit ve zabitlik, ERKÂN-I HARP MİRALAY BAKÎ [VANDEMİR], (1890-1963), Köyhocası Matbaası, Ankara, 1932. -Özgün karton kapağında, kapak üzerinde okuyucu notu mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, 152 sayfa, dokuz adet katlanır kroki sayfası, bir adet formaları açılmamış s/b resim sayfası, bir adet grafik sayfası mevcuttur. Baki Vandemir, (24 Mart 1890, İstanbul - 23 Ocak 1963, İstanbul) Türk asker. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında 5. Süvari Kolordusu Kurmay Başkanı ve İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Türk Kurtuluş Savaşı'ndan sonra 1924-1927 yılları arasında Harp Akademisi'nde Harp Tarihi dersleri verdi. Bu arada Türk Askeri Tarihi alanında inceleme ve araştırmalarda bulundu. Mustafa Kemal Atatürk'ün emri ile 1. Türk Tarih Kongresi'ne katıldı. 1947 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekliye ayrıldıktan sonra Türk Tarih Kurumu'nda çalıştı. Sümerbank İdare Meclisi Başkanlığı yaptı. Seçimlerde milletvekili aday adayı oldu ancak seçilemedi. 23 Ocak 1963 tarihinde yetmiş üç yaşında öldü.

    Lot No: 46

    Lot: 46

    Seferde ve hazarda zabit ve zabitlik, ERKÂN-I HARP MİRALAY BAKÎ [VANDEMİR], (1890-1963), Köyhocası Matbaası, Ankara, 1932. -Özgün karton kapağında, kapak üzerinde okuyucu notu mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, 152 sayfa, dokuz adet katlanır kroki sayfası, bir adet formaları açılmamış s/b resim sayfası, bir adet grafik sayfası mevcuttur. Baki Vandemir, (24 Mart 1890, İstanbul - 23 Ocak 1963, İstanbul) Türk asker. Türk Kurtuluş Savaşı sırasında 5. Süvari Kolordusu Kurmay Başkanı ve İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Türk Kurtuluş Savaşı'ndan sonra 1924-1927 yılları arasında Harp Akademisi'nde Harp Tarihi dersleri verdi. Bu arada Türk Askeri Tarihi alanında inceleme ve araştırmalarda bulundu. Mustafa Kemal Atatürk'ün emri ile 1. Türk Tarih Kongresi'ne katıldı. 1947 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekliye ayrıldıktan sonra Türk Tarih Kurumu'nda çalıştı. Sümerbank İdare Meclisi Başkanlığı yaptı. Seçimlerde milletvekili aday adayı oldu ancak seçilemedi. 23 Ocak 1963 tarihinde yetmiş üç yaşında öldü.

    TLSold
  • KEMALİZM BAŞLIKLI İLK KİTAP / TÜRK İNKILÂBININ RUHUNA VERİLEN İSİM: Kemalizm, TEKİN ALP [MOİZ KOHEN], (1883-1961), Cumhuriyet Gazete ve Matbaası, İstanbul, 1936. -Özgün karton kapağında, kapağı yıpranmış, harici temiz durumda, 21x14 cm, [2], v, [3], 347, x sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Eser Franszı Parlementosu Reisi Édouard Herriot'un ve Profesör Dr. Fuad Köprülü'nün ön sözü ile başlar. Kemalizm Türk cumhuriyetçiliğinin resmi adıdır ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün özel rolüne atıfta bulunur. 1930’lar bu özel rolün ideolojik bir metne dönüştürülmesine tanıklık eder. 1931’de toplanan CHP üçüncü kongresinde Kemalizm "Altı Ok" diye bilinen bir ilkeler bütünü halinde açıklanır, bir yıl sonra Kadro dergisi Kemalizmi ideolojik bir formata kavuşturmak için yayınlanmaya başlar. Bu kurumsal çabaların yanısıra tek tek yazarların da Kemalizmi hem açıklamak hem savunmak için kitapları yayınlanır. Bunlardan biri 1936’da basılan Kemalizm’dir . Bu aynı zamanda Kemalizm başlıklı ilk kitaptır. Yazarı Tekin Alp’dir. Tekin Alp’in ilk ismi Moiz Kohen’dir. Bir Osmanlı Yahudisi olarak 1883’de Serez’de doğan Moiz Kohen, Selanik’de içlerinde Ziya Gökalp’in de bulunduğu ittihatçı çevre ile arkadaşlık kurmuş ve bu ilişki, hayatının sonuna kadar belirleyici olmuştur. Nitekim Moiz Kohen’in Tekin Alp’e dönüşerek Türkleşmesi de bunun bir göstergesidir. Tekin Alp İkinci Meşrutiyet döneminde (1908-1918) Türkçülüğü entelektüel açıdan desteklemek için faaliyetlerde bulunmuştur. 1923’de Türkiye Cumhuriyetinin ilanıyla başlayan dönemde ise, Tekin Alp kemalisttir. Kemalizm’i yayınlamasını da bu kimliğin bir yansıması saymak gerekir. Kemalizm (İstanbul: Cumhuriyet matbaası,1936) bir çok bakımdan önemlidir. İlkin konjonktürel değeri; dönemin havasını yansıtan, kemalizme ilişkin tartışmaları aktaran yönü önemlidir. Milliyetçilik, liberalizm ve laiklik etrafında T.Alp’in yürüttüğü tartışmalar da Kemalizmin ideolojik açılımlarını izlemeyi mümkün kılmaktadır.

    Lot No: 47

    Lot: 47

    KEMALİZM BAŞLIKLI İLK KİTAP / TÜRK İNKILÂBININ RUHUNA VERİLEN İSİM: Kemalizm, TEKİN ALP [MOİZ KOHEN], (1883-1961), Cumhuriyet Gazete ve Matbaası, İstanbul, 1936. -Özgün karton kapağında, kapağı yıpranmış, harici temiz durumda, 21x14 cm, [2], v, [3], 347, x sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Eser Franszı Parlementosu Reisi Édouard Herriot'un ve Profesör Dr. Fuad Köprülü'nün ön sözü ile başlar. Kemalizm Türk cumhuriyetçiliğinin resmi adıdır ve kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün özel rolüne atıfta bulunur. 1930’lar bu özel rolün ideolojik bir metne dönüştürülmesine tanıklık eder. 1931’de toplanan CHP üçüncü kongresinde Kemalizm "Altı Ok" diye bilinen bir ilkeler bütünü halinde açıklanır, bir yıl sonra Kadro dergisi Kemalizmi ideolojik bir formata kavuşturmak için yayınlanmaya başlar. Bu kurumsal çabaların yanısıra tek tek yazarların da Kemalizmi hem açıklamak hem savunmak için kitapları yayınlanır. Bunlardan biri 1936’da basılan Kemalizm’dir . Bu aynı zamanda Kemalizm başlıklı ilk kitaptır. Yazarı Tekin Alp’dir. Tekin Alp’in ilk ismi Moiz Kohen’dir. Bir Osmanlı Yahudisi olarak 1883’de Serez’de doğan Moiz Kohen, Selanik’de içlerinde Ziya Gökalp’in de bulunduğu ittihatçı çevre ile arkadaşlık kurmuş ve bu ilişki, hayatının sonuna kadar belirleyici olmuştur. Nitekim Moiz Kohen’in Tekin Alp’e dönüşerek Türkleşmesi de bunun bir göstergesidir. Tekin Alp İkinci Meşrutiyet döneminde (1908-1918) Türkçülüğü entelektüel açıdan desteklemek için faaliyetlerde bulunmuştur. 1923’de Türkiye Cumhuriyetinin ilanıyla başlayan dönemde ise, Tekin Alp kemalisttir. Kemalizm’i yayınlamasını da bu kimliğin bir yansıması saymak gerekir. Kemalizm (İstanbul: Cumhuriyet matbaası,1936) bir çok bakımdan önemlidir. İlkin konjonktürel değeri; dönemin havasını yansıtan, kemalizme ilişkin tartışmaları aktaran yönü önemlidir. Milliyetçilik, liberalizm ve laiklik etrafında T.Alp’in yürüttüğü tartışmalar da Kemalizmin ideolojik açılımlarını izlemeyi mümkün kılmaktadır.

    TLSold
  • TİYATRO: Vatan uğrunda: Bir perdelik vatanperverâne dram, OSMAN SABRİ, Resimli Ay Matbaası, İstanbul, 1931.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 25x17 cm, 24 sayfa.

    Lot No: 48

    Lot: 48

    TİYATRO: Vatan uğrunda: Bir perdelik vatanperverâne dram, OSMAN SABRİ, Resimli Ay Matbaası, İstanbul, 1931.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 25x17 cm, 24 sayfa.

    TLSold
  • Okuma kitabı: Ortaokul sınıf I, TÜRKİYE CUMHURİYETİ KÜLTÜR BAKANLIĞI, Devlet Basımevi, İstanbul, 1935. -Özgün karton kapağında, iç sayfalar kapaktan ayrılmış haliyle, 25x18 cm, 111 sayfa. Erken Cumhuriyet döneminde orta okul öğrencileri için hazırlanan kitapta şiir, hikaye, roman ve makale türünden örnekler bulunur. Ömer Seyfettin, Hassan Ali Yücel, Falih Rıfkı Atay, Halit Fahri, Ahmed Rasim, Halide Nusret, Reşat Nuri Güntekin, Samih Rıfat, Faruk Nafiz Çamlıbel, Ahmet Haşim, Mahmut Yesari, İsmail Habib gibi yazarlardan metin parçaları bulunmaktadır. --Erken Cumhuriyet Dönemi--Eğitim Tarihi-Edebiyat--Kültür Tarihi

    Lot No: 49

    Lot: 49

    Okuma kitabı: Ortaokul sınıf I, TÜRKİYE CUMHURİYETİ KÜLTÜR BAKANLIĞI, Devlet Basımevi, İstanbul, 1935. -Özgün karton kapağında, iç sayfalar kapaktan ayrılmış haliyle, 25x18 cm, 111 sayfa. Erken Cumhuriyet döneminde orta okul öğrencileri için hazırlanan kitapta şiir, hikaye, roman ve makale türünden örnekler bulunur. Ömer Seyfettin, Hassan Ali Yücel, Falih Rıfkı Atay, Halit Fahri, Ahmed Rasim, Halide Nusret, Reşat Nuri Güntekin, Samih Rıfat, Faruk Nafiz Çamlıbel, Ahmet Haşim, Mahmut Yesari, İsmail Habib gibi yazarlardan metin parçaları bulunmaktadır. --Erken Cumhuriyet Dönemi--Eğitim Tarihi-Edebiyat--Kültür Tarihi

    TLSold
  • Türk Musikisi Dergisi Neşriyatından: Santurî Ethem Bey hayatı ve eserleri, VECDİ SEYHUN,(1915-1984), Marmara Basımevi, İstanbul, 1948.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, sayfa formaları açılmamıştır, 25x18 cm, 37, [12] sayfa, s/b fotoğraflı, Osmanlıca tıpkı basım sayfalar, nota sayfaları mevcuttur.

    Lot No: 50

    Lot: 50

    Türk Musikisi Dergisi Neşriyatından: Santurî Ethem Bey hayatı ve eserleri, VECDİ SEYHUN,(1915-1984), Marmara Basımevi, İstanbul, 1948.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, sayfa formaları açılmamıştır, 25x18 cm, 37, [12] sayfa, s/b fotoğraflı, Osmanlıca tıpkı basım sayfalar, nota sayfaları mevcuttur.

    TLSold
  • DSİ yeraltısuları faaliyetleri 1950-1959, DSİ YERALTISULARI DAİRESİ REİSLİĞİ, Doğuş Ltd. Şirketi Matbaası, Ankara, 1960-Yayıncısının özgün cildi içerisinde, çok temiz durumda, 22x16 cm, 111, [13],  çok sayıda s/b ve renkli fotoğraf, katlanır harita sayfası, çok sayıda grafik sayfası, bir adet katlanır Hidrolojik Hareketler Şeması. Dönemine göre oldukça özenli hazırlanmıştır, içindeki resim ve fotoğraflar renklendirilmiştir.  Nafia Vekâleti Devlet Su İşleri Umum Müdürlüğü Haritaları: Konya Ovasının Statik Seviye Haritası, Elazığ ve Uluova'nın Statik Seviye Haritası, Merzifon - Gümüşhacıköy Ovalarının Statik Seviye Haritası, Ereğli - Bor  Ovalarının Statik Su Seviye Haritası,  Acıpayam Ovası Ovalarının Statik Seviye Haritası, Palas Sarıoğlan Ovalarının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (1959), Atabey Ovasının Statik Seviye Haritası, Çivril-Baklan Ovalarının Statik Seviye Haritası, Tavas Ovasının Statik Seviye Haritası, Kayseri Ovasının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Ekim 1958), Palas Sarıoğlan Ovalarının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Temmuz 1959), Burdur-Keçiborlu-Dombay Ovalarının 1958 Eylül ayı Statik Seviye Derinlik Haritası, Niğde-Misli Ovasının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Aralık 1958). Devlet Su İşlerinin faaliyetlerini ziyaretleri sırasında Celâl Bayar, su sıkıntısı çekilen köylerin durumu, Devlet Su İşlerinin faaliyetleri esnasında işçi ve personele ait fotoğraflar bulunmaktadır.

    Lot No: 51

    Lot: 51

    DSİ yeraltısuları faaliyetleri 1950-1959, DSİ YERALTISULARI DAİRESİ REİSLİĞİ, Doğuş Ltd. Şirketi Matbaası, Ankara, 1960-Yayıncısının özgün cildi içerisinde, çok temiz durumda, 22x16 cm, 111, [13], çok sayıda s/b ve renkli fotoğraf, katlanır harita sayfası, çok sayıda grafik sayfası, bir adet katlanır Hidrolojik Hareketler Şeması. Dönemine göre oldukça özenli hazırlanmıştır, içindeki resim ve fotoğraflar renklendirilmiştir. Nafia Vekâleti Devlet Su İşleri Umum Müdürlüğü Haritaları: Konya Ovasının Statik Seviye Haritası, Elazığ ve Uluova'nın Statik Seviye Haritası, Merzifon - Gümüşhacıköy Ovalarının Statik Seviye Haritası, Ereğli - Bor Ovalarının Statik Su Seviye Haritası, Acıpayam Ovası Ovalarının Statik Seviye Haritası, Palas Sarıoğlan Ovalarının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (1959), Atabey Ovasının Statik Seviye Haritası, Çivril-Baklan Ovalarının Statik Seviye Haritası, Tavas Ovasının Statik Seviye Haritası, Kayseri Ovasının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Ekim 1958), Palas Sarıoğlan Ovalarının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Temmuz 1959), Burdur-Keçiborlu-Dombay Ovalarının 1958 Eylül ayı Statik Seviye Derinlik Haritası, Niğde-Misli Ovasının Sondaj Kuyularına Göre Statik Seviye Derinliği Haritası (Aralık 1958). Devlet Su İşlerinin faaliyetlerini ziyaretleri sırasında Celâl Bayar, su sıkıntısı çekilen köylerin durumu, Devlet Su İşlerinin faaliyetleri esnasında işçi ve personele ait fotoğraflar bulunmaktadır.

    TLSold
  • 
FRANSIZCA TÜRK YAZARLAR ANTOLOJİSİ: Anthologie des écrivains turcs d'aujourd'hui, Direction générale de la presse au Ministère de l'Interieur, Devlet Basımevi, İstanbul, 1935.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, künye sayfasında  Almanca ve Türkçe iki adet İstanbul Alman Lisesi kaşesi mevcuttur, 24x17 cm, Fransızca, 212, [4] sayfa. Yazarların biyografileri  ve eserlerinden örnekler verilmiştir. Şâirler; Ahmed Hâşim, Yahyâ Kemâl, Ziya Gökalp, Kemaleddin Kâmi (Kamu), Faruk Nafiz, Nazım Hikmet, Ahmed Kutsi, Necip Fazıl, Behçet Kemal, Yaşar Nabi,Ahmet Muhip. Roman Yazarları; Yakup Kadri, Ömer Seyfettin, Refik Halit, Aka Gündüz, Reşat Nuri,  Mahmut Yesari, Sadri Ertem, Peyami Safa. Deneme Yazarları; Falih Rıfkı Atay, Ruşen Eşref, Ahmet Haşim. Tiyatro; Reşat Nuri, Cevdet Kudret, Vedat Nedim Tör.

    Lot No: 52

    Lot: 52

    FRANSIZCA TÜRK YAZARLAR ANTOLOJİSİ: Anthologie des écrivains turcs d'aujourd'hui, Direction générale de la presse au Ministère de l'Interieur, Devlet Basımevi, İstanbul, 1935.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, künye sayfasında Almanca ve Türkçe iki adet İstanbul Alman Lisesi kaşesi mevcuttur, 24x17 cm, Fransızca, 212, [4] sayfa. Yazarların biyografileri ve eserlerinden örnekler verilmiştir. Şâirler; Ahmed Hâşim, Yahyâ Kemâl, Ziya Gökalp, Kemaleddin Kâmi (Kamu), Faruk Nafiz, Nazım Hikmet, Ahmed Kutsi, Necip Fazıl, Behçet Kemal, Yaşar Nabi,Ahmet Muhip. Roman Yazarları; Yakup Kadri, Ömer Seyfettin, Refik Halit, Aka Gündüz, Reşat Nuri, Mahmut Yesari, Sadri Ertem, Peyami Safa. Deneme Yazarları; Falih Rıfkı Atay, Ruşen Eşref, Ahmet Haşim. Tiyatro; Reşat Nuri, Cevdet Kudret, Vedat Nedim Tör.

    TLSold
  • AMERİKA'NIN GÜÇLÜ BİNEK ATLARI: The horse America made, LOUIS TAYLOR, American Saddle Breeders Association, Louisville, 1944.-Yayıncısının özgün dokulu bez cildinde, cilt üzerinde ve sırtında kabartma ile kitap adı basılıdır, 24x16 cm, İngilizce, xvi, [4], 243 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf.

    Lot No: 53

    Lot: 53

    AMERİKA'NIN GÜÇLÜ BİNEK ATLARI: The horse America made, LOUIS TAYLOR, American Saddle Breeders Association, Louisville, 1944.-Yayıncısının özgün dokulu bez cildinde, cilt üzerinde ve sırtında kabartma ile kitap adı basılıdır, 24x16 cm, İngilizce, xvi, [4], 243 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf.

    TLSold
  • SİNEMA / GIALLO TÜRÜNÜN YENİDEN KEŞFİ: Giallo scrapbook, PAUL J. BROWN, NIGEL J. BURREL, Midnight Media, England, 2008.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x15 cm, İngilizce, 42 sayfa, çok sayıda renkli fotoğraflar. Giallo türünde 40 film incelemesi: all the colours of the dark, a bay of blood, bird with the crystal plumage, black belly of the tarantula, a blade in the dark, blood and black lace, bloodstained shadow, the card player, case of the bloody iris, case of the scorpion's tail, cat o'nine tails, the cat's victims, death laid an egg, death wlaks at midnight, deep red, don't torture a duckling, eyeball, five dolls for an august moon, gently before she dies, the girl who knew too much, the killer must kill again, knife of ice, lizard in a woman's skin, murder-rock, my dear killer, new york ripper, the night evelyn came out of the grave, opera, schoolgirl killer, seven bloodstained orchids, sleepless, spasmo, stagefright, strip nude for your killer, tenebre, torso, trauma, what have they done to your daughters?, what have you done to solange?, who saw her die? 1970'lerde İtalyan sineması ile başlayan daha sonra Hollywood'a da esin  kaynağı olan giallo türü 2000'lerde DVD filmlerin yaygınlaşmasıyla yeniden keşfedildi. Gerilim ve korku türlerinin bir alt türü olarak bilinen giallo, temelde İtalyan sinemasından çıkmış bir terim. Genellikle kanlı ve gizemli cinayetler ve şiddet olaylarına odaklanan giallo filmleri, psikolojik gerilim ve korku arasında gidip gelen, özellikle de ayırt edici görsel dokusuyla öne çıkan bir estetiğe sahip. Dario Argento’nun yanı sıra Mario Bava, Sergio Martino, Lucio Fulci ve Luciano Ercoli gibi yönetmenlerin de filmleriyle şekillendirdiği tür, 1960’ların sonlarına doğru ortaya çıkıyor ve 1970’lerde altın çağını yaşıyor. Daha sonraları ise özellikle Amerika’da 70’ler ve 80’lerde ortaya çıkan ve yine şiddeti temsil biçimiyle büyük tartışmalara neden olan slasher türüne ilham veriyor.  Giallo filmleri, genellikle bir gizemi ya da bir cinayeti aydınlatmaya çalışan bir dedektif, yazar, gazeteci ya da benzer bir araştırmacı figüre odaklanır. Ancak bu araştırma sürecinin klasik anlamıyla herhangi bir suç filminden farkı, gizemin çözülüp çözülmemesinin pek de bir öneminin olmayışıdır. Gizemi bir amaçtan çok araç olarak gören giallo, çoğunlukla erotizm ve şiddetin, tuhaf dekor ve mekânlarla bir araya geldiği bir dünya kurar. Doygun, yapay renk paleti ve şok etmeyi amaçlayan hızlı kurgusuyla bir duygunun ve atmosferin peşinden giden giallo filmlerinde, katilin çarpık zihninin ya da ona karşı duyulan korkunun bir dışavurumuna tanık oluruz. Bu nedenle aynalar, kırık camlar ve benzer parçalanmış imgeler filmlerin mizanseninde büyük yer kaplar. Giallo’daki kamera kullanımı ise çoğunlukla seyirciyi sürekli olarak diken üstünde tutacak şekilde tasarlanmıştır. Keskin bakış açısı (point of view) çekimleri kullanan ve röntgenci bir bakışı taklit eden kamera hareketleriyle tekinsiz bir hissin peşinden gider filmler. Kimi zaman katilin kendisi çıkan, ancak genellikle anonim kalan bir göz tarafından izleniyormuşuz hissi filmin dokusuna işlemiştir. Bu nedenle estetik olarak delilik ve paranoya temalarının yanı sıra kimlik karmaşası ve yabancılaşma gibi meselelere de oldukça uygun bir tür haline gelir giallo. Filmlerin dışavurumcuya kayan, kimi zaman gerçeküstü yerlere savrulan aşırı estetiği; gerçekçi olarak temsil edilemeyecek kadar dehşet verici bir suçun, şiddetin ve ruh halinin sinematik bir temsili haline gelir. Hem karakterin hem de seyircinin algılarının birbirine karıştığı, hafızanın güvenilmezliği ve belirsizliğinden beslenen, rüyayla kabus arası bir atmosferin içinde kaybolur seyirci.

    Lot No: 54

    Lot: 54

    SİNEMA / GIALLO TÜRÜNÜN YENİDEN KEŞFİ: Giallo scrapbook, PAUL J. BROWN, NIGEL J. BURREL, Midnight Media, England, 2008.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x15 cm, İngilizce, 42 sayfa, çok sayıda renkli fotoğraflar. Giallo türünde 40 film incelemesi: all the colours of the dark, a bay of blood, bird with the crystal plumage, black belly of the tarantula, a blade in the dark, blood and black lace, bloodstained shadow, the card player, case of the bloody iris, case of the scorpion's tail, cat o'nine tails, the cat's victims, death laid an egg, death wlaks at midnight, deep red, don't torture a duckling, eyeball, five dolls for an august moon, gently before she dies, the girl who knew too much, the killer must kill again, knife of ice, lizard in a woman's skin, murder-rock, my dear killer, new york ripper, the night evelyn came out of the grave, opera, schoolgirl killer, seven bloodstained orchids, sleepless, spasmo, stagefright, strip nude for your killer, tenebre, torso, trauma, what have they done to your daughters?, what have you done to solange?, who saw her die? 1970'lerde İtalyan sineması ile başlayan daha sonra Hollywood'a da esin kaynağı olan giallo türü 2000'lerde DVD filmlerin yaygınlaşmasıyla yeniden keşfedildi. Gerilim ve korku türlerinin bir alt türü olarak bilinen giallo, temelde İtalyan sinemasından çıkmış bir terim. Genellikle kanlı ve gizemli cinayetler ve şiddet olaylarına odaklanan giallo filmleri, psikolojik gerilim ve korku arasında gidip gelen, özellikle de ayırt edici görsel dokusuyla öne çıkan bir estetiğe sahip. Dario Argento’nun yanı sıra Mario Bava, Sergio Martino, Lucio Fulci ve Luciano Ercoli gibi yönetmenlerin de filmleriyle şekillendirdiği tür, 1960’ların sonlarına doğru ortaya çıkıyor ve 1970’lerde altın çağını yaşıyor. Daha sonraları ise özellikle Amerika’da 70’ler ve 80’lerde ortaya çıkan ve yine şiddeti temsil biçimiyle büyük tartışmalara neden olan slasher türüne ilham veriyor. Giallo filmleri, genellikle bir gizemi ya da bir cinayeti aydınlatmaya çalışan bir dedektif, yazar, gazeteci ya da benzer bir araştırmacı figüre odaklanır. Ancak bu araştırma sürecinin klasik anlamıyla herhangi bir suç filminden farkı, gizemin çözülüp çözülmemesinin pek de bir öneminin olmayışıdır. Gizemi bir amaçtan çok araç olarak gören giallo, çoğunlukla erotizm ve şiddetin, tuhaf dekor ve mekânlarla bir araya geldiği bir dünya kurar. Doygun, yapay renk paleti ve şok etmeyi amaçlayan hızlı kurgusuyla bir duygunun ve atmosferin peşinden giden giallo filmlerinde, katilin çarpık zihninin ya da ona karşı duyulan korkunun bir dışavurumuna tanık oluruz. Bu nedenle aynalar, kırık camlar ve benzer parçalanmış imgeler filmlerin mizanseninde büyük yer kaplar. Giallo’daki kamera kullanımı ise çoğunlukla seyirciyi sürekli olarak diken üstünde tutacak şekilde tasarlanmıştır. Keskin bakış açısı (point of view) çekimleri kullanan ve röntgenci bir bakışı taklit eden kamera hareketleriyle tekinsiz bir hissin peşinden gider filmler. Kimi zaman katilin kendisi çıkan, ancak genellikle anonim kalan bir göz tarafından izleniyormuşuz hissi filmin dokusuna işlemiştir. Bu nedenle estetik olarak delilik ve paranoya temalarının yanı sıra kimlik karmaşası ve yabancılaşma gibi meselelere de oldukça uygun bir tür haline gelir giallo. Filmlerin dışavurumcuya kayan, kimi zaman gerçeküstü yerlere savrulan aşırı estetiği; gerçekçi olarak temsil edilemeyecek kadar dehşet verici bir suçun, şiddetin ve ruh halinin sinematik bir temsili haline gelir. Hem karakterin hem de seyircinin algılarının birbirine karıştığı, hafızanın güvenilmezliği ve belirsizliğinden beslenen, rüyayla kabus arası bir atmosferin içinde kaybolur seyirci.

    TLSold
  • İLK BASKI / SİNEMA: Kieslowski on Kieslowski, KRZYSZTOF KİEŚLOWSKI,(1941-1996),  Editör: DANUSIA STOK, Faber and Faber, London, 1993.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında okuyucu notu mevcuttur harici çok temiz durumda, 22x14 cm, İngilizce, xxiii, 268 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Unutulmaz “Üç Renk” üçlemesi dahilinde çektiği “Beyaz”, “Kırmızı” ve “Mavi” filmleriyle, keza “Aşk Üzerine Kısa Bir Film” ve “Öldürme Üzerine Bir Film” gibi büyük yankı yapmış çalışmalarıyla sinemaseverlerin gönlünde taht kurmuş olan Kieslowski, Danusia Stok’la yaptığı uzun söyleşiler sonucu hazırlanan bu kitapta, çocukluğundan son günlerine kadar Polonya’daki hayatını, ‘halk demokrasisi’ döneminde ülkesindeki sinema ortamını ve sanatının olgunluk dönemiyle sinema anlayışının kilit önemdeki esaslarını anlatıyor… ---Biyografi-Sinema Tarihi

    Lot No: 55

    Lot: 55

    İLK BASKI / SİNEMA: Kieslowski on Kieslowski, KRZYSZTOF KİEŚLOWSKI,(1941-1996), Editör: DANUSIA STOK, Faber and Faber, London, 1993.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında okuyucu notu mevcuttur harici çok temiz durumda, 22x14 cm, İngilizce, xxiii, 268 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Unutulmaz “Üç Renk” üçlemesi dahilinde çektiği “Beyaz”, “Kırmızı” ve “Mavi” filmleriyle, keza “Aşk Üzerine Kısa Bir Film” ve “Öldürme Üzerine Bir Film” gibi büyük yankı yapmış çalışmalarıyla sinemaseverlerin gönlünde taht kurmuş olan Kieslowski, Danusia Stok’la yaptığı uzun söyleşiler sonucu hazırlanan bu kitapta, çocukluğundan son günlerine kadar Polonya’daki hayatını, ‘halk demokrasisi’ döneminde ülkesindeki sinema ortamını ve sanatının olgunluk dönemiyle sinema anlayışının kilit önemdeki esaslarını anlatıyor… ---Biyografi-Sinema Tarihi

    TLSold
  • İLK BASKI / SİNEMA: Ingmar Bergman: The art of confession, HUBERT I. COHEN, Twayne Publishers, New York, 1993.-Yayıncısının özgün şömiz ve cildinde, çok temiz durumda, 23x15 cm, İngilizce,  xxii, 507, [12] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Bergman'ın filmlerini günah çıkarma sanatı olarak inceleyen Hubert Cohen'in biyografik-analitik çalışması, İsveçli yönetmenin bireysel filmlerine ve aralarındaki ilişkilere dair içgörülerle dolu, kapsamlı ve anlayışlı bir genel bakış sunuyor.  İsveçli oyun yazarı ve film yönetmeni Ingmar Bergman, (1918- 2007) bir Protestan rahibin çocuğu olarak İsveç’te doğdu. Karamsar filmleriyle tanınan Bergman, modern sinemanın en büyük yönetmenlerinden biri olarak kabul edilir. “Filmi bir rüya olarak görmek, filmi bir müzik parçası olarak görmek. Sinema dışında başka hiçbir sanat, ruhumuzun karanlık odalarına ulaşıp hislerimize bu denli hitap ederek vicdanımıza dokunamaz. İçimizdeki gölgeler, şeytani varlıklar sayısızdır, en olmadık zamanlarda zihnimize üşüşürler, panik ve terör yaratırlar. Ne var ki, bu olumsuz kuvvetlere hükmedip onları kendime avantaj yaratacak şekilde kullanmayı öğrendim. Umut hiç beklenmedik yerlerde yetişebilir.”
— Ingmar Bergman ---Biyografi--Sinema Tarihi

    Lot No: 56

    Lot: 56

    İLK BASKI / SİNEMA: Ingmar Bergman: The art of confession, HUBERT I. COHEN, Twayne Publishers, New York, 1993.-Yayıncısının özgün şömiz ve cildinde, çok temiz durumda, 23x15 cm, İngilizce, xxii, 507, [12] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Bergman'ın filmlerini günah çıkarma sanatı olarak inceleyen Hubert Cohen'in biyografik-analitik çalışması, İsveçli yönetmenin bireysel filmlerine ve aralarındaki ilişkilere dair içgörülerle dolu, kapsamlı ve anlayışlı bir genel bakış sunuyor. İsveçli oyun yazarı ve film yönetmeni Ingmar Bergman, (1918- 2007) bir Protestan rahibin çocuğu olarak İsveç’te doğdu. Karamsar filmleriyle tanınan Bergman, modern sinemanın en büyük yönetmenlerinden biri olarak kabul edilir. “Filmi bir rüya olarak görmek, filmi bir müzik parçası olarak görmek. Sinema dışında başka hiçbir sanat, ruhumuzun karanlık odalarına ulaşıp hislerimize bu denli hitap ederek vicdanımıza dokunamaz. İçimizdeki gölgeler, şeytani varlıklar sayısızdır, en olmadık zamanlarda zihnimize üşüşürler, panik ve terör yaratırlar. Ne var ki, bu olumsuz kuvvetlere hükmedip onları kendime avantaj yaratacak şekilde kullanmayı öğrendim. Umut hiç beklenmedik yerlerde yetişebilir.” — Ingmar Bergman ---Biyografi--Sinema Tarihi

    TLSold
  • SİNEMA: Lars von Trier: Interviews, JAN LUMHOLDT, University Press of Mississippi, Jackson, 2003. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 23x16 cm, İngilizce, xliv, 218, [2] sayfa. Sıradışılığı ve bir nevi 'deliliği'yle bilinen ünlü yönetmen Lars von Trier'in bu söyleşileri, onun arkadaşlarıyla birlikte sinema okulundaki çalışmalarından son filmlerine kadar bütün yapımlarıyla ilgili en merak edilen noktaları ortaya koyup, yönetmenin 'sarsıcı', 'rahatsız edici', 'put kırıcı' anlayışını sergiliyor... --Biyografi--Sinema Tarihi

    Lot No: 57

    Lot: 57

    SİNEMA: Lars von Trier: Interviews, JAN LUMHOLDT, University Press of Mississippi, Jackson, 2003. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 23x16 cm, İngilizce, xliv, 218, [2] sayfa. Sıradışılığı ve bir nevi 'deliliği'yle bilinen ünlü yönetmen Lars von Trier'in bu söyleşileri, onun arkadaşlarıyla birlikte sinema okulundaki çalışmalarından son filmlerine kadar bütün yapımlarıyla ilgili en merak edilen noktaları ortaya koyup, yönetmenin 'sarsıcı', 'rahatsız edici', 'put kırıcı' anlayışını sergiliyor... --Biyografi--Sinema Tarihi

    TLSold
  • KAMERANIN İCADINDAN VİETNAM SAVAŞINA BELGESELİN TARİHİ: Documentary: A history of the non-fiction film, ERIK BARNOUW, Oxford University Press, New York, 1977.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, İngilizce, vi, [4], 332 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Belgesel filmler ve film yapımcılığı üzerine bu klasik çalışma,  türün 1895'ten günümüze belgesel tarihini araştırıyor. Yirminci yüzyılda sayısız toplumsal altüst oluşla birlikte, belgeseller uluslararası bir rönesans yaşadı; burada Barnouw belgeseli tamamen yeni bir siyasi ve sosyal iklimin ışığında ele alıyor. En son film yapım teknolojisini ve video kasetlerin ve televizyonun belgesel yapımında yarattığı etkileri de inceliyor. Ve önceki baskılarda olduğu gibi, Belgesel de yazarın dünya çapında yaptığı seyahatler sırasında toplanmış, çoğu ender bulunan fotoğraflarla dolu. Louis Lumiere'in ilk çabasından Shoah gibi son zamanların dönüm noktası olan yapımlarına kadar belgeselin tüm seyrini kapsayan bu kitap, sanat ve gerçekliğin benzersiz bir karışımının artan önemini tüm film severler için erişilebilir ve anlaşılır kılıyor.

    Lot No: 58

    Lot: 58

    KAMERANIN İCADINDAN VİETNAM SAVAŞINA BELGESELİN TARİHİ: Documentary: A history of the non-fiction film, ERIK BARNOUW, Oxford University Press, New York, 1977.-Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, İngilizce, vi, [4], 332 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Belgesel filmler ve film yapımcılığı üzerine bu klasik çalışma, türün 1895'ten günümüze belgesel tarihini araştırıyor. Yirminci yüzyılda sayısız toplumsal altüst oluşla birlikte, belgeseller uluslararası bir rönesans yaşadı; burada Barnouw belgeseli tamamen yeni bir siyasi ve sosyal iklimin ışığında ele alıyor. En son film yapım teknolojisini ve video kasetlerin ve televizyonun belgesel yapımında yarattığı etkileri de inceliyor. Ve önceki baskılarda olduğu gibi, Belgesel de yazarın dünya çapında yaptığı seyahatler sırasında toplanmış, çoğu ender bulunan fotoğraflarla dolu. Louis Lumiere'in ilk çabasından Shoah gibi son zamanların dönüm noktası olan yapımlarına kadar belgeselin tüm seyrini kapsayan bu kitap, sanat ve gerçekliğin benzersiz bir karışımının artan önemini tüm film severler için erişilebilir ve anlaşılır kılıyor.

    TLSold
  • Theorizing documentary, MICHAEL RENOV, Routledge, New York, 1993.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 23x16 cm, İngilizce, viii, [2], 260, [2] sayfa. Theorizing Documentary (Kuramsal Belgesel), önde gelen eleştirmenler ve teorisyenlerin orijinal makalelerini sunarak şu soruları ele alıyor: Kurgusal olmayan ne kadar kurgusaldır? Belgesel filme tarihi gerçek olarak güvenebilir miyiz? Temsili biçimler, toplumsal-tarihsel olguların yerini ne ölçüde alabilir? Bir kültür (veya alt kültür) bir başkası için tercüme edilebilir mi? Belgesel özgünlük standartları zaman içinde nasıl değişti? Katkıda bulunanlar: Paul Arthur, Bill Horrigan, Ana López, Bill Nichols, Michael Renov, Philip Rosen, Susan Scheibler, Trinh T. Minh-ha, Brian Winston.  ---Sinema Tarihi-Belgesel-Eleştiri-Makale

    Lot No: 59

    Lot: 59

    Theorizing documentary, MICHAEL RENOV, Routledge, New York, 1993.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 23x16 cm, İngilizce, viii, [2], 260, [2] sayfa. Theorizing Documentary (Kuramsal Belgesel), önde gelen eleştirmenler ve teorisyenlerin orijinal makalelerini sunarak şu soruları ele alıyor: Kurgusal olmayan ne kadar kurgusaldır? Belgesel filme tarihi gerçek olarak güvenebilir miyiz? Temsili biçimler, toplumsal-tarihsel olguların yerini ne ölçüde alabilir? Bir kültür (veya alt kültür) bir başkası için tercüme edilebilir mi? Belgesel özgünlük standartları zaman içinde nasıl değişti? Katkıda bulunanlar: Paul Arthur, Bill Horrigan, Ana López, Bill Nichols, Michael Renov, Philip Rosen, Susan Scheibler, Trinh T. Minh-ha, Brian Winston. ---Sinema Tarihi-Belgesel-Eleştiri-Makale

    TLSold
  • 
Practices of looking: An introduction to visual culture, MARITA STURKEN, LISA CARTWRİGHT, Oxford University Press, New York, 2004.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında ve ilk beş sayfada kurşun kalem ile okuyucu notları mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x18 cm, İngilizce, [10], 385 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. "Practices of Looking: Görsel Kültüre Giriş", görsel kültürün günlük hayatımızdaki önemini ve iletişimdeki rolünü keşfeden bir kitaptır. Marita Sturken ve Lisa Cartwright, akademisyen aynı zamanda görsel kültür ve iletişim alanında uzmandır. 
Kitap, çeşitli görsel medya formlarını yorumlama ve bu medyalarla etkileşime girme şeklimizi kapsamlı ve ilgi çekici bir şekilde ele almaktadır. Görsel teknolojilerin çevremizi anlama, iletişim kurma ve etkileşime geçme şeklimizi nasıl şekillendirdiğini inceler. Yerel ve küresel düzeyde fikirlerin, bilginin ve siyasetin görseller aracılığıyla nasıl dolaştığına odaklanırken, görsel kültürün çağdaş toplumda yaygın etkisini vurgular.
Sturken ve Cartwright, görsel analize farklı yaklaşımları inceleyerek ve temel teorileri ve kavramları tanıtarak okuyuculara, günlük hayatımızın görme pratiklerine ve günlük karşılaştığımız görsellere nasıl anlam vereceğimize dair araçlar sunar. Kitap, görsellerin sadece temsil olmadığını, algılarımızı, ifadelerimizi ve öğrenme süreçlerimizi şekillendirmedeki etkin rolünü kabul eder.
Genel olarak, "Practices of Looking", görsel kültürü daha derinlemesine anlamak, çağdaş toplumdaki önemini ve görsel dünyamızı nasıl keşfettiğimizi ve anlam çıkardığımızı anlamak isteyen öğrenciler, akademisyenler ve herkes için değerli bir kaynak olarak hizmet eder.

    Lot No: 60

    Lot: 60

    Practices of looking: An introduction to visual culture, MARITA STURKEN, LISA CARTWRİGHT, Oxford University Press, New York, 2004.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında ve ilk beş sayfada kurşun kalem ile okuyucu notları mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x18 cm, İngilizce, [10], 385 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. "Practices of Looking: Görsel Kültüre Giriş", görsel kültürün günlük hayatımızdaki önemini ve iletişimdeki rolünü keşfeden bir kitaptır. Marita Sturken ve Lisa Cartwright, akademisyen aynı zamanda görsel kültür ve iletişim alanında uzmandır. Kitap, çeşitli görsel medya formlarını yorumlama ve bu medyalarla etkileşime girme şeklimizi kapsamlı ve ilgi çekici bir şekilde ele almaktadır. Görsel teknolojilerin çevremizi anlama, iletişim kurma ve etkileşime geçme şeklimizi nasıl şekillendirdiğini inceler. Yerel ve küresel düzeyde fikirlerin, bilginin ve siyasetin görseller aracılığıyla nasıl dolaştığına odaklanırken, görsel kültürün çağdaş toplumda yaygın etkisini vurgular. Sturken ve Cartwright, görsel analize farklı yaklaşımları inceleyerek ve temel teorileri ve kavramları tanıtarak okuyuculara, günlük hayatımızın görme pratiklerine ve günlük karşılaştığımız görsellere nasıl anlam vereceğimize dair araçlar sunar. Kitap, görsellerin sadece temsil olmadığını, algılarımızı, ifadelerimizi ve öğrenme süreçlerimizi şekillendirmedeki etkin rolünü kabul eder. Genel olarak, "Practices of Looking", görsel kültürü daha derinlemesine anlamak, çağdaş toplumdaki önemini ve görsel dünyamızı nasıl keşfettiğimizi ve anlam çıkardığımızı anlamak isteyen öğrenciler, akademisyenler ve herkes için değerli bir kaynak olarak hizmet eder.

    TLSold
  • In theory: Classes, nations, literatures, AIJAZ AHMAD, Verso, New York, 1994.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 24x16 cm, İngilizce, vi, 358 sayfa.

    Lot No: 61

    Lot: 61

    In theory: Classes, nations, literatures, AIJAZ AHMAD, Verso, New York, 1994.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 24x16 cm, İngilizce, vi, 358 sayfa.

    TLSold
  • The Mediterranean in politics, ELIZABETH MONROE, (1905-1986), Oxford Universty Press, London, 1938.-Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde, çok temiz durumda, 23x15 cm, İngilizce, ix, [2], 259 sayfa, 4 adet harita sayfası.

    Lot No: 62

    Lot: 62

    The Mediterranean in politics, ELIZABETH MONROE, (1905-1986), Oxford Universty Press, London, 1938.-Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde, çok temiz durumda, 23x15 cm, İngilizce, ix, [2], 259 sayfa, 4 adet harita sayfası.

    TLSold
  • 
Franc̜ais & Russes: Moscou et Sévastopol, 1812-1854, ALFRED RAMBAUD,(1842-1905), Berger-Levrault et Cie., Paris, 1877.-Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde, kitap sırtı altın yaldızla klişelenmiş, ciltte hafif renk değişimleri, kapak içinde yıpranma mevcuttur, künye sayfasında ve bazı iç sayfalarda "Özel Beyoğlu Musevi Lisesi Kitaplık" kaşesi ve L'Amice - Constatinople" kaşesi mevcuttur,  harici temiz durumda, 18x13 cm, Fransızca, xxx, 409 sayfa.

    Lot No: 63

    Lot: 63

    Franc̜ais & Russes: Moscou et Sévastopol, 1812-1854, ALFRED RAMBAUD,(1842-1905), Berger-Levrault et Cie., Paris, 1877.-Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde, kitap sırtı altın yaldızla klişelenmiş, ciltte hafif renk değişimleri, kapak içinde yıpranma mevcuttur, künye sayfasında ve bazı iç sayfalarda "Özel Beyoğlu Musevi Lisesi Kitaplık" kaşesi ve L'Amice - Constatinople" kaşesi mevcuttur, harici temiz durumda, 18x13 cm, Fransızca, xxx, 409 sayfa.

    TLSold
  • BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU ÇİZİMİ KAPAK VE İÇ DESENLİ / 1940'LARIN İSTANBUL'U: Plaisir d'Istanbul, GENTILLE ARDITTY-PULLER, Hachette, [Istanbul], [1957].-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, Fransızca, 233, [6] sayfa, s/b desenli, kapak ve iç sayfa çizimleri Bedri Rahmi Eyüboğlu. Lui Zelliç Matbaası Ltd.İstanbul. Yahudi Kökenli Türk yazar Gentille Arditty Puller; Selanikli, köklü ve zengin bir ailenin tek kızıydı. Ailesi, Saray ve İpek Sinemaları’nın sahipleriydi. Gentille, 1913 yıllında İstanbul’da dünyaya geldi. Fransızca eğitim alan ve çok iyi piyano çalan genç kız, sanatla yakından ilgileniyordu. Rafael Puller ile dünya evine girdikten sonra Tünel’e yerleştiler. Evlerinde küçük bir ‘kültür salonu’ yarattıkları söylenir. Çocukları olmayan çift, sık sık Fransa’ya seyahat ederdi. Gentille Arditty Puller, uzun seneler boyunca Albert Karasu’nun Fransızca gazetesi ‘Le Journal de l’Orient’da günlük yazılar yazdı. Yazdığı birçok roman, Fransız ‘Nouvelles Editions Latines’  basımevi tarafından yayınlandı. Ne yazık ki, yazar 1957’de kansere yenik düşerek, erken yaşta vefat etti. Türkiye'de yaşadığı halde Fransızca yazmış ve Türk dilinde eserleri yayımlanmamış bir edebiyatçıdır. Genç yaşta ölen Puller, Turing dergisinde ve dönemin Fransız dilindeki basınında (Örneğin Le Journal d'Orient) yazıları sürekli çıkmış ve muhtelif şiir ve romanlarıyla ki bir bölümü Fransa'da yayımlanmıştır, en velût yazarlardan biri olmuştur, ancak içerik olarak popüler türde eserler vermiş ve geride çok fazla kalıcı bir yazın ürünü bırakmamıştır.  Fransızca yazan yabancı dilde öğrenim yapan okullardan mezun olup günlük yaşamlarında sürekli Fransızca konuşan, sosyal çevreleri de ya Yahudi ve/veya sadece yabancı ve Levantenler'den oluşan Yahudi burjuvazisinin seçkinlerinden oluşmuştur. 
‘Plaisir d’Istanbul’ (İstanbul Keyfi), yazarının adı ise Gentille Arditty Puller. Kitap, 1941’de Nouvelles Editions Latines tarafından yayınlanmıştır.

    Lot No: 64

    Lot: 64

    BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU ÇİZİMİ KAPAK VE İÇ DESENLİ / 1940'LARIN İSTANBUL'U: Plaisir d'Istanbul, GENTILLE ARDITTY-PULLER, Hachette, [Istanbul], [1957].-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, Fransızca, 233, [6] sayfa, s/b desenli, kapak ve iç sayfa çizimleri Bedri Rahmi Eyüboğlu. Lui Zelliç Matbaası Ltd.İstanbul. Yahudi Kökenli Türk yazar Gentille Arditty Puller; Selanikli, köklü ve zengin bir ailenin tek kızıydı. Ailesi, Saray ve İpek Sinemaları’nın sahipleriydi. Gentille, 1913 yıllında İstanbul’da dünyaya geldi. Fransızca eğitim alan ve çok iyi piyano çalan genç kız, sanatla yakından ilgileniyordu. Rafael Puller ile dünya evine girdikten sonra Tünel’e yerleştiler. Evlerinde küçük bir ‘kültür salonu’ yarattıkları söylenir. Çocukları olmayan çift, sık sık Fransa’ya seyahat ederdi. Gentille Arditty Puller, uzun seneler boyunca Albert Karasu’nun Fransızca gazetesi ‘Le Journal de l’Orient’da günlük yazılar yazdı. Yazdığı birçok roman, Fransız ‘Nouvelles Editions Latines’ basımevi tarafından yayınlandı. Ne yazık ki, yazar 1957’de kansere yenik düşerek, erken yaşta vefat etti. Türkiye'de yaşadığı halde Fransızca yazmış ve Türk dilinde eserleri yayımlanmamış bir edebiyatçıdır. Genç yaşta ölen Puller, Turing dergisinde ve dönemin Fransız dilindeki basınında (Örneğin Le Journal d'Orient) yazıları sürekli çıkmış ve muhtelif şiir ve romanlarıyla ki bir bölümü Fransa'da yayımlanmıştır, en velût yazarlardan biri olmuştur, ancak içerik olarak popüler türde eserler vermiş ve geride çok fazla kalıcı bir yazın ürünü bırakmamıştır. Fransızca yazan yabancı dilde öğrenim yapan okullardan mezun olup günlük yaşamlarında sürekli Fransızca konuşan, sosyal çevreleri de ya Yahudi ve/veya sadece yabancı ve Levantenler'den oluşan Yahudi burjuvazisinin seçkinlerinden oluşmuştur. ‘Plaisir d’Istanbul’ (İstanbul Keyfi), yazarının adı ise Gentille Arditty Puller. Kitap, 1941’de Nouvelles Editions Latines tarafından yayınlanmıştır.

    TLSold
  • BATILILAR TARAFINDAN OSMANLILAR HAKKINDA KALEME ALINAN İLK ESERİN TIPKIBASIMI: Petit traicté de l'origine des Turcqz par Théodor Spandouyn Cantacasin, THEODORE SPANDOUYN CANTACASIN, (14??-1538), [Editör: CHARLES SCHEFER, Ernest Leroux, Paris, 1896], Başnur Matbaası, Ankara, 1971. -Yayıncısının özgün cildinde, çok temiz durumda, 18x14 cm, Fransızca, lxxvii, 398 sayfa, 7 adet s/b resim sayfası. Eserin Fransızca Schefer tarafından 1896’da hazırlanan tercümesinin 1971 tıpkıbasımıdır. 
 Fransızca tercümesinin Schefer tarafından hazırlanan yeni baskısı Petit traicté de l’origine des Turcqz adıyla 1896 yılında Paris’te yapılmıştır. Bu baskıda metne Schefer’in çok âlimane bir üslûpla, fakat metotsuz, çapraşık ve zor anlaşılır biçimde yazdığı yetmiş yedi sayfalık bir önsöz ile çeşitli notlar ve F. Antoine Geuffroy’un (Geuffré) ilk baskısı 1542’de yapılan Description de la court du Grand Turc adlı kitabından alınan Türkler’in fetihlerine dair bir bölüm de eklenmiştir.
Cantacasin İstanbul’a yaptığı birinci seyahatinin arkasından yazdığı Türkler hakkındaki kitabının 1519’da yayımlanan Fransızca tercümesinde, bu eseri kardeşinin mallarını kurtarmak için gittiği İstanbul’da hazırladığı ve bu hususta Osmanlı Devleti’nin ileri gelenlerinden iki kişinin kendisine yardımcı olduğu bildirilmektedir. Kitabın yeni baskısını yapan Ch. Schefer’e göre bu iki kişi Mesih Paşa (ö. 1501) ile Hersekzâde Ahmed Paşa’dır (ö. 1517). Ancak bu tahminlerden Mesih Paşa ile ilgili olanı doğru değildir. Çünkü Cantacasin İstanbul’a bu vezirin ölümünden sonra gitmiştir. Kitabın orijinal İtalyanca metni iki defa basılmıştır. İlk baskı Theodoro Spandugnino della casa regale de Cantacusini, ...delle historie et origine de principi di Turchi, ordine della corte, loro rito et costumi... (Kantakuzenos hânedanından Theodoro Spandugnino’nun Türkler’in tarihi ve hükümdarlarının menşei ile saraylarının nizamı, örf ve âdetleri hakkında...) başlığını taşımaktadır (Lucca 1550). İkinci baskı ise bir yıl sonra daha değişik bir biçimde ve metni biraz farklı olarak Floransa’da yapılmıştır. İtalyanca baskılarda, Cantacasin’in 1538’de kitabının sonuna eklediği, Mısır’da Ahmed Paşa’nın (Hain) isyanından (1524) V. Charles’ın Cezayir seferine (1535) kadar geçen dönemi içine alan bir zeyil de yer almaktadır. Yazma nüshası Paris’te Bibliothèque Nationale’de bulunan bu zeyilde Safevî Hükümdarı Şah İsmâil ile oğlu Şah Tahmasb’a da birkaç sayfa ayrılmıştır.
Schefer’in yayımladığı şekliyle Cantacasin’in kitabı iki bölümden meydana gelmektedir. Bunların birincisi, Osmanlılar’ın tarih sahnesine çıkışlarından II. Bayezid devrinin sonlarına doğru 1510 yılına kadar geçen olayları anlatan özet halinde bir tarihçedir (s. 1-55). Çok daha geniş olan ikinci kısımda ise (s. 55-264) Osmanlı devlet idaresi ve saray düzeni hakkında bilgiler verilmiştir. Türkçe ad ve unvanlar çok bozuk bir imlâ ile Rumca’yı andırır biçimde yazılmış olmakla beraber (meselâ casnatarbassi=hazinedarbaşı, spacoillains=sipahioğlanı, sillictarbassi=silâhdarbaşı ve allophasotbassi=ulûfecibaşı gibi) kitabın bu kısmı konu itibariyle daha önemlidir. Bu bölümde önce devlet teşkilâtındaki bütün makamlarla saray hizmetlileri hakkında kısa bilgiler verilmiş, daha sonra kıyafetler, oruç, hac, kadılar, dinî görüşler, nikâh, sünnet, okul, kurban gibi konular üzerinde durulmuştur. En sonda da Türkler’in yiyecekleri, cenaze törenleri, mezarları vb. hakkında açıklamalar yapılarak XVI. yüzyıl başlarındaki Türk hayatı bir yabancının görebildiği kadarıyla Batı insanına anlatılmaya çalışılmıştır.
Cantacasin’in kitabı, Schefer’in bol hâşiyelerine rağmen yeniden işlenmesi gereken önemli bir kaynaktır. Fransa ve İtalya’daki bütün yazma ve basma nüshalar gözden geçirilerek hazırlanacak tenkitli bir baskı, Osmanlılar’ın erken dönemlerinde Türk devlet teşkilâtı ile günlük hayatın Batılılar tarafından nasıl görüldüğünü ortaya koyacaktır.

    Lot No: 65

    Lot: 65

    BATILILAR TARAFINDAN OSMANLILAR HAKKINDA KALEME ALINAN İLK ESERİN TIPKIBASIMI: Petit traicté de l'origine des Turcqz par Théodor Spandouyn Cantacasin, THEODORE SPANDOUYN CANTACASIN, (14??-1538), [Editör: CHARLES SCHEFER, Ernest Leroux, Paris, 1896], Başnur Matbaası, Ankara, 1971. -Yayıncısının özgün cildinde, çok temiz durumda, 18x14 cm, Fransızca, lxxvii, 398 sayfa, 7 adet s/b resim sayfası. Eserin Fransızca Schefer tarafından 1896’da hazırlanan tercümesinin 1971 tıpkıbasımıdır. Fransızca tercümesinin Schefer tarafından hazırlanan yeni baskısı Petit traicté de l’origine des Turcqz adıyla 1896 yılında Paris’te yapılmıştır. Bu baskıda metne Schefer’in çok âlimane bir üslûpla, fakat metotsuz, çapraşık ve zor anlaşılır biçimde yazdığı yetmiş yedi sayfalık bir önsöz ile çeşitli notlar ve F. Antoine Geuffroy’un (Geuffré) ilk baskısı 1542’de yapılan Description de la court du Grand Turc adlı kitabından alınan Türkler’in fetihlerine dair bir bölüm de eklenmiştir. Cantacasin İstanbul’a yaptığı birinci seyahatinin arkasından yazdığı Türkler hakkındaki kitabının 1519’da yayımlanan Fransızca tercümesinde, bu eseri kardeşinin mallarını kurtarmak için gittiği İstanbul’da hazırladığı ve bu hususta Osmanlı Devleti’nin ileri gelenlerinden iki kişinin kendisine yardımcı olduğu bildirilmektedir. Kitabın yeni baskısını yapan Ch. Schefer’e göre bu iki kişi Mesih Paşa (ö. 1501) ile Hersekzâde Ahmed Paşa’dır (ö. 1517). Ancak bu tahminlerden Mesih Paşa ile ilgili olanı doğru değildir. Çünkü Cantacasin İstanbul’a bu vezirin ölümünden sonra gitmiştir. Kitabın orijinal İtalyanca metni iki defa basılmıştır. İlk baskı Theodoro Spandugnino della casa regale de Cantacusini, ...delle historie et origine de principi di Turchi, ordine della corte, loro rito et costumi... (Kantakuzenos hânedanından Theodoro Spandugnino’nun Türkler’in tarihi ve hükümdarlarının menşei ile saraylarının nizamı, örf ve âdetleri hakkında...) başlığını taşımaktadır (Lucca 1550). İkinci baskı ise bir yıl sonra daha değişik bir biçimde ve metni biraz farklı olarak Floransa’da yapılmıştır. İtalyanca baskılarda, Cantacasin’in 1538’de kitabının sonuna eklediği, Mısır’da Ahmed Paşa’nın (Hain) isyanından (1524) V. Charles’ın Cezayir seferine (1535) kadar geçen dönemi içine alan bir zeyil de yer almaktadır. Yazma nüshası Paris’te Bibliothèque Nationale’de bulunan bu zeyilde Safevî Hükümdarı Şah İsmâil ile oğlu Şah Tahmasb’a da birkaç sayfa ayrılmıştır. Schefer’in yayımladığı şekliyle Cantacasin’in kitabı iki bölümden meydana gelmektedir. Bunların birincisi, Osmanlılar’ın tarih sahnesine çıkışlarından II. Bayezid devrinin sonlarına doğru 1510 yılına kadar geçen olayları anlatan özet halinde bir tarihçedir (s. 1-55). Çok daha geniş olan ikinci kısımda ise (s. 55-264) Osmanlı devlet idaresi ve saray düzeni hakkında bilgiler verilmiştir. Türkçe ad ve unvanlar çok bozuk bir imlâ ile Rumca’yı andırır biçimde yazılmış olmakla beraber (meselâ casnatarbassi=hazinedarbaşı, spacoillains=sipahioğlanı, sillictarbassi=silâhdarbaşı ve allophasotbassi=ulûfecibaşı gibi) kitabın bu kısmı konu itibariyle daha önemlidir. Bu bölümde önce devlet teşkilâtındaki bütün makamlarla saray hizmetlileri hakkında kısa bilgiler verilmiş, daha sonra kıyafetler, oruç, hac, kadılar, dinî görüşler, nikâh, sünnet, okul, kurban gibi konular üzerinde durulmuştur. En sonda da Türkler’in yiyecekleri, cenaze törenleri, mezarları vb. hakkında açıklamalar yapılarak XVI. yüzyıl başlarındaki Türk hayatı bir yabancının görebildiği kadarıyla Batı insanına anlatılmaya çalışılmıştır. Cantacasin’in kitabı, Schefer’in bol hâşiyelerine rağmen yeniden işlenmesi gereken önemli bir kaynaktır. Fransa ve İtalya’daki bütün yazma ve basma nüshalar gözden geçirilerek hazırlanacak tenkitli bir baskı, Osmanlılar’ın erken dönemlerinde Türk devlet teşkilâtı ile günlük hayatın Batılılar tarafından nasıl görüldüğünü ortaya koyacaktır.

    TLSold
  • BAKÜ BASKISI / ATATÜRK BİYOGRAFİSİ: Mustafa Kamal Atatürk (Portret Çizgileri), NAZİR [SURXAY OĞLU] AHMEDLİ , Azerbaycanda Atatürk Merkezi, Bakı, 2002.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x15 cm, Azerbaycan Türkçesi, 218 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf ve resim, ilk baskı.

    Lot No: 66

    Lot: 66

    BAKÜ BASKISI / ATATÜRK BİYOGRAFİSİ: Mustafa Kamal Atatürk (Portret Çizgileri), NAZİR [SURXAY OĞLU] AHMEDLİ , Azerbaycanda Atatürk Merkezi, Bakı, 2002.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x15 cm, Azerbaycan Türkçesi, 218 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf ve resim, ilk baskı.

    TLSold
  • TAŞKENT BASKISI / ATATÜRK BİYOGRAFİSİ: "турк халқининг буюк фарзанди, Отатурк" [Türk halkının büyük evladı, Atatürk], Öz- Silm Özbek Türk Liseleri, Taşkent, 1998. -Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x18 cm, Özbek Türkçesi [Kiril], 292 sayfa, ilk baskı. Türkiye Cumhuriyetinin 75. yılı dolayısıyla Özbekistan'ın başkenti Taşkent'de basılan Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı ve inkılapları ele alınmıştır.

    Lot No: 67

    Lot: 67

    TAŞKENT BASKISI / ATATÜRK BİYOGRAFİSİ: "турк халқининг буюк фарзанди, Отатурк" [Türk halkının büyük evladı, Atatürk], Öz- Silm Özbek Türk Liseleri, Taşkent, 1998. -Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x18 cm, Özbek Türkçesi [Kiril], 292 sayfa, ilk baskı. Türkiye Cumhuriyetinin 75. yılı dolayısıyla Özbekistan'ın başkenti Taşkent'de basılan Mustafa Kemal Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı ve inkılapları ele alınmıştır.

    TLSold
  • İHAP HULÛSİ [GÖREY] ÇİZİMİ ZİRAAT BANKASI REKLAMLI: Karınca "Türk Kooperatifçilik Cemiyetinin Aylık Dergisi"  Mayıs 1937 Sayı34-36, Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1937. -Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 28x21 cm, 10, [4], 71 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Derginin kapak görselinde Samsun Atatürk anıtı, iç sayfalarda İsmet İnönü'nün dergiye ithaflı imzalı fotoğrafı, arka sayfada tam boy İhap Hulûsi çizimi,   elinde piposu ve banka kumbarasıyla birlikte çiftçi bulunan Türkiye Ziraat Bankası reklamı bulunur.  Dergideki yazılar:  Ankara Halkevinde bir gece; İsmail Müştak Mayakon, 
Başvekilimiz İsmet İnönü Karabük demir ve çelik fabrikalarını açarken büyük bir nutuk söyledi, Türk Kooperatifçilik Cemiyeti kongresinde B. Celal Bayarın önemli söylevi,
Köylü kalkınmasının kuvvetli manivelâsı: Kooperatifler; Yunus Nâdi,
 Rayfayzen (Raiffeisen) Kooperatifleri; Kerim ömer Çağlar,
 (Türk Kooperatifçilik Cemiyeti) nin yedinci yıllık kongresi,
 Genel Sekreter Alâeddin Cemil Topcubaşı'nın Kooperatif durumu hakkındaki raporu,
Türk Kooperatifçilik Cemiyetinin İdare Heyeti Raporu Tazim telgraflarımız Kongreye Kooperatiflerden gelen cevaplar ve dilekler, 
(Ankara Bahçeli Evler Yapı Kooperatifi)nin yıllık kongresi,
 Ankara Bahçeli Evler Yapı Kooperatifi Şirketinin 1936 senesine ait bilânçosu Büyüklerimize çekilen tazim telgrafları.

    Lot No: 68

    Lot: 68

    İHAP HULÛSİ [GÖREY] ÇİZİMİ ZİRAAT BANKASI REKLAMLI: Karınca "Türk Kooperatifçilik Cemiyetinin Aylık Dergisi" Mayıs 1937 Sayı34-36, Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1937. -Özgün karton kapağında, kapak üzerinde yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 28x21 cm, 10, [4], 71 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraf. Derginin kapak görselinde Samsun Atatürk anıtı, iç sayfalarda İsmet İnönü'nün dergiye ithaflı imzalı fotoğrafı, arka sayfada tam boy İhap Hulûsi çizimi, elinde piposu ve banka kumbarasıyla birlikte çiftçi bulunan Türkiye Ziraat Bankası reklamı bulunur. Dergideki yazılar: Ankara Halkevinde bir gece; İsmail Müştak Mayakon, Başvekilimiz İsmet İnönü Karabük demir ve çelik fabrikalarını açarken büyük bir nutuk söyledi, Türk Kooperatifçilik Cemiyeti kongresinde B. Celal Bayarın önemli söylevi, Köylü kalkınmasının kuvvetli manivelâsı: Kooperatifler; Yunus Nâdi, Rayfayzen (Raiffeisen) Kooperatifleri; Kerim ömer Çağlar, (Türk Kooperatifçilik Cemiyeti) nin yedinci yıllık kongresi, Genel Sekreter Alâeddin Cemil Topcubaşı'nın Kooperatif durumu hakkındaki raporu, Türk Kooperatifçilik Cemiyetinin İdare Heyeti Raporu Tazim telgraflarımız Kongreye Kooperatiflerden gelen cevaplar ve dilekler, (Ankara Bahçeli Evler Yapı Kooperatifi)nin yıllık kongresi, Ankara Bahçeli Evler Yapı Kooperatifi Şirketinin 1936 senesine ait bilânçosu Büyüklerimize çekilen tazim telgrafları.

    TLSold
  • Yenitürk "İstanbul Halkevleri Mecmuası"  Mart 1941, Cilt: 9, Sayı: 99, Rıza Koşkun Matbaası.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 30 sayfa, s/b. Yazı işleri müdürü: Yavuz Abadan. Kapak Görseli İstanbul Rumeli Hisarı Surlarından Anadolu Hisarı Surları görünümü. Kapak üzerinde dalgalı posta damgası mevcuttur. Yazılar: Milli Ruh Cevheri, Dr. Yavuz Abadan; İstanbul Surları, Aziz Ogan; İstanbul surları ve Kapılarına Dair Bibliyografya; Ceyhun Atuf Kansu "Sitemler" şiiri, Mana ve Harf, Fuat Köseraif; Lütfü Gökırmak "Koşma",  Kalevala, Tahir Alangu;  Hamdi Akalın "Kale" şiiri, Altun Ordu İmparatorluğunda Kırım, Dr. Abdullah Zihni Soysal, İstanbul ve Dolayı Coğrafyası, Şeref Kayaboğazı.

    Lot No: 69

    Lot: 69

    Yenitürk "İstanbul Halkevleri Mecmuası" Mart 1941, Cilt: 9, Sayı: 99, Rıza Koşkun Matbaası.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 30 sayfa, s/b. Yazı işleri müdürü: Yavuz Abadan. Kapak Görseli İstanbul Rumeli Hisarı Surlarından Anadolu Hisarı Surları görünümü. Kapak üzerinde dalgalı posta damgası mevcuttur. Yazılar: Milli Ruh Cevheri, Dr. Yavuz Abadan; İstanbul Surları, Aziz Ogan; İstanbul surları ve Kapılarına Dair Bibliyografya; Ceyhun Atuf Kansu "Sitemler" şiiri, Mana ve Harf, Fuat Köseraif; Lütfü Gökırmak "Koşma", Kalevala, Tahir Alangu; Hamdi Akalın "Kale" şiiri, Altun Ordu İmparatorluğunda Kırım, Dr. Abdullah Zihni Soysal, İstanbul ve Dolayı Coğrafyası, Şeref Kayaboğazı.

    TLSold
  • HALİD ZİYÂ UŞAKLIGİL KAPAKLI: Fikirler "İzmir Halkevi Dergisi" 31 Mayıs 1945 Sayı: 294-295, Cumhuriyet Basımevi, İzmir.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, sayfa formaları açılmamıştır, 29x21 cm, 22 sayfa, s/b fotoğraflar ve çizim. Arka kapak içinde Hayrettin Çizer çizimi Türkiye Ziraat Bankası reklamı mevcuttur. Sahip ve Neşriyat Müdürü: Memduh Say. Yazılar: Yahya Kemal hakkında. A. Dinel
Körfez (Şiir), Ahsen Gürtin
Halit Ziya Uşşaklıgil, Dr. Memduh  Say
Bir Akşamdı (Şiir), Nahit Hancılar
Priene, Büyük Menderes vadisinde eski bir İonya şehri,  Rüstem Duyuran
Bir ilim adamının ölümü; İbrahim Necmi Dilmen, T. Ziya Işıtman
Çayname, [Okakura Kakuzo], Japon Edebiyatı,  Hikmet Dizdaroğlu
Gün Bitti (Şiir), Hüseyin Yağcı

    Lot No: 70

    Lot: 70

    HALİD ZİYÂ UŞAKLIGİL KAPAKLI: Fikirler "İzmir Halkevi Dergisi" 31 Mayıs 1945 Sayı: 294-295, Cumhuriyet Basımevi, İzmir.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, sayfa formaları açılmamıştır, 29x21 cm, 22 sayfa, s/b fotoğraflar ve çizim. Arka kapak içinde Hayrettin Çizer çizimi Türkiye Ziraat Bankası reklamı mevcuttur. Sahip ve Neşriyat Müdürü: Memduh Say. Yazılar: Yahya Kemal hakkında. A. Dinel Körfez (Şiir), Ahsen Gürtin Halit Ziya Uşşaklıgil, Dr. Memduh Say Bir Akşamdı (Şiir), Nahit Hancılar Priene, Büyük Menderes vadisinde eski bir İonya şehri, Rüstem Duyuran Bir ilim adamının ölümü; İbrahim Necmi Dilmen, T. Ziya Işıtman Çayname, [Okakura Kakuzo], Japon Edebiyatı, Hikmet Dizdaroğlu Gün Bitti (Şiir), Hüseyin Yağcı

    TLSold
  • SİVAS'TA YAYINLANAN NADİR SANAT - EDEBİYAT DERGİSİ: Ocak F "Aylık Sanat - Düşün Dergisi"  Şubat 1962 Yıl:1 Sayı:7  Türk Kültür Derneği Sivas Şubesi Adına Sahibi: Orhan Turan Bozkurt Matbaası, Sivas.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 26 sayfa, s/b resimler. Kapak görseli ve iç desenler: H. Deniz. Yazılar: Ocak ve su, Galip Terim; Yılanların Öcü ve Ötesi, Bekir Kuzu; Maşukama Gönderdiğim Mektup, Âşık Feryadî, Şiirin Çilesi, Halil Uysal; Düğülcek Çorbası (şiir), Hüzeyin Deniz; Gülen (şiir), Gülöz Birgücü; Sivas Sultanı Kadı Burhanettin, Vehbi Cem Aşkun; Sivas Yollarında, Vedat Karadeli;  Başka Evren (şiir), Bilgi Seçilmiş;  Acele Yaşamak  (şiir),  Bir Adam Geldi (öykü), Hüseyin Korkmazgil; Gönlüme Giren  Bahar (şiir), Tarık Orhan; Folklor ve Bir Kitap Üzerine, Mehmet Kardeş; Gül ve Genç Adam, Yalçın Alpay, Yurt Basınında Ahmet Hamdi Tanpınar, Melih Cevdet Anday.

    Lot No: 71

    Lot: 71

    SİVAS'TA YAYINLANAN NADİR SANAT - EDEBİYAT DERGİSİ: Ocak F "Aylık Sanat - Düşün Dergisi" Şubat 1962 Yıl:1 Sayı:7 Türk Kültür Derneği Sivas Şubesi Adına Sahibi: Orhan Turan Bozkurt Matbaası, Sivas.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 26 sayfa, s/b resimler. Kapak görseli ve iç desenler: H. Deniz. Yazılar: Ocak ve su, Galip Terim; Yılanların Öcü ve Ötesi, Bekir Kuzu; Maşukama Gönderdiğim Mektup, Âşık Feryadî, Şiirin Çilesi, Halil Uysal; Düğülcek Çorbası (şiir), Hüzeyin Deniz; Gülen (şiir), Gülöz Birgücü; Sivas Sultanı Kadı Burhanettin, Vehbi Cem Aşkun; Sivas Yollarında, Vedat Karadeli; Başka Evren (şiir), Bilgi Seçilmiş; Acele Yaşamak (şiir), Bir Adam Geldi (öykü), Hüseyin Korkmazgil; Gönlüme Giren Bahar (şiir), Tarık Orhan; Folklor ve Bir Kitap Üzerine, Mehmet Kardeş; Gül ve Genç Adam, Yalçın Alpay, Yurt Basınında Ahmet Hamdi Tanpınar, Melih Cevdet Anday.

    TLSold
  • SİVAS'TA YAYINLANAN  NADİR SANAT - EDEBİYAT DERGİSİ: Ocak G "Aylık Sanat - Düşün Dergisi"  Mart 1962 Yıl:1 Sayı:8 Türk Kültür Derneği Sivas Şubesi Adına Sahibi: Orhan Turan Bozkurt Matbaası, Sivas.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 26 sayfa, s/b resimler. Yazılar: Sanatçı ve Özgürlüğü, Galip Terim; Dikenlice, Selim Eken; Biraz Yeşil Biraz Siyah (şiir), Kutman Ersoy; Yazar ve Sorumluluk, Bekir Kuzu; Aşıklar Derdi, Âşık Feryadi;  Kötümserlik, Orhan Turan; Sivas Sultanı Kadı Burhanettin, Vehbi Cem Aşkun; Bende, Semra Tuğcu; Değer Olmamak Vedat Karadeli; Günaydın Anadolu, Tekin Çakıt; Soyut Somut, Edip Cansever; Dört Kadın, İdris Çavuş;  Sönen (Küçük Öykü), Yalçın Alpay; Müzik Üstüne, Muammer Sun.

    Lot No: 72

    Lot: 72

    SİVAS'TA YAYINLANAN NADİR SANAT - EDEBİYAT DERGİSİ: Ocak G "Aylık Sanat - Düşün Dergisi" Mart 1962 Yıl:1 Sayı:8 Türk Kültür Derneği Sivas Şubesi Adına Sahibi: Orhan Turan Bozkurt Matbaası, Sivas.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 28x20 cm, 26 sayfa, s/b resimler. Yazılar: Sanatçı ve Özgürlüğü, Galip Terim; Dikenlice, Selim Eken; Biraz Yeşil Biraz Siyah (şiir), Kutman Ersoy; Yazar ve Sorumluluk, Bekir Kuzu; Aşıklar Derdi, Âşık Feryadi; Kötümserlik, Orhan Turan; Sivas Sultanı Kadı Burhanettin, Vehbi Cem Aşkun; Bende, Semra Tuğcu; Değer Olmamak Vedat Karadeli; Günaydın Anadolu, Tekin Çakıt; Soyut Somut, Edip Cansever; Dört Kadın, İdris Çavuş; Sönen (Küçük Öykü), Yalçın Alpay; Müzik Üstüne, Muammer Sun.

    TLSold
  • Ülkü "Halkevleri Mecmuası" 1. Cilt: Şubat 1933 - Temmuz 1933 (1- 6. sayılar)-24x18 cm, s/b fotoğraflı, altı sayıdan oluşur.  Hâkimiyeti Milliye Matbaası. Ülkü Mecmuası, Erken Cumhuriyet Döneminde Halkevleri bünyesinde 1933-1950 yılları arasında çıkarılan ve içerisinde toplumsal ve kültürel anlamda pek çok makaleyi barındıran süreli bir yayın olarak neşredilmiştir. Halkevlerinin merkez yayın organı niteliğinde çıkartılan Ülkü dergisi, dönemin hâkim anlayışına paralel olarak kurulan Halkevlerinin amaçlarını desteklemek ve hayata geçirilmeye çalışılan inkılâp hareketlerinin fikri temellerini yaygınlaştırmak adına da önemlidir. Konu başlıkları genel olarak edebiyat, dil, sosyoloji, güzel sanatlar, ekonomi, halk terbiyesi, spor ve halk evleri hakkındaki haberlerdir.

Derginin yazarları arasında Dr. Reşit Galip, Behçet Kemal, Akçuraoğlu Yusuf, Ragıp Hulûsi, Ağaoğlu Ahmet, Mehmet Emin [Yurdakul], Mustafa Nihat, Sadri Ertem, Ali Süreyya, Recep Peker, Celâl Sahir, Server Ziya, Fazıl Ahmet, Hâmit Zübeyir, İbnerrefik Ahmet Nuri, Kazım Nami, gibi isimler bulunmaktadır.

    Lot No: 73

    Lot: 73

    Ülkü "Halkevleri Mecmuası" 1. Cilt: Şubat 1933 - Temmuz 1933 (1- 6. sayılar)-24x18 cm, s/b fotoğraflı, altı sayıdan oluşur. Hâkimiyeti Milliye Matbaası. Ülkü Mecmuası, Erken Cumhuriyet Döneminde Halkevleri bünyesinde 1933-1950 yılları arasında çıkarılan ve içerisinde toplumsal ve kültürel anlamda pek çok makaleyi barındıran süreli bir yayın olarak neşredilmiştir. Halkevlerinin merkez yayın organı niteliğinde çıkartılan Ülkü dergisi, dönemin hâkim anlayışına paralel olarak kurulan Halkevlerinin amaçlarını desteklemek ve hayata geçirilmeye çalışılan inkılâp hareketlerinin fikri temellerini yaygınlaştırmak adına da önemlidir. Konu başlıkları genel olarak edebiyat, dil, sosyoloji, güzel sanatlar, ekonomi, halk terbiyesi, spor ve halk evleri hakkındaki haberlerdir. Derginin yazarları arasında Dr. Reşit Galip, Behçet Kemal, Akçuraoğlu Yusuf, Ragıp Hulûsi, Ağaoğlu Ahmet, Mehmet Emin [Yurdakul], Mustafa Nihat, Sadri Ertem, Ali Süreyya, Recep Peker, Celâl Sahir, Server Ziya, Fazıl Ahmet, Hâmit Zübeyir, İbnerrefik Ahmet Nuri, Kazım Nami, gibi isimler bulunmaktadır.

    TLSold
  • Ülkü "Halkevleri Mecmuası" 3. Cilt: Mart 1934 - Ağustos 1934 (13 -18. sayılar)-24x18 cm, Hâkimiyeti Milliye Matbaası.Ülkü Mecmuası, Erken Cumhuriyet Döneminde Halkevleri bünyesinde 1933-1950 yılları arasında çıkarılan ve içerisinde toplumsal ve kültürel anlamda pek çok makaleyi barındıran süreli bir yayın olarak neşredilmiştir. Halkevlerinin merkez yayın organı niteliğinde çıkartılan Ülkü dergisi, dönemin hâkim anlayışına paralel olarak kurulan Halkevlerinin amaçlarını desteklemek ve hayata geçirilmeye çalışılan inkılâp hareketlerinin fikri temellerini yaygınlaştırmak adına da önemlidir. Konu başlıkları genel olarak edebiyat, dil, sosyoloji, güzel sanatlar, ekonomi, halk terbiyesi, spor ve halk evleri hakkındaki haberlerdir.

Derginin yazarları arasında Mehmet Fuat Köprülü, Recep Peker, Tahsin Banguoğlu, Suut Kemal Yetkin, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet Kutsi Tecer bulunmaktadır.

    Lot No: 74

    Lot: 74

    Ülkü "Halkevleri Mecmuası" 3. Cilt: Mart 1934 - Ağustos 1934 (13 -18. sayılar)-24x18 cm, Hâkimiyeti Milliye Matbaası.Ülkü Mecmuası, Erken Cumhuriyet Döneminde Halkevleri bünyesinde 1933-1950 yılları arasında çıkarılan ve içerisinde toplumsal ve kültürel anlamda pek çok makaleyi barındıran süreli bir yayın olarak neşredilmiştir. Halkevlerinin merkez yayın organı niteliğinde çıkartılan Ülkü dergisi, dönemin hâkim anlayışına paralel olarak kurulan Halkevlerinin amaçlarını desteklemek ve hayata geçirilmeye çalışılan inkılâp hareketlerinin fikri temellerini yaygınlaştırmak adına da önemlidir. Konu başlıkları genel olarak edebiyat, dil, sosyoloji, güzel sanatlar, ekonomi, halk terbiyesi, spor ve halk evleri hakkındaki haberlerdir. Derginin yazarları arasında Mehmet Fuat Köprülü, Recep Peker, Tahsin Banguoğlu, Suut Kemal Yetkin, Ahmet Hamdi Tanpınar ve Ahmet Kutsi Tecer bulunmaktadır.

    TLSold
  • Derbi "Haftalık Bîtaraf Atçılık Mecmuası" Üç Cilt Takım 1948-1949-1950 -Derbi mecmuasının 3, 4 ve 5. cilt takım.  Her biri ayrı olmak üzere 3. cilt  12 Mart 1948 tarihli 98. sayı ile 16 Aralık 1948 140. sayı arası; 4. Cilt 25 Mart 1949 141. sayı ile 22 Aralık 1949  177. sayı arası; 5. Cilt 14 Mart 1950 178. sayı ile 4 Ocak 1951 220. sayıları içermektedir. Müessisi: M. Nimet Üyken Sahibi:İhsan Tanver. 28x21 cm, çok sayıda s/b fotoğraf. Basıldığı Yer: Akça Matbaası,  Kardeşler Basımevi, Yazılar: Yavuz Senemoğlu. İzmir, Ankara Bahar At yarışları, Cumhurbaşkanlığı koşusu haberleri.

    Lot No: 75

    Lot: 75

    Derbi "Haftalık Bîtaraf Atçılık Mecmuası" Üç Cilt Takım 1948-1949-1950 -Derbi mecmuasının 3, 4 ve 5. cilt takım. Her biri ayrı olmak üzere 3. cilt 12 Mart 1948 tarihli 98. sayı ile 16 Aralık 1948 140. sayı arası; 4. Cilt 25 Mart 1949 141. sayı ile 22 Aralık 1949 177. sayı arası; 5. Cilt 14 Mart 1950 178. sayı ile 4 Ocak 1951 220. sayıları içermektedir. Müessisi: M. Nimet Üyken Sahibi:İhsan Tanver. 28x21 cm, çok sayıda s/b fotoğraf. Basıldığı Yer: Akça Matbaası, Kardeşler Basımevi, Yazılar: Yavuz Senemoğlu. İzmir, Ankara Bahar At yarışları, Cumhurbaşkanlığı koşusu haberleri.

    TLSold
  • İLK BASKI / BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU KAPAKLI: Halk türküleri, EFLÂTUN CEM GÜNEY, (1896-1981),  Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1953.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 17x12 cm, 92, [4] sayfa, 6 adet s/b çizimli. Toplamda 58 türkü bulunur. Eserde Ağam İstanbul'u Mesken mi Tuttun,  Burçak Tarlası, Cezayir, Çakır Mustafa, Emir Dağı, Genç Osman, Yörük Ali, Zeynebim gibi türküler derlenmiştir.

    Lot No: 76

    Lot: 76

    İLK BASKI / BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU KAPAKLI: Halk türküleri, EFLÂTUN CEM GÜNEY, (1896-1981), Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1953.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 17x12 cm, 92, [4] sayfa, 6 adet s/b çizimli. Toplamda 58 türkü bulunur. Eserde Ağam İstanbul'u Mesken mi Tuttun, Burçak Tarlası, Cezayir, Çakır Mustafa, Emir Dağı, Genç Osman, Yörük Ali, Zeynebim gibi türküler derlenmiştir.

    TLSold
  • İLK BASKI / İNCELEME / EDEBİYAT TARİHİ: Türk edebiyatına toplu bir bakış, HASAN ÂLİ [YÜCEL], (1897-1961), Remzi Kitaphanesi, İstanbul, 1932. -Özgün karton kapağında, bazı sayfaların kenarlarında okuyucu notu mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x15 cm, 159, [15] sayfa. Türk devlet ve siyaset adamı, eğitimci, şair ve yazar. Hasan Âli Yücel çok yönlü bilgiye ve kültüre sahip bir aydın, deneme yazarı, edebiyat ve maarif tarihçisi olarak temayüz etmiştir.  Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakış isimli kitap liselerin edebiyat derslerine yardımcı kitap olarak kabul edilmiştir. Halk, Tekke ve Divan edebiyatları genişçe anlatılmıştır. Eserdeki başlıca bölümler şu şekildedir: Başlangıç; Cemiyet Hayatına göre edebiyat, 
Birinci Kısım: Halk Edebiyatı, Milli Destanlar, Saz Şairleri, Halk Şiirlerinin tahlili, 
İkinci Kısım: Tekke Edebiyatı, 
Üçüncü kısım Divan Edebiyatı, 
Kitabın son kısmında Kaynaştırma Cetveli Türk ve Dünya Edebiyatında (Kaynaklardan XIX. Asra kadar) bulunmaktadır, bu kısmın sayfa formaları açılmamıştır.

    Lot No: 77

    Lot: 77

    İLK BASKI / İNCELEME / EDEBİYAT TARİHİ: Türk edebiyatına toplu bir bakış, HASAN ÂLİ [YÜCEL], (1897-1961), Remzi Kitaphanesi, İstanbul, 1932. -Özgün karton kapağında, bazı sayfaların kenarlarında okuyucu notu mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x15 cm, 159, [15] sayfa. Türk devlet ve siyaset adamı, eğitimci, şair ve yazar. Hasan Âli Yücel çok yönlü bilgiye ve kültüre sahip bir aydın, deneme yazarı, edebiyat ve maarif tarihçisi olarak temayüz etmiştir. Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakış isimli kitap liselerin edebiyat derslerine yardımcı kitap olarak kabul edilmiştir. Halk, Tekke ve Divan edebiyatları genişçe anlatılmıştır. Eserdeki başlıca bölümler şu şekildedir: Başlangıç; Cemiyet Hayatına göre edebiyat, Birinci Kısım: Halk Edebiyatı, Milli Destanlar, Saz Şairleri, Halk Şiirlerinin tahlili, İkinci Kısım: Tekke Edebiyatı, Üçüncü kısım Divan Edebiyatı, Kitabın son kısmında Kaynaştırma Cetveli Türk ve Dünya Edebiyatında (Kaynaklardan XIX. Asra kadar) bulunmaktadır, bu kısmın sayfa formaları açılmamıştır.

    TLSold
  • BÜYÜK ŞÂİRİN ÜÇ ŞİİR KİTABI BİR ARADA: 835 satır - Sesini kaybeden şehir - Varan 3, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), İzlem Yayınları, İstanbul, 1966. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 175, [9] sayfa. S/b tıpkı basım sayfalar. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Nazım Hikmet’in “Putları Yıkıyoruz” sloganıyla yola çıktığı  835 Satır adlı şiir kitabı edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandırmıştır. Şairin gür sesiyle deneysel tarza yazdığı şiirlerde teknolojinin ön plana çıkarıldığı, modern dünyanın önemli olduğu, bu anlamda Fütürizmle de birebir ilişkisi bulunan görmekteyiz.  835 Satır kitabında bulunan Makinalaşmak, Orkestra gibi şiirler uzun yıllar tartışılmıştır. 1930 Varan 3 ve “Sesini Kaybeden Şehir” adlı şiiri ve 1931’de ilk beş kitabında yer alan şiirleri nedeniyle açılan davalar aklanmaya sonuçlandı. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Bu bir türkü:-
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü:-
alev bir saç örgüsü!
kıvranıyor;
kanlı; kızıl bir meş’ale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de onlarla
güneşe giden
köprüden
geçtim!

    Lot No: 78

    Lot: 78

    BÜYÜK ŞÂİRİN ÜÇ ŞİİR KİTABI BİR ARADA: 835 satır - Sesini kaybeden şehir - Varan 3, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), İzlem Yayınları, İstanbul, 1966. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 175, [9] sayfa. S/b tıpkı basım sayfalar. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Nazım Hikmet’in “Putları Yıkıyoruz” sloganıyla yola çıktığı 835 Satır adlı şiir kitabı edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandırmıştır. Şairin gür sesiyle deneysel tarza yazdığı şiirlerde teknolojinin ön plana çıkarıldığı, modern dünyanın önemli olduğu, bu anlamda Fütürizmle de birebir ilişkisi bulunan görmekteyiz. 835 Satır kitabında bulunan Makinalaşmak, Orkestra gibi şiirler uzun yıllar tartışılmıştır. 1930 Varan 3 ve “Sesini Kaybeden Şehir” adlı şiiri ve 1931’de ilk beş kitabında yer alan şiirleri nedeniyle açılan davalar aklanmaya sonuçlandı. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Bu bir türkü:- toprak çanaklarda güneşi içenlerin türküsü! Bu bir örgü:- alev bir saç örgüsü! kıvranıyor; kanlı; kızıl bir meş’ale gibi yanıyor esmer alınlarında bakır ayakları çıplak kahramanların! Ben de gördüm o kahramanları, ben de sardım o örgüyü, ben de onlarla güneşe giden köprüden geçtim!

    TLSold
  • TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI:  Bir ölü evi veya merhumun hanesi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966. -Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyucu ismi mevcut,  Devin Özgün Çınar kütüphanesinden, 20x14 cm, 80 sayfa. Kapak Resmi: Abidin Dino imzalıdır. Gülünçlü komedi 3 Perde 11 Tablo. Aile içinde ölenin bıraktığı paranın peşine nasıl düşüldüğünün anlatıldığı Bir Ölü Evi yahut Merhumenin Hanesi'nde insanların sahtelikleri ve çıkar düşkünlükleri bir başka boyutta anlatılmıştır. İlk olarak 1932’de yayınlanan eser 1934’te Darülbedâyi’de sahnelenmiştir. Bir Ölü Evi veya Merhumun Hanesi adlı oyunda henüz ölmüş bir babanın hemen arkasından o gün evde geçen olayları çok ince bir güldür havasında vermektedir. Nazım hikmet’in en iyi oyunlarından biri kabul edilir.

    Lot No: 79

    Lot: 79

    TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Bir ölü evi veya merhumun hanesi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966. -Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyucu ismi mevcut, Devin Özgün Çınar kütüphanesinden, 20x14 cm, 80 sayfa. Kapak Resmi: Abidin Dino imzalıdır. Gülünçlü komedi 3 Perde 11 Tablo. Aile içinde ölenin bıraktığı paranın peşine nasıl düşüldüğünün anlatıldığı Bir Ölü Evi yahut Merhumenin Hanesi'nde insanların sahtelikleri ve çıkar düşkünlükleri bir başka boyutta anlatılmıştır. İlk olarak 1932’de yayınlanan eser 1934’te Darülbedâyi’de sahnelenmiştir. Bir Ölü Evi veya Merhumun Hanesi adlı oyunda henüz ölmüş bir babanın hemen arkasından o gün evde geçen olayları çok ince bir güldür havasında vermektedir. Nazım hikmet’in en iyi oyunlarından biri kabul edilir.

    TLSold
  • TİYATRO: Şöhret veya unutulan adam, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 67 sayfa. Kapak Düzeni: Salim Şengil. Oyun, iki perde altı tablo. Oyun  Şehir Tiyatrolarında sahnelenmiştir.  Unutulan Adam 'da meşhur bir doktor karısı tarafından aldatılınca, 
ameliyatla kızını öldürür ve kendisini ihbar ederek cezalandırılmasını sağlar. 
Evine döndüğü zaman karısının kendisini çoktan unuttuğunu ve yardımcısıyla 
yaşadığını görür. Bir zamanlarki şöhretini kendisine hatırlatacak belgeleri alıp gider. Bu eserde ünlü Medea mitosu tersine çevrilmiştir.

    Lot No: 80

    Lot: 80

    TİYATRO: Şöhret veya unutulan adam, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 67 sayfa. Kapak Düzeni: Salim Şengil. Oyun, iki perde altı tablo. Oyun Şehir Tiyatrolarında sahnelenmiştir. Unutulan Adam 'da meşhur bir doktor karısı tarafından aldatılınca, ameliyatla kızını öldürür ve kendisini ihbar ederek cezalandırılmasını sağlar. Evine döndüğü zaman karısının kendisini çoktan unuttuğunu ve yardımcısıyla yaşadığını görür. Bir zamanlarki şöhretini kendisine hatırlatacak belgeleri alıp gider. Bu eserde ünlü Medea mitosu tersine çevrilmiştir.

    TLSold
  • TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: İnek, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 94 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino.  Oyun üç perde. Her şey küçük bu «İnek» oyununda. Kişiler, çevre, alınyazıları, geçen olayların hepsi küçük. Kısacası küçük insanların serüveni... Ana, kız, çocuk, damat adayı, yaşlı öğretmen. Hepsi bu. Burun direğimizi sızlatan bir gerçekçilik içinde küçük bir ailenin, küçük bir dramı var karşımızda. Temel taşları güzelce oturtulmuş, örgüsü ustaca örülmüş bir oyun. İneğin ölmesine sevinen oyun kişilerinin sevincinde kendi kurtuluşumuzu buluveriyoruz. Seyrederken kimbilir ne olur ya, okurken bile bizi kendinin içine çeken bir oyun.  İnek'te sembol olarak kullanılan inek, sahiplerine refah getirecek yerde onları sömürmüştür. Aile fertleri ise onun kendileri için önemini , değerini tekrarlayarak, kendilerine nasıl zarar verdiğini bir türlü anlayamazlar. Bu eserin temasına hem yerli hem de yabancı tiyatro metinlerinde çokça rastlanmaktadır.

    Lot No: 81

    Lot: 81

    TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: İnek, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 94 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Her şey küçük bu «İnek» oyununda. Kişiler, çevre, alınyazıları, geçen olayların hepsi küçük. Kısacası küçük insanların serüveni... Ana, kız, çocuk, damat adayı, yaşlı öğretmen. Hepsi bu. Burun direğimizi sızlatan bir gerçekçilik içinde küçük bir ailenin, küçük bir dramı var karşımızda. Temel taşları güzelce oturtulmuş, örgüsü ustaca örülmüş bir oyun. İneğin ölmesine sevinen oyun kişilerinin sevincinde kendi kurtuluşumuzu buluveriyoruz. Seyrederken kimbilir ne olur ya, okurken bile bizi kendinin içine çeken bir oyun. İnek'te sembol olarak kullanılan inek, sahiplerine refah getirecek yerde onları sömürmüştür. Aile fertleri ise onun kendileri için önemini , değerini tekrarlayarak, kendilerine nasıl zarar verdiğini bir türlü anlayamazlar. Bu eserin temasına hem yerli hem de yabancı tiyatro metinlerinde çokça rastlanmaktadır.

    TLSold
  • TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Ferhat ile şirin (Bir aşk masalı), NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 21x14 cm, 104 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Yazarın bir halk hikâyesini oyunlaştırdığı ünlü eseri Ferhat ile Şirin'dir. Halk hikâyesinde aşkın gücü ve acıları anlatılır. Nazım Hikmet aşk duygusunu daha yüce bir amaca, toplum çıkarları uğruna tabiatla savaşmaya yöneltmiştir. Ferhat, Şirin 'in ölüm haberini alsa da işine devam eder. Burada ferdin kendi acısını aşarak kendisini daha yüksek bir amaca/topluma adaması söz konu sudur. Eser bir bale olarak da bestelenmiş ve oynanmıştır.

    Lot No: 82

    Lot: 82

    TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Ferhat ile şirin (Bir aşk masalı), NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 21x14 cm, 104 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Yazarın bir halk hikâyesini oyunlaştırdığı ünlü eseri Ferhat ile Şirin'dir. Halk hikâyesinde aşkın gücü ve acıları anlatılır. Nazım Hikmet aşk duygusunu daha yüce bir amaca, toplum çıkarları uğruna tabiatla savaşmaya yöneltmiştir. Ferhat, Şirin 'in ölüm haberini alsa da işine devam eder. Burada ferdin kendi acısını aşarak kendisini daha yüksek bir amaca/topluma adaması söz konu sudur. Eser bir bale olarak da bestelenmiş ve oynanmıştır.

    TLSold
  • TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Enayi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 98 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Sanatçı bu oyununda gerçekçi bir görüşle kişilerini geliştirmekte ve giderek kuvvetli birer karakter haline getirmektedir. Bu kişiler arasında en önemlisi bir avukattır. Topluma, çevresine faydalı olmaya çalışan dürüst, ahlâklı bir insan... Bunun karşısında, kişisel çıkarlarıyla direnen bir toplumun bireyleri... Bu iki çekişme arasında gitgide gelişen dramatik yön, sağ- lam diyaloglarla, insanlığın dramını ustaca ortaya koymaktadır.

    Lot No: 83

    Lot: 83

    TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Enayi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 98 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Sanatçı bu oyununda gerçekçi bir görüşle kişilerini geliştirmekte ve giderek kuvvetli birer karakter haline getirmektedir. Bu kişiler arasında en önemlisi bir avukattır. Topluma, çevresine faydalı olmaya çalışan dürüst, ahlâklı bir insan... Bunun karşısında, kişisel çıkarlarıyla direnen bir toplumun bireyleri... Bu iki çekişme arasında gitgide gelişen dramatik yön, sağ- lam diyaloglarla, insanlığın dramını ustaca ortaya koymaktadır.

    TLSold
  • ŞİİR / İLK BASKI: Rubailer,  NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 34, [2] sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Yayına hazırlayan; Memet Fuat. PİRAYE'ME RUBAİLER 
Sana yazdığım şeyleri zaten şu son sekiz yıl içinde ne yazdım ki sana ait olmasın beğenmen beni nasıl bahtiyar ediyor, tasavvur edemezsin. Seni sevmek, seni düşünmek, senin için çalışmak ve her şeye rağmen seni yüzde yüz, katkısız bahtiyar edebilmek ümidini bir an olsun kaybetmemek, geri kalan ömrüm yüz misli uzun olsa da onu doldurmaya, onu mânali ve yaşanmaya değer kılmaya yeter.

    Lot No: 84

    Lot: 84

    ŞİİR / İLK BASKI: Rubailer, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.-Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 34, [2] sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Yayına hazırlayan; Memet Fuat. PİRAYE'ME RUBAİLER Sana yazdığım şeyleri zaten şu son sekiz yıl içinde ne yazdım ki sana ait olmasın beğenmen beni nasıl bahtiyar ediyor, tasavvur edemezsin. Seni sevmek, seni düşünmek, senin için çalışmak ve her şeye rağmen seni yüzde yüz, katkısız bahtiyar edebilmek ümidini bir an olsun kaybetmemek, geri kalan ömrüm yüz misli uzun olsa da onu doldurmaya, onu mânali ve yaşanmaya değer kılmaya yeter.

    TLSold
  • TİYATRO / İLK BASKI: Sabahat, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada Cumhuriyet Kitap Kulübü kaşesi mevcuttur,  çok temiz durumda, 20x14 cm, 100, [4] sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Nazım Hikmet Sabahat adlı oyunu 1948 yılında yazmıştır. Bahsi geçen oyun 1966 ise yılında kitap olarak basılmıştır.

Türkiye’deki tek partili yılların izlerini sıkça rastlayacağımız bahsi geçen oyunda bürokrasinin ve üst kesimin ülke ve sosyal yaşam üzerindeki etkisi söz konusudur. Oyunda üst kesim avam kesimi ezdikçe ezmeye devam eder. Bununla birlikte halk ise ezilmemek için türlü mücadeleler verir. Oyun bu iki eylem arasında çatışmayla süre gelmektedir. Merkezde ailesi olmayan Sabahat adlı on altı-on yedi yaşlarında bir kız çocuğu vardır ve olaylar onun etrafında gelişmektedir. Evlatlık olarak büyütülen Sabahat bir fabrikada işçi olarak çalışmaktadır. Onu evlatlık alan ailede ise Yılancı İbrahim lakaplı, işsiz, asalak bir baba vardır. Üvey annesi ve Sabahat çalışırken o eve gelen parayı çarçur etmekte ve yan gelip yatmaktadır. Bunun üzerine yoksunluktan bıkan aile, bolca para karşılığında Sabahat’ı fabrika patronunun oğluyla evlendirmeye çalışırlar. Sabahat ise uğradığı bu büyük mağduriyet karşısında verem hastalığına yakalanır fakat hayatın bir ucundan tutup yaşamaya devam eder. Nazım Hikmet bütün bu olaylar silsilesi arasında debelenen Sabahat ve onun gibilerin hikayesini bir ezen-ezilen çatışması içerisinde anlatır.

    Lot No: 85

    Lot: 85

    TİYATRO / İLK BASKI: Sabahat, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada Cumhuriyet Kitap Kulübü kaşesi mevcuttur, çok temiz durumda, 20x14 cm, 100, [4] sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Nazım Hikmet Sabahat adlı oyunu 1948 yılında yazmıştır. Bahsi geçen oyun 1966 ise yılında kitap olarak basılmıştır. Türkiye’deki tek partili yılların izlerini sıkça rastlayacağımız bahsi geçen oyunda bürokrasinin ve üst kesimin ülke ve sosyal yaşam üzerindeki etkisi söz konusudur. Oyunda üst kesim avam kesimi ezdikçe ezmeye devam eder. Bununla birlikte halk ise ezilmemek için türlü mücadeleler verir. Oyun bu iki eylem arasında çatışmayla süre gelmektedir. Merkezde ailesi olmayan Sabahat adlı on altı-on yedi yaşlarında bir kız çocuğu vardır ve olaylar onun etrafında gelişmektedir. Evlatlık olarak büyütülen Sabahat bir fabrikada işçi olarak çalışmaktadır. Onu evlatlık alan ailede ise Yılancı İbrahim lakaplı, işsiz, asalak bir baba vardır. Üvey annesi ve Sabahat çalışırken o eve gelen parayı çarçur etmekte ve yan gelip yatmaktadır. Bunun üzerine yoksunluktan bıkan aile, bolca para karşılığında Sabahat’ı fabrika patronunun oğluyla evlendirmeye çalışırlar. Sabahat ise uğradığı bu büyük mağduriyet karşısında verem hastalığına yakalanır fakat hayatın bir ucundan tutup yaşamaya devam eder. Nazım Hikmet bütün bu olaylar silsilesi arasında debelenen Sabahat ve onun gibilerin hikayesini bir ezen-ezilen çatışması içerisinde anlatır.

    TLSold
  • TİYATRO / İLK BASKI: Ocak başında / Yolcu, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Pınar Yayınevi, İstanbul, 1966.  -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 120 sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Ocak Başında; Manzum Piyes bir perde, Yolcu; Piyes üç perde. İlk Baskı. Nâzım Hikmet (1902-1963)’in 1941 yılında yazdığı bir tiyatro oyunu. Kurtuluş Savaşı’nın yoğun olarak yaşandığı 1921 yılında geçen oyunda devrilen telgraf direği sonrası dış dünya ile bağları kopan tren istasyonunda yaşananlar anlatılırken, hem bireylerin ülkede olan bitene karşı duyarsız, ilgisiz kalışları işleniyor; hem de her dönemde yaşanan umursamazlıkla buluşan insan yaklaşımının eleştirisi yapılıyor. İstasyon Şefi, karısı ve makasçının yalnızlıkları, iletişimsizlikleri ve karşılığı olmayan kuşkucu bakışlarının biçimlediği süreç, “Atlı”nın gelmesiyle değişirken, dünyayı daha geniş bakış açısıyla anlamanın önemi vurgulanıyor.

    Lot No: 86

    Lot: 86

    TİYATRO / İLK BASKI: Ocak başında / Yolcu, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Pınar Yayınevi, İstanbul, 1966. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 120 sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Ocak Başında; Manzum Piyes bir perde, Yolcu; Piyes üç perde. İlk Baskı. Nâzım Hikmet (1902-1963)’in 1941 yılında yazdığı bir tiyatro oyunu. Kurtuluş Savaşı’nın yoğun olarak yaşandığı 1921 yılında geçen oyunda devrilen telgraf direği sonrası dış dünya ile bağları kopan tren istasyonunda yaşananlar anlatılırken, hem bireylerin ülkede olan bitene karşı duyarsız, ilgisiz kalışları işleniyor; hem de her dönemde yaşanan umursamazlıkla buluşan insan yaklaşımının eleştirisi yapılıyor. İstasyon Şefi, karısı ve makasçının yalnızlıkları, iletişimsizlikleri ve karşılığı olmayan kuşkucu bakışlarının biçimlediği süreç, “Atlı”nın gelmesiyle değişirken, dünyayı daha geniş bakış açısıyla anlamanın önemi vurgulanıyor.

    TLSold
  • Yusuf ile menofis, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), İzlem Yayınları, İstanbul, 1967.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 78 sayfa.  Menofis ölürken Yusuf’a şöyle der: “Sen Tevrat’a göre 110 yaşında öleceksin, bense kırk yaşında ölüyorum. Hâlbuki ilimizde binlerce yıl yaşayacağız. Sonra, binlerce yıl sonra sen artık bir daha dirilmemek üzere öleceksin, bense yaşamakta devam edeceğim. Yaşamak güzel şey. Firavun ve Rab seninle olsun Yusuf, hayat benimledir.”

    Lot No: 87

    Lot: 87

    Yusuf ile menofis, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), İzlem Yayınları, İstanbul, 1967.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 78 sayfa. Menofis ölürken Yusuf’a şöyle der: “Sen Tevrat’a göre 110 yaşında öleceksin, bense kırk yaşında ölüyorum. Hâlbuki ilimizde binlerce yıl yaşayacağız. Sonra, binlerce yıl sonra sen artık bir daha dirilmemek üzere öleceksin, bense yaşamakta devam edeceğim. Yaşamak güzel şey. Firavun ve Rab seninle olsun Yusuf, hayat benimledir.”

    TLSold
  • İLK BASKI / ROMAN / CUMHURİYETİN İLK KADIN YAZARLARINDAN: Sönen ışık, MEBRURE HURŞİT, (1907-1992), Sühulet Kütüphanesi, İstanbul, [1930]. -Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde, kapakta ve sırtta altın yaldızlı yazar ve kitap ismi klişeli, arka kapakta kabartma ile yayıncı adı yazılıdır, ciltte yıpranmalar mevcut harici çok temiz durumda, 23x16 cm, 256 sayfa. Mebrure Hurşit [Sami Alevok (Koray)]: Çevirmen, yazar Mebrure Alevok; Cumhuriyet döneminin ilk kadın yazarlarından. Biyografi, seyahat, anı, senaryo, roman, hikâye türlerinde telif eserler yazdı. Fransızca ve Almanca dillerinden çeviriler; tiyatro oyunu, hikâye, roman adaptasyonları yaptı. Alevok’un telif eserleri popüler roman türünde aşk hikayeleridir. Batılı edebi tarza geçiş demek olan roman dünyasında popüler roman; hem “soyguncu” bir tarz hem de “okuma alışkanlığı olmayan bir halka edebi zevk aşılama” vesilesi olarak görüldü. Mebrure Alevok, pek çok önemli edebi eseri gayretle çevirdi. Avrupa ve dünya yazınını memlekete taşıyanlardan biri oldu. Bu anlamda, popüler romancı tabirinin ötesinde bir yazın dünyası emekçisidir. İlk eserleri, 1927 yılında gazetede ilk telif hikayesi Gözyaşından Kahkahaya; 1929 yılında Milliyet’te tefrika edildikten sonra 1930’da kitap haline getirilen ilk telif romanı Sönen Işık, ilk kocasının soyadı, Mebrure Hurşit adıyla yayınlandı. Daha sonra çok âşık olarak Sami Koray ile evlendi, bu dönemdeki eserleri Mebrure Sami Koray ismi altında yayınlandı. 17 yılın sonunda bitirdiği bu ilişkiden eserlerini de ithaf ettiği oğlu -daha sonra denizcilik üzerine popüler romanlar yazarı olacak olan- Yaman Koray doğdu. İkinci kocasından da boşanan yazarın eserleri artık babası Ömer Lütfi’nin soyadı, Alevok adıyla yayınlandı. Hem çocukluğu hem ilk gençliği çeşitli versiyonlarıyla erkeklerin zorbalıkları ile çevriliydi. Bu hayat tecrübelerini 70’li yaşlarına geldiğinde, anı kitabı Geçmişte Yolculuk isimli eserinde dile getirdi.

    Lot No: 88

    Lot: 88

    İLK BASKI / ROMAN / CUMHURİYETİN İLK KADIN YAZARLARINDAN: Sönen ışık, MEBRURE HURŞİT, (1907-1992), Sühulet Kütüphanesi, İstanbul, [1930]. -Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde, kapakta ve sırtta altın yaldızlı yazar ve kitap ismi klişeli, arka kapakta kabartma ile yayıncı adı yazılıdır, ciltte yıpranmalar mevcut harici çok temiz durumda, 23x16 cm, 256 sayfa. Mebrure Hurşit [Sami Alevok (Koray)]: Çevirmen, yazar Mebrure Alevok; Cumhuriyet döneminin ilk kadın yazarlarından. Biyografi, seyahat, anı, senaryo, roman, hikâye türlerinde telif eserler yazdı. Fransızca ve Almanca dillerinden çeviriler; tiyatro oyunu, hikâye, roman adaptasyonları yaptı. Alevok’un telif eserleri popüler roman türünde aşk hikayeleridir. Batılı edebi tarza geçiş demek olan roman dünyasında popüler roman; hem “soyguncu” bir tarz hem de “okuma alışkanlığı olmayan bir halka edebi zevk aşılama” vesilesi olarak görüldü. Mebrure Alevok, pek çok önemli edebi eseri gayretle çevirdi. Avrupa ve dünya yazınını memlekete taşıyanlardan biri oldu. Bu anlamda, popüler romancı tabirinin ötesinde bir yazın dünyası emekçisidir. İlk eserleri, 1927 yılında gazetede ilk telif hikayesi Gözyaşından Kahkahaya; 1929 yılında Milliyet’te tefrika edildikten sonra 1930’da kitap haline getirilen ilk telif romanı Sönen Işık, ilk kocasının soyadı, Mebrure Hurşit adıyla yayınlandı. Daha sonra çok âşık olarak Sami Koray ile evlendi, bu dönemdeki eserleri Mebrure Sami Koray ismi altında yayınlandı. 17 yılın sonunda bitirdiği bu ilişkiden eserlerini de ithaf ettiği oğlu -daha sonra denizcilik üzerine popüler romanlar yazarı olacak olan- Yaman Koray doğdu. İkinci kocasından da boşanan yazarın eserleri artık babası Ömer Lütfi’nin soyadı, Alevok adıyla yayınlandı. Hem çocukluğu hem ilk gençliği çeşitli versiyonlarıyla erkeklerin zorbalıkları ile çevriliydi. Bu hayat tecrübelerini 70’li yaşlarına geldiğinde, anı kitabı Geçmişte Yolculuk isimli eserinde dile getirdi.

    TLSold
  • Kitâb-ı mukaddes yâni ahd-i atîk ve ahd-i cedîd: an-asl muharrer bulunduğu İbranî ve Keldanî ve Yunanî lisanlarından bi't-tercüme,  Boyacıyân Agop Matbaası,  İstanbul, 1885.-Yayıncısının özgün gofre desenli cildi içerisinde, 27x19 cm, Osmanlıca, [4], 1422, [2] sayfa. Maarif-i Umumiye Nezâret-i Celilesinin 14 Muharremü’l-haram 1301 ve 3 Teşrin-i sâni 1299 tarihli ve 752 numaralı ruhsatnamesiyleve İngiliz ve Amerikan Bibl Şirketleri mesarifiyle.   Bir adet fihrist sayfası, kitabın sonunda Kitab-ı Mukaddeste zikr olunan mikyas ve evzân ve akçelerin takriben mikdar ve kıymetlerini mübeyyen (açıklayan) cetvel bulunur. BDK - MİL - ÖZEGE; 10956.

    Lot No: 89

    Lot: 89

    Kitâb-ı mukaddes yâni ahd-i atîk ve ahd-i cedîd: an-asl muharrer bulunduğu İbranî ve Keldanî ve Yunanî lisanlarından bi't-tercüme, Boyacıyân Agop Matbaası, İstanbul, 1885.-Yayıncısının özgün gofre desenli cildi içerisinde, 27x19 cm, Osmanlıca, [4], 1422, [2] sayfa. Maarif-i Umumiye Nezâret-i Celilesinin 14 Muharremü’l-haram 1301 ve 3 Teşrin-i sâni 1299 tarihli ve 752 numaralı ruhsatnamesiyleve İngiliz ve Amerikan Bibl Şirketleri mesarifiyle. Bir adet fihrist sayfası, kitabın sonunda Kitab-ı Mukaddeste zikr olunan mikyas ve evzân ve akçelerin takriben mikdar ve kıymetlerini mübeyyen (açıklayan) cetvel bulunur. BDK - MİL - ÖZEGE; 10956.

    TLSold
  • GÜZEL CİLTLİ: Nûrü’l-beyân-Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümesi [1. Cilt], MÜTEADDİD TEFSİRLERE MÜRACAATLA BİR HEY'ET TARAFINDAN YAZILMIŞTIR [HÜSEYİN KÂZIM KADRİ], Matbaa-i Âmire,  İstanbul, AH 1340 (1924)-Ön yüzü altın yaldızlı ve  kabartmalı "Mekâtib-i Umumiye talebesine Mahsus" yazılı ve Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye armalı, arka yüzü altın yaldızlı kabartma üzerinde "Albüm" yazılı bordo bez cilt içerisinde, cillte hafif yıpranmalar mevcuttur, ilk sayfada Osmanlıca olarak okuyucu notu mevcuttur, 25x17 cm, Osmanlıca, [4], 600, [1] sayfa. Eserin başlangıç kısmında Kitaphane-i İslâm sahibi İbrahim Hilmi tarafından bir ön söz yazılıdır. "Kur'an-ı Kerim'in Türkçe tercümesinin hususunda on beş senedir çalışıyorum. Bu sa'i ve sebatımın bir berâtı mükâfatı şu nüsha-i güzîni tâb' etmekle Türk vatandaşlarıma bir hidmet- dindâranede bulunduğuma kâilim."  Nûrü’l-beyân-Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümesi (I, İstanbul 1340) Adliye nâzırlarından Antepli Mustafa Efendi ile Hüseyin Kâzım’ın da yer aldığı bir heyet tarafından hazırlanan iki büyük ciltlik eseri birinci cildi. Ayetlerin Arapça aslından sonra kısa anlamları verilmeye çalışılmıştır. Bazı âyetler için “izah” başlığı altında çeşitli açıklamalar yapılmıştır. Kelime ve terimlerin izahları dipnotlarla belirtilmiş, özellikle ilk fasiküllerde konuyla ilgili diğer âyetlere de işaret edilmiştir. Eserin sonuna bir de sözlük konulmuştur. Nûrü’l-beyân alelacele hazırlanıp yayımlandığından fahiş hataları sebebiyle hem Diyanet İşleri Reisliği hem de Sebîlürreşâd mecmuası tarafından tenkit edilmiş ve güvenilir olmadığı belirtilmiştir. Nûr'ül-beyân, Hüseyin Kâzım Kadri, Matbaa-i Âmire, İstanbul, 1340 (Rumi), 1924 (Miladi). BDK-ÖZEGE; 15569. Sahib ve tâbi' : Kitaphane-i İslâm sahibi İbrahim Hilmi

    Lot No: 90

    Lot: 90

    GÜZEL CİLTLİ: Nûrü’l-beyân-Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümesi [1. Cilt], MÜTEADDİD TEFSİRLERE MÜRACAATLA BİR HEY'ET TARAFINDAN YAZILMIŞTIR [HÜSEYİN KÂZIM KADRİ], Matbaa-i Âmire, İstanbul, AH 1340 (1924)-Ön yüzü altın yaldızlı ve kabartmalı "Mekâtib-i Umumiye talebesine Mahsus" yazılı ve Devlet-i Aliyye-i Osmaniyye armalı, arka yüzü altın yaldızlı kabartma üzerinde "Albüm" yazılı bordo bez cilt içerisinde, cillte hafif yıpranmalar mevcuttur, ilk sayfada Osmanlıca olarak okuyucu notu mevcuttur, 25x17 cm, Osmanlıca, [4], 600, [1] sayfa. Eserin başlangıç kısmında Kitaphane-i İslâm sahibi İbrahim Hilmi tarafından bir ön söz yazılıdır. "Kur'an-ı Kerim'in Türkçe tercümesinin hususunda on beş senedir çalışıyorum. Bu sa'i ve sebatımın bir berâtı mükâfatı şu nüsha-i güzîni tâb' etmekle Türk vatandaşlarıma bir hidmet- dindâranede bulunduğuma kâilim." Nûrü’l-beyân-Kur’ân-ı Kerîm’in Türkçe Tercümesi (I, İstanbul 1340) Adliye nâzırlarından Antepli Mustafa Efendi ile Hüseyin Kâzım’ın da yer aldığı bir heyet tarafından hazırlanan iki büyük ciltlik eseri birinci cildi. Ayetlerin Arapça aslından sonra kısa anlamları verilmeye çalışılmıştır. Bazı âyetler için “izah” başlığı altında çeşitli açıklamalar yapılmıştır. Kelime ve terimlerin izahları dipnotlarla belirtilmiş, özellikle ilk fasiküllerde konuyla ilgili diğer âyetlere de işaret edilmiştir. Eserin sonuna bir de sözlük konulmuştur. Nûrü’l-beyân alelacele hazırlanıp yayımlandığından fahiş hataları sebebiyle hem Diyanet İşleri Reisliği hem de Sebîlürreşâd mecmuası tarafından tenkit edilmiş ve güvenilir olmadığı belirtilmiştir. Nûr'ül-beyân, Hüseyin Kâzım Kadri, Matbaa-i Âmire, İstanbul, 1340 (Rumi), 1924 (Miladi). BDK-ÖZEGE; 15569. Sahib ve tâbi' : Kitaphane-i İslâm sahibi İbrahim Hilmi

    TLSold
  • 
Der Heilige Qur-ân : Arabisch und Deutsch, HAZRAT MIZRA BASHIR-UD-DIN MAHMUD AHMAD, [1889-1965), Verlag Der Islam, Zürich, 1959.-Yayıncısının özgün cildi içerisinde, çok temiz durumda, 22x16 cm, Arapça - Almanca,153, 653 sayfa.

    Lot No: 91

    Lot: 91

    Der Heilige Qur-ân : Arabisch und Deutsch, HAZRAT MIZRA BASHIR-UD-DIN MAHMUD AHMAD, [1889-1965), Verlag Der Islam, Zürich, 1959.-Yayıncısının özgün cildi içerisinde, çok temiz durumda, 22x16 cm, Arapça - Almanca,153, 653 sayfa.

    TLSold
  • Contes et Légendes des Pays d'Orient, CHARLES DUMAS, Fernand Nathan Editeur, Paris, 1947. -Yayıncısın özgün cildinde, cilt kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, 19x14 cm, Fransızca, 277, [3] sayfa, s/b ve renkli resimli. Pierre Rousseau imzalı 9 adet renkli resim sayfası mevcuttur. İçindekiler: Binbir Gece Masalları,

    Lot No: 92

    Lot: 92

    Contes et Légendes des Pays d'Orient, CHARLES DUMAS, Fernand Nathan Editeur, Paris, 1947. -Yayıncısın özgün cildinde, cilt kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, 19x14 cm, Fransızca, 277, [3] sayfa, s/b ve renkli resimli. Pierre Rousseau imzalı 9 adet renkli resim sayfası mevcuttur. İçindekiler: Binbir Gece Masalları,

    TLSold
  • Le siege la prise et le sac de Constantinople : par les Turcs en 1453, GUSTAVE [LEON] SCHLUMBERGER, (1844-1929), Librairie Plon, Paris, 1935.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt sırtı bez üzerine altın yaldızlı kitap adı ve yayıncı yazılı, çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, 312, [5] sayfa, s/b resim ve fotoğraflı,  iki adet harita sayfası; 1570'te Venedik'te Jacques Franco tarfından yazınlanan Bizans dönemi İstanbul'u, Kuşatmanın son günlerinde Türk askerlerinin konumu.

    Lot No: 93

    Lot: 93

    Le siege la prise et le sac de Constantinople : par les Turcs en 1453, GUSTAVE [LEON] SCHLUMBERGER, (1844-1929), Librairie Plon, Paris, 1935.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt sırtı bez üzerine altın yaldızlı kitap adı ve yayıncı yazılı, çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, 312, [5] sayfa, s/b resim ve fotoğraflı, iki adet harita sayfası; 1570'te Venedik'te Jacques Franco tarfından yazınlanan Bizans dönemi İstanbul'u, Kuşatmanın son günlerinde Türk askerlerinin konumu.

    TLSold
  • BAŞLANGICINDAN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE TARİHİ: Histoire de la Turquie depuis les origines jusqu'a nos jours, COLONEL LAMAUCHE, Payot, Paris, 1934.-Yayıncısının özgün kırmızı cildinde, çok temiz durumda, 22x15 cm, Fransızca, 427 sayfa, beş adet s/b harita sayfası. Haritalar: L'Empire Ottoman dans sa plus grande etendue (Fin du XVI. siecle), Les limites septentrionales de l'Emprie Ottoman au XVI. et au XVIII. siecles, Les delimitations des preliminaires de San-Stefano et dutraite de BerlinLa Turquie d'Europe de 1800 a 1913., La Turquie actuelle. Galip Kemali Söylemezoğlu tarafından 1942 yılında dilimize çevrilen eser, Türk tarihi hakkında en kapsamlı bilgiyi veren eserlerden biridir.

    Lot No: 94

    Lot: 94

    BAŞLANGICINDAN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE TARİHİ: Histoire de la Turquie depuis les origines jusqu'a nos jours, COLONEL LAMAUCHE, Payot, Paris, 1934.-Yayıncısının özgün kırmızı cildinde, çok temiz durumda, 22x15 cm, Fransızca, 427 sayfa, beş adet s/b harita sayfası. Haritalar: L'Empire Ottoman dans sa plus grande etendue (Fin du XVI. siecle), Les limites septentrionales de l'Emprie Ottoman au XVI. et au XVIII. siecles, Les delimitations des preliminaires de San-Stefano et dutraite de BerlinLa Turquie d'Europe de 1800 a 1913., La Turquie actuelle. Galip Kemali Söylemezoğlu tarafından 1942 yılında dilimize çevrilen eser, Türk tarihi hakkında en kapsamlı bilgiyi veren eserlerden biridir.

    TLSold
  • 
Die Balkanstaaten und ihre Völker: Reisen, Beobachtungen und Erlebnisse. Mit 33 Abbildungen [Balkan Devletleri ve halkları: Seyahat gözlemler ve deneyimler, 33 illustrasyon ile], ERNST VON HESSE-WARTEGG, (1854-1918), Verlg Friedrich Pustet, Regensburg, 1917.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt üzerinde renk değişimi ve yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 22x16 cm, Almanca, 289, [1] sayfa, s/b fotoğraf ve resimler.  Kitap Gotik harfli Almanca'dır.

    Lot No: 95

    Lot: 95

    Die Balkanstaaten und ihre Völker: Reisen, Beobachtungen und Erlebnisse. Mit 33 Abbildungen [Balkan Devletleri ve halkları: Seyahat gözlemler ve deneyimler, 33 illustrasyon ile], ERNST VON HESSE-WARTEGG, (1854-1918), Verlg Friedrich Pustet, Regensburg, 1917.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt üzerinde renk değişimi ve yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 22x16 cm, Almanca, 289, [1] sayfa, s/b fotoğraf ve resimler. Kitap Gotik harfli Almanca'dır.

    TLSold
  • ORHAN PAMUK'UN İSTANBUL'U İTALYANCA İLK BASKI:  Istanbul [İstanbul hatıralar ve şehir], ORHAN [FERİT] PAMUK, Einaudi, Torino, 2006.-Yayıncısının özgün bez cildinde ve şömizli, şömizinde yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 23x14 cm, İtalyanca, [6], 384, [6] sayfa, s/b fotoğraflar. Dünyaca ünlü romanlarıyla tanıdığımız Orhan Pamuk’un İstanbul’u, yazarın hatıralarının değişmez ve büyüleyici fonu. Çocukluğunu, gençliğini, ailesini İstanbul’un ruhundan geçirerek anlatan Orhan Pamuk bize dünyanın en güzel birkaç şehrinden birinin dünyasında bıraktığı izleri anlatıyor. Yazar için söylenen "Sayın Orhan Pamuk, İstanbul’u Dostoyevski’nin St. Petersburg’u, Joyce’un Dublin’i ve Proust’un Paris’i gibi dünyanın her köşesinden okurların kendi hayatlarını yaşar gibi tanıyıp, bir ikinci hayat sürecekleri vazgeçilmez bir edebi şehir yaptınız!" sözünü kanıtlar nitelikte eserin ilk baskısından üç yıl sonra yapılan İtalyanca çevirisi. İtalyanca çevirisini yapan Şemsa Gezgin. Eserde yazarın kendi kişisel albümünden fotoğrafların yanı sıra Ara Güler başta olmak üzere İstanbul'un büyük fotoğrafçılarının çektiği kareler hikâyeye eşlik ediyor. 
Orhan Pamuk İstanbul'da, hayatının ilk yirmi iki senesini bir büyüme ve olgunlaşma romanına dönüştürüyor. Yazarın çocukluğu ve ilk gençliğinin hikâyesi ve aile tarihiyle İstanbul'un bir imparatorluk başkentinden 20. yüzyıl başlarında yıkıntılarla ve hüzünle dolu bir şehre dönüşmesinin hikâyesi olan İstanbul - Hatıralar ve Şehir, yalnızca Pamuk'un bir İstanbul yazarı olarak ününü sağlamlaştıran kitabı değil, aynı zamanda tüm dünya edebiyatında bir şehrin ruhu hakkında yazılmış en derin kitaplardan biri.

    Lot No: 96

    Lot: 96

    ORHAN PAMUK'UN İSTANBUL'U İTALYANCA İLK BASKI: Istanbul [İstanbul hatıralar ve şehir], ORHAN [FERİT] PAMUK, Einaudi, Torino, 2006.-Yayıncısının özgün bez cildinde ve şömizli, şömizinde yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 23x14 cm, İtalyanca, [6], 384, [6] sayfa, s/b fotoğraflar. Dünyaca ünlü romanlarıyla tanıdığımız Orhan Pamuk’un İstanbul’u, yazarın hatıralarının değişmez ve büyüleyici fonu. Çocukluğunu, gençliğini, ailesini İstanbul’un ruhundan geçirerek anlatan Orhan Pamuk bize dünyanın en güzel birkaç şehrinden birinin dünyasında bıraktığı izleri anlatıyor. Yazar için söylenen "Sayın Orhan Pamuk, İstanbul’u Dostoyevski’nin St. Petersburg’u, Joyce’un Dublin’i ve Proust’un Paris’i gibi dünyanın her köşesinden okurların kendi hayatlarını yaşar gibi tanıyıp, bir ikinci hayat sürecekleri vazgeçilmez bir edebi şehir yaptınız!" sözünü kanıtlar nitelikte eserin ilk baskısından üç yıl sonra yapılan İtalyanca çevirisi. İtalyanca çevirisini yapan Şemsa Gezgin. Eserde yazarın kendi kişisel albümünden fotoğrafların yanı sıra Ara Güler başta olmak üzere İstanbul'un büyük fotoğrafçılarının çektiği kareler hikâyeye eşlik ediyor. Orhan Pamuk İstanbul'da, hayatının ilk yirmi iki senesini bir büyüme ve olgunlaşma romanına dönüştürüyor. Yazarın çocukluğu ve ilk gençliğinin hikâyesi ve aile tarihiyle İstanbul'un bir imparatorluk başkentinden 20. yüzyıl başlarında yıkıntılarla ve hüzünle dolu bir şehre dönüşmesinin hikâyesi olan İstanbul - Hatıralar ve Şehir, yalnızca Pamuk'un bir İstanbul yazarı olarak ününü sağlamlaştıran kitabı değil, aynı zamanda tüm dünya edebiyatında bir şehrin ruhu hakkında yazılmış en derin kitaplardan biri.

    TLSold
  • 
EVLİYA ÇELEBİ’NİN SEYAHATNÂME’SİNİN AVUSTURYA VE VİYANA İLE İLGİLİ KISIMLARININ ALMANCA’YA TERCÜMESİ: Im Reiche des goldenen Apfels Des tuerkischen Weltenbummlers Evliyâ Çelebi denkwuerdige Reise in das Giaurenland und in die Stadt u. Festung Wien anno 1665, RICHARD F. KREUTEL, (1916-1981), Verlag Styria, Graz, Wien, Köln, 1963. -Özgün karton kapağında, kapakta hafif renk değişimleri mevcuttur, harici çok temiz durumda, 19x12 cm, Almanca, 292 sayfa. Richard Franz  KREUTEL, 
(1916-1981)
Avusturyalı Türkolog. Yazara göre Osmanlılar üzerinde çalışan bir âlimin görevi Türkçe, Arapça veya Farsça yazılmış Osmanlı tarihi kaynaklarını filolojik metin tenkidine tâbi tutmak, yayımlamak ve tercüme ederek bu dilleri bilmeyen ilgililerin hizmetine sunmaktır (Kreutel – Teply, s. 15-16). Bu çerçevede 1955 yılından itibaren “Osmanische Geschichtsschreiber” başlığıyla neşrine başlanan ve çoğunluğu, Osmanlılar’ın Avusturya-Macaristan seferleriyle ve Viyana kuşatmalarıyla ilgili hâtırat ve vekāyi‘nâme türü eserlerin dipnotlu tercümelerinden oluşan serinin sekiz cildini kendisi hazırlamıştır. Im Reiche des Goldenen Apfels: Des türkischen Weltenbummlers Evliyâ Çelebi denkwürdige Reise in das Giaurenland und in die Stadt und Festung Wien anno 1665 (Graz-Wien-Köln 1957, 1963; Erich Prokosch ve Karl Teply tarafından genişletilmiş baskısı 1987). “Osmanische Geschichtsschreiber” serisinin II. cildi olarak neşredilen eser Kreutel’in doktora tezinin basılmış hali olup Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinin Avusturya ve Viyana ile ilgili kısımlarının Almanca’ya tercümesidir.

    Lot No: 97

    Lot: 97

    EVLİYA ÇELEBİ’NİN SEYAHATNÂME’SİNİN AVUSTURYA VE VİYANA İLE İLGİLİ KISIMLARININ ALMANCA’YA TERCÜMESİ: Im Reiche des goldenen Apfels Des tuerkischen Weltenbummlers Evliyâ Çelebi denkwuerdige Reise in das Giaurenland und in die Stadt u. Festung Wien anno 1665, RICHARD F. KREUTEL, (1916-1981), Verlag Styria, Graz, Wien, Köln, 1963. -Özgün karton kapağında, kapakta hafif renk değişimleri mevcuttur, harici çok temiz durumda, 19x12 cm, Almanca, 292 sayfa. Richard Franz KREUTEL, (1916-1981) Avusturyalı Türkolog. Yazara göre Osmanlılar üzerinde çalışan bir âlimin görevi Türkçe, Arapça veya Farsça yazılmış Osmanlı tarihi kaynaklarını filolojik metin tenkidine tâbi tutmak, yayımlamak ve tercüme ederek bu dilleri bilmeyen ilgililerin hizmetine sunmaktır (Kreutel – Teply, s. 15-16). Bu çerçevede 1955 yılından itibaren “Osmanische Geschichtsschreiber” başlığıyla neşrine başlanan ve çoğunluğu, Osmanlılar’ın Avusturya-Macaristan seferleriyle ve Viyana kuşatmalarıyla ilgili hâtırat ve vekāyi‘nâme türü eserlerin dipnotlu tercümelerinden oluşan serinin sekiz cildini kendisi hazırlamıştır. Im Reiche des Goldenen Apfels: Des türkischen Weltenbummlers Evliyâ Çelebi denkwürdige Reise in das Giaurenland und in die Stadt und Festung Wien anno 1665 (Graz-Wien-Köln 1957, 1963; Erich Prokosch ve Karl Teply tarafından genişletilmiş baskısı 1987). “Osmanische Geschichtsschreiber” serisinin II. cildi olarak neşredilen eser Kreutel’in doktora tezinin basılmış hali olup Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinin Avusturya ve Viyana ile ilgili kısımlarının Almanca’ya tercümesidir.

    TLSold
  • Islam: its origin and spread in worlds, maps and pictures, DR. F. R. J. VERHOEVEN, Routledge&Kegan Paul, London, 1962. -Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde çok temiz durumda, 22x15 cm, İngilizce, 87, 32 sayfa, s/b fotoğraf ve resimler. Son 32 sayfasında renkli harita ve plân eki mevcuttur. Haritalar: The spread of Islam most important centres of Islamic studies, 
The rise of Islamand its expansion till 661,
The Umayyad caliphate 661-750, The conquest of Spain, 
The conquest of Sicily an southhern Italy by the aghlabids, 
The abbasid caliphate in the ninth century,
 The Decline of the Abbasid caliphate, 
The Empire of sultan Mahmud of Ghazna, 
The Ghurid Empire of Afghanistan and its Conquest of Northern India, 
The muslim west, 
The Indian ocean and the far east, 
The Mughul sultanate in Indian in the sixteenth century, 
The Mughul Empire in the seventeenth century, 
The spread of Islam in the Indonesian archipelago, 
The growth of the Ottoman empire From the Early Fourteenth Century till 1683
The Ottoman Sultanate From 1683 till the First Balkan War (1912)
The Muslim East in the Twentieth Century legend for Saudi Arabia:
The Muslim East in the Twentieth Century.

    Lot No: 98

    Lot: 98

    Islam: its origin and spread in worlds, maps and pictures, DR. F. R. J. VERHOEVEN, Routledge&Kegan Paul, London, 1962. -Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde çok temiz durumda, 22x15 cm, İngilizce, 87, 32 sayfa, s/b fotoğraf ve resimler. Son 32 sayfasında renkli harita ve plân eki mevcuttur. Haritalar: The spread of Islam most important centres of Islamic studies, The rise of Islamand its expansion till 661, The Umayyad caliphate 661-750, The conquest of Spain, The conquest of Sicily an southhern Italy by the aghlabids, The abbasid caliphate in the ninth century, The Decline of the Abbasid caliphate, The Empire of sultan Mahmud of Ghazna, The Ghurid Empire of Afghanistan and its Conquest of Northern India, The muslim west, The Indian ocean and the far east, The Mughul sultanate in Indian in the sixteenth century, The Mughul Empire in the seventeenth century, The spread of Islam in the Indonesian archipelago, The growth of the Ottoman empire From the Early Fourteenth Century till 1683 The Ottoman Sultanate From 1683 till the First Balkan War (1912) The Muslim East in the Twentieth Century legend for Saudi Arabia: The Muslim East in the Twentieth Century.

    TLSold
  • MİDİLLİ GEMİSİNİN KAPTANININ GÖZÜNDEN / I. DÜNYA SAVAŞI: Die Fahrten der "Breslau"im erwarzen  meer,  KARL DÖNITZ, (1891-1980), Ullstein, Berlin, 1917.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, 17x11 cm, Almanca, 156, [4] sayfa, s/b fotoğraflı.

    Lot No: 99

    Lot: 99

    MİDİLLİ GEMİSİNİN KAPTANININ GÖZÜNDEN / I. DÜNYA SAVAŞI: Die Fahrten der "Breslau"im erwarzen meer, KARL DÖNITZ, (1891-1980), Ullstein, Berlin, 1917.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış harici çok temiz durumda, 17x11 cm, Almanca, 156, [4] sayfa, s/b fotoğraflı.

    TLSold
  • Sultan II'inci Abdülhamit ve bugünkü muarızları, [MEHMET] RAİF OGAN, (1887-1976), Bedir Yayınları, İstanbul, 1965.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm. Sultan II’inci Abdülhamid ve Bugünkü Muarızları :  Peyami Safa’nın Sultan II. Abdülhamid’in kızı Ayşe Sultan’la yaptığı ve Milliyet gazetesinde yayımladığı konuşmada padişah hakkında hakarete varan ithamları cevaplandırmak ve tarihî gerçekleri ortaya koymak üzere kaleme alınmış ve yayımlandığında büyük ilgi görmüş olan eserin ikinci baskısına Abdurrahman Şeref Bey’in “Sultan Abdülhamîd-i Sânî ve Sûret-i Hal‘i” ile Ahmed Refik’in [Altınay] “Sultan Abdülhamîd-i Sânî’nin Na‘şı Önünde” başlıklı makaleleri de ilâve edilmiştir (İstanbul 1965).   Ben bu kitabımda Abdülhamid devrinin bir tarihini yazmak iddiasında değilim. Bu; tarihin ne demek olduğu nu ve nasıl yazılmak icab eylediğini bilenlere âiddir. Ben, sadece iftiraları, yahud iftira olduğuna benim inandıklarımı red ve cerh edeceğim. Tarihi bir Türk şahsiyetini garez ve iftiradan tebrbiyeye çalışacağım. Kitabın ilk basımında dahi kayd eylediğim üzere, şahsen saltanat hanedanından ne kimseyi tanımış, ne de intisab eylemişimdir. Sarayla uzakdan ve yakından hiçbir alakası olmamış bir âiledenim. Tarihi şahsiyetlere karşı ne muhabbet, ne de nefret beslerim. Fakat rahmet-i Rahman'a intikal eylemiş ve kendilerini savunma imkân kalmamış Türk büyüklerine hakaret olunmasına da tahammül edemem. Bu itibarla kitabımı, sadece II. Abdülhamid'i iftira ve hakaretlere karşı tenzih maksadıyla yazdım. Bu bir tarih değil, belki müfteriyata reddiyedir. Tam mânasiyle tarafsızım. Yazdıklarımın bir kıs mı içinde yaşadığım geçmiş devre müteallik müşahedatıma, bir kısmı da vesikalara dayanır. (Önsöz'den)

    Lot No: 100

    Lot: 100

    Sultan II'inci Abdülhamit ve bugünkü muarızları, [MEHMET] RAİF OGAN, (1887-1976), Bedir Yayınları, İstanbul, 1965.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm. Sultan II’inci Abdülhamid ve Bugünkü Muarızları : Peyami Safa’nın Sultan II. Abdülhamid’in kızı Ayşe Sultan’la yaptığı ve Milliyet gazetesinde yayımladığı konuşmada padişah hakkında hakarete varan ithamları cevaplandırmak ve tarihî gerçekleri ortaya koymak üzere kaleme alınmış ve yayımlandığında büyük ilgi görmüş olan eserin ikinci baskısına Abdurrahman Şeref Bey’in “Sultan Abdülhamîd-i Sânî ve Sûret-i Hal‘i” ile Ahmed Refik’in [Altınay] “Sultan Abdülhamîd-i Sânî’nin Na‘şı Önünde” başlıklı makaleleri de ilâve edilmiştir (İstanbul 1965). Ben bu kitabımda Abdülhamid devrinin bir tarihini yazmak iddiasında değilim. Bu; tarihin ne demek olduğu nu ve nasıl yazılmak icab eylediğini bilenlere âiddir. Ben, sadece iftiraları, yahud iftira olduğuna benim inandıklarımı red ve cerh edeceğim. Tarihi bir Türk şahsiyetini garez ve iftiradan tebrbiyeye çalışacağım. Kitabın ilk basımında dahi kayd eylediğim üzere, şahsen saltanat hanedanından ne kimseyi tanımış, ne de intisab eylemişimdir. Sarayla uzakdan ve yakından hiçbir alakası olmamış bir âiledenim. Tarihi şahsiyetlere karşı ne muhabbet, ne de nefret beslerim. Fakat rahmet-i Rahman'a intikal eylemiş ve kendilerini savunma imkân kalmamış Türk büyüklerine hakaret olunmasına da tahammül edemem. Bu itibarla kitabımı, sadece II. Abdülhamid'i iftira ve hakaretlere karşı tenzih maksadıyla yazdım. Bu bir tarih değil, belki müfteriyata reddiyedir. Tam mânasiyle tarafsızım. Yazdıklarımın bir kıs mı içinde yaşadığım geçmiş devre müteallik müşahedatıma, bir kısmı da vesikalara dayanır. (Önsöz'den)

    TLSold
  • Risalet hakâyik el beyan, TAHİR, Mahmud Bey Matbaası, [İstanbul], AH [12]99, Miladi (1882).-Özgün kapağında, kapağı ayrılmış, harici çok temiz durumda, 18x12 cm, Osmanlıca, 14 sayfa. Mekteb-i Rüştiyede tedris olunan Risalet-i Beyân ve Mantık. Bu nüsha ÖZEGE kayıtlarında yoktur, ÖZEGE kayıtlarında bulunan nüshadan üç yıl daha erken baskıdır.

    Lot No: 101

    Lot: 101

    Risalet hakâyik el beyan, TAHİR, Mahmud Bey Matbaası, [İstanbul], AH [12]99, Miladi (1882).-Özgün kapağında, kapağı ayrılmış, harici çok temiz durumda, 18x12 cm, Osmanlıca, 14 sayfa. Mekteb-i Rüştiyede tedris olunan Risalet-i Beyân ve Mantık. Bu nüsha ÖZEGE kayıtlarında yoktur, ÖZEGE kayıtlarında bulunan nüshadan üç yıl daha erken baskıdır.

    TLSold
  • Târih-i Râşid [BİRİNCİ CİLT], RAŞİD MEHMET EFENDİ, Matbaa-i Âmire, İstanbul, AH 1282, Miladi (1864).-Komple deri cilt içerisinde, cilt kenarları yıpranmış haliyle, iç kısmında kısmi ayrılma söz konusudur,  22x14 cm, Osmanlıca, [30], 6, 532 sayfa. Eserin başlangıç kısmında otuz sayfalık Fihrist bölümü bulunmaktadır, ardından altı sayfalık Dibace  bulunur. Eserin ÖZEGE kayıtları şu şekildedir: BDK-MİL-ÖZEGE: 19890. . Târîh-i Râşid: Râşid Târîhi, 1070/1660-1134/1722 tarihleri arasında geçen olayları ihtiva eden bir mensur bir eserdir. “Na’îmâ tarzında” yani süslü nesir ile yazılan eser  üç kısma ayrılmıştır. Birinci kısım, 1070-1115, ikinci kısım 1115-1130, üçüncü kısım da 1130-1135 yılları vekâyiini içermektedir. Râşid, görevli olmadığı döneme ait vekâyii tamamlamak için Na’îmâ’nın müsveddelerinden, Silahdar Mehmed Ağa’nın Zeyl-i Fezleke ve Nusret-nâme’sinden, Kara Mehmed Paşa’nın Viyana Sefâret-nâme’sinden; atandığı tarihten sonraki vekâyii de resmî belgeler, gördükleri, duyduklarından faydalanarak kaleme almıştır. Ayrıca Yirmi Sekiz Mehmed Çelebi’nin Paris Sefâret-nâme’si ve Dürrî Ahmed Efendi’nin İran Sefâret-nâmesi’nden de faydalanmıştır. Râşid, yazdığı bu Târîh’e III. Ahmed’in fermanlarını, yapılan anlaşmaları ve yazılan mektupları düzelterek almış; katıldığı düğün, tören ve karşılama merasimlerini Türk Tarihi açısından en canlı şekliyle vemeye çalışmış o dönemde vefat etmiş ünlü kişilerin hâl tercümelerine de yer vermiştir. Râşid Târîhi, eski harflerle Müteferrika matbaasında 1153/1740 tarihinde 3 cilt hâlinde, 1282’de İstanbul’da Matba’a-i Âmirede 5 cilt olmak üzere iki defa basılmıştır. İkinci baskının I. cildi 1070-1098, II. cildi 1098-1115, III. cildi 1115-1123, IV. cildi 1123-1130, V. cildi ise 1130-1135 yılları vekayiini içermektedir. Eser, Çelebi-zade Asım Efendi zeyli ile birlikte Latin harflerine aktarılmıştır

    Lot No: 102

    Lot: 102

    Târih-i Râşid [BİRİNCİ CİLT], RAŞİD MEHMET EFENDİ, Matbaa-i Âmire, İstanbul, AH 1282, Miladi (1864).-Komple deri cilt içerisinde, cilt kenarları yıpranmış haliyle, iç kısmında kısmi ayrılma söz konusudur, 22x14 cm, Osmanlıca, [30], 6, 532 sayfa. Eserin başlangıç kısmında otuz sayfalık Fihrist bölümü bulunmaktadır, ardından altı sayfalık Dibace bulunur. Eserin ÖZEGE kayıtları şu şekildedir: BDK-MİL-ÖZEGE: 19890. . Târîh-i Râşid: Râşid Târîhi, 1070/1660-1134/1722 tarihleri arasında geçen olayları ihtiva eden bir mensur bir eserdir. “Na’îmâ tarzında” yani süslü nesir ile yazılan eser üç kısma ayrılmıştır. Birinci kısım, 1070-1115, ikinci kısım 1115-1130, üçüncü kısım da 1130-1135 yılları vekâyiini içermektedir. Râşid, görevli olmadığı döneme ait vekâyii tamamlamak için Na’îmâ’nın müsveddelerinden, Silahdar Mehmed Ağa’nın Zeyl-i Fezleke ve Nusret-nâme’sinden, Kara Mehmed Paşa’nın Viyana Sefâret-nâme’sinden; atandığı tarihten sonraki vekâyii de resmî belgeler, gördükleri, duyduklarından faydalanarak kaleme almıştır. Ayrıca Yirmi Sekiz Mehmed Çelebi’nin Paris Sefâret-nâme’si ve Dürrî Ahmed Efendi’nin İran Sefâret-nâmesi’nden de faydalanmıştır. Râşid, yazdığı bu Târîh’e III. Ahmed’in fermanlarını, yapılan anlaşmaları ve yazılan mektupları düzelterek almış; katıldığı düğün, tören ve karşılama merasimlerini Türk Tarihi açısından en canlı şekliyle vemeye çalışmış o dönemde vefat etmiş ünlü kişilerin hâl tercümelerine de yer vermiştir. Râşid Târîhi, eski harflerle Müteferrika matbaasında 1153/1740 tarihinde 3 cilt hâlinde, 1282’de İstanbul’da Matba’a-i Âmirede 5 cilt olmak üzere iki defa basılmıştır. İkinci baskının I. cildi 1070-1098, II. cildi 1098-1115, III. cildi 1115-1123, IV. cildi 1123-1130, V. cildi ise 1130-1135 yılları vekayiini içermektedir. Eser, Çelebi-zade Asım Efendi zeyli ile birlikte Latin harflerine aktarılmıştır

    TLSold
  • Aydabir  Yıl: 1 - 2 Sayı: 14, 11, 3, 12, 5, 13,  [Ciltli] 1 Teşrin-i sâni 1935 - 1936-Yeşil bez cilt  içerisinde derginin 1935 ve 1936 senelerine ait altı sayısı karışık ciltlenmiştir. 24x18 cm, s/b ve renkli resim ve fotoğraflar. Müessilleri: Orhan Seyfi Orhon -  Yusuf Ziya Ortaç Yazarlar: Necip Fazıl, Nazım Hikmet, Faruk Nafiz, Mithat Cemal Kuntay, Mehmet Akif, Sabahattin Ali, Reşat Nuri Güntekin, Hüseyin Rahmi, Peyami Safa, Kerime Nadir, Nurullah Ataç, Reşat Ekrem Koçu, İsmail Habip Sevük, Fazıl Ahmet Aykaç, İzzet Melih, Sadri Ertem, Ekrem Şerif, Refik ahmet Sevengil,  Derginin Çizerleri: Necmi Rıza, Münif Fehim, Elif Naci ve reklam çizimlerinde İhâp Hulusi. Foto Muhabiri: Kandemir.   Degideki haberler  ve görseller arasında: Son sadrazam Tevfik Paşa, Harbiye lisesi öğrencileri, Atatürk İstanbul'dan ayrılırken, sinema, spor, dans ve güzellik müsabakaları, tiyatro ve konservatuar haberleri, deniz yarışları,  Trakya manevraları, Atatürk'ün Florya'da katıldığı etkinlikler, İstanbul'da düzenlenen festival görselleri,Ereğli'de Sömikok fabrikası açılma merasiminde Celâl Bayar nutuk söylerken, yeni açılan Diyarbakır demir yolu hattından görüntüler, Habeşistan'da İtalyan başkumandanı, yazar Celâl Sahir Erozan'ın ölümünün ardından ailesi ile mülakat, Akşam Kız Sanat Mektebi öğrencilerinin faaliyetleri, İngiliz Kralı Sa Majeste Edward'ın İstanbul ziyareti, Yazar Nurullah Ataç'ın Madam Bovary tefrikası. Ayda Bir Dergisi Erken Cumhuriyet Döneminde yayın hayatına başlayan magazin ve sanat dergisidir. 1 Eylül 1935'de İstanbul'da aylık olarak yayımlanmaya başlanmıştır. 15. sayının ardından 1 Kasım 1936'da kapanmıştır. Günlük olayları bol resimlerle okuyuculara ulaştırma gayesiyle hareket edilmiştir. Aydabir’de kadına dair pek çok yazı yayımlanmıştır ve derginin neredeyse her
sayısının kapağını bir kadın çizimi süslemiştir. Bu arada devrin önde gelen şair ve yazarlarının eserlerine yer verilmiş, bunlarla ilgili renkli haberler yayımlanmıştır. Döenim pek çok genç şair ve yazarı dailk eserlerini bu dergide yayınlama fırsatı bulmuşlardır.

    Lot No: 103

    Lot: 103

    Aydabir Yıl: 1 - 2 Sayı: 14, 11, 3, 12, 5, 13, [Ciltli] 1 Teşrin-i sâni 1935 - 1936-Yeşil bez cilt içerisinde derginin 1935 ve 1936 senelerine ait altı sayısı karışık ciltlenmiştir. 24x18 cm, s/b ve renkli resim ve fotoğraflar. Müessilleri: Orhan Seyfi Orhon - Yusuf Ziya Ortaç Yazarlar: Necip Fazıl, Nazım Hikmet, Faruk Nafiz, Mithat Cemal Kuntay, Mehmet Akif, Sabahattin Ali, Reşat Nuri Güntekin, Hüseyin Rahmi, Peyami Safa, Kerime Nadir, Nurullah Ataç, Reşat Ekrem Koçu, İsmail Habip Sevük, Fazıl Ahmet Aykaç, İzzet Melih, Sadri Ertem, Ekrem Şerif, Refik ahmet Sevengil, Derginin Çizerleri: Necmi Rıza, Münif Fehim, Elif Naci ve reklam çizimlerinde İhâp Hulusi. Foto Muhabiri: Kandemir. Degideki haberler ve görseller arasında: Son sadrazam Tevfik Paşa, Harbiye lisesi öğrencileri, Atatürk İstanbul'dan ayrılırken, sinema, spor, dans ve güzellik müsabakaları, tiyatro ve konservatuar haberleri, deniz yarışları, Trakya manevraları, Atatürk'ün Florya'da katıldığı etkinlikler, İstanbul'da düzenlenen festival görselleri,Ereğli'de Sömikok fabrikası açılma merasiminde Celâl Bayar nutuk söylerken, yeni açılan Diyarbakır demir yolu hattından görüntüler, Habeşistan'da İtalyan başkumandanı, yazar Celâl Sahir Erozan'ın ölümünün ardından ailesi ile mülakat, Akşam Kız Sanat Mektebi öğrencilerinin faaliyetleri, İngiliz Kralı Sa Majeste Edward'ın İstanbul ziyareti, Yazar Nurullah Ataç'ın Madam Bovary tefrikası. Ayda Bir Dergisi Erken Cumhuriyet Döneminde yayın hayatına başlayan magazin ve sanat dergisidir. 1 Eylül 1935'de İstanbul'da aylık olarak yayımlanmaya başlanmıştır. 15. sayının ardından 1 Kasım 1936'da kapanmıştır. Günlük olayları bol resimlerle okuyuculara ulaştırma gayesiyle hareket edilmiştir. Aydabir’de kadına dair pek çok yazı yayımlanmıştır ve derginin neredeyse her sayısının kapağını bir kadın çizimi süslemiştir. Bu arada devrin önde gelen şair ve yazarlarının eserlerine yer verilmiş, bunlarla ilgili renkli haberler yayımlanmıştır. Döenim pek çok genç şair ve yazarı dailk eserlerini bu dergide yayınlama fırsatı bulmuşlardır.

    TLSold
  • AYDABİR'İN İKİNCİ DÖNEMİ: Aydabir "Siyasi Aylık Mecmua"  Yıl:  1952 1-6 Sayı [Ciltli] -Yayıncısının özgün bordo bez cildi içerisinde, derginin 1952 yılına ait altı sayısı sırasıyla ciltlenmiştir. 24x18 cm, s/b ve renkli resim ve fotoğraflar.  Sahipleri:  Orhan Seyfi Orhon -  Yusuf Ziya Ortaç Basıldığı Yer: Şaka Matbaası. Kapak Baskısı: Ekicigil Matbaası-Babıali Matbaası, İstanbul. Bu sayıda yazısı olanlar: Peyami SAFA, Abdülhak Hâ- mit TARHAN, Cenap ŞAHABETTİN, Reşat NURİ GÜN- TEKİN, Mükerrem Kâmil SU, Midhat Cemal KUNTAY, Orhan Seyfi ORHON, Yusuf Ziya ORTAÇ, Vahdet GÜLTE- KİN, Hamdi VAROĞLU, Zahir GÜVEMLİ, Halil SOYUER, KANDEMİR, M. Şevki YAZMAN, Feyzi HALICI, Server BFDİ, Niyazi Ahmet BANOĞLU, Leylâ SOYKUT, Zafer SULEK, Semih YAZICIOĞLU, Selâmi Münir YURDATAP, Ülker ATKAY, Özger GÖKÇE, Güler DURUKAN, Recai BİLGİN.

Ressamlar: Münif Fehim, Necmi Rıza, Mehmet Tekdal, Galip Bülkat, Nevzat Tümer, Oğuz Aral, Oktar Demirağ. Foto muhabirler: Othmar, İ. F. AEnis Olcayto, Müeddep, Osman Özcan, M. Tunçelli.
Aydabir’in ikinci dönemi, yedi cilt ve toplamda kırk sayıdan oluşmaktadır. 1952 ile yayın hayatına kalıcı olarak veda ettiği Ekim 1955 arasındaki dönemdir.

    Lot No: 104

    Lot: 104

    AYDABİR'İN İKİNCİ DÖNEMİ: Aydabir "Siyasi Aylık Mecmua" Yıl: 1952 1-6 Sayı [Ciltli] -Yayıncısının özgün bordo bez cildi içerisinde, derginin 1952 yılına ait altı sayısı sırasıyla ciltlenmiştir. 24x18 cm, s/b ve renkli resim ve fotoğraflar. Sahipleri: Orhan Seyfi Orhon - Yusuf Ziya Ortaç Basıldığı Yer: Şaka Matbaası. Kapak Baskısı: Ekicigil Matbaası-Babıali Matbaası, İstanbul. Bu sayıda yazısı olanlar: Peyami SAFA, Abdülhak Hâ- mit TARHAN, Cenap ŞAHABETTİN, Reşat NURİ GÜN- TEKİN, Mükerrem Kâmil SU, Midhat Cemal KUNTAY, Orhan Seyfi ORHON, Yusuf Ziya ORTAÇ, Vahdet GÜLTE- KİN, Hamdi VAROĞLU, Zahir GÜVEMLİ, Halil SOYUER, KANDEMİR, M. Şevki YAZMAN, Feyzi HALICI, Server BFDİ, Niyazi Ahmet BANOĞLU, Leylâ SOYKUT, Zafer SULEK, Semih YAZICIOĞLU, Selâmi Münir YURDATAP, Ülker ATKAY, Özger GÖKÇE, Güler DURUKAN, Recai BİLGİN. Ressamlar: Münif Fehim, Necmi Rıza, Mehmet Tekdal, Galip Bülkat, Nevzat Tümer, Oğuz Aral, Oktar Demirağ. Foto muhabirler: Othmar, İ. F. AEnis Olcayto, Müeddep, Osman Özcan, M. Tunçelli. Aydabir’in ikinci dönemi, yedi cilt ve toplamda kırk sayıdan oluşmaktadır. 1952 ile yayın hayatına kalıcı olarak veda ettiği Ekim 1955 arasındaki dönemdir.

    TLSold
  • ATATÜRK'ÜN MECLİS AÇILIŞ NUTKU: Reisicümhur Atatürk'ün kamutayı açış nutukları 1. İkinciteşrin 1937, Ulus Basımevi, [Ankara], 1937. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, ilk ve arka sayfada "Oğuz Aytepe Kitaplığı" kaşesi mevcuttur, 16x11 cm, 41 sayfa. Sayın Millet Vekilleri, memnuniyetle görmekteyiz ki Cümhuriyet rejimi, yurdumuzda huzur ve sükûnun en iyi yerleşmesini temin etmiş bulunuyor. Vatandaşlar ve bu yurtta oturanlar, Cümhuriyet kanunlarının eşit şartları altında kendileri için hazırlanan hürriyet, refah ve saadet imkânlarından âzamiğ istifade etmektedirler. Milletimizin lâyık olduğu yüksek medeniyet ve refah seviyesine varmasını alıkoyabilecek hiç bir engel düşünmeğe yer bırakılmadığını ve bırakılmıyacağını huzurunuzda söylemekle bahtiyarım.

    Lot No: 105

    Lot: 105

    ATATÜRK'ÜN MECLİS AÇILIŞ NUTKU: Reisicümhur Atatürk'ün kamutayı açış nutukları 1. İkinciteşrin 1937, Ulus Basımevi, [Ankara], 1937. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, ilk ve arka sayfada "Oğuz Aytepe Kitaplığı" kaşesi mevcuttur, 16x11 cm, 41 sayfa. Sayın Millet Vekilleri, memnuniyetle görmekteyiz ki Cümhuriyet rejimi, yurdumuzda huzur ve sükûnun en iyi yerleşmesini temin etmiş bulunuyor. Vatandaşlar ve bu yurtta oturanlar, Cümhuriyet kanunlarının eşit şartları altında kendileri için hazırlanan hürriyet, refah ve saadet imkânlarından âzamiğ istifade etmektedirler. Milletimizin lâyık olduğu yüksek medeniyet ve refah seviyesine varmasını alıkoyabilecek hiç bir engel düşünmeğe yer bırakılmadığını ve bırakılmıyacağını huzurunuzda söylemekle bahtiyarım.

    TLSold
  • Lenin adına Azerbaycan Hükümet-i Darülfünûnun şark fakültesi hukuk şûbesinin ahbarı= ИЗВЕСТИЯ ПРАВОВОГО ОТДЕЛЕНИЯ ВОСТОЧНОГО ФАКУЛЬТЕТА АЗЕРБАЙДЖАНСКОГО ГОСУДАРСТВЕННОГО УНИВЕРСИТЕТА, A. O. MISHEL, G. GUBAYDULINA, İzd. Az. Univ., Bakü, 1928.-Özgün karton kapağı içinde çok temiz durumda, 26x18 cm, Rusça, 108 sayfa. Kapağı Osmanlıca, Latin harfli Azerbaycan Türkçesi ve Rusça yazılmış, iç sayfalar Rusça'dır. 20. yüzyıl başlarında Azrbaycan'ın beş büyük üviversitesinden biri olan

    Lot No: 106

    Lot: 106

    Lenin adına Azerbaycan Hükümet-i Darülfünûnun şark fakültesi hukuk şûbesinin ahbarı= ИЗВЕСТИЯ ПРАВОВОГО ОТДЕЛЕНИЯ ВОСТОЧНОГО ФАКУЛЬТЕТА АЗЕРБАЙДЖАНСКОГО ГОСУДАРСТВЕННОГО УНИВЕРСИТЕТА, A. O. MISHEL, G. GUBAYDULINA, İzd. Az. Univ., Bakü, 1928.-Özgün karton kapağı içinde çok temiz durumda, 26x18 cm, Rusça, 108 sayfa. Kapağı Osmanlıca, Latin harfli Azerbaycan Türkçesi ve Rusça yazılmış, iç sayfalar Rusça'dır. 20. yüzyıl başlarında Azrbaycan'ın beş büyük üviversitesinden biri olan

    TLSold
  • The standard building of our nation, EUGENE C. BARKER, HENRY STEELE COMMAGER, WALTER P. WEBB, Row Peterson and Company, New York, 1955.-Yayıncısının özgün  kırmızı bez cildinde, çok temiz durumda, 28x22 cm, İngilizce, xii, 368, [xiv-xlviii] sayfa, çok sayıda s/b ve renkli fotoğraf ve resim, renkli harita sayfaları.

    Lot No: 107

    Lot: 107

    The standard building of our nation, EUGENE C. BARKER, HENRY STEELE COMMAGER, WALTER P. WEBB, Row Peterson and Company, New York, 1955.-Yayıncısının özgün kırmızı bez cildinde, çok temiz durumda, 28x22 cm, İngilizce, xii, 368, [xiv-xlviii] sayfa, çok sayıda s/b ve renkli fotoğraf ve resim, renkli harita sayfaları.

    TLSold
  • İTHAFLI / İMZALI:  Perspectives, LÜSİYEN ABDÜLHAK HAMİT, Matbaacılık ve Neşriyat Türk Anonim Şirketi, İstanbul, 1934.-Özgün karton kapağında, ikinci sayfasında yazarı tarafından Fransızca  ithaflı ve imzalıdır, kapakta minik bir yırtık mevcut harici çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, 210, [2] sayfa.

    Lot No: 108

    Lot: 108

    İTHAFLI / İMZALI: Perspectives, LÜSİYEN ABDÜLHAK HAMİT, Matbaacılık ve Neşriyat Türk Anonim Şirketi, İstanbul, 1934.-Özgün karton kapağında, ikinci sayfasında yazarı tarafından Fransızca ithaflı ve imzalıdır, kapakta minik bir yırtık mevcut harici çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, 210, [2] sayfa.

    TLSold
  • BİZANS SANATI:  L'Art byzantin, son origine, son caractère et son influence sur la formation de l'art moderne,  DIOGENE [ULYSSEE NAPOLEON] MAILLART, (1840-1926), Librairie Garnier Freres, Paris, [1922]. -Özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamıştır, çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, v, [3], 247, [3] sayfa, çok sayıda s/b resim ve gravür sayfası mevcuttur. Toplamda 62 adet gravür olduğu belirtilmiştir.

    Lot No: 109

    Lot: 109

    BİZANS SANATI: L'Art byzantin, son origine, son caractère et son influence sur la formation de l'art moderne, DIOGENE [ULYSSEE NAPOLEON] MAILLART, (1840-1926), Librairie Garnier Freres, Paris, [1922]. -Özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamıştır, çok temiz durumda, 19x12 cm, Fransızca, v, [3], 247, [3] sayfa, çok sayıda s/b resim ve gravür sayfası mevcuttur. Toplamda 62 adet gravür olduğu belirtilmiştir.

    TLSold
  • OSMANLICA - FRANSIZCA GRAMER: Lisân-ı Fransevî tahsilinde mantıkî usûl =Methode rationnelle pour apprendre le Français,  AHMED CEVAT [EMRE], (1876-1961), Fratelli Haim Matbaası, Dersaadet, AH 1327 [1911].-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, Fransızca, [4], 124 sayfa, s/b resimli.  Mükemmel Sarf ve Nahiv: İkinci Sene
Kıraatler-İzâhlar-Sualler-Temrinler-Tercümeler
Mekâtib-i İdadiye ve Sultâniyeye mahsus olmak üzere tertib ve iktitaf edilmiştir.
Darülmuallimin muallimlerinden Ahmed Cevat 
Naşiri: İbrahim Hilmi
ÖZEGE; 11697 – TBTK; 9809.

    Lot No: 110

    Lot: 110

    OSMANLICA - FRANSIZCA GRAMER: Lisân-ı Fransevî tahsilinde mantıkî usûl =Methode rationnelle pour apprendre le Français, AHMED CEVAT [EMRE], (1876-1961), Fratelli Haim Matbaası, Dersaadet, AH 1327 [1911].-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, Fransızca, [4], 124 sayfa, s/b resimli. Mükemmel Sarf ve Nahiv: İkinci Sene Kıraatler-İzâhlar-Sualler-Temrinler-Tercümeler Mekâtib-i İdadiye ve Sultâniyeye mahsus olmak üzere tertib ve iktitaf edilmiştir. Darülmuallimin muallimlerinden Ahmed Cevat Naşiri: İbrahim Hilmi ÖZEGE; 11697 – TBTK; 9809.

    TLSold
  • İLK BÜYÜK MUTASAVVIFLARDAN: Bâyezid-i Bistâmi, İMAMZÂDE SALİH SAİM [UNAR], (1867-1965),  Şirket-i Mürettebiyye Matbaası, İstanbul, AH 1315 [1898].-Sonradan yapılmış siyah bez cildi içerisinde, bir sayfasında yazıların okunmasını engellemeyecek şekilde okuyucu notu mevcuttur, haarici çok temiz durumda, 18x13 cm, Osmanlıca, 18 sayfa. AEKMK - MİL - ÖZEGE; 1728.  Bâyezid-i Bistâmî adlı eserinin sunuş kısmında  üzere bu eserinin rağbet görmesi müellifi yeni kitaplar yazma konusunda teşvik etmiştir.

    Lot No: 111

    Lot: 111

    İLK BÜYÜK MUTASAVVIFLARDAN: Bâyezid-i Bistâmi, İMAMZÂDE SALİH SAİM [UNAR], (1867-1965), Şirket-i Mürettebiyye Matbaası, İstanbul, AH 1315 [1898].-Sonradan yapılmış siyah bez cildi içerisinde, bir sayfasında yazıların okunmasını engellemeyecek şekilde okuyucu notu mevcuttur, haarici çok temiz durumda, 18x13 cm, Osmanlıca, 18 sayfa. AEKMK - MİL - ÖZEGE; 1728. Bâyezid-i Bistâmî adlı eserinin sunuş kısmında üzere bu eserinin rağbet görmesi müellifi yeni kitaplar yazma konusunda teşvik etmiştir.

    TLSold
  • Türkçe muhtasar mantık, AHMED HAMDİ [ŞİRVANÎ], (1831-1890), Esat Efendi Matbaası, İstanbul, AH 1299 [1882].-Özgün karton kapağında, kapağı yıpranmış ve tamir görmüş haliyle, 17x12 cm, Osmanlıca, 40 sayfa.Ahmet Hamdi Şirvânî, kendi asrındaki âlimler gibi farklı alanlara ilgi duyan çok yönlü bir şahsiyettir. Matematik, tabîî ilimler, astronomi, fıkıh usulü, fıkıh, dil, belagat, münazara, cedel ve mantık gibi çeşitli alanlarda eserler yazmış, çeviriler yapmıştır. Eserleri, yazım dillerinin Türkçe olması, muhtasar olmaları ve eğitim amaçlı yazılmaları ile dikkat çekmektedir. Dönemin en yaygın mantık eserlerindendir. Dili Türkçedir. 1299/1882’de İstanbul Babıâli caddesindeki 10 numaralı matbaada basılmış olup 40 sayfadır.
Günümüz Azerbaycan sınırları içindeki Şirvân bölgesinin merkezî idare şehri olan Şemâhî’de doğdu. Doğum tarihi hakkında 1828/1243 ve 1831/1247 olmak üzere iki farklı rivâyet vardır. Müderris Abdullah Efendi’nin oğlu olan Ahmed Hamdî ilk eğitimin Şirvân’da aldıktan sonra müderris olarak göreve başladı. 1855 yılında İstanbul’a göç etti ve eğitimine burada devam etti. Arapça ve Farsçanın yanında Fransızcayı da iyi derecede öğrendi ve her üç dilde çeviriler yaptı. Bazı okullarda muallimlik ve değişik kademelerde memuriyet ile idarecilik yapmış bir âlim ve bürokrattır. Ahmed Hamdî Şirvânî 13 Cemâziyelevvel 1307’de (4 Ocak 1890) İstanbul’da vefat etti ve Eyüp kabristanına defnedildi.

    Lot No: 112

    Lot: 112

    Türkçe muhtasar mantık, AHMED HAMDİ [ŞİRVANÎ], (1831-1890), Esat Efendi Matbaası, İstanbul, AH 1299 [1882].-Özgün karton kapağında, kapağı yıpranmış ve tamir görmüş haliyle, 17x12 cm, Osmanlıca, 40 sayfa.Ahmet Hamdi Şirvânî, kendi asrındaki âlimler gibi farklı alanlara ilgi duyan çok yönlü bir şahsiyettir. Matematik, tabîî ilimler, astronomi, fıkıh usulü, fıkıh, dil, belagat, münazara, cedel ve mantık gibi çeşitli alanlarda eserler yazmış, çeviriler yapmıştır. Eserleri, yazım dillerinin Türkçe olması, muhtasar olmaları ve eğitim amaçlı yazılmaları ile dikkat çekmektedir. Dönemin en yaygın mantık eserlerindendir. Dili Türkçedir. 1299/1882’de İstanbul Babıâli caddesindeki 10 numaralı matbaada basılmış olup 40 sayfadır. Günümüz Azerbaycan sınırları içindeki Şirvân bölgesinin merkezî idare şehri olan Şemâhî’de doğdu. Doğum tarihi hakkında 1828/1243 ve 1831/1247 olmak üzere iki farklı rivâyet vardır. Müderris Abdullah Efendi’nin oğlu olan Ahmed Hamdî ilk eğitimin Şirvân’da aldıktan sonra müderris olarak göreve başladı. 1855 yılında İstanbul’a göç etti ve eğitimine burada devam etti. Arapça ve Farsçanın yanında Fransızcayı da iyi derecede öğrendi ve her üç dilde çeviriler yaptı. Bazı okullarda muallimlik ve değişik kademelerde memuriyet ile idarecilik yapmış bir âlim ve bürokrattır. Ahmed Hamdî Şirvânî 13 Cemâziyelevvel 1307’de (4 Ocak 1890) İstanbul’da vefat etti ve Eyüp kabristanına defnedildi.

    TLSold
  • Zübde-i gülistan, TAYYAR [CAFER TAYYAR B. AHMED SALİM], Matbaa-i Amire, İstanbul, AH 1307 [1891].-Yayıncısının özgün karton cildinde, cilt üzeri yıpranmış, iç sayfaları oldukça temiz durumda, 27x20 cm, Osmanlıca, 301, [1] sayfa.  Eserin bu nüshasının ÖZEGE kataloğunda kaydı yoktur. Sa‘dî Şirâzî’nin  Gülistân’ı üzerine 20. yüzyıla kadar otuzu aşkın Türkçe şerh yazılmıştır. 19. yüzyılda yaşamış Farsça muallimi Ca‘fer-i Tayyâr’ın yazdığı Zübde-i Gülistân şerhi, Gülistan’ın son dönem şerhlerinden olup pek tanınmamıştır. Tayyâr, bu eserinde Gülistân’ı kelime kelime tercüme etmiş, Arapça ve Farsça kelimelerin aldıkları harf ve ekleri gramer bakımından açıklamış ve manalarını vermiştir. Tayyâr, şerh içerisinde yeri geldikçe beyitlerin aruza ve kafiyeye uygun okunması için uyarılarda bulunmuştur. Tayyâr, bu şerhinde Gülistân’ın anlam derinliğine pek fazla inmemiş; daha çok gramer olarak harfleri, kelime ve ibâreleri açıklamış, bunların manalarını vermiştir. Bu yönüyle söz konusu şerh, Farsça dil eğitiminde ders kitabı olarak okutulacak biçimde hazırlanmıştır denilebilir. Sayfaların üst kısmında Farsça metin parçaları parantez içerisinde, Türkçe çevirisi hemen devamında olacak şekilde verilmiştir. Yazar daha sonra bir zeyl ekleyerek eserini genişletir ve Rehber-i Gülistan adını verir.

    Lot No: 113

    Lot: 113

    Zübde-i gülistan, TAYYAR [CAFER TAYYAR B. AHMED SALİM], Matbaa-i Amire, İstanbul, AH 1307 [1891].-Yayıncısının özgün karton cildinde, cilt üzeri yıpranmış, iç sayfaları oldukça temiz durumda, 27x20 cm, Osmanlıca, 301, [1] sayfa. Eserin bu nüshasının ÖZEGE kataloğunda kaydı yoktur. Sa‘dî Şirâzî’nin Gülistân’ı üzerine 20. yüzyıla kadar otuzu aşkın Türkçe şerh yazılmıştır. 19. yüzyılda yaşamış Farsça muallimi Ca‘fer-i Tayyâr’ın yazdığı Zübde-i Gülistân şerhi, Gülistan’ın son dönem şerhlerinden olup pek tanınmamıştır. Tayyâr, bu eserinde Gülistân’ı kelime kelime tercüme etmiş, Arapça ve Farsça kelimelerin aldıkları harf ve ekleri gramer bakımından açıklamış ve manalarını vermiştir. Tayyâr, şerh içerisinde yeri geldikçe beyitlerin aruza ve kafiyeye uygun okunması için uyarılarda bulunmuştur. Tayyâr, bu şerhinde Gülistân’ın anlam derinliğine pek fazla inmemiş; daha çok gramer olarak harfleri, kelime ve ibâreleri açıklamış, bunların manalarını vermiştir. Bu yönüyle söz konusu şerh, Farsça dil eğitiminde ders kitabı olarak okutulacak biçimde hazırlanmıştır denilebilir. Sayfaların üst kısmında Farsça metin parçaları parantez içerisinde, Türkçe çevirisi hemen devamında olacak şekilde verilmiştir. Yazar daha sonra bir zeyl ekleyerek eserini genişletir ve Rehber-i Gülistan adını verir.

    TLSold
  • İLK BASKI / ŞİİRLER: Anzelha, HALİM YAĞCIOĞLU, (1919-2008), Seçilmiş Hikâyeler Dergisi Kitapları, Ankara, 1955. -Özgün karton  kapağında, çok temiz durumda, 17x12 cm, 75, [5] sayfa. Kapak Resmi: Ömer Hatipoğlu (Trahomlu İnsan). Halim Yağcıoğlu, şiirlerinde memleket gerçeklerini acı da olsa söylemekten çekinmiyen bir şairdir. Kitabına ad koyduğu Anzelha'nın bir hayli geniş serüvenleri vardır. Halim Yağcıoğlu, birçok yeni cereyanlara kendini kaptırmamış, şiirlerini memleketi ve insanlarının mutluluğu adına yazmıştır. Kitabın kapağındaki trahomlu insan, onun acıdığı, acılarına son verilmesini istediği bu memleketin insanlarından biridir.
“Halim Yağcıoğlu, öğretmenliği süresince yazdığı şiirlerinde halk şiiri geleneğine bağlı, daha çok hece ölçüsünde şiirler yazarken zamanla yeni akımlara yöneldi. 1945'ten sonra kendini yenileyerek toplumcu şiir anlayışına yöneldi. Şiirde insan duygularının tümünü yansıtmaya çalışan Yağcıoğlu, dostluk, sevgi, aşk ve doğa temalı şiirler yazdı. Ancak şüphesiz en çok tanınan ve özellikle ilkokullarda sık sık okunup ezberlenen şiiri "Mustafa Kemaller Tükenmez" oldu. Öğretmenliğinin de etkisiyle özellikle çocuklara sevgi aşılama amaçlı şiirler yazan Yağcıoğlu, yine çocuklar için masal derlemeleri de yaptı.”

    Lot No: 114

    Lot: 114

    İLK BASKI / ŞİİRLER: Anzelha, HALİM YAĞCIOĞLU, (1919-2008), Seçilmiş Hikâyeler Dergisi Kitapları, Ankara, 1955. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 17x12 cm, 75, [5] sayfa. Kapak Resmi: Ömer Hatipoğlu (Trahomlu İnsan). Halim Yağcıoğlu, şiirlerinde memleket gerçeklerini acı da olsa söylemekten çekinmiyen bir şairdir. Kitabına ad koyduğu Anzelha'nın bir hayli geniş serüvenleri vardır. Halim Yağcıoğlu, birçok yeni cereyanlara kendini kaptırmamış, şiirlerini memleketi ve insanlarının mutluluğu adına yazmıştır. Kitabın kapağındaki trahomlu insan, onun acıdığı, acılarına son verilmesini istediği bu memleketin insanlarından biridir. “Halim Yağcıoğlu, öğretmenliği süresince yazdığı şiirlerinde halk şiiri geleneğine bağlı, daha çok hece ölçüsünde şiirler yazarken zamanla yeni akımlara yöneldi. 1945'ten sonra kendini yenileyerek toplumcu şiir anlayışına yöneldi. Şiirde insan duygularının tümünü yansıtmaya çalışan Yağcıoğlu, dostluk, sevgi, aşk ve doğa temalı şiirler yazdı. Ancak şüphesiz en çok tanınan ve özellikle ilkokullarda sık sık okunup ezberlenen şiiri "Mustafa Kemaller Tükenmez" oldu. Öğretmenliğinin de etkisiyle özellikle çocuklara sevgi aşılama amaçlı şiirler yazan Yağcıoğlu, yine çocuklar için masal derlemeleri de yaptı.”

    TLSold
  • İLK BASKI / HİKÂYELER: Acı, MUZAFFER BUYRUKÇU, (1930-2006), Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1957. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 17x13 cm, 74, [6]  sayfa. Eserde toplam dokuz hikâye bulunur: Dünyada Bir Akşam Üstü, Topal Türküler, Acı Soğan, Aydan Gemi Yapanlar, Acı, Kaçış, Çocuk, Serseri, Uçtu Uçtu Sinek Uçtu. 
Muzaffer Buyrukçu, İkinci kitabı Acı'da, Behçet Necatigil'in saptamalarıyla, kahırlı hayatlar üzerinde gözlemlere paralel, iç dünyaları yansıtma ustalıkları da gösterdi. 
Cemal Süreya, Buyrukçu'nun hikâyeleri için şu yorumu yapar: "Muzaffer Buyrukçu'yu tanıyanlar onun hikâyelerinin ne denli birer biyografi parçası olduğunu görürler. Bunun, o hikâyeler için iyi mi kötü mü olduğu ayrı mesele. Bizim bildiğimiz Muzaffer Buyrukçu aşağı yukarı bütün hikâyelerinde kendi yaşamasını kendi serüvenlerini anlatmaktadır.

    Lot No: 115

    Lot: 115

    İLK BASKI / HİKÂYELER: Acı, MUZAFFER BUYRUKÇU, (1930-2006), Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1957. -Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 17x13 cm, 74, [6] sayfa. Eserde toplam dokuz hikâye bulunur: Dünyada Bir Akşam Üstü, Topal Türküler, Acı Soğan, Aydan Gemi Yapanlar, Acı, Kaçış, Çocuk, Serseri, Uçtu Uçtu Sinek Uçtu. Muzaffer Buyrukçu, İkinci kitabı Acı'da, Behçet Necatigil'in saptamalarıyla, kahırlı hayatlar üzerinde gözlemlere paralel, iç dünyaları yansıtma ustalıkları da gösterdi. Cemal Süreya, Buyrukçu'nun hikâyeleri için şu yorumu yapar: "Muzaffer Buyrukçu'yu tanıyanlar onun hikâyelerinin ne denli birer biyografi parçası olduğunu görürler. Bunun, o hikâyeler için iyi mi kötü mü olduğu ayrı mesele. Bizim bildiğimiz Muzaffer Buyrukçu aşağı yukarı bütün hikâyelerinde kendi yaşamasını kendi serüvenlerini anlatmaktadır.

    TLSold
  • Millî ideal, ORHAN CONKER, Berkalp Kitabevi, Ankara, 1943.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyucu ismi mevcuttur, 20x14 cm, 84 sayfa. Türk Milleti! Bu küçük kitabı senin için yazdım! Yükselmemiz yollarını araştırırken birçok acı hakikatleri ortaya koymaktan, eksiklerimizi saymaktan çekinmedim. Sen bütün bunları tamamlayarak, Büyük Türkiye’ye ulaşacaksın.
Türk gücü her zoru yenecektir.

    Lot No: 116

    Lot: 116

    Millî ideal, ORHAN CONKER, Berkalp Kitabevi, Ankara, 1943.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyucu ismi mevcuttur, 20x14 cm, 84 sayfa. Türk Milleti! Bu küçük kitabı senin için yazdım! Yükselmemiz yollarını araştırırken birçok acı hakikatleri ortaya koymaktan, eksiklerimizi saymaktan çekinmedim. Sen bütün bunları tamamlayarak, Büyük Türkiye’ye ulaşacaksın. Türk gücü her zoru yenecektir.

    TLSold
  • SAHAFLARIN PÎRİ ŞAİR VE VAİZ MUZAFFER OZAK'TAN: Enîsül-Âbidin, ELHÂC MUZAFFER OZAK, (1916-1985), Yeni Matbaası, İstanbul, 1957.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda,  17x12 cm, 128 sayfa.

    Lot No: 117

    Lot: 117

    SAHAFLARIN PÎRİ ŞAİR VE VAİZ MUZAFFER OZAK'TAN: Enîsül-Âbidin, ELHÂC MUZAFFER OZAK, (1916-1985), Yeni Matbaası, İstanbul, 1957.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 17x12 cm, 128 sayfa.

    TLSold
  • OSMANLICA JEOLOJİ KİTABI: İlm-i arz, DOKTOR YÜZBAŞI M. SADİ, Matbaa-i Hayriyye ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1327 [1911]. -Yayıncısının özgün gri bez cildinde, ilk sayfada Osmanlıca ve Türkçe okuyucu notları mevcuttur, 20x14 cm, Osmanlıca, 180 sayfa, s/b çizim ve fotoğraflar. İkinci tab'. BDK - MİL - ÖZEGE; 8828. İlm-i arz coğrafya gibi, küre-i arzı mütalaa eder, fakat coğrafya arzımızın hal-i hazırındaki sathından bahsederken ilm-i arz kürenin hem sathını ve hem de derinliklerini tetkik eder. İlm-i arz küre-i arzın menşelerini taharri ile senelerce devam etmekte olan uzun bir tekâmülün birbirini müteakip gelen safahat ve tahavüllatının tarihçesini çizer, öğretir. Her gün ayaklarımızın altında çiğnediğimiz toprakların menşe’i ne?

    Lot No: 118

    Lot: 118

    OSMANLICA JEOLOJİ KİTABI: İlm-i arz, DOKTOR YÜZBAŞI M. SADİ, Matbaa-i Hayriyye ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1327 [1911]. -Yayıncısının özgün gri bez cildinde, ilk sayfada Osmanlıca ve Türkçe okuyucu notları mevcuttur, 20x14 cm, Osmanlıca, 180 sayfa, s/b çizim ve fotoğraflar. İkinci tab'. BDK - MİL - ÖZEGE; 8828. İlm-i arz coğrafya gibi, küre-i arzı mütalaa eder, fakat coğrafya arzımızın hal-i hazırındaki sathından bahsederken ilm-i arz kürenin hem sathını ve hem de derinliklerini tetkik eder. İlm-i arz küre-i arzın menşelerini taharri ile senelerce devam etmekte olan uzun bir tekâmülün birbirini müteakip gelen safahat ve tahavüllatının tarihçesini çizer, öğretir. Her gün ayaklarımızın altında çiğnediğimiz toprakların menşe’i ne?

    TLSold
  • Muhtasar usûl-i Farisî, MUALLİM FEYZİ, Mehdi Efendi Matbaası, İstanbul, AH 1314 [1897].-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 19x14 cm, Osmanlıca, 46 sayfa. BDK - ÖZEGE; 14296 - TBTK; 1354 - 10822.

    Lot No: 119

    Lot: 119

    Muhtasar usûl-i Farisî, MUALLİM FEYZİ, Mehdi Efendi Matbaası, İstanbul, AH 1314 [1897].-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 19x14 cm, Osmanlıca, 46 sayfa. BDK - ÖZEGE; 14296 - TBTK; 1354 - 10822.

    TLSold
  • İLK BASKI / MUSTAFA KEMAL İSMİNİN YER ALDIĞI İLK ESER: Ordunun destanı, MEHMED EMİN [YURDAKUL], (1869-1944), Matbaa-i Ahmed İhsan ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1331 [1915].-Özgün karton kapağında, kapakta hafif solma mevcut harici çok temiz durumda, 18x12 cm, Osmanlıca, 38 sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE; 15770. 
Yurdakul’un edebi eserler bakımından en verimli dönemi Balkan Savaşları ile başlayıp Kurtuluş Savaşı’ndaki zaferle sona eren uzun savaş yıllarıdır. I. Dünya Savaşı yıllarında yayımlanan Ordunun Destanı (1915), savaşan Türk askerlerinin en önemli manevi güç kaynaklarından biri olmuştur.  Türk edebiyatında Mustafa Kemal adının ilk kez geçtiği mısralar Yurdakul’un bu eserinde yer almaktadır. 
Çanakkale Muharebeleri devam ederken Harp Nezareti bir Harp Edebiyatı kampanyası başlatır, bu çerçevede bir grup sanat ve edebiyat mensubu Çanakkale Cephesine götürülür. O gezinin ilk ürünü olan eser Mehmet Emin Yurdakul’un Çanakkale Kahramanlarına ithaf ettiği “Ordunun Destanı” şiiridir. 
…
Ey, bugüne şâhit olan sarp hisarlar!
Ey, kahraman Mehmet Çavuş siperleri!
Ey, Mustafa Kemallerin aziz yeri!
Ey, toprağı kanlı dağlar, yanık yarlar!
Sizler burada gördüğünüz büyük cengi
Elde kılıç parladıkça unutmayın;
Bugünü de bundan üç bin yıl evvelki
Kahramanlık devri gibi unutmayın!
Anlatın ki Türkler burada şan verdiler.

    Lot No: 120

    Lot: 120

    İLK BASKI / MUSTAFA KEMAL İSMİNİN YER ALDIĞI İLK ESER: Ordunun destanı, MEHMED EMİN [YURDAKUL], (1869-1944), Matbaa-i Ahmed İhsan ve Şürekâsı, [İstanbul], AH 1331 [1915].-Özgün karton kapağında, kapakta hafif solma mevcut harici çok temiz durumda, 18x12 cm, Osmanlıca, 38 sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE; 15770. Yurdakul’un edebi eserler bakımından en verimli dönemi Balkan Savaşları ile başlayıp Kurtuluş Savaşı’ndaki zaferle sona eren uzun savaş yıllarıdır. I. Dünya Savaşı yıllarında yayımlanan Ordunun Destanı (1915), savaşan Türk askerlerinin en önemli manevi güç kaynaklarından biri olmuştur. Türk edebiyatında Mustafa Kemal adının ilk kez geçtiği mısralar Yurdakul’un bu eserinde yer almaktadır. Çanakkale Muharebeleri devam ederken Harp Nezareti bir Harp Edebiyatı kampanyası başlatır, bu çerçevede bir grup sanat ve edebiyat mensubu Çanakkale Cephesine götürülür. O gezinin ilk ürünü olan eser Mehmet Emin Yurdakul’un Çanakkale Kahramanlarına ithaf ettiği “Ordunun Destanı” şiiridir. … Ey, bugüne şâhit olan sarp hisarlar! Ey, kahraman Mehmet Çavuş siperleri! Ey, Mustafa Kemallerin aziz yeri! Ey, toprağı kanlı dağlar, yanık yarlar! Sizler burada gördüğünüz büyük cengi Elde kılıç parladıkça unutmayın; Bugünü de bundan üç bin yıl evvelki Kahramanlık devri gibi unutmayın! Anlatın ki Türkler burada şan verdiler.

    TLSold
  • EV EKONOMİSİ VE MUTFAK İŞLERİ: Rehber-i umûr-i beytiye: eve müteallik bilcümle umûrun rehberidir [Birinci Cilt], MEHMED İZZET, Feridiye Matbaası, Dersaadet,  AH 1319 [1902].-Yayıncısının özgün gofre desen bezemeli yeşil bez cildinde, cilt sırtına kitap ismi klişelenmiştir, ciltte hafif yıpranma mevcuttur, harici çok temiz durumdadır, 20x14 cm, Osmanlıca, [12], 16, 527 sayfa, s/b resimli. BDK - ÖZEGE; 16675. Mehmed İzzet (Mabeyn-i Hümayun Mülükane Mütercimlerinden) Eserin başlangıç kısmında İfade-i Meram yazar eserini yazma amacını ve yararlandığı kaynaklardan bahseder, çoğunluğu Fransızca olmak üzere yerli ve yabancı kaynaklardan yararlanmıştır.

    Lot No: 121

    Lot: 121

    EV EKONOMİSİ VE MUTFAK İŞLERİ: Rehber-i umûr-i beytiye: eve müteallik bilcümle umûrun rehberidir [Birinci Cilt], MEHMED İZZET, Feridiye Matbaası, Dersaadet, AH 1319 [1902].-Yayıncısının özgün gofre desen bezemeli yeşil bez cildinde, cilt sırtına kitap ismi klişelenmiştir, ciltte hafif yıpranma mevcuttur, harici çok temiz durumdadır, 20x14 cm, Osmanlıca, [12], 16, 527 sayfa, s/b resimli. BDK - ÖZEGE; 16675. Mehmed İzzet (Mabeyn-i Hümayun Mülükane Mütercimlerinden) Eserin başlangıç kısmında İfade-i Meram yazar eserini yazma amacını ve yararlandığı kaynaklardan bahseder, çoğunluğu Fransızca olmak üzere yerli ve yabancı kaynaklardan yararlanmıştır.

    TLSold
  • Nusret efendinin mücerrebatından havâs-ı şerîf ve [derkenâr] Mualece, NUSRET EFENDİ, Müzellefzâde Rıza Efendi Matbaası, [İstanbul], AH 1283 [1867].-Ebru desenli karton kapak içerisinde, çok temiz durumda, 24x16 cm, Osmanlıca, 72 sayfa. Eserin bu erken dönem nüshasının ÖZEGE kataloğunda kaydı bulunamamıştır. Harflerin harekeleri gösterilerek yazılmıştır. Eser fasıllar halinde tertib edilmiştir.

    Lot No: 122

    Lot: 122

    Nusret efendinin mücerrebatından havâs-ı şerîf ve [derkenâr] Mualece, NUSRET EFENDİ, Müzellefzâde Rıza Efendi Matbaası, [İstanbul], AH 1283 [1867].-Ebru desenli karton kapak içerisinde, çok temiz durumda, 24x16 cm, Osmanlıca, 72 sayfa. Eserin bu erken dönem nüshasının ÖZEGE kataloğunda kaydı bulunamamıştır. Harflerin harekeleri gösterilerek yazılmıştır. Eser fasıllar halinde tertib edilmiştir.

    TLSold
  • Yolcu rehberi 1 Haziran 1953, Devlet Demir Yolları ve Limanları Umum Müdürlüğü, Demiryollar Matbaası, İzmir, 1953.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x13 cm, 211, [14] sayfa. Kapak sayflarında katlanır şekilde ir adet renkli Harita Genel Müdürlüğü 1953 Devlet Demiryolları Şebekesi harirası, Milletlerarası Demiryolları haritası, iç sayfalarda  çok sayıda s/b fotoğraf ve reklam sayfası mevcuttur.

    Lot No: 123

    Lot: 123

    Yolcu rehberi 1 Haziran 1953, Devlet Demir Yolları ve Limanları Umum Müdürlüğü, Demiryollar Matbaası, İzmir, 1953.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 21x13 cm, 211, [14] sayfa. Kapak sayflarında katlanır şekilde ir adet renkli Harita Genel Müdürlüğü 1953 Devlet Demiryolları Şebekesi harirası, Milletlerarası Demiryolları haritası, iç sayfalarda çok sayıda s/b fotoğraf ve reklam sayfası mevcuttur.

    TLSold
  • Piyade yedek subay okulu 37'nci dönem albümü, Ankara Güzel Sanatlar Matbaası, Ankara, 1953.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 32x24 cm, 128 sayfa, çok sayıda fotoğraf ve desen. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhurreisi Celâl Bayar, Büyük Millet Meclisi Reisi Refik Koraltan, Başvekil Adnan Menderes, Orgeneral Nuri Yamut beyefendilerin büyük boy fotoğrafları başta olmak üzere yedek subay okulu mezunlarının fotoğrafları, şiirler, mezuniyet törenine ait nutuklar mevcuttur. Albümü hazırlayanlar; Üsteğmen Refet Bora, Asteğmen Vahdet Sipahioğlu, Murat Tilkioğlu, Hasan Sağlam, Fotoğraflar;  Asteğmen Süreyya Kura,  Ramazan Çeltik Bu Albüm Ankara Güzel Sanatlar Matbaasında 2250 adet basılmıştır.

    Lot No: 124

    Lot: 124

    Piyade yedek subay okulu 37'nci dönem albümü, Ankara Güzel Sanatlar Matbaası, Ankara, 1953.-Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 32x24 cm, 128 sayfa, çok sayıda fotoğraf ve desen. Mustafa Kemal Atatürk, Cumhurreisi Celâl Bayar, Büyük Millet Meclisi Reisi Refik Koraltan, Başvekil Adnan Menderes, Orgeneral Nuri Yamut beyefendilerin büyük boy fotoğrafları başta olmak üzere yedek subay okulu mezunlarının fotoğrafları, şiirler, mezuniyet törenine ait nutuklar mevcuttur. Albümü hazırlayanlar; Üsteğmen Refet Bora, Asteğmen Vahdet Sipahioğlu, Murat Tilkioğlu, Hasan Sağlam, Fotoğraflar; Asteğmen Süreyya Kura, Ramazan Çeltik Bu Albüm Ankara Güzel Sanatlar Matbaasında 2250 adet basılmıştır.

    TLSold
  • EŞSİZ TRABZON VE ERZURUM GRAVÜRLERİYLE: Le Tour du monde, nouveau journal des voyages: Voyage dans le Lazistan et L'Armenie, [Lazistan ve Ermenistan Gezisi], THEOPHILE DEYROLLE, 1869.-30x21 cm, Fransızca, 32 sayfa, s/b gravür ve harita sayfası. Le Tour du monde, nouveau Journal des voyages, ilk olarak Ocak 1860'ta yayınlanan haftalık bir Fransız seyahat dergisidir. 19. yüzyılın sonunda dünyanın henüz keşfedilemiş yerlerine düzenlenen seyahatleri gravürlerle zenginleştirir.  Yazar Theophile Deyrolle'in 1869 Şubat başlarında Trabzon’a varır. Trabzon  limanı, ticaret ve halkından bahseder. Gezdiği yerlerin coğrafyasını, insanlarını canlı tasvirlerle açıklar, sık sık benzetmelerden yararlanır, bitki ve hayvan popülâsyonu hakkında bilgiler verip çıkarımlar yapar. Trabzon; liman ve coğrafyası, balıkçılık ve hamsi balıkçılığı, Kızlar Manastırı, Karaçukur bölgesi gezileri, gezdiği yerlerdeki insanları kılık kıyafetleri, yeme içme kültürleri hakkında detayları verir. Türk köylerindeki gözlemler, Laz, Ermeni ve Rumların yaşamları…Rotasına Gümüşhane, Bayburt Erzurum ile devam eder. 
Eşsiz gravürler ile gözlemlerini tasvir etmiştir, okuyucuyu adeta yolculuğuna dahil eder.  Kızlar Manastırı, elinde piposu ile kahveci, Trabzon deniz kenarında Türk evleri, çarşı, Kavak Meydanı, Laz, Ermeni ve Rum kadınlar, Erzurum’da Kaymakçı, idam meydanından bir görünüm gibi hayatın içinden tasvirler mevcuttur. 
Derginin ikinci sayfasında Grave par Erhard; Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesine ait Lazistan, Ermenistan ve Kürdistan bölgeleri haritası mevcuttur,

    Lot No: 125

    Lot: 125

    EŞSİZ TRABZON VE ERZURUM GRAVÜRLERİYLE: Le Tour du monde, nouveau journal des voyages: Voyage dans le Lazistan et L'Armenie, [Lazistan ve Ermenistan Gezisi], THEOPHILE DEYROLLE, 1869.-30x21 cm, Fransızca, 32 sayfa, s/b gravür ve harita sayfası. Le Tour du monde, nouveau Journal des voyages, ilk olarak Ocak 1860'ta yayınlanan haftalık bir Fransız seyahat dergisidir. 19. yüzyılın sonunda dünyanın henüz keşfedilemiş yerlerine düzenlenen seyahatleri gravürlerle zenginleştirir. Yazar Theophile Deyrolle'in 1869 Şubat başlarında Trabzon’a varır. Trabzon limanı, ticaret ve halkından bahseder. Gezdiği yerlerin coğrafyasını, insanlarını canlı tasvirlerle açıklar, sık sık benzetmelerden yararlanır, bitki ve hayvan popülâsyonu hakkında bilgiler verip çıkarımlar yapar. Trabzon; liman ve coğrafyası, balıkçılık ve hamsi balıkçılığı, Kızlar Manastırı, Karaçukur bölgesi gezileri, gezdiği yerlerdeki insanları kılık kıyafetleri, yeme içme kültürleri hakkında detayları verir. Türk köylerindeki gözlemler, Laz, Ermeni ve Rumların yaşamları…Rotasına Gümüşhane, Bayburt Erzurum ile devam eder. Eşsiz gravürler ile gözlemlerini tasvir etmiştir, okuyucuyu adeta yolculuğuna dahil eder. Kızlar Manastırı, elinde piposu ile kahveci, Trabzon deniz kenarında Türk evleri, çarşı, Kavak Meydanı, Laz, Ermeni ve Rum kadınlar, Erzurum’da Kaymakçı, idam meydanından bir görünüm gibi hayatın içinden tasvirler mevcuttur. Derginin ikinci sayfasında Grave par Erhard; Karadeniz ve Doğu Anadolu bölgesine ait Lazistan, Ermenistan ve Kürdistan bölgeleri haritası mevcuttur,

    TLSold
  • Türk nakış san'atı tarihi araştırmaları I. Vesîkalar, RIFKI MELÛL MERİÇ, (1901-1964), Ankara Üniversitesi İlâhiyât Fakültesi Türk ve İslam Sanatları Tarihi Ensititüsü Yayınları, Ankara, 1953.-Özgün karton kapağında, kapağında renk değişimi mevcuttur iç saylar temiz durumda, 36 x 25 cm, [viii], 99, [1] sayfa, [73] sayfa s/b Osmanlıca belge, resimli.  Türk Nakış San‘atı Tarihi Araştırmaları I: Vesîkalar (Ankara 1953). Osmanlı nakış sanatına dair genel bilginin yer aldığı mukaddimeden sonra arşiv belgelerine dayanarak Osmanlı nakkaşlarının isimleri listeler halinde verilmiştir. "Türk nakış san'atı tarihi araştırmaları I. Vesîkalar.", Rıfkı Melûl Meriç, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Türk ve İslâm san'atlari Tarihi Enstitüsü, Ank,, 1953. Cilt 1, tamamı bu kadar yayınlanmıştır.

-- Nakkaş Osmanlı kültürü Nakış Türk / İslâm sanatı Sanat tarihi

    Lot No: 126

    Lot: 126

    Türk nakış san'atı tarihi araştırmaları I. Vesîkalar, RIFKI MELÛL MERİÇ, (1901-1964), Ankara Üniversitesi İlâhiyât Fakültesi Türk ve İslam Sanatları Tarihi Ensititüsü Yayınları, Ankara, 1953.-Özgün karton kapağında, kapağında renk değişimi mevcuttur iç saylar temiz durumda, 36 x 25 cm, [viii], 99, [1] sayfa, [73] sayfa s/b Osmanlıca belge, resimli. Türk Nakış San‘atı Tarihi Araştırmaları I: Vesîkalar (Ankara 1953). Osmanlı nakış sanatına dair genel bilginin yer aldığı mukaddimeden sonra arşiv belgelerine dayanarak Osmanlı nakkaşlarının isimleri listeler halinde verilmiştir. "Türk nakış san'atı tarihi araştırmaları I. Vesîkalar.", Rıfkı Melûl Meriç, Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Türk ve İslâm san'atlari Tarihi Enstitüsü, Ank,, 1953. Cilt 1, tamamı bu kadar yayınlanmıştır. -- Nakkaş Osmanlı kültürü Nakış Türk / İslâm sanatı Sanat tarihi

    TLSold
  • The Black Sea pilot: comprising the Dardanelles, Marmara Denizi, the Bosporus, Black Sea and Sea of Azov (Tenth Edition 1955), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1955.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte yıpranma ve lekeler mevcuttur, ilk sayfada Yunanaca kaşe mevcuttur, harici çok temizdir, 25x16 cm, İngilizce, lv, [1], 485, [1] sayfa, iki adet harita sayfası, s/b ve renkli grafik ve çizim sayfaları. Karadeniz pilotu, Çanakkale Boğazı, Marmara Denizi, İstanbul Boğazı, Karadeniz ve Azak Denizi kıyılarının bir tanımını içerir. Onuncu baskıdır. İngiliz Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yayınlanan haritalardan yararlanılarak oluşturulmuş. Batıda Çanakkale kıyılarından itibaren Zonguldak, Amasra, Sinop, Ünye, Trabzon ve Rize limanlarını da kapsayarak Azak denizine kadar tüm limanlar hakkında bilgiler vardır. 
--Denizcilik-Kılavuz-Karadeniz-

    Lot No: 127

    Lot: 127

    The Black Sea pilot: comprising the Dardanelles, Marmara Denizi, the Bosporus, Black Sea and Sea of Azov (Tenth Edition 1955), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1955.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte yıpranma ve lekeler mevcuttur, ilk sayfada Yunanaca kaşe mevcuttur, harici çok temizdir, 25x16 cm, İngilizce, lv, [1], 485, [1] sayfa, iki adet harita sayfası, s/b ve renkli grafik ve çizim sayfaları. Karadeniz pilotu, Çanakkale Boğazı, Marmara Denizi, İstanbul Boğazı, Karadeniz ve Azak Denizi kıyılarının bir tanımını içerir. Onuncu baskıdır. İngiliz Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından yayınlanan haritalardan yararlanılarak oluşturulmuş. Batıda Çanakkale kıyılarından itibaren Zonguldak, Amasra, Sinop, Ünye, Trabzon ve Rize limanlarını da kapsayarak Azak denizine kadar tüm limanlar hakkında bilgiler vardır. --Denizcilik-Kılavuz-Karadeniz-

    TLSold
  • The Mediterranean pilot. Vol. II : comprising the Southern Coast of France, from cap Cerbere to the Franco-Italian frontier,  the Island of Corsica and the Western and Southern Coasts of Italy from the Franco-Italian Frontier to Capo Santa Maria di Leuca, including Arcipelago Toscano
 (Ninth Edition, 1952), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1952.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte yıpranma ve bant ile tamir mevcuttur, harici temiz durumda, 25x15 cm, İngilizce, li, [1], 561 sayfa, bir adet katlanır harita sayfası, s/b ve renkli çizimler, grafik sayfaları. --Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    Lot No: 128

    Lot: 128

    The Mediterranean pilot. Vol. II : comprising the Southern Coast of France, from cap Cerbere to the Franco-Italian frontier, the Island of Corsica and the Western and Southern Coasts of Italy from the Franco-Italian Frontier to Capo Santa Maria di Leuca, including Arcipelago Toscano (Ninth Edition, 1952), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1952.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte yıpranma ve bant ile tamir mevcuttur, harici temiz durumda, 25x15 cm, İngilizce, li, [1], 561 sayfa, bir adet katlanır harita sayfası, s/b ve renkli çizimler, grafik sayfaları. --Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    TLSold
  • 
The Mediterranean pilot. Vol. II : comprising the Southern Coast of France, from cap Cerbere to the Franco-Italian frontier,  the Island of Corsica and the Western and Southern Coasts of Italy from the Franco-Italian Frontier to Capo Santa Maria di Leuca, including Arcipelago Toscano
 (Ninth Edition, 1965), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1965.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte hafif yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x16 cm, İngilizce, 54, [6], xi, [5], 587, [1] sayfa. İki adet katlanır harita sayfası, 12 adet s/b  harita, çok sayıda s/b çizim ve grafik sayfası mevcuttur.--Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    Lot No: 129

    Lot: 129

    The Mediterranean pilot. Vol. II : comprising the Southern Coast of France, from cap Cerbere to the Franco-Italian frontier, the Island of Corsica and the Western and Southern Coasts of Italy from the Franco-Italian Frontier to Capo Santa Maria di Leuca, including Arcipelago Toscano (Ninth Edition, 1965), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1965.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte hafif yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x16 cm, İngilizce, 54, [6], xi, [5], 587, [1] sayfa. İki adet katlanır harita sayfası, 12 adet s/b harita, çok sayıda s/b çizim ve grafik sayfası mevcuttur.--Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    TLSold
  • The Mediterranean pilot. Vol. V : Libya, Egypt, Israel, Lebanon and Syria, and; the southern coast of Turkey and islands of Cyprus (Fifth Edition 1961), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1961.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte hafif yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x16 cm, İngilizce, 27, li, [1], 342, [1] sayfa, iki adet s/b katlanır harita, s/b çizim ve fotoğraflar mevcuttur. Türkiye'de Marmaris Limanından başlayarak Fethiye, Göcek, Kekova, Antalya, Alanya, Mersin, İskenderun, Kıbrıs Limanları demir yerleri hakkında bilgiler ve liman krokileri mevcuttur. --Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    Lot No: 130

    Lot: 130

    The Mediterranean pilot. Vol. V : Libya, Egypt, Israel, Lebanon and Syria, and; the southern coast of Turkey and islands of Cyprus (Fifth Edition 1961), Hydrographer of the Navy, Hydrographic Department, London, 1961.-Yayıncısının özgün lacivert bez cildinde, ciltte hafif yıpranmalar mevcuttur, harici çok temiz durumda, 25x16 cm, İngilizce, 27, li, [1], 342, [1] sayfa, iki adet s/b katlanır harita, s/b çizim ve fotoğraflar mevcuttur. Türkiye'de Marmaris Limanından başlayarak Fethiye, Göcek, Kekova, Antalya, Alanya, Mersin, İskenderun, Kıbrıs Limanları demir yerleri hakkında bilgiler ve liman krokileri mevcuttur. --Denizcilik-Kılavuz-Akdeniz

    TLSold
  • Osmanlı devrinde Türkiye madenleri (967-1200), AHMET REFİK [ALTINAY], (1880-1937), Devlet Matbaası, İstanbul, 1931.-Özgün karton kapağında, sayfa kenarlarında yıpranmalar mevcuttur, sayfa formaları açılmamıştır, 26x18 cm, xvi, 60 sayfa. Eserde yer isimlerinin Osmanlıcaları da birlikte verilmiştir. Osmanlı devrinde Türkiye madenlerine dair Hazine-i Evrak vesikalarını ihtiva eden bu risale, hicri 967'den 1200 senesine kadar gerek, Anadolu'da ve gerek Rumeli'deki madenlerin işletilmesine dair Divanı hümayun'dan yazılan hükümleri havidir. Bu hükümlerin çoğu top yuvarlağı dökmek, gemi lengeri yapmak, bakır ve gümüş ihraç etmek ve güherçile yapmak için maden eminlerine ve maden bulunan kazaların kadıların yazılan fermanlardır....

    Lot No: 131

    Lot: 131

    Osmanlı devrinde Türkiye madenleri (967-1200), AHMET REFİK [ALTINAY], (1880-1937), Devlet Matbaası, İstanbul, 1931.-Özgün karton kapağında, sayfa kenarlarında yıpranmalar mevcuttur, sayfa formaları açılmamıştır, 26x18 cm, xvi, 60 sayfa. Eserde yer isimlerinin Osmanlıcaları da birlikte verilmiştir. Osmanlı devrinde Türkiye madenlerine dair Hazine-i Evrak vesikalarını ihtiva eden bu risale, hicri 967'den 1200 senesine kadar gerek, Anadolu'da ve gerek Rumeli'deki madenlerin işletilmesine dair Divanı hümayun'dan yazılan hükümleri havidir. Bu hükümlerin çoğu top yuvarlağı dökmek, gemi lengeri yapmak, bakır ve gümüş ihraç etmek ve güherçile yapmak için maden eminlerine ve maden bulunan kazaların kadıların yazılan fermanlardır....

    TLSold
  • Köy enstitüleri dergisi II, Nisan 1945, Sayı:2, Milli Eğitim Basımevi, Ankara.-"Hasanoğlan Köy Enstitüsü tarafından yılda dört sayı olarak çıkartılır" 24x17 cm, iv, 180-346 sayfalar. Bazı öyküler öğrenciler tarafından çevrilmiş ve özgün yabancı dili ile birlikte verilmiştir. Busayı İsmet İnönü'nün İlköğretimin Yeni Yılı yazısıyla başlar, Dergide Köy Enstitüsü öğrencilerinden Talip Apaydın'ın Karın Ağrısı isimli küçük hikayesi de bulunur. 
Köy Enstitüleri Dergisi, Ankara Hasanoğlan’daki Yüksek Köy
Enstitüsü’nün yayın organı olarak çıkmıştır. Buradan diğer enstitülere
dağıtılmıştır. İlk sayısı Mart 1945’te çıkan derginin 7-8.
ve son sayısı Ağustos – Eylül 1947’de çıkmıştır. Dergi, Köy Enstitüleri’nin çalışmalarını ve
etkinliklerini göstermesi bakımından önemlidir. Köy Enstitüleri Dergisi, Köy
Enstitülerinin birbirinin çalışmalarından haberdar olmasını sağlamak amacıyla
kurulur. Dergide şiir, hikâye, masal, fıkra, kitap ve dergi tanıtımı, inceleme
ve haber gibi çeşitli konularda yazılar yer alır. Bu yazıların çoğunun yazarı
ise Köy Enstitüleri öğrencileridir. Derginin yazar kadrosunu yine ülkedeki
diğer enstitülü öğrenciler oluşturur. Toplam sekiz sayı yayınlanan derginin 5 –
6 ve 7- 8. Sayıları birlikte çıkmıştır. Köy Enstitüleri dergisinde, enstitülerdeki sosyal etkinlikler, eğitim ve sanat hakkındaki çalışmalar, bilimsel yazılar, bitki, gübre, toprak ve böcek incelemelerine dair yazılar büyük önem arz etmektedir. Dergide folklorik çalışmalara da sıkça yer verilmiştir. Enstitü öğrencilerinin kendi köylerinde yaptığı derlemeler, folklor açısından önemli bir yer teşkil eder. Öğrenciler, köylerindeki hayat şartlarını, gelenek ve görenekleri, ailelerin durumlarını, geçim sıkıntılarını, yabani bitki türleri gibi birçok konuyu mektuplarıyla birlikte hikâye, şiir ve inceleme yazılarında ortaya koymuşlardır.

    Lot No: 132

    Lot: 132

    Köy enstitüleri dergisi II, Nisan 1945, Sayı:2, Milli Eğitim Basımevi, Ankara.-"Hasanoğlan Köy Enstitüsü tarafından yılda dört sayı olarak çıkartılır" 24x17 cm, iv, 180-346 sayfalar. Bazı öyküler öğrenciler tarafından çevrilmiş ve özgün yabancı dili ile birlikte verilmiştir. Busayı İsmet İnönü'nün İlköğretimin Yeni Yılı yazısıyla başlar, Dergide Köy Enstitüsü öğrencilerinden Talip Apaydın'ın Karın Ağrısı isimli küçük hikayesi de bulunur. Köy Enstitüleri Dergisi, Ankara Hasanoğlan’daki Yüksek Köy Enstitüsü’nün yayın organı olarak çıkmıştır. Buradan diğer enstitülere dağıtılmıştır. İlk sayısı Mart 1945’te çıkan derginin 7-8. ve son sayısı Ağustos – Eylül 1947’de çıkmıştır. Dergi, Köy Enstitüleri’nin çalışmalarını ve etkinliklerini göstermesi bakımından önemlidir. Köy Enstitüleri Dergisi, Köy Enstitülerinin birbirinin çalışmalarından haberdar olmasını sağlamak amacıyla kurulur. Dergide şiir, hikâye, masal, fıkra, kitap ve dergi tanıtımı, inceleme ve haber gibi çeşitli konularda yazılar yer alır. Bu yazıların çoğunun yazarı ise Köy Enstitüleri öğrencileridir. Derginin yazar kadrosunu yine ülkedeki diğer enstitülü öğrenciler oluşturur. Toplam sekiz sayı yayınlanan derginin 5 – 6 ve 7- 8. Sayıları birlikte çıkmıştır. Köy Enstitüleri dergisinde, enstitülerdeki sosyal etkinlikler, eğitim ve sanat hakkındaki çalışmalar, bilimsel yazılar, bitki, gübre, toprak ve böcek incelemelerine dair yazılar büyük önem arz etmektedir. Dergide folklorik çalışmalara da sıkça yer verilmiştir. Enstitü öğrencilerinin kendi köylerinde yaptığı derlemeler, folklor açısından önemli bir yer teşkil eder. Öğrenciler, köylerindeki hayat şartlarını, gelenek ve görenekleri, ailelerin durumlarını, geçim sıkıntılarını, yabani bitki türleri gibi birçok konuyu mektuplarıyla birlikte hikâye, şiir ve inceleme yazılarında ortaya koymuşlardır.

    TLSold
  • İstanbul Darülfünûnu Coğrafya Enstitüsü Neşriyatından Sayı 1 : Recherches sur la structure de la region de Smyrne= İzmir civarının bünyesine ait tetkikler, İBRAHİM HAKKI [AKYOL], (1888-1950), Devlet Matbaası, İstanbul, 1930.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada "Turgut Bilgin Coğrafya Enstitüsü" notu ile Coğrafya Profesörü Turgut Bilgin'in kütüphanesinden olduğu anlaşılmaktadır,  kapakta hafif yıpranmalar mevcut, harici temiz durumda, 24x17 cm, Fransızca, Türkçe, dört adet s/b plan sayfası ve fotoğraflar,  bir adet s/b katlanır harita sayfası; İzmir Civarı haritası. İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesine merbut Coğrafya Enstitüsü tarafından 1929 senesinde tertip edilen tetkik seyahati İzmir civarının bünyesine ait malumatımızın oldukça tevessüüne yardım etmiştir. Yeni elde edilen neticelerin muhtasar bir ifadesi aşağıdaki satırlarda bulunmaktadır. Bundan başka yapılan tetkikler 1:50 000 mikyasında takribi bir topografya haritası üzerine nakledilmiştir, bu suretle ilerde daha sahih bir topografya haritası elde edildiği zaman sahanın mufassal geologya ve morfologya haritasını tesis etmek mümkün olabilecektir. (Ön söz) --Erken Cumhuriyet Dönemi-İzmir Coğrafyası

    Lot No: 133

    Lot: 133

    İstanbul Darülfünûnu Coğrafya Enstitüsü Neşriyatından Sayı 1 : Recherches sur la structure de la region de Smyrne= İzmir civarının bünyesine ait tetkikler, İBRAHİM HAKKI [AKYOL], (1888-1950), Devlet Matbaası, İstanbul, 1930.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada "Turgut Bilgin Coğrafya Enstitüsü" notu ile Coğrafya Profesörü Turgut Bilgin'in kütüphanesinden olduğu anlaşılmaktadır, kapakta hafif yıpranmalar mevcut, harici temiz durumda, 24x17 cm, Fransızca, Türkçe, dört adet s/b plan sayfası ve fotoğraflar, bir adet s/b katlanır harita sayfası; İzmir Civarı haritası. İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesine merbut Coğrafya Enstitüsü tarafından 1929 senesinde tertip edilen tetkik seyahati İzmir civarının bünyesine ait malumatımızın oldukça tevessüüne yardım etmiştir. Yeni elde edilen neticelerin muhtasar bir ifadesi aşağıdaki satırlarda bulunmaktadır. Bundan başka yapılan tetkikler 1:50 000 mikyasında takribi bir topografya haritası üzerine nakledilmiştir, bu suretle ilerde daha sahih bir topografya haritası elde edildiği zaman sahanın mufassal geologya ve morfologya haritasını tesis etmek mümkün olabilecektir. (Ön söz) --Erken Cumhuriyet Dönemi-İzmir Coğrafyası

    TLSold
  • İstanbul Darülfünûnu Coğrafya Enstitüsü Neşriyatından Sayı 2: Remarques sur la circulation et l'utilisation des eaux aux environs D'Angora=Ankara civarında suların cereyânına ve onlarsan istifadeye dair mülâhazalar, İBRAHİM HAKKI [AKYOL], (1888-1950), Devlet Matbaası, İstanbul, 1930.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada "Turgut Bilgin Coğrafya Enstitüsü" notu ile Coğrafya Profesörü Turgut Bilgin'in kütüphanesinden olduğu anlaşılmaktadır, kapak sırtında hafif yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 24x17 cm, Fransızca, Türkçe, 14, [2], 13, sayfa, bir adet katlanır harita sayfası; Ankara civarının Haritası. Ankara civarı, hiç şüphe yok ki, nispeten kurak bir nahiye olduğundan iktisadi atisi bilhassa su membaına tabi bulunacaktır; biz burada kısaca bugün mıntıkada cereyan eden sular hakkında ne biliniyorsa o malumatı vermek, istifadesi mümkün olan su miktarının takribi olarak takdirini tespit etmek ve, fikrimizce, mevcut sulardan azami surette istifade etmenin en iyi usullerini tayin eylemek istiyoruz. (Ön söz)
--Erken Cumhuriyet Dönemi-Ankara Coğrafyası--

    Lot No: 134

    Lot: 134

    İstanbul Darülfünûnu Coğrafya Enstitüsü Neşriyatından Sayı 2: Remarques sur la circulation et l'utilisation des eaux aux environs D'Angora=Ankara civarında suların cereyânına ve onlarsan istifadeye dair mülâhazalar, İBRAHİM HAKKI [AKYOL], (1888-1950), Devlet Matbaası, İstanbul, 1930.-Özgün karton kapağında, ilk sayfada "Turgut Bilgin Coğrafya Enstitüsü" notu ile Coğrafya Profesörü Turgut Bilgin'in kütüphanesinden olduğu anlaşılmaktadır, kapak sırtında hafif yıpranmalar mevcuttur, harici temiz durumda, 24x17 cm, Fransızca, Türkçe, 14, [2], 13, sayfa, bir adet katlanır harita sayfası; Ankara civarının Haritası. Ankara civarı, hiç şüphe yok ki, nispeten kurak bir nahiye olduğundan iktisadi atisi bilhassa su membaına tabi bulunacaktır; biz burada kısaca bugün mıntıkada cereyan eden sular hakkında ne biliniyorsa o malumatı vermek, istifadesi mümkün olan su miktarının takribi olarak takdirini tespit etmek ve, fikrimizce, mevcut sulardan azami surette istifade etmenin en iyi usullerini tayin eylemek istiyoruz. (Ön söz) --Erken Cumhuriyet Dönemi-Ankara Coğrafyası--

    TLSold
  • Edebiyât-ı Cedîde Kitaphanesi: Âşıkhâne, MEHMED RAUF, Hilâl Matbaası, [İstanbul],  AH 1325 [1909].-Sonradan yapılmış deri sırtlı, yeşil bez cildinde, orijinal karton kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, cilt sırtında kopma mevcut, harici temiz durumda, 18x14 cm, Osmanlıca, [2], 188, 244 sayfa. Edebiyât-ı Cedide Kütüphanesinden.  Kitapta yazarın Âşıkhane, , Serap, Garam-ı Şebap (yazarın ilk uzun öyküsü), Uzaktan, Pariste, Hasta İken, Bir Hastalığın İlacı, Köylünün Aşkı, Verven, Küçük Remzi, Küçük Kumral, Bekarlar Arasında isimli hikayeleri mevcuttur. Âşıkhâne isimli eser MİL - ÖZEGE; 1179.

    Lot No: 135

    Lot: 135

    Edebiyât-ı Cedîde Kitaphanesi: Âşıkhâne, MEHMED RAUF, Hilâl Matbaası, [İstanbul], AH 1325 [1909].-Sonradan yapılmış deri sırtlı, yeşil bez cildinde, orijinal karton kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, cilt sırtında kopma mevcut, harici temiz durumda, 18x14 cm, Osmanlıca, [2], 188, 244 sayfa. Edebiyât-ı Cedide Kütüphanesinden. Kitapta yazarın Âşıkhane, , Serap, Garam-ı Şebap (yazarın ilk uzun öyküsü), Uzaktan, Pariste, Hasta İken, Bir Hastalığın İlacı, Köylünün Aşkı, Verven, Küçük Remzi, Küçük Kumral, Bekarlar Arasında isimli hikayeleri mevcuttur. Âşıkhâne isimli eser MİL - ÖZEGE; 1179.

    TLSold
  • Elvâh-ı sevda, MEHMED CELÂL, (1867-1912), Alem Matbaası, [İstanbul], AH 1308 [1891].-Yeni yapılmış siyah bez cildinde, çok temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, 251, [4] sayfa, bir adet s/b fotoğraf. Arka sayfada eserin muharriri Mehmed Celâl Beyin bir fotoğrafı bulunmaktadır. Asır kitaphanesi romanlarından: Elvâh-ı Sevdâ, Mehmed Celâl, Asır Kütüphanesi Sahibi Kirkor, BDK - ÖZEGE; 4807. Eser bir mukaddime ve sekiz kısımdan oluşan bir romandır. Mehmet Celâl’in “Asır Kütüphanesi Romanlarından” seri başlığı altında yayınlanmış romanı. Roman, 251 sayfa hacmindedir. Kitabın başındaki mukaddimede yazar, bu eseri Bir Kadının Hayatı adlı romanının gördüğü rağbetten aldığı cesaretle, bir bakıma “o hikâyeye zeyl olmak” niyetiyle yazdığını, ancak “erbab-ı mütalaanın” yüreklendirmesiyle birçok tashihattan sonra, başlı başına bir hikâye olarak neşretmeye karar verdiğini belirtmiştir.

Elvah-ı Sevda romanının ana temasını Cemil adlı bir şairin, sonucu mutsuzluk olan aşkları oluşturmaktadır. Roman, yazar tarafından her biri kendi içerisinde bölümlere ayrılan sekiz kısımdan oluşmuştur. Bunlardan ilk iki kısımda Cemil-Angel, üçüncü kısımda Cemil-Margerit, beşinci ila sekizinci kısımlarda Cemil-Sârâ aşkları anlatılırken dördüncü kısımda Rasih adlı bir sefihin hikâyesi aktarılmıştır. Bu hikâyeler arasında organik bir bağ ve neden-sonuç ilişkisi bulunmamaktadır. Özellikle Rasih’in hikâyesi tamamen ekleme durumundadır.

Her şeyin alabildiğine abartıldığı ve Mehmet Celâl romanlarında sık görülen masum aşk, rekabet, intihar gibi olaylar bu romanda da kurguya dahil edilmiştir. Öte yandan romanda mektup, günlük gibi anlatım tekniklerle birlikte metinde yer alan birçok şiir önemli bir yer tutmaktadır.

    Lot No: 136

    Lot: 136

    Elvâh-ı sevda, MEHMED CELÂL, (1867-1912), Alem Matbaası, [İstanbul], AH 1308 [1891].-Yeni yapılmış siyah bez cildinde, çok temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, 251, [4] sayfa, bir adet s/b fotoğraf. Arka sayfada eserin muharriri Mehmed Celâl Beyin bir fotoğrafı bulunmaktadır. Asır kitaphanesi romanlarından: Elvâh-ı Sevdâ, Mehmed Celâl, Asır Kütüphanesi Sahibi Kirkor, BDK - ÖZEGE; 4807. Eser bir mukaddime ve sekiz kısımdan oluşan bir romandır. Mehmet Celâl’in “Asır Kütüphanesi Romanlarından” seri başlığı altında yayınlanmış romanı. Roman, 251 sayfa hacmindedir. Kitabın başındaki mukaddimede yazar, bu eseri Bir Kadının Hayatı adlı romanının gördüğü rağbetten aldığı cesaretle, bir bakıma “o hikâyeye zeyl olmak” niyetiyle yazdığını, ancak “erbab-ı mütalaanın” yüreklendirmesiyle birçok tashihattan sonra, başlı başına bir hikâye olarak neşretmeye karar verdiğini belirtmiştir. Elvah-ı Sevda romanının ana temasını Cemil adlı bir şairin, sonucu mutsuzluk olan aşkları oluşturmaktadır. Roman, yazar tarafından her biri kendi içerisinde bölümlere ayrılan sekiz kısımdan oluşmuştur. Bunlardan ilk iki kısımda Cemil-Angel, üçüncü kısımda Cemil-Margerit, beşinci ila sekizinci kısımlarda Cemil-Sârâ aşkları anlatılırken dördüncü kısımda Rasih adlı bir sefihin hikâyesi aktarılmıştır. Bu hikâyeler arasında organik bir bağ ve neden-sonuç ilişkisi bulunmamaktadır. Özellikle Rasih’in hikâyesi tamamen ekleme durumundadır. Her şeyin alabildiğine abartıldığı ve Mehmet Celâl romanlarında sık görülen masum aşk, rekabet, intihar gibi olaylar bu romanda da kurguya dahil edilmiştir. Öte yandan romanda mektup, günlük gibi anlatım tekniklerle birlikte metinde yer alan birçok şiir önemli bir yer tutmaktadır.

    TLSold
  • Amâk-ı hayâl, Raci'nin hatıraları, ŞEHBENDERZÂDE FİLİBELİ AHMED HİLMİ, Necm-i İstikbâl Matbaası, İstanbul, AH 1341 [1925].-Sonradan yapılmış cilt içerisinde, cillte hafif yıpranma mevcuttur, iç sayfalar temizdir, 20x14 cm, Osmanlıca, 174, [2] sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE; 582 - TBTK; 1523. Kitapta Amak-ı Hayâl'den sonra iki perdelik 112 sayfadan oluşan yazılış tarihi 1924 olan bir tiyatro eseri mevcuttur. Eserib ismi ve yazarı tespit edilememiştir.

    Lot No: 137

    Lot: 137

    Amâk-ı hayâl, Raci'nin hatıraları, ŞEHBENDERZÂDE FİLİBELİ AHMED HİLMİ, Necm-i İstikbâl Matbaası, İstanbul, AH 1341 [1925].-Sonradan yapılmış cilt içerisinde, cillte hafif yıpranma mevcuttur, iç sayfalar temizdir, 20x14 cm, Osmanlıca, 174, [2] sayfa. BDK - MİL - ÖZEGE; 582 - TBTK; 1523. Kitapta Amak-ı Hayâl'den sonra iki perdelik 112 sayfadan oluşan yazılış tarihi 1924 olan bir tiyatro eseri mevcuttur. Eserib ismi ve yazarı tespit edilememiştir.

    TLSold
  • Rehber-i Kitabet-i Osmaniyye yahut mükemmel münşeât, MEHMED FUAT, Tefeyyüz Kitaphanesi, Dersaadet, AH 1328 [1912].-Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde , cilt içinde karton kapağı mevcut, 20x15 cm, Osmanlıca, 560 sayfa. Rehber-i Kitabet-i Osmaniyye yahut mükemmel münşeât, Divân-ı Muhasebat Başkatibi Mehmed Fuad, Tefeyyüz Kitaphanesi (Keteon Bedrosyan Matbaası), Dersaadet, 1328 (hicri), 1912 (miladi). AEKMK - BDK - MİL - ÖZEGE; 16621 - TBTK; 1366. Kitabet için bilinmesi en ziyade lazım olan kavaid ve usuli ve aksam-ı kitabetin umumunu tarifat ve tafsilatiyle muhtevi olmak ve resmi ve hususi enva-i muharriratın her birinden müntehab nümuneler bulundurulmak suretiyle tertip edilmiş mükemmel eserdir.

    Lot No: 138

    Lot: 138

    Rehber-i Kitabet-i Osmaniyye yahut mükemmel münşeât, MEHMED FUAT, Tefeyyüz Kitaphanesi, Dersaadet, AH 1328 [1912].-Yayıncısının özgün yeşil bez cildinde , cilt içinde karton kapağı mevcut, 20x15 cm, Osmanlıca, 560 sayfa. Rehber-i Kitabet-i Osmaniyye yahut mükemmel münşeât, Divân-ı Muhasebat Başkatibi Mehmed Fuad, Tefeyyüz Kitaphanesi (Keteon Bedrosyan Matbaası), Dersaadet, 1328 (hicri), 1912 (miladi). AEKMK - BDK - MİL - ÖZEGE; 16621 - TBTK; 1366. Kitabet için bilinmesi en ziyade lazım olan kavaid ve usuli ve aksam-ı kitabetin umumunu tarifat ve tafsilatiyle muhtevi olmak ve resmi ve hususi enva-i muharriratın her birinden müntehab nümuneler bulundurulmak suretiyle tertip edilmiş mükemmel eserdir.

    TLSold
  • Felsefe ve İctimaiyyat Külliyatı: Türkiye'de demokrasi inkılabı, MEHMED SAFVET [ENGİN], Kitaphane-i Sudî, İstanbul, 1928. -Sonradan yapılmış son derece temiz yeşil bez cildi içerisinde, ilk sayfada "Prof Mons. Pauli Mulla Romae" ex libris kaşeli, üçüncü sayfanın alt kısmında yazıların okunmasını engellemeyecek şekilde bir kopukluk mevcuttur, hariic çok temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, 90 sayfa.  Türkiye'de Demokrasi İnkılabı, Mehmed Safvet [Engin] (Kolombiya Darülfünûnu Mezunlarından). BDK - TBTK; 10023 - ÖZEGE; 21877. Demokrasi nedir? Garp medeniyetinde demokrasi cereyanları. Milliyetçilik nedir? Avrupa tarihinde milliyetçilik cereyanları. Türkiye’de milliyetçilik cereyanı. Türkiye’de demokrasi inkılabı. Türk inkılabının menşeleri. Türk inkılabının mahiyeti ve şümulü. Demokraside siyasi fırkalar. Matbuat. Türk inkılabının diğer inkılaplarla mukayesesi.

    Lot No: 139

    Lot: 139

    Felsefe ve İctimaiyyat Külliyatı: Türkiye'de demokrasi inkılabı, MEHMED SAFVET [ENGİN], Kitaphane-i Sudî, İstanbul, 1928. -Sonradan yapılmış son derece temiz yeşil bez cildi içerisinde, ilk sayfada "Prof Mons. Pauli Mulla Romae" ex libris kaşeli, üçüncü sayfanın alt kısmında yazıların okunmasını engellemeyecek şekilde bir kopukluk mevcuttur, hariic çok temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, 90 sayfa. Türkiye'de Demokrasi İnkılabı, Mehmed Safvet [Engin] (Kolombiya Darülfünûnu Mezunlarından). BDK - TBTK; 10023 - ÖZEGE; 21877. Demokrasi nedir? Garp medeniyetinde demokrasi cereyanları. Milliyetçilik nedir? Avrupa tarihinde milliyetçilik cereyanları. Türkiye’de milliyetçilik cereyanı. Türkiye’de demokrasi inkılabı. Türk inkılabının menşeleri. Türk inkılabının mahiyeti ve şümulü. Demokraside siyasi fırkalar. Matbuat. Türk inkılabının diğer inkılaplarla mukayesesi.

    TLSold
  • Lügât-ı Çağatay ve Türkî-i Osmânî [Birinci Cilt], ŞEYH SÜLEYMAN EFENDİ BUHÂRÎ, (1821-1890), Mihrân Matbaası, İstanbul, AH 1228 [1882].-Yayıncısının özgün siyah cildinde, cilt üzeri ve içi yıpranmış haliyle, iç sayfalar ve metin kısmı temiz, 24x15 cm, Osmanlıca, 315, [5] sayfa. Cild-i evveli lügâtı hâvî ve cild-i sânîsi Asya-yı Vustâ akvâmının edebiyât ve durûb-i emsâliyle ahvâline dâirdir. Eserin bu nüshasına ÖZEGE kataloğu kaydı bulunamamıştır. Buharalı aristokrat bir ailede yetişen, din adamı, elçi, diplomat, sözlük yazarı kimlikleriyle tanınan
Şeyh Süleyman Efendi-i Özbekî el-Buhârî (1821-1890) kültürel ve siyasi hizmetlerinden dolayı pek
çok kaynakta sıra dışı bir derviş olarak nitelendirilmiştir. Edebiyata, dile ve folklora düşkün biri olan
Süleyman Efendi 1882 yılında Türk dilinin asıl edebî dili olarak Çağatay Türkçesini gören Tanzimat
aydınları arasında oldukça ses getiren Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı sözlüğü yazmıştır.
Sözlüğünde Nevâyî, Baykara, Lutfî, Agehî, Mûnis, Mir Haydar gibi tanınmış Çağatay şairlerinin
şiirlerinden yararlanan Şeyh Süleyman Efendi otuz üç madde başına tanık olarak kendi şiirlerinden
örnekleri sıralamış, şiirlerinde Nakşî mahlasını kullanmıştır.
Şeyh Süleyman Efendi’nin Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı eseri Osmanlı sahasındaki Doğu Türkçesine ait ilk basılı sözlük unvanını taşımaktadır. Yazarının Buharalı oluşu ve iddialı mukaddimesi ile Osmanlı aydınının kısa zamanda dikkatini çekmiştir. H. 1298 (1882) tarihinde İstanbul’da Mihran Matbaası’nda basılan eserin iç kapağında birinci cildinin sözlük olduğu, ikinci cildinde ise Orta Asya’daki Türk boylarının edebiyatı ve atasözlerine dair bilgilerin bulunduğu belirtilmiştir. Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî ile ilgili tüm çalışmalar eserin birinci cildi esas alınarak hazırlanmıştır. Bu durum eserde bahsi geçen ikinci cildin hiç basılmadığını yani bitirilemediğini ya da kaybolma ihtimalini akıllara getirmektedir. Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî’nin giriş bölümünde üç farklı mukaddime31 bulunmaktadır: Mukaddime, Mukaddime-i Çağatay, Müellifin Manzûme-i Çağatayî Mukaddimesi. İlk mukaddimede Şeyh Süleyman Efendi Çağatay Türkçesinin dünyadaki ana dillerden biri olduğunu, Orta Asya’daki kavimlerin bu dili konuştuğunu ifade etmiştir. Bu sebeplerle Osmanlı Türkçesinin aslı ve kaynağı olduğu için Çağatay Türkçesinin lâyıkıyla öğrenilmesinin lüzumunu açıklamaya gerek olmadığını belirtmiştir.

    Lot No: 140

    Lot: 140

    Lügât-ı Çağatay ve Türkî-i Osmânî [Birinci Cilt], ŞEYH SÜLEYMAN EFENDİ BUHÂRÎ, (1821-1890), Mihrân Matbaası, İstanbul, AH 1228 [1882].-Yayıncısının özgün siyah cildinde, cilt üzeri ve içi yıpranmış haliyle, iç sayfalar ve metin kısmı temiz, 24x15 cm, Osmanlıca, 315, [5] sayfa. Cild-i evveli lügâtı hâvî ve cild-i sânîsi Asya-yı Vustâ akvâmının edebiyât ve durûb-i emsâliyle ahvâline dâirdir. Eserin bu nüshasına ÖZEGE kataloğu kaydı bulunamamıştır. Buharalı aristokrat bir ailede yetişen, din adamı, elçi, diplomat, sözlük yazarı kimlikleriyle tanınan Şeyh Süleyman Efendi-i Özbekî el-Buhârî (1821-1890) kültürel ve siyasi hizmetlerinden dolayı pek çok kaynakta sıra dışı bir derviş olarak nitelendirilmiştir. Edebiyata, dile ve folklora düşkün biri olan Süleyman Efendi 1882 yılında Türk dilinin asıl edebî dili olarak Çağatay Türkçesini gören Tanzimat aydınları arasında oldukça ses getiren Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı sözlüğü yazmıştır. Sözlüğünde Nevâyî, Baykara, Lutfî, Agehî, Mûnis, Mir Haydar gibi tanınmış Çağatay şairlerinin şiirlerinden yararlanan Şeyh Süleyman Efendi otuz üç madde başına tanık olarak kendi şiirlerinden örnekleri sıralamış, şiirlerinde Nakşî mahlasını kullanmıştır. Şeyh Süleyman Efendi’nin Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî adlı eseri Osmanlı sahasındaki Doğu Türkçesine ait ilk basılı sözlük unvanını taşımaktadır. Yazarının Buharalı oluşu ve iddialı mukaddimesi ile Osmanlı aydınının kısa zamanda dikkatini çekmiştir. H. 1298 (1882) tarihinde İstanbul’da Mihran Matbaası’nda basılan eserin iç kapağında birinci cildinin sözlük olduğu, ikinci cildinde ise Orta Asya’daki Türk boylarının edebiyatı ve atasözlerine dair bilgilerin bulunduğu belirtilmiştir. Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî ile ilgili tüm çalışmalar eserin birinci cildi esas alınarak hazırlanmıştır. Bu durum eserde bahsi geçen ikinci cildin hiç basılmadığını yani bitirilemediğini ya da kaybolma ihtimalini akıllara getirmektedir. Lugat-i Çağatay ve Türkî-i Osmânî’nin giriş bölümünde üç farklı mukaddime31 bulunmaktadır: Mukaddime, Mukaddime-i Çağatay, Müellifin Manzûme-i Çağatayî Mukaddimesi. İlk mukaddimede Şeyh Süleyman Efendi Çağatay Türkçesinin dünyadaki ana dillerden biri olduğunu, Orta Asya’daki kavimlerin bu dili konuştuğunu ifade etmiştir. Bu sebeplerle Osmanlı Türkçesinin aslı ve kaynağı olduğu için Çağatay Türkçesinin lâyıkıyla öğrenilmesinin lüzumunu açıklamaya gerek olmadığını belirtmiştir.

    TLSold
  • Cumhuriyet çocuklarına kelime usûlüyle son Türkçe elifbâ, S. İLHAMİ, Orhaniye Matbaası, İstanbul, 1928.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış, arka kapağı eksik, harici temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 64 sayfa, s/b resimli. BDK - MİL - ÖZEGE; 3157. Cumhuriyet’in ilk yıllarında okutulan ders kitaplarından biri olan “Son Türkçe Elifba” kitabının başlangıç kısmında “Elifbâ Programı” maddeler halinde açıklanmıştır. On bir maddelik bu programda kitabın öğrencilere nasıl tedris ettirileceği açıklanmıştır. İlkokul birinci sınıflara okuma - yazma  öğretmek için hazırlanmıştır. Kelime usûlüne göre hazırlanan kitapta öğretilen kelimelere uygun görsellerden yararlanılmıştır. Harf devriminden hemen önce basılmış olduğu düşünülen kitap Arap harfli son gramer kitaplarındandır.

    Lot No: 141

    Lot: 141

    Cumhuriyet çocuklarına kelime usûlüyle son Türkçe elifbâ, S. İLHAMİ, Orhaniye Matbaası, İstanbul, 1928.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış, arka kapağı eksik, harici temiz durumda, 20x14 cm, Osmanlıca, 64 sayfa, s/b resimli. BDK - MİL - ÖZEGE; 3157. Cumhuriyet’in ilk yıllarında okutulan ders kitaplarından biri olan “Son Türkçe Elifba” kitabının başlangıç kısmında “Elifbâ Programı” maddeler halinde açıklanmıştır. On bir maddelik bu programda kitabın öğrencilere nasıl tedris ettirileceği açıklanmıştır. İlkokul birinci sınıflara okuma - yazma öğretmek için hazırlanmıştır. Kelime usûlüne göre hazırlanan kitapta öğretilen kelimelere uygun görsellerden yararlanılmıştır. Harf devriminden hemen önce basılmış olduğu düşünülen kitap Arap harfli son gramer kitaplarındandır.

    TLSold
  • Suâlli ve cevablı muhtasar ilm-i hâl, HÜSEYİN HIFZÎ, Selânik Matbaası, Dersaadet, AH 1332 [1914].-Özgün karton kapağında, kapak kısmı dikiş ile tamir görmüş haliyle, harici temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, [1], 48 sayfa.

    Lot No: 142

    Lot: 142

    Suâlli ve cevablı muhtasar ilm-i hâl, HÜSEYİN HIFZÎ, Selânik Matbaası, Dersaadet, AH 1332 [1914].-Özgün karton kapağında, kapak kısmı dikiş ile tamir görmüş haliyle, harici temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, [1], 48 sayfa.

    TLSold
  • Spor, SELİM SIRRI [TARCAN], (1874-1957), Tefeyyüz Kitaphanesi,[İstanbul], AH 1330 [1914].-Yeni yapılmış siyah bez cildinde, künye sayfasında eksiklik mevcuttur, harici çok temiz durumda, 19x13 cm, Osmanlıca, 124 sayfa, s/b fotoğraflı. Spor, Selim Sırrı; Umûm-i Mekâtib-i Mülkiye Terbiye-i Bedeniyye Müfettiş-i Umumisi, Tefeyyüz Kitaphanesi, İstanbul, Rumi 1330, Miladi 1914. BDK - MİL - ÖZEGE; 18253.  Eserde Selim Sırrı Bey'in bir fotoğrafı, Olimpiyatlardan sporcu fotoğrafları mevcuttur. Amatörlük - Spor nedir? - Oyunun kıymeti - İnsan kuvveti - Yürümek - Eskrim - Eski ve Yeni Olimpiyatlar - Yaya koşuları - Boks - Halat Çekişmek - Atlamak - Tenis. Selim Sırrı Tarcan: Sporcu, subay, spor yazarı, beden eğitimi öğretmeni, eğitimci, idareci, araştırmacı ve politikacı olarak, ülkemize hizmet ve faaliyetlerde bulunmuş çok yönlü bir şahsiyettir. Özellikle ülkemizde bedenin eğitilmesi düşüncesini beden ve ruh birliği ile sistemleştirmeyi gerçekleştirmiş ilk spor eğitimcisidir. Beden eğitimi öğretmenliği mesleğinin kurucusu ve ilk beden eğitimi öğretmenidir. Bedenin eğitilmesi düşüncesini hayata geçirip okullarda eğitim konusu yapılmasını sağlamıştır. Bir Meşrutiyet aydını olarak başladığı spor yaşamı ve eğiticiliği, Cumhuriyet yıllarında da zorlu ve yoğun bir seyir takip eder. Meşrutiyet yıllarının sosyal, ekonomik ve siyasî çalkantıları, Cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki mücadeleler ve oluşan yeni düşünceler onun fikir tabanını teşkil eder.

    Lot No: 143

    Lot: 143

    Spor, SELİM SIRRI [TARCAN], (1874-1957), Tefeyyüz Kitaphanesi,[İstanbul], AH 1330 [1914].-Yeni yapılmış siyah bez cildinde, künye sayfasında eksiklik mevcuttur, harici çok temiz durumda, 19x13 cm, Osmanlıca, 124 sayfa, s/b fotoğraflı. Spor, Selim Sırrı; Umûm-i Mekâtib-i Mülkiye Terbiye-i Bedeniyye Müfettiş-i Umumisi, Tefeyyüz Kitaphanesi, İstanbul, Rumi 1330, Miladi 1914. BDK - MİL - ÖZEGE; 18253. Eserde Selim Sırrı Bey'in bir fotoğrafı, Olimpiyatlardan sporcu fotoğrafları mevcuttur. Amatörlük - Spor nedir? - Oyunun kıymeti - İnsan kuvveti - Yürümek - Eskrim - Eski ve Yeni Olimpiyatlar - Yaya koşuları - Boks - Halat Çekişmek - Atlamak - Tenis. Selim Sırrı Tarcan: Sporcu, subay, spor yazarı, beden eğitimi öğretmeni, eğitimci, idareci, araştırmacı ve politikacı olarak, ülkemize hizmet ve faaliyetlerde bulunmuş çok yönlü bir şahsiyettir. Özellikle ülkemizde bedenin eğitilmesi düşüncesini beden ve ruh birliği ile sistemleştirmeyi gerçekleştirmiş ilk spor eğitimcisidir. Beden eğitimi öğretmenliği mesleğinin kurucusu ve ilk beden eğitimi öğretmenidir. Bedenin eğitilmesi düşüncesini hayata geçirip okullarda eğitim konusu yapılmasını sağlamıştır. Bir Meşrutiyet aydını olarak başladığı spor yaşamı ve eğiticiliği, Cumhuriyet yıllarında da zorlu ve yoğun bir seyir takip eder. Meşrutiyet yıllarının sosyal, ekonomik ve siyasî çalkantıları, Cumhuriyetin kuruluş yıllarındaki mücadeleler ve oluşan yeni düşünceler onun fikir tabanını teşkil eder.

    TLSold
  • Letâif-i Hoca Nasrettin [ve derkenar] Hikâye-i Mahfüruze Sultan ile Raz-ı nihân, İstanbul, AH 1329 [1913].-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış, metin kısmı oldukça temiz, 23x17 cm, 39 sayfa, s/b resimli,taşbaskı, MİL - ÖZEGE; 11623.

    Lot No: 144

    Lot: 144

    Letâif-i Hoca Nasrettin [ve derkenar] Hikâye-i Mahfüruze Sultan ile Raz-ı nihân, İstanbul, AH 1329 [1913].-Özgün karton kapağında, kapak kenarları yıpranmış, metin kısmı oldukça temiz, 23x17 cm, 39 sayfa, s/b resimli,taşbaskı, MİL - ÖZEGE; 11623.

    TLSold
  • GÜZEL OSMANLI CİLDİNDE: Kanunnâme-i hümâyûn-u ticaret-i bahriye, İzzet Bey Matbaası, İstanbul, AH 1287 [1871].-Yayıncısının deri sırtlı yeşil Osmanlı cildinde, cilt sırtında kitap ismi altın yaldızla klişelenmiş, cildin her iki tarafı altın yaldızlı hilal formlu süslemeli, 23x16 cm, Osmanlıca, 81 sayfa. İkinci tab'ı.

    Lot No: 145

    Lot: 145

    GÜZEL OSMANLI CİLDİNDE: Kanunnâme-i hümâyûn-u ticaret-i bahriye, İzzet Bey Matbaası, İstanbul, AH 1287 [1871].-Yayıncısının deri sırtlı yeşil Osmanlı cildinde, cilt sırtında kitap ismi altın yaldızla klişelenmiş, cildin her iki tarafı altın yaldızlı hilal formlu süslemeli, 23x16 cm, Osmanlıca, 81 sayfa. İkinci tab'ı.

    TLSold
  • BİRİNCİ VE İKİNCİ KİTAP BİR ARADA TAKIM: Dağ Yolu, HAMDULLAH SUPHİ [TANRIÖVER], (1885-1966), Türk Ocakları Hars Neşriyatı, İstanbul, 1929-1931.-Birinci cilt özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamış, kapak kenarları yıpranmış harici temiz durumda, ikinci cilt sonradan yapılmış karton cildi içerisinde, iç sayfalar temiz durumdadır, 26x18 cm, 232, [6], 222, [2] sayfa, s/bfotoğraflı. Birinci kitap ikinci baskı, Latin harfli İLK BASKI, ikinci kitap İLK BASKI'dır. Hamdullah Suphi Tanrıöver’in, Türk Ocağı’nda sunduğu konferansları, Milli Mücadele döneminde halkı aydınlatmak için yaptığı mitinglerdeki konuşmaları, Cumhuriyet Türkiye’sinin inkılâplarını öven nutukları ve makalelerinin yer aldığı kitabıdır. İlk kitap 1928’de yayımlanan Dağ Yolu adlı eserdir. Bu kitabın iki baskısı vardır. İlk baskısı Arap alfabesiyledir. Aynı sene içerisinde harf inkılâbı olduğu için eser Latin alfabesiyle tekrar basılmıştır. İkinci baskıda kitabın adı Dağ Yolu 1 olarak değiştirildi. Söz konusu eserde Hamdullah Suphi Tanrıöver’in nutuklarından bazıları yer aldı. Kitapta yirmi adet nutuk bulunmaktadır. 1931’de yayımlanan Dağ Yolu 2 eseri Dağ Yolu 1 kitabının devamı niteliğindedir. Bu kitapta on dört adet nutuk yer almaktadır.

    Lot No: 146

    Lot: 146

    BİRİNCİ VE İKİNCİ KİTAP BİR ARADA TAKIM: Dağ Yolu, HAMDULLAH SUPHİ [TANRIÖVER], (1885-1966), Türk Ocakları Hars Neşriyatı, İstanbul, 1929-1931.-Birinci cilt özgün karton kapağında, sayfa formaları açılmamış, kapak kenarları yıpranmış harici temiz durumda, ikinci cilt sonradan yapılmış karton cildi içerisinde, iç sayfalar temiz durumdadır, 26x18 cm, 232, [6], 222, [2] sayfa, s/bfotoğraflı. Birinci kitap ikinci baskı, Latin harfli İLK BASKI, ikinci kitap İLK BASKI'dır. Hamdullah Suphi Tanrıöver’in, Türk Ocağı’nda sunduğu konferansları, Milli Mücadele döneminde halkı aydınlatmak için yaptığı mitinglerdeki konuşmaları, Cumhuriyet Türkiye’sinin inkılâplarını öven nutukları ve makalelerinin yer aldığı kitabıdır. İlk kitap 1928’de yayımlanan Dağ Yolu adlı eserdir. Bu kitabın iki baskısı vardır. İlk baskısı Arap alfabesiyledir. Aynı sene içerisinde harf inkılâbı olduğu için eser Latin alfabesiyle tekrar basılmıştır. İkinci baskıda kitabın adı Dağ Yolu 1 olarak değiştirildi. Söz konusu eserde Hamdullah Suphi Tanrıöver’in nutuklarından bazıları yer aldı. Kitapta yirmi adet nutuk bulunmaktadır. 1931’de yayımlanan Dağ Yolu 2 eseri Dağ Yolu 1 kitabının devamı niteliğindedir. Bu kitapta on dört adet nutuk yer almaktadır.

    TLSold
  • İzmir şairleri antolojisi [Birinci Kitap], HÜSEYİN AVNİ [OZAN], (1881-1946), Cumhuriyet Matbaası, İzmir, 1934.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları hafif yıprahmalar mevcut, harici temiz durumda, 19x14 cm, 282 sayfa, s/b fotoğraflı. İzmir şairleri Antolojisini yapmak için hazırlanırken esaslı şu üç noktayı nazarı dikkate aldık.
1- Antolojiye alınacak şairler İzmirli veyahut Izmir’ de tavattun etmiş olacak.
2- Doğuş itibariyle İzmirli olmayıp ta buranın edebi hareketlerine iştirak ve az çok eser neşretmek suretiyle şahsi ve edebi hüviyetini tanıtmış bulunmak.
3- Ölen şairler eski Aydın vilayeti teşkilatına göre toplanacak.
Üç kısma tefrik olunarak iki kitap halinde ayrı, ayrı basılacak olan şairler antolojisinin bu basılan birinci kitabında ölen şairlerin çok eskilerini muhtelif eserlerle şûara tezkerelerinde görmüş olacaksınız. Bunları kitabımıza geçirirken dilimizin bugünkü sadeliğini göz önüne getirerek şiirleri olduğu gibi bırakıp yazıların diğer kısımlarını tasfiyeye tabi tuttuk. Memleketimizde yetişen ve zamanlarına, muhitlerine göre eserler vücuda getiren dedelerimizin orada, burada dağınık bir halde kalan yazılarını toplayarak yeni harflerimizle kitap halinde bulundurmakta iki suresle fayda gördük.
(Ön söz)

    Lot No: 147

    Lot: 147

    İzmir şairleri antolojisi [Birinci Kitap], HÜSEYİN AVNİ [OZAN], (1881-1946), Cumhuriyet Matbaası, İzmir, 1934.-Özgün karton kapağında, kapak kenarları hafif yıprahmalar mevcut, harici temiz durumda, 19x14 cm, 282 sayfa, s/b fotoğraflı. İzmir şairleri Antolojisini yapmak için hazırlanırken esaslı şu üç noktayı nazarı dikkate aldık. 1- Antolojiye alınacak şairler İzmirli veyahut Izmir’ de tavattun etmiş olacak. 2- Doğuş itibariyle İzmirli olmayıp ta buranın edebi hareketlerine iştirak ve az çok eser neşretmek suretiyle şahsi ve edebi hüviyetini tanıtmış bulunmak. 3- Ölen şairler eski Aydın vilayeti teşkilatına göre toplanacak. Üç kısma tefrik olunarak iki kitap halinde ayrı, ayrı basılacak olan şairler antolojisinin bu basılan birinci kitabında ölen şairlerin çok eskilerini muhtelif eserlerle şûara tezkerelerinde görmüş olacaksınız. Bunları kitabımıza geçirirken dilimizin bugünkü sadeliğini göz önüne getirerek şiirleri olduğu gibi bırakıp yazıların diğer kısımlarını tasfiyeye tabi tuttuk. Memleketimizde yetişen ve zamanlarına, muhitlerine göre eserler vücuda getiren dedelerimizin orada, burada dağınık bir halde kalan yazılarını toplayarak yeni harflerimizle kitap halinde bulundurmakta iki suresle fayda gördük. (Ön söz)

    TLSold
  • İKİ ESER BİR ARADA: 1. Gecenin esrarı, GÜZİDE SABRİ, İkbal Kütüphanesi, İstanbul, 1934. 2. Zeytindağı [İlaveli İkinci Tab'ı], FALİH RIFKI ATAY, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1938. -Yeşil cilt içerisinde, cilt sırtında kitap isimleri klişelenmiş, 19x14 cm, 101, [8], 175 sayfa, s/b fotoğraf ve resimler. Güzide Sabri, konuları “birer hakikatten alınan” sekiz hikâye yazmıştır. Bu hikâyeler başka nesirlerle beraber Gecenin Esrarı adlı kitapta toplanmıştır. Hikâyeler sırasıyla şunlardır: Kamer Hanım, Rüya,  Maske, Salih Efendi’nin Karısı, Heybeliada Mezarlığında, İshak ile Bülbül, Darülbedai’ye Giderken, Hikâye, Zeliha. Klasik hikâye özelliği taşıyan hikâyelerde mekan Zeliha hariç İstanbul’dur. Romanlarda olduğu gibi hikâyelerde de asıl kahramanlar kadınlardır. Gecenin Esrarı’nda ayrıca hikâyelerden başka üç mektup, bir rüyasını anlattığı yazısı ile zevcinin arkasından yazdığı yazısı bulunmaktadır. Yazar, romancılık hayatına veda ettiği sırada bunları bir araya toplayıp küçük bir eser meydana getirmekle kendisini okuyuculara bir kez daha hatırlatmak istediğini eserin başında belirtmiştir. Yazı hayatına II. Meşrutiyet’ ten önce başlayan ve Cumhuriyet döneminde ilgiyle takip edilen Güzide Sabri popüler aşk romanlarının unutulmaz isimleri arasında yer alır.

    Lot No: 148

    Lot: 148

    İKİ ESER BİR ARADA: 1. Gecenin esrarı, GÜZİDE SABRİ, İkbal Kütüphanesi, İstanbul, 1934. 2. Zeytindağı [İlaveli İkinci Tab'ı], FALİH RIFKI ATAY, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1938. -Yeşil cilt içerisinde, cilt sırtında kitap isimleri klişelenmiş, 19x14 cm, 101, [8], 175 sayfa, s/b fotoğraf ve resimler. Güzide Sabri, konuları “birer hakikatten alınan” sekiz hikâye yazmıştır. Bu hikâyeler başka nesirlerle beraber Gecenin Esrarı adlı kitapta toplanmıştır. Hikâyeler sırasıyla şunlardır: Kamer Hanım, Rüya, Maske, Salih Efendi’nin Karısı, Heybeliada Mezarlığında, İshak ile Bülbül, Darülbedai’ye Giderken, Hikâye, Zeliha. Klasik hikâye özelliği taşıyan hikâyelerde mekan Zeliha hariç İstanbul’dur. Romanlarda olduğu gibi hikâyelerde de asıl kahramanlar kadınlardır. Gecenin Esrarı’nda ayrıca hikâyelerden başka üç mektup, bir rüyasını anlattığı yazısı ile zevcinin arkasından yazdığı yazısı bulunmaktadır. Yazar, romancılık hayatına veda ettiği sırada bunları bir araya toplayıp küçük bir eser meydana getirmekle kendisini okuyuculara bir kez daha hatırlatmak istediğini eserin başında belirtmiştir. Yazı hayatına II. Meşrutiyet’ ten önce başlayan ve Cumhuriyet döneminde ilgiyle takip edilen Güzide Sabri popüler aşk romanlarının unutulmaz isimleri arasında yer alır.

    TLSold
  • ANADOLU'YA İLK GERÇEKÇİ BAKIŞ / BİZİM KÖY / İNGİLİZCE İLK BASKI: A village in Anatolia, MAHMUT MAKAL, Vallentine Mitchell, London, 1954.-Yayıncısının kırmızı özgün cildinde, cilt üzerinde hafif solmalar ve lekelenmeler mevcuttur, harici temiz durumda, 22x15 cm, İngilizce, xvi, [2], 190 sayfa, s/b fotoğraflı. Türkçe'den çeviren: Wyndham Deedes. Birinci Baskı. Mahmut Makal'ın 1950'de yayımlanan ve Köy Edebiyatı'nın sembol kitaplarından sayılan deneme türündeki “Bizim Köy” kitabının İngilizce çevirisidir. Kitaptaki yazıların pek çoğu ilk olarak, 1948-1949 yılları arasında "Bir Köy Öğretmeninin Notları" başlığı altında Varlık dergisinde yayımlanmıştır. Mahmut Makal, kitapta köylerde yaşanan işsizlik, susuzluk, toprak ağalığı, aydın-köylü gerilimi, sağlık sisteminin yetersizliği, cahillik, eşkıyalık, dini gelenek ve hurafeler gibi sorunları işlemektedir. O güne kadar pastoral ve şiirsel bir şekilde dile getirilen köylerin sert, sorunlu ve çatışmalı dünyasını gözler önüne sererek zihinlerdeki köy imgesini radikal olarak etkilemiştir. Bu eser ile dönemin yazarları arasında gerçekçi bir köy edebiyatı anlayışı başlar. Kitap orijinal haliyle ve kimi zaman eklemelerle çeşitli dillerde basılmıştır. Makal bu eseriyle 1966 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Kuru­luşu UNESCO'nun "Tüm Kitaplarıyla Dünya Kültürüne Hizmet Ödülü"nü almıştır.

    Lot No: 149

    Lot: 149

    ANADOLU'YA İLK GERÇEKÇİ BAKIŞ / BİZİM KÖY / İNGİLİZCE İLK BASKI: A village in Anatolia, MAHMUT MAKAL, Vallentine Mitchell, London, 1954.-Yayıncısının kırmızı özgün cildinde, cilt üzerinde hafif solmalar ve lekelenmeler mevcuttur, harici temiz durumda, 22x15 cm, İngilizce, xvi, [2], 190 sayfa, s/b fotoğraflı. Türkçe'den çeviren: Wyndham Deedes. Birinci Baskı. Mahmut Makal'ın 1950'de yayımlanan ve Köy Edebiyatı'nın sembol kitaplarından sayılan deneme türündeki “Bizim Köy” kitabının İngilizce çevirisidir. Kitaptaki yazıların pek çoğu ilk olarak, 1948-1949 yılları arasında "Bir Köy Öğretmeninin Notları" başlığı altında Varlık dergisinde yayımlanmıştır. Mahmut Makal, kitapta köylerde yaşanan işsizlik, susuzluk, toprak ağalığı, aydın-köylü gerilimi, sağlık sisteminin yetersizliği, cahillik, eşkıyalık, dini gelenek ve hurafeler gibi sorunları işlemektedir. O güne kadar pastoral ve şiirsel bir şekilde dile getirilen köylerin sert, sorunlu ve çatışmalı dünyasını gözler önüne sererek zihinlerdeki köy imgesini radikal olarak etkilemiştir. Bu eser ile dönemin yazarları arasında gerçekçi bir köy edebiyatı anlayışı başlar. Kitap orijinal haliyle ve kimi zaman eklemelerle çeşitli dillerde basılmıştır. Makal bu eseriyle 1966 yılında Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Kuru­luşu UNESCO'nun "Tüm Kitaplarıyla Dünya Kültürüne Hizmet Ödülü"nü almıştır.

    TLSold
  • İTHAFLI İMZALI: Atatürk'le üç ay ve 1930'dan sonra Türkiye, AHMET HAMDİ BAŞAR, (1897-1971), Tan Matbaası, İstanbul, 1945.-Yeni yapılmış deri sırtlı bez cildinde, çok temiz durumda, orijinal karton kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, ilk sayfada "Pek muhterem Nuri Dağdelen'e 3.11.1945" ibaresiyle ithaflı ve imzalıdır, 24x16 cm, 176 sayfa. 1930 yılında Mustafa Kemal Atatürk üç ay süren bir yurt gezisi planlamış ve çeşitli uzmanlar ve yöneticilerle birlikte 18 Kasım 1930-4 Mart 1932 tarihleri arasında Kayseri, Sivas, Tokat, Amasya, Malatya, Konya, Afyon, Trabzon, İstanbul, Edirne, Kırklareli, İzmir, Denizli, Aydın, Balıkesir, Antalya, Muğla, Mersin ve Adana illerini kapsayan seyahate çıkmıştır. Başar da bu seyahate “İktisadi Müşavir” sıfatıyla davet edilmiştir. Ancak Başar seyahat sırasında görüşlerini Mustafa Kemal’le dilediğince paylaşma imkânı bulamaz. Mustafa Kemal, Başar’dan hem gezi değerlendirmesini kapsayan hem de ekonomik kalkınma ile ilgili düşüncelerinin olduğu bir rapor hazırlamasını istemiştir. Başar da buğday ile ilgili olarak bir rapor hazırlamıştır. Mustafa Kemal’in talebiyle Konya’ya varıldığında gezideki tüm uzmanlar ve müfettişler geziden ayrılmış ancak Başar, hazırladığı buğday konulu raporunu Mustafa Kemal ile paylaşmak istemesinden dolayı geziden diğer uzmanlarla birlikte ayrılmamıştır. Başar raporunu Recep Peker’in kurduğu bir komisyonda sunabilmiş ancak Mustafa Kemal’e sunamamıştır. Ahmet Hamdi, seyahatte görüş ve düşüncelerinin saptırılarak Mustafa Kemal’e aktarıldığı ve bu nedenle kendisine ulaşamadığını seyahate dair anılarını anlattığı 1945 yılında yayımlanan “Atatürk’le Üç Ay” kitabında dile getirmiştir.

    Lot No: 150

    Lot: 150

    İTHAFLI İMZALI: Atatürk'le üç ay ve 1930'dan sonra Türkiye, AHMET HAMDİ BAŞAR, (1897-1971), Tan Matbaası, İstanbul, 1945.-Yeni yapılmış deri sırtlı bez cildinde, çok temiz durumda, orijinal karton kapağı cilt içinde muhafaza edilmiş, ilk sayfada "Pek muhterem Nuri Dağdelen'e 3.11.1945" ibaresiyle ithaflı ve imzalıdır, 24x16 cm, 176 sayfa. 1930 yılında Mustafa Kemal Atatürk üç ay süren bir yurt gezisi planlamış ve çeşitli uzmanlar ve yöneticilerle birlikte 18 Kasım 1930-4 Mart 1932 tarihleri arasında Kayseri, Sivas, Tokat, Amasya, Malatya, Konya, Afyon, Trabzon, İstanbul, Edirne, Kırklareli, İzmir, Denizli, Aydın, Balıkesir, Antalya, Muğla, Mersin ve Adana illerini kapsayan seyahate çıkmıştır. Başar da bu seyahate “İktisadi Müşavir” sıfatıyla davet edilmiştir. Ancak Başar seyahat sırasında görüşlerini Mustafa Kemal’le dilediğince paylaşma imkânı bulamaz. Mustafa Kemal, Başar’dan hem gezi değerlendirmesini kapsayan hem de ekonomik kalkınma ile ilgili düşüncelerinin olduğu bir rapor hazırlamasını istemiştir. Başar da buğday ile ilgili olarak bir rapor hazırlamıştır. Mustafa Kemal’in talebiyle Konya’ya varıldığında gezideki tüm uzmanlar ve müfettişler geziden ayrılmış ancak Başar, hazırladığı buğday konulu raporunu Mustafa Kemal ile paylaşmak istemesinden dolayı geziden diğer uzmanlarla birlikte ayrılmamıştır. Başar raporunu Recep Peker’in kurduğu bir komisyonda sunabilmiş ancak Mustafa Kemal’e sunamamıştır. Ahmet Hamdi, seyahatte görüş ve düşüncelerinin saptırılarak Mustafa Kemal’e aktarıldığı ve bu nedenle kendisine ulaşamadığını seyahate dair anılarını anlattığı 1945 yılında yayımlanan “Atatürk’le Üç Ay” kitabında dile getirmiştir.

    TLSold
  • İMZALI: Gazetecilik [Birinci Fasikül], CEVAT FEHMİ BAŞKUT, (1905-1971), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1952.-Özgün karton kapağında, künye sayfası yazar tarafından "19 Nisan 1952 İst." ibaresiyle imzalıdır, ilk  kapak sırtında yıpranma mevcut, bazı sayfaların altında kırmızı kalemle işaretlemeler yapılmıştır, harici temiz durumda, 24x17 cm, 120 sayfa, s/b fotoğraflı. Kitabın son kısmında  Modern bir Gazete İdarehanesinde Neler Görürüz? başlığı altında Avrupa gazetelerinin işleyişinden görüntüler yer alır. Bugünün cemiyetinde bu kadar ehemmiyetli bir yer tutan gazeteye, bu, içinde politikacıların, ilim adamlarının, ediblerin, her nevi sanat mensuplarının, nihayet havadis alıp verenlerin bulunduğu fikir ve haber katarına karşı dünya üniversiteleri lâkayt kalamazlardı. Nitekim kalamadılar da... Bugün Amerika’nın her üniversitesinde bir Gazetecilik Enstitüsü vardır. Ve geçen seneden beri İstanbul Üniversitesi de ayni yolda onları takibe başlamış bulunmaktadır.
İşte elinizde bulunan eser İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsünün ilk kitaplarından biri olarak intişar sahasına atılmış bulunuyor. Gazeteciliği anlatan ilk eser olması vasfı ona birçok kusurlarını, eksikliklerini affettirebilir, düşüncesiyle bu teşebbüse girişmek cesaretini kendimizde bulduk. Kitabı hazırlarken garbdaki örneklerinden istifademiz çok oldu. Ona kendi 30 senelik tecrübelerimizin muhassalasını da ekledik. Buna rağmen mükemmeliyete erişmekten çok uzakta kaldığımızı itiraf etmekten çekinmiyeceğiz. Tek teselli kaynağımız bu eserle Türkiye’de ilk Gazetecilik Enstitüsünü açmak gibi ileri bir adım atan İstanbul Üniversitesine gayretlerinin semeresiz kalmadığını belirtmek ve teşekkürlerimizi sunmak fırsatını ele geçirmekliğimizdir.

    Lot No: 151

    Lot: 151

    İMZALI: Gazetecilik [Birinci Fasikül], CEVAT FEHMİ BAŞKUT, (1905-1971), Cumhuriyet Matbaası, İstanbul, 1952.-Özgün karton kapağında, künye sayfası yazar tarafından "19 Nisan 1952 İst." ibaresiyle imzalıdır, ilk kapak sırtında yıpranma mevcut, bazı sayfaların altında kırmızı kalemle işaretlemeler yapılmıştır, harici temiz durumda, 24x17 cm, 120 sayfa, s/b fotoğraflı. Kitabın son kısmında Modern bir Gazete İdarehanesinde Neler Görürüz? başlığı altında Avrupa gazetelerinin işleyişinden görüntüler yer alır. Bugünün cemiyetinde bu kadar ehemmiyetli bir yer tutan gazeteye, bu, içinde politikacıların, ilim adamlarının, ediblerin, her nevi sanat mensuplarının, nihayet havadis alıp verenlerin bulunduğu fikir ve haber katarına karşı dünya üniversiteleri lâkayt kalamazlardı. Nitekim kalamadılar da... Bugün Amerika’nın her üniversitesinde bir Gazetecilik Enstitüsü vardır. Ve geçen seneden beri İstanbul Üniversitesi de ayni yolda onları takibe başlamış bulunmaktadır. İşte elinizde bulunan eser İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsünün ilk kitaplarından biri olarak intişar sahasına atılmış bulunuyor. Gazeteciliği anlatan ilk eser olması vasfı ona birçok kusurlarını, eksikliklerini affettirebilir, düşüncesiyle bu teşebbüse girişmek cesaretini kendimizde bulduk. Kitabı hazırlarken garbdaki örneklerinden istifademiz çok oldu. Ona kendi 30 senelik tecrübelerimizin muhassalasını da ekledik. Buna rağmen mükemmeliyete erişmekten çok uzakta kaldığımızı itiraf etmekten çekinmiyeceğiz. Tek teselli kaynağımız bu eserle Türkiye’de ilk Gazetecilik Enstitüsünü açmak gibi ileri bir adım atan İstanbul Üniversitesine gayretlerinin semeresiz kalmadığını belirtmek ve teşekkürlerimizi sunmak fırsatını ele geçirmekliğimizdir.

    TLSold
  • Amme efkârı ve ilk gazetelerimiz, SERVET [RİFAT] İSKİT, (1894-1975), Gazeteciler Cemiyeti, İstanbul, 1959.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında "ÇYDD Kadıköy Şubesi Kitaplığı" kaşesi ve Sadun Tanju okucu ismi mevcuttur, harici temiz durumda, 25x17 cm, 13, [3] sayfa. Amme Efkârı ve İlk Gazetelerimiz (İstanbul 1959). İstanbul Gazeteciler Cemiyeti’nde verdiği bir konferansın metnidir.

    Lot No: 152

    Lot: 152

    Amme efkârı ve ilk gazetelerimiz, SERVET [RİFAT] İSKİT, (1894-1975), Gazeteciler Cemiyeti, İstanbul, 1959.-Özgün karton kapağında, künye sayfasında "ÇYDD Kadıköy Şubesi Kitaplığı" kaşesi ve Sadun Tanju okucu ismi mevcuttur, harici temiz durumda, 25x17 cm, 13, [3] sayfa. Amme Efkârı ve İlk Gazetelerimiz (İstanbul 1959). İstanbul Gazeteciler Cemiyeti’nde verdiği bir konferansın metnidir.

    TLSold
  • AHMET MUHTAR BEY ŞAHIS CİLDİNDE MISIR BASKISI ARAPÇA KİTABÜ'L-HİLAL: Kitab al-Hilâl: Silsilet sehriyet tasaddur an dar "Hilâl", Mısır (Kahire) Mart 1960. -Sonradan yapılmış bez cildinde, kapaklar iç kısımda korunmuş, 16x12 cm, Arapça, 257, [4] sayfa. 1960'lı yılların Mısır hükümeti tarafından hazırlatılmış siyâsî propaganda kitabı

    Lot No: 153

    Lot: 153

    AHMET MUHTAR BEY ŞAHIS CİLDİNDE MISIR BASKISI ARAPÇA KİTABÜ'L-HİLAL: Kitab al-Hilâl: Silsilet sehriyet tasaddur an dar "Hilâl", Mısır (Kahire) Mart 1960. -Sonradan yapılmış bez cildinde, kapaklar iç kısımda korunmuş, 16x12 cm, Arapça, 257, [4] sayfa. 1960'lı yılların Mısır hükümeti tarafından hazırlatılmış siyâsî propaganda kitabı

    TLSold
  • Farsça-Türkçe Lûgat: Ferheng-i Ziyâ Gencîne-i Güftâr, [İki Cilt  İçerisinde Tam Takım],  ZİYÂ ŞÜKÛN, (1870-1949), Maarif Matbaası, İstanbul, 1944.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt üzerinde hafif yıpranmalar mevcuttur, "İsam Kütüphanesine Gündağ Kayaoğlu'nun bağışıdır" kaşesi mevcuttur, 24x17 cm, Farsça-Türkçe, 2040 [xii]. İlk Baskı. Farsça-Türkçe Lûgat: Ferheng-i Ziyâ Gencîne-i Güftâr. Ziyâ Şükûn’un en önemli eseridir. Farsça hocalığı sırasında başladığı yıllarca süren bu çalışmasında yurt dışındaki kaynaklara ulaşmakta zorluklarla karşılaşmasına rağmen birçok eseri inceleyerek sözlüğün yazımına devam etmiş, Farsça kökenli kelimelerin yer aldığı sözlükle ilgili kaynakları toplu halde bir kütüphanede gözden geçirmek için Fatih civarında bir ev kiralamıştır. Sözlüğün kaynakları arasında Burhân-ı Ḳātıʿ, Ferheng-i Cihângîrî, Ferheng-i Reşîdî, Ferheng-i Nâṣır, Bahâr-ı ʿAcem, Ḳāmûs-i Fârisî, Ferheng-i Şuʿûrî gibi sözlükler bulunmaktadır (diğer kaynaklar için bk. Farsça-Türkçe Lûgat, bk. Önsöz). Sözlüğüne lugat kitaplarından aldığı manzum örneklerin yanı sıra eski ve yeni İran şairlerinin divanlarını tarayıp seçtiği beyitleri çevirileriyle birlikte vermiş, böylece 10.000’i aşan Farsça beyti Türkçe’ye çevirmiştir. 18.000’e yakın madde başı içeren Ferheng-i Ziyâ Millî Eğitim Bakanlığı’nca basılmıştır (İstanbul 1944-1951; Ankara 1967, 1984).

    Lot No: 154

    Lot: 154

    Farsça-Türkçe Lûgat: Ferheng-i Ziyâ Gencîne-i Güftâr, [İki Cilt İçerisinde Tam Takım], ZİYÂ ŞÜKÛN, (1870-1949), Maarif Matbaası, İstanbul, 1944.-Yayıncısının özgün cildinde, cilt üzerinde hafif yıpranmalar mevcuttur, "İsam Kütüphanesine Gündağ Kayaoğlu'nun bağışıdır" kaşesi mevcuttur, 24x17 cm, Farsça-Türkçe, 2040 [xii]. İlk Baskı. Farsça-Türkçe Lûgat: Ferheng-i Ziyâ Gencîne-i Güftâr. Ziyâ Şükûn’un en önemli eseridir. Farsça hocalığı sırasında başladığı yıllarca süren bu çalışmasında yurt dışındaki kaynaklara ulaşmakta zorluklarla karşılaşmasına rağmen birçok eseri inceleyerek sözlüğün yazımına devam etmiş, Farsça kökenli kelimelerin yer aldığı sözlükle ilgili kaynakları toplu halde bir kütüphanede gözden geçirmek için Fatih civarında bir ev kiralamıştır. Sözlüğün kaynakları arasında Burhân-ı Ḳātıʿ, Ferheng-i Cihângîrî, Ferheng-i Reşîdî, Ferheng-i Nâṣır, Bahâr-ı ʿAcem, Ḳāmûs-i Fârisî, Ferheng-i Şuʿûrî gibi sözlükler bulunmaktadır (diğer kaynaklar için bk. Farsça-Türkçe Lûgat, bk. Önsöz). Sözlüğüne lugat kitaplarından aldığı manzum örneklerin yanı sıra eski ve yeni İran şairlerinin divanlarını tarayıp seçtiği beyitleri çevirileriyle birlikte vermiş, böylece 10.000’i aşan Farsça beyti Türkçe’ye çevirmiştir. 18.000’e yakın madde başı içeren Ferheng-i Ziyâ Millî Eğitim Bakanlığı’nca basılmıştır (İstanbul 1944-1951; Ankara 1967, 1984).

    TLSold
  • Dictionnaire general et grammatical des Dictionnaires Français I (A-G), NAPOLEON LANDAIS, Didier, Paris, 1843.-Sonradan yapılmış bordo bez cildi içinde, temiz durumda, 32x23 cm, Fransızca, 848 sayfa. A-G madde başlıklarını içerir.

    Lot No: 155

    Lot: 155

    Dictionnaire general et grammatical des Dictionnaires Français I (A-G), NAPOLEON LANDAIS, Didier, Paris, 1843.-Sonradan yapılmış bordo bez cildi içinde, temiz durumda, 32x23 cm, Fransızca, 848 sayfa. A-G madde başlıklarını içerir.

    TLSold
  • Yeni resim hakkında, E. G. BENITO, Çeviri: Celâl Esad Arseven, İbrahim Horoz Basımevi, İstanbul, 1947.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 17x12 cm, 232 sayfa. Resim, bu gün insanların ellerine geçirmek için döğüştükleri demir, kömür, petrol, kalay gibi çok lüzumlu bir ilk madde midir? İnsan, demiri, kömürü, petrolü ve kalayı tanımadan çok önce resmi biliyordu. Sanat insan ruhunun ilk tezahüratındandır. Bir vakitler beşer henüz hayvandı, Altamira mağaralarının duvarlarına resimler yapanlar ise artık insandılar. O zamanlardan beri insan, uzun bir yol yürüdü. Arzın sathını keşfetti. Orada imparatorluklar kurdu; onları demirle, ateşle yıktı ve bunca büyüklük ve inhitatlardan bu güne ancak sanat eseri kaldı. Yunan, İran, Roma gibi birçok imparatorluklar ortadan kayboldu. Onları teşkil eden insanların çektikleri ıztıraplar hep unutuldu. Fakat onların tahribe uğramış abideleri karşısında biz daima o ıztırapları duymaktayız. HEYKEL ŞEHİRDEN SONRA DA YAŞAR.

    Lot No: 156

    Lot: 156

    Yeni resim hakkında, E. G. BENITO, Çeviri: Celâl Esad Arseven, İbrahim Horoz Basımevi, İstanbul, 1947.-Özgün karton kapağında, kapak sırtında yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 17x12 cm, 232 sayfa. Resim, bu gün insanların ellerine geçirmek için döğüştükleri demir, kömür, petrol, kalay gibi çok lüzumlu bir ilk madde midir? İnsan, demiri, kömürü, petrolü ve kalayı tanımadan çok önce resmi biliyordu. Sanat insan ruhunun ilk tezahüratındandır. Bir vakitler beşer henüz hayvandı, Altamira mağaralarının duvarlarına resimler yapanlar ise artık insandılar. O zamanlardan beri insan, uzun bir yol yürüdü. Arzın sathını keşfetti. Orada imparatorluklar kurdu; onları demirle, ateşle yıktı ve bunca büyüklük ve inhitatlardan bu güne ancak sanat eseri kaldı. Yunan, İran, Roma gibi birçok imparatorluklar ortadan kayboldu. Onları teşkil eden insanların çektikleri ıztıraplar hep unutuldu. Fakat onların tahribe uğramış abideleri karşısında biz daima o ıztırapları duymaktayız. HEYKEL ŞEHİRDEN SONRA DA YAŞAR.

    TLSold
  • Gergedan "Yeryüzü Kültür Dergisi" [Tam Takım Sayı: 1-20] Mart 1987 - Ekim 1988, Gergedannâme, Agros, 1988. -Özgün karton kapağında yirmi sayı takım olarak, 28x24 cm. İmziyaz Sahibi: Dinç Bilgin. Genel Yayın Direktörü: Enis Batur. Gergedannâme; özgün karton kapağında, 30x24 cm.

    Lot No: 157

    Lot: 157

    Gergedan "Yeryüzü Kültür Dergisi" [Tam Takım Sayı: 1-20] Mart 1987 - Ekim 1988, Gergedannâme, Agros, 1988. -Özgün karton kapağında yirmi sayı takım olarak, 28x24 cm. İmziyaz Sahibi: Dinç Bilgin. Genel Yayın Direktörü: Enis Batur. Gergedannâme; özgün karton kapağında, 30x24 cm.

    TLSold
  • ALMANCA SANAT REHBERİ / SÖZLÜĞÜ: Der kunstführer: lexikon der bildenden kunst, B. D. SWANENBURG, Paul List verlag, München, 1956.-Yayıncısının özgün bordo bez cildinde, cilt sırtı yıpranmış harici çok temiz durumda, 23x16 cm, Almanca,  437, [4] sayfa, çok sayıda s/b ve renkli resim ve fotoğraflı.

    Lot No: 158

    Lot: 158

    ALMANCA SANAT REHBERİ / SÖZLÜĞÜ: Der kunstführer: lexikon der bildenden kunst, B. D. SWANENBURG, Paul List verlag, München, 1956.-Yayıncısının özgün bordo bez cildinde, cilt sırtı yıpranmış harici çok temiz durumda, 23x16 cm, Almanca, 437, [4] sayfa, çok sayıda s/b ve renkli resim ve fotoğraflı.

    TLSold
  • 20. YÜZYIL BAŞINA AİT AYNI YAYINEVİNDEN NOVELLA SERİSİ: Mémoires pour servir à l'histoire de la société ; Monsieur de Courpière marié ; Nouveaux souvenirs ; Ouvrage inédit, ABEL HERMANT; L'Armature, PAUL HERVIEU; Les deux etreintes, LEON DAUDET; Memories d'un Jeune Homme Range, TRISTAN BERNARD, Fayard, Paris.-Sonradan yapılmış deri sırtlı bez cildinde, cilt sırtına kitap ismi klişelenmiş, ilk sayfada "Türk Ermeni Azınlık Okulları" kütüphane kaşeli, 24x19 cm, Fransızca, 125, 127, 123, 125 sayfa, çok sayıda s/b resimli.

    Lot No: 159

    Lot: 159

    20. YÜZYIL BAŞINA AİT AYNI YAYINEVİNDEN NOVELLA SERİSİ: Mémoires pour servir à l'histoire de la société ; Monsieur de Courpière marié ; Nouveaux souvenirs ; Ouvrage inédit, ABEL HERMANT; L'Armature, PAUL HERVIEU; Les deux etreintes, LEON DAUDET; Memories d'un Jeune Homme Range, TRISTAN BERNARD, Fayard, Paris.-Sonradan yapılmış deri sırtlı bez cildinde, cilt sırtına kitap ismi klişelenmiş, ilk sayfada "Türk Ermeni Azınlık Okulları" kütüphane kaşeli, 24x19 cm, Fransızca, 125, 127, 123, 125 sayfa, çok sayıda s/b resimli.

    TLSold