182 adet değerli sahafiye ve nadir kitabın bir arada olduğu müzayedemizdeki ürünlere 11.02.2024 PAZAR günü saat 20:30'a kadar internet sitemiz üzerinden pey verebilirsiniz. Aynı tarihte 20:32 itibariyle canlı müzayedemiz başlayacaktır.
!!! ÖNEMLİ !!! Komisyon oranı %20'dir. ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 7 İŞ GÜNÜDÜR.
Komisyon ya da vergi tutarları ile alakalı iadeler kesinlikle kabul edilmeyecektir, kuralların tamamı okunmuş kabul edilir.
İstanbul Baro Mecmuası [CİLTLİ], Sene: 8-9 1934-1935, Sahibi: İstanbul Barosu.
Yayıncısının özgün deri sırtlı bez cildinde, ilk sayfada "Tarhan Koleji Kitaplığı" kaşesi mevcuttur, harici çok temiz durumda, 24x17 cm, 488 sayfa.
Sosyal Adalet [CİLTLİ 1-18 SAYILAR] "Haftalık Siyasi Gazete" 19 Mart 1963 - 16 Temmuz 1963 Yıl:1 Sayı:1-18, İmtiyaz Sahibi: Cemal Hakkı Selek, Yazı İşleri Müdürü: Turhan Tükel, Vatan Matbaası, İstanbul.
M. Evrim Targün şahıs cildinde, 9. sayıda bir kesik mevcut, 12. sayı kapakta yıpranma mevcut harici temiz durumda, 43x30 cm, s/b fotoğraflı, 16 sayfa. Yazarlar; Asım Bezirci, Hasan Hüseyin Korkmazgil, Rıfat Ilgaz, Dr. Türkkaya Ataöv, Kemal Sülkler, Behice Boran, Fethi Naci, Tarık Ziya Ekinci, Sina Pamukçu, Samim Kocagöz, Aziz Nesin, Şaban Erik, İhsan Barlas, Niyazi Ağırnaslı, Afşar Timuçin, İlhan Başgöz.
Çizimler; Ali, Erdoağan, Burhan, Abidin Dino, İbrahim Balaban.
GÜZEL CİLTLİ: Kenz'ül- İrfan fi Ehâdis nebî el rahmân, EL-HAC MEHMED ESAD [ERBİLLİ], Mahmut Bey Matbaası, Dersaadet, AH 1317 [1900].
Yayıncısının özgün gofre desenli, altın yaldızlı yeşil bez cildinde, iç kapakta ve cilt kenarlarında yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, Osmanlıca, 182, [2] sayfa. BDK - ÖZEGE; 10572.
OSMANLICA SANAT TARİHİ Apollo, Tarih-i umumi-i sına'at, SALOMON REINACH, (Çev: Sanayi-i Nefise Mektebi Tarih-i Sına'at Muallimi Vahid), Matbaa-i Âmire, İstanbul, AH 1330 [1914].
İhami Demirci arşivinden, sonradan yapılmış siyah bez cildinde, çok temiz durumda, 24x17 cm, Osmanlıca, 409 sayfa, s/b resimli. AEKMK - BDK - MİL - ÖZEGE; 872.
KLASİK SANAT TARİHİ SETİNİN NADİR İLK CİLDİ Muhtasar sanat tarihi [1. CİLT], BAILLE CHARLES, (Çev: Sanayi-i Nefise Akademisi tarih-i sanat muallimi Vahid), Devlet Matbaası, İstanbul, 1928.
Yayıncısının özgün siyah bez cildinde, cilt sırtında yıpranma mevcuttur, harici temiz durumda, 24x17 cm, Osmanlıca, xii, [1], 184 sayfa, s/b resimli. BDK - ÖZEGE; 14269 - TBTK; 5562. Eserin Birinci cildi Osmanlıca, ikinci cildi 1929'da Latin harflerle basılmıştır.
Türk Yurdu, Yıl: 2, Sayı: 1 - 22 (11 ve 18. sayıları ciltte mevcut değildir), 18 Teşrin-i evvel 1328 [1912] - 5 Ağustos 1329 [1913] "Türklerin Faidesine Çalışır On Beş günde Bir Çıkar" Müdürü: Mehmed Emin, Tanin Matbaası, İstanbul.
Yayıncısının özgün gofreli deri sırtlı bez cildinde, ciltte hafif yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 25x17 cm, Osmanlıca. 11. ve 18. sayıları eksik. Türk Yurdu, 1911 yılından beri yayını aralıklarla devam eden milliyetçi fikir dergisidir. Dergide Edebiyat, İctimai ve Siyaset, İktisad başlıkları altında; Mehmed Emin [Yurdakul], Abdullah Cevdet, H. Zâde, Kazım Nami [Duru], Mehmet Ali Tevfik, Halide Edip, Z. Gökalp, Şeyh Cemaleddin Efendi, F. Sacid, Ispartalı İsmail Hakkı, Faik Sabit, Necip Asım, Hamdullah Suphi, Ahmed Edip, Köprülüzade Mehmed Fuat, Akçuraoğlu Yusuf, Fikret Ziya, Süleyman Nazif, Abdülhak Hamid, Celal Sahir gibi isimlerin yazıları mevcuttur.
ERMENİCE İNCİL Nor gtagaran [= Yeni ahit]. Tp. Agop Boyacıyan, Konstantiniyye, 1879.
Yayıncısının gofre desenli özgün bez cildinde, künye sayfasında kaşe mevcuttur, ciltte yıpranma mevcut harici temiz durumda, 18x12 cm, Ermenice, 314 sayfa.
ROBERT KOLEJİ TARİH ÖĞRETMENİNDEN OKULUN TARİHÇESİ / İMZALI İTHAFLI: İstanbul Amerikan kolejinin tarihçesi (Kız ve Erkek Kısımları), RECEP ÜLKE, Yeni Matbaa, İstanbul, 1956.
Özgün karton kapağında, kapakta renk değişimleri mevcut, künye sayfasında, "Aziz dostum İlhami Bey ve eşine sevfilerimle" ibaresiyle ithaflı imzalıdır, 25x17 cm, 29 sayfa, s/b fotoğraflı.
BİR RESSAM TARAFINDAN HAZIRLANAN NADİR VE ERKEN BİR "RESSAMLARIMIZ" BİYOGRAFİSİ Güzel Sanatlar Birliği Resim Şubesi Neşriyatından: Ressamlarımız [Cilt 1], SAMİ YETİK, (1848-1945), Marifet Basımevi, İstanbul, 1940.
İlhami Demirci arşivinden, özgün karton kapağında, kapak sırtında ayrılma mevcut, harici temiz durumda, SAMİ YETİK, (1878-1945), Marifet Basımevi, İstanbul, 1940.
20 x 14 cm, 156 sayfa, s/b levhalar.
Osmanlı döneminin modernist izlenimci asker ressamlarından olan, Harbiye Mektebi'nde Hoca Ali Rıza (1858-1930)'dan resim dersleri alan Sami Yetik'in iki cilt olarak tasarlayıp sadece tek cilt yayınlayabildiği ve günümüzde halen konusunda en iyi ve geçerli bir kaç kaynak eserden biri olan, erken dönem Osmanlı / Türk ressamların biyografilerini içeren bu kitabın nadir ilk baskısı ve imzalı nüshası. Bu kadar yayınlanmıştır. Avrupa’da 19. yüzyıl ortalarında (1860-1870) beğeni bulan Empresyonizm akımının Türkiye temsilcisi her ne kadar Hüseyin Zekai Paşa ise de, Türkiye’de bu akım 1914 yılından sonra yayıldı. Paris’teki Akademi Julian ve Ecole Pijieve’ye devam ederken Juan Paul Lauren'in atölyesinde de çalışan Sami Yetik, klasik ekolun etkisinden kurtularak Empresyonizmin heyecanına girdi. Yurda döndükten sonra Kuleli Askeri İdadisi'ne resim öğretmeni olarak atandı. Askerî okullarda resim öğretmenliği sırasında öğrencileri ile çok iyi ilişkiler kurarak başarılı ressamların yetişmesine neden oldu. O sadece bir ressam değil aynı zamanda Osmanlı Ordusunun bir subayı olması nedeniyle, Balkan Savaşı'nda Edirne cephesinde görevlendirildi. Bu görevi sırasında İdadi yıllarından arkadaşı Mehmet Ali Laga'da onunla beraberdi.
Türk Resim Sanatında 1914 yılından itibaren büyük bir uyanış başladı. Bu sanat hareketinde 1914 kuşağı ya da Çallı Kuşağı olarak Sanat Tarihimize geçen sanatçı grubunun başını kendisi ve Ali Sami Boyar, Hikmet Onat, İbrahim Çallı, Ali Cemal, Namık İsmail, Nazmi Ziya Güran, Feyhaman Duran, Hüseyin Avni Lifij gibi arkadaşları çekti. Şişli'de kurdukları bir atölyede daha çok büyük boy savaş resimleri yaparak Viyana ve Berlin'de Osmanlı Muharebe Resimleri sergisi planlandı. Kısa sürede hazırlanan eserler Viyana'ya götürüldü. 1918 yılında Viyana Üniversitesi salonlarında sergi açıldı. Türk ve yabancı protokolün açılışa katıldığı sergi Türkiye sanat çevrelerinde duyuruldu. Dönemin gazete ve magazin dergilerinde yer aldı.
MODERN AVUSTURYA RESMİ Moderne malerei in Österreich, WERNER HOFMANN, Kunstverlag Wolfrum, Wien, 1965.
İlhami Demirci arşivinden, yayıncısının özgün cildinde ve kutusunda, kutu üzerinde ve sayfa kenarlarında hafif renk değişim, harici temiz durumda, 31x24 cm, Almanca, 209, [2] sayfa, renkli resimli.
The Royal School Series, No. II. Royal readers (First Series), Thomas Nelson And Sons., London, 1918.
Yayıncısının özgün gofre desenli bordo bez cildinde, ilk sayfada Osmanlıca kaşe ve iç zayfalarda not alınmış sayfalar, ciltte hafif yıpranmalar ve iç sayfalarda renk değişimi, harici temiz durumda, 16x11 cm, İngilizce, 142 sayfa, s/b resimli.
ARA GÜLER FOTOĞRAFLI / ŞİİRLER: Düdüklü tencere, METİN ELOĞLU, (1927-1985), Ümit Yaşar Yayınları, İstanbul, 1962.
Özgün karton kapağında, kapak içinde okuyucu karalamaları mevcuttur, harici temiz durumda, 20x14 cm, 96 sayfa, s/b fotoğraflı. Kapak Düzeni: Orhan Peker Fotoğraflar: Ara Güler.
FERİT ÖNGÖREN KARİKATÜRLÜ / İLK BASKI / İKİNCİ YENİ / ŞİİRLER: Petrol, EDİP CANSEVER, (1928 - 1986), İstanbul Matbaası, İstanbul, 1959.
Özgün karton kapağında, iç sayfalarda yazıların okunmasını engellemeyecek şekilde okuyucu işaretlemeleri mevcuttur, harici temiz durumdadır, 20x14 cm, 31 sayfa, s/b karikatürlü. Karikatürler: Ferit Öngören. On yedi şiirden oluşur. 1959’da yayımladığı Petrol’de şehirli bireyin yanında yoksul, esmer ve çelimsiz Anadolu insanın mutsuzluğunu da bu kez çevresi içinde ele alarak işledi. Böylelikle ferdin yanında çevre de şiirine girmiş oldu. PETROL
Bıkmıştım, kediler damlarda vardı
Adamlar geliyordu bir takım adamlardan
Ben, Henri, Alain, bir de Bob
Bugün hepimiz noksan.
Bugün hepimiz noksan.
Henri'yi tanıyoruz, kim der ki tanımıyoruz Henri'yi
O bizim musluğumuzdur, çok hızlı akar Avrupadan
Alain'se açlığımızdır, bir sürü kadınlar tanır
Günün her saatinde ayrılan.
Günün her saatinde ayrılan.
BÜYÜK ŞÂİRİN ÜÇ ŞİİR KİTABI BİR ARADA: 835 satır - Sesini kaybeden şehir - Varan 3, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), İzlem Yayınları, İstanbul, 1965.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 175, [10] sayfa. S/b tıpkı basım sayfalar. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Nazım Hikmet’in “Putları Yıkıyoruz” sloganıyla yola çıktığı 835 Satır adlı şiir kitabı edebiyat çevrelerinde geniş yankı uyandırmıştır. Şairin gür sesiyle deneysel tarza yazdığı şiirlerde teknolojinin ön plana çıkarıldığı, modern dünyanın önemli olduğu, bu anlamda Fütürizmle de birebir ilişkisi bulunan görmekteyiz. 835 Satır kitabında bulunan Makinalaşmak, Orkestra gibi şiirler uzun yıllar tartışılmıştır. 1930 Varan 3 ve “Sesini Kaybeden Şehir” adlı şiiri ve 1931’de ilk beş kitabında yer alan şiirleri nedeniyle açılan davalar aklanmaya sonuçlandı. Güneşi İçenlerin Türküsü, Salkımsöğüt, Orkestra, Piyer Loti, Makinalaşmak, Açların Gözbebekleri, Gövdemdeki Kurt, Bahri Hazer, Yangın, Yanardağ, Sanat Telâkkisi, Korsan Türküsü, Rodos Heykeli, Jokond’un Hatıra Defterinden Parçalar, Berkley, Sesini Kaybeden Şehir, Kerem Gibi, Nikbinlik gibi şiirleri mevcuttur. Bu bir türkü:-
toprak çanaklarda
güneşi içenlerin türküsü!
Bu bir örgü:-
alev bir saç örgüsü!
kıvranıyor;
kanlı; kızıl bir meş’ale gibi yanıyor
esmer alınlarında
bakır ayakları çıplak kahramanların!
Ben de gördüm o kahramanları,
ben de sardım o örgüyü,
ben de onlarla
güneşe giden
köprüden
geçtim!
İLK BASKI / TİYATRO: Kafatası, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 21x14 cm, 87 sayfa. İlk tiyatro eseri olarak Kafatası (1932)'nı yazmış ve eserde bir kaşif ilim adamının, çıkarcılar elinde kalışını anlatarak, toplumun kendisi için çalışan ilim adamlarına kayıtsızlığını işlemiştir. Bu oyun, 1934 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosunda (Darülbedayi'de) sahneye konulduğu sıra büyük bir ilgi uyandırmıştı. Kuruluşu, kişileri ve tekniği yönünden sağlam bir yapısı olan "Kafatası", insanoğlunun dramını ustaca, kendi sanat çizgisini aşan bir güçle vermektedir. Böyle olmasından ötürüdür ki zaman zaman yabancı ülkelerde sahneye konulmuş ve bir Türk yazarının eseri olarak, uzun süre afişlerde kalmıştır. Tiyatro eserlerinde; ezen ezilen ilişkisini, egemen sistem karşısında yok olan silinip giden insanların yaşam umutlarını, hayallerini çarpıcı göstergeler ve etkileyici örneklerle aktarması, onun sanatının güncel olmasını sağlayan başlıca nedenlerdendir. Toplumcu gerçekçi sanat anlayışının en yalın ve en başarılı örneklerini aktardığı eserlerinde dil ve biçim ilişkisini oldukça dengeli kurgulamıştır. Politik tiyatronun belgelerle anlatımı, sinema perdesi ve 113 projeksiyon kullanımı, döner sahnelerin varlığı gibi özellikleri kimi eserlerinde belirgin olarak değerlendirilmiştir. Oyunlarında işçi sınıfının bilinçlenmesine yönelik mesajların verilmesi, Marksist sanat anlayışının bir gereği olarak yer tutar. Nâzım Hikmet Tiyatrosu’nun başlıca özelliklerinden olan karakterlerin derin psikolojik alt yapısının ustaca kurgulanmış dille izleyiciye aktarılması, verilen mesajın daha iyi anlaşılmasını sağlamıştır. Kafatası adlı eserinde oyunun başkahramanı olan Doktor Dalbanezo’nun yaşadığı değişim ve dönüşümün ustaca anlatımının izleyicide uyandırdığı çarpıcı etki politik tiyatronun başarılı temsillerindendir.
TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Bir ölü evi veya merhumun hanesi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966.
Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyucu ismi mevcut, Devin Özgün Çınar kütüphanesinden, 20x14 cm, 80 sayfa. Kapak Resmi: Abidin Dino imzalıdır. Gülünçlü komedi 3 Perde 11 Tablo. Aile içinde ölenin bıraktığı paranın peşine nasıl düşüldüğünün anlatıldığı Bir Ölü Evi yahut Merhumenin Hanesi'nde insanların sahtelikleri ve çıkar düşkünlükleri bir başka boyutta anlatılmıştır. İlk olarak 1932’de yayınlanan eser 1934’te Darülbedâyi’de sahnelenmiştir. Bir Ölü Evi veya Merhumun Hanesi adlı oyunda henüz ölmüş bir babanın hemen arkasından o gün evde geçen olayları çok ince bir güldür havasında vermektedir. Nazım hikmet’in en iyi oyunlarından biri kabul edilir.
TİYATRO: Şöhret veya unutulan adam, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1966.
Özgün karton kapağında,ilk sayfada okuyucu ismi mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x14 cm, 67 sayfa. Kapak Düzeni: Salim Şengil. Oyun, iki perde altı tablo. Oyun Şehir Tiyatrolarında sahnelenmiştir. Unutulan Adam 'da meşhur bir doktor karısı tarafından aldatılınca,
ameliyatla kızını öldürür ve kendisini ihbar ederek cezalandırılmasını sağlar.
Evine döndüğü zaman karısının kendisini çoktan unuttuğunu ve yardımcısıyla
yaşadığını görür. Bir zamanlarki şöhretini kendisine hatırlatacak belgeleri alıp gider. Bu eserde ünlü Medea mitosu tersine çevrilmiştir.
TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Ferhat ile şirin (Bir aşk masalı), NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.
Özgün karton kapağında, ilk sayfada okuyu ismi ve kitapçı kaşesi mevcuttur, çok temiz durumda, 21x14 cm, 104 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Yazarın bir halk hikâyesini oyunlaştırdığı ünlü eseri Ferhat ile Şirin'dir. Halk hikâyesinde aşkın gücü ve acıları anlatılır. Nazım Hikmet aşk duygusunu daha yüce bir amaca, toplum çıkarları uğruna tabiatla savaşmaya yöneltmiştir. Ferhat, Şirin 'in ölüm haberini alsa da işine devam eder. Burada ferdin kendi acısını aşarak kendisini daha yüksek bir amaca/topluma adaması söz konu sudur. Eser bir bale olarak da bestelenmiş ve oynanmıştır.
TİYATRO / ABİDİN DİNO ÇİZİMİ KAPAKLI: Enayi, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1965.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 98 sayfa. Kapak Deseni: Abidin Dino. Oyun üç perde. Sanatçı bu oyununda gerçekçi bir görüşle kişilerini geliştirmekte ve giderek kuvvetli birer karakter haline getirmektedir. Bu kişiler arasında en önemlisi bir avukattır. Topluma, çevresine faydalı olmaya çalışan dürüst, ahlâklı bir insan... Bunun karşısında, kişisel çıkarlarıyla direnen bir toplumun bireyleri... Bu iki çekişme arasında gitgide gelişen dramatik yön, sağ- lam diyaloglarla, insanlığın dramını ustaca ortaya koymaktadır.
İLK BASKI / ŞİİRLER: Rubailer, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 20x14 cm, 34, [2] sayfa. Kapak Düzeni: Sait Maden. Yayına hazırlayan; Memet Fuat. PİRAYE'ME RUBAİLER
Sana yazdığım şeyleri zaten şu son sekiz yıl içinde ne yazdım ki sana ait olmasın beğenmen beni nasıl bahtiyar ediyor, tasavvur edemezsin. Seni sevmek, seni düşünmek, senin için çalışmak ve her şeye rağmen seni yüzde yüz, katkısız bahtiyar edebilmek ümidini bir an olsun kaybetmemek, geri kalan ömrüm yüz misli uzun olsa da onu doldurmaya, onu mânali ve yaşanmaya değer kılmaya yeter.
İLK BASKI / TİYATRO: Ferhad ile Şirin, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1965.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x14 cm, 82, [2] sayfa. Baskıya hazırlayan: Memet Fuat. Yazarın bir halk hikâyesini oyunlaştırdığı ünlü eseri Ferhat ile Şirin'dir. Halk hikâyesinde aşkın gücü ve acıları anlatılır. Nazım Hikmet aşk duygusunu daha yüce bir amaca, toplum çıkarları uğruna tabiatla savaşmaya yöneltmiştir. Ferhat, Şirin 'in ölüm haberini alsa da işine devam eder. Burada ferdin kendi acısını aşarak kendisini daha yüksek bir amaca/topluma adaması söz konu sudur. Eser bir bale olarak da bestelenmiş ve oynanmıştır.
İLK BASKI / ŞİİRLER: Dört hapishaneden, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), De Yayınevi, İstanbul, 1966.
Özgün karton kapağında, sol alt köşede ufak bir kopuk mevcut, harici çok temiz durumda, 20x14 cm, 105, [8] sayfa. Kapak: Said Maden. Dört Hapishaneden: Çoğunluğu 1939-41 yılları arası yazılmış tek tek şiirlerinin birleşmesinden oluşmuş bir kitaptır. Şiirlerde cezaevine düşmüş olmanın acısı, dünya ve ülke sorunları, aşk gibi temaların yanında hapiste yakından tanıdığı halktan kişilerin başından geçenler de anlatılır..
Bugün pazar...
Bugün, beni ilk defa
Güneşe çıkardılar.
Ve ben, ömrümde ilk defa
Gökyüzünün
Bu kadar benden uzak,
Bu kadar mavi,
Bu kadar geniş olduğuna şaşarak,
Kımıldamadan durdum
Sonra, saygıyla toprağa oturdum,
Dayadım sırtımı duvara.
Bu anda;
Ne düşmek dalgalara,
Bu anda;
Ne kavga, ne hürriyet, ne karım.
Toprak,
Güneş ve
Ben...
Bahtiyarım…
SAİT MADEN KAPAKLI /ŞİİRLER: Kurtuluş savaşı destanı (Memleketimden İnsan Manzaralarından), NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Yön Yayınları, İstanbul, 1965.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 24x17 cm, 74, [2] sayfa.
ABİDİN DİNO DESENLİ: Bütün eserleri (1), NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963), Dost Yayınları, Ankara, 1968.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 20x15 cm, 226, [2] sayfa. Kapak Düzeni: Said Maden. İç Desenler: Abidin Dino. Bozak Matbaası.
İLK BASKI / ŞİİRLER: Otuz beş yaş, CAHİT SITKI TARANCI, (1910-1956), Varlık Yayınları, İstanbul, 1946.
Özgün karton kapağında, kapakta yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 18x12 cm, 132, [10] sayfa. Kapak Yazısı: Emin Barın. 1946 yılında C.H.P.’nin açtığı şiir yarışmasına katılmak için hazırlandı. Şekil ve içeriği birleştirme endişesi içinde olan şairin yazacağı şiir, hem otuz beş dize olmalı hem de otuz beş yaşın psikolojik yetkinliğini yansıtmalıydı. "Otuz Beş Yaş" şiiriyle ödülü kazanan şairin böylece ikinci şiir kitabı Otuz Beş Yaş adıyla Varlık Yayınları tarafından 1946 yılında yayımlandı. Okuyucu tarafından ilgiyle karşılanan eser, 1948 yılında ikinci baskısını yaptı. Cahit Sıtkı’nın olgunluk dönemi ürünlerini içeren Otuz Beş Yaş’taki şiirlerin ana temasını, “çok sevdiği hayata, yaşamaya bağlılık ile hayatın en büyük realitesi ölüm karşısında duyduğu derin korku ve endişe” (Göçgün 1987:151) oluşturdu. Şairin ilk şiirlerindeki kültürel arka planını kaybetmiş ölüm korkusu, bu sefer yaşamayı bir din gibi benimseme ve sevme anlayışı gereği onu kaybetme endişesine dönüştü. Cahit Sıtkı, Türk şiir geleneği içinde, özellikle Otuz Beş Yaş’taki şiirleriyle, halk, divan ve Batı edebiyatlarından aldığı unsurlarla yeni bir terkibe ulaştı. Türk edebiyatında en çok Fuzuli, Baki, Şeyh Galip ve kendi devrinden Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Necip Fazıl ve Ahmet Kutsi Tecer’den, Batı edebiyatından Baudelaire, Lamartine, Corneille ve Racine’den, halk edebiyatından ise sözlü kültür geleneğinden özellikle de çocukluk döneminde dinlediği masallardan ve halk hikâyelerinden etkilenerek şiir mihverini oluşturdu. Sanatta doğallığı kendisine düstur edinen Cahit Sıtkı, yapay imgelere ve çarpıcı olmak için dili anlaşılmaz kılmaya asla itibar etmedi. Dildeki tasarrufu, imgelerindeki geleneksel boyut ve ferdî lirizmle toplumsal olana ulaşma gibi temel özellikler bakımından Cahit Sıtkı, Yunus Emre çizgisinin bir devamıydı.
İLK BASKI / RÖPORTAJ: Çukurova yana yana, YAŞAR KEMAL [KEMAL SADIK GÖĞCELİ], (1923-2015), Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1955.
Özgün, gofreli karton kapağında, kapakta yıpranmalar mevcut, harici temiz durumda, 17x12 cm, 74, [6] sayfa. Kapak Kompozisyonu: A. Arad. Bu kitaba giren yazılardan "Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün" adını taşıyanlar İstanbul Gazeteciler Cemiyetinin 1955 yılı ropörtaj mükafatını kazanmıştır. Çukurova Yana Yana, Yaşar Kemal'in 1955'te yayımlanan röportaj kitabıdır. Yenitepe Yayınları tarafından basılmıştır. Yaşar Kemal, bu röportajında değişen toplum yapısını, Çukurova'ya gelen traktörün pençesindeki toprak insan ilişkisini ve Çukurova'nın güzelliğini, doğasını ve sorunlarını yansıtmaktadır. Röportajlar, kitaplaştırılmadan evvel Cumhuriyet'te yayımlanmıştır.
İLK BASKI / BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU KAPAKLI: Halk türküleri, EFLÂTUN CEM GÜNEY, (1896-1981), Yeditepe Yayınları, İstanbul, 1953.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 17x12 cm, 92, [4] sayfa, 6 adet s/b çizimli. Toplamda 58 türkü bulunur. Eserde Ağam İstanbul'u Mesken mi Tuttun, Burçak Tarlası, Cezayir, Çakır Mustafa, Emir Dağı, Genç Osman, Yörük Ali, Zeynebim gibi türküler derlenmiştir.
İzmir fuarında Diyarbakır, Diyarbakır Ticaret ve Sanayii Odası, Diyarbakır Basımevi, Diyarbakır, 1938.
Özgün karton kapağında oldukça temiz durumda, kapak sırtı haliyle, 20x15 cm, 43 sayfa, bir adet harita,iki adet plan sayfası, çok sayıda s/b fotoğraflı, arka kapakta şehrin anıtları planı mevcuttur.
Gece gelen telgraf, Portreler, 1+1=Bir, NÂZIM HİKMET [RAN], (1901-1963) NAİL V. [NAİL VAHDETİ ÇAKIRHAN], (1910-2008), İzlem Yayınları, İstanbul, 1966.
Özgün karton kapağında, kapakta yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 20x14 cm, 106, [6] sayfa. Nâzım Hikmet'in üç kitabını birarada bulacaksınız bu kitapta. «Gece Gelen Telgraf» in ilk basımının so- nunda Nâzım Hikmet'in Nail V. ile birlikte Amerikan şairlerinden çevirdiği şiirler yer almıştır.
İLK BASKI / HİKÂYELER: Ekmek kavgası, ORHAN KEMAL, (1914-1970), Varlık Yayınları, İstanbul, 1949.
Özgün karton kapağında, kapak sırtında yıpranma mevcut, harici temiz durumda, 18x12 cm, 112 sayfa, s/b desenli. Ekmek Kavgası, Orhan Kemal'in ilk hikâye kitabıdır. 1949 yılında yayımlanmıştır. Kitap, “Ekmek Kavgası” adlı hikâye ile birlikte toplam 24 hikâye içerir. Hikâyelerin tamamı fabrikada çalışan emekçilerin, kenar mahalledeki insanlarını, cezaevlerindeki mahpusların yaşamından kesitler yansıtır.
İLK BASKI / ŞİİRLER: Galile denizi, İLHAN BERK,(1918-2008), Varlık Yayınları, İstanbul, 1958.
Özgün karton kapağında, sayfa tefrikaları açılmamış, çok temiz kondisyonda, 17x12 cm, 62 sayfa. İlhan Berk, 1954 yılında Yenilik dergisinde yayımladığı "St. Antoine’nin Güvercinleri" adlı şiiriyle İkinci Yeni’nin ilk şiirini yayımlar. Bir gün Eleni'nin elleri geliyor
Her şey değişiyor.
İlk İstanbul şiirden çıkıp yerini alıyor
Bir çocuk ilk gülüyor
Bir ağaç çiçek açıyor.
Eleni'den önce
Daha ben çocuktum daha tütüne daha kahveye alışmamıştım
Sabahları, akşamları bilmiyordum daha
Bir gün bakıyorum akşam ellerimde gözlerimde
Bir gün sabah her yanım.
İstanbul camileri=The mosques of Istanbul=Les mosquées d'Istanbul, OLUŞ KİTABEVİ, Babıali Basımevi, İstanbul.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 24x18 cm, 76 sayfa, s/b ve renkli fotoğraflı.
Kısa hayat öyküm, ABİDİN DİNO, (1913-1993), (Haz: Ferit Edgü), Adam Yayınları, İstanbul, 2000.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 22x13 cm, 130, [2] sayfa, s/b fotoğraflı. "Benim yapabildiğim, yaptığımı umduğum, son soluğuma değin yapacağım - ki önümde uzun bir zaman yok, biliyorum– bu birtakım şeylerin yaklaşmakta olduğu duygusunu yaşamak ve yaşatmak. Her zaman felaketleri düşünmemek gerek. En korkunç acılardan sonra tüm bu yaşadıklarımız olağanüstü güzellikte bir yaşama dönüşebilir.
SEMT MONOGRAFİSİ: Göztepe, BEDİ N. ŞEHSUVAROĞLU, (1914-1977), Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu, İstanbul, 1969.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 19x13 cm, 159 sayfa, s/b fotoğraflı, üç adet harita sayfası. İstanbul'un köklü ailelerinden gelme olan yazar, yaşadığı şehrin hızla gelişmesine ve değişmesine karşılık, oturduğu semti ismi, tarihi, tarihi kişilikler, okullar, tarihi yalılar ve köşkleriyle derinlemesine ele almıştır.
İMZALI: Ömer Seyfettin'e göre kadın, SÂTI ERİŞENLER, Güven Matbaası, Ankara, 1972.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda,künye sayfasında ithaflı ve imzalıdır, 25x17 cm, 42 sayfa. Ömer Seyfettin'in ölümünün ellinci yıldönümü dolayısıyla Kadının Sosyal Hayatını Tetkik Kurumu'nun 5 Mart 1970 günü Türk Tarih Kurumu salonunda düzenlediği toplantıda Sâtı Erişenler'in yaptığı konuşma metnidir.
Bugünün Konya'sı, KEMAL UĞURLU, Azim Kağıtçılık ve Matbaacılık, Konya, 1958
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, kapakta bir mühür, künye sayfasında ve iç sayfalarda halk kütüphanesi kaşesi mevcuttur, harici durumu temizdir, 25x17 cm, 70, [2] sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı. Konya'nın tarihini, ziraat ve sanayi faaliyetlerini, döneminde yapılan faaliyetleri anlatan geniş 1950'li yıllara ait geniş çaplı bir çalışmadır.
HALK KİTAPLARI: Haritalar, EMİN ÇAKIROĞLU, MEB. Halk Eğitimi Yayınları, İstanbul, 1964.
Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 23x16 cm, 30 sayfa, çok sayıda renkli resim ve harita sayfası, Resimler: Hüseyin Özcan. Ağırlık ve Hacim Ölçüleri, ŞEVKİ TAŞTAN, MEB. Halk Eğitimi Yayınları, İstanbul, 1964. Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 23x16 cm, 38 sayfa, çok sayıda resimler, Resimleyen: Hüseyin Özcan. Ekinlerimizi Koruyalım, KAMURAN ÇİLENTİ, Meb. Halk Eğitimi Yayınları, İstanbul, 1968. Özgün karton kapağında çok temiz durumda, 23x16 cm, 30 sayfa, çok sayıda renkli resimli, Resimleyen: Nevzat Akoral. TÜRK-AMERİKAN İŞBİRLİĞİ İLE HAZIRLANMIŞTIR
Genel Kültür Kitapları, Milli Eğitim Bakanlığı ve Amerikan İktisadi Yardım Heyetinin işbirliği ile Halk Eğitimi Genel Müdürlüğü tarafından, Milli Eğitim Bakanlığı Yayım Müdürlüğü Basılı Eğitim Malzemeleri Hazırlama Merkezinde hazırlatılmıştır.
ÇİZGİ ROMAN: Abdülcanbaz İstanbul sokakları, Abdulcanbaz İstanbul Sokakları, Abdulcanbaz Yayınları, İstanbul, 1982.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 24x17 cm, 98 sayfa, s/b resimli. Çizen: Turhan Selçuk.
Tuna Bulgarları ve dilleri, TALÂT TEKİN, (1927-2015), Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara, 1987.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 24x17 cm, Türkçe, Bulgarca, 70, [12] resimli sayfa, s/b resimler, Bulgarca tıpkıbasım sayfalar. Eski Bulgar Türklerinin Tarihleri ve dilleri üzerindeki çalışmaları toplu halde bir araya getiren, tarihimizin genişliğini, dilimizin derinliklerini-fonetiğimizin zor safhalarını açarak, her hususta bizi aydınlatan bu eser, önemli bir boşluğu doldurmaktadır
İlk on sayfaya kadar olan 1. Bölümde Proto Bulgarlar, Tuna Bulgarları üzerinde tarihi bilgiler verilmektedir. 2. Bölüm: Tuna Bulgarlarının Dili'ne tahsis edilerek 1-68. sayfaya kadar devam eder, 68. sayfadan sonra da Bibliyografya ve Proto-Bulgar yazıtlarının tıpkıbasım sayfaları yer almaktadır.
Yeni Türkiye'de İslamlık, GOTTHARD JASCHKE, (Çev: Hayrullah Örs), Bilgi Yayınevi, Ankara, 1972.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, 24x17 cm, 168, [8] sayfa.
SİYASET / HİCİV / KARİKATÜR: Partiler albümü, HİLMİ YÜCEBAŞ, Türkiye Ticaret Matbaası, İstanbul, 1954.
Özgün karton kapağında, kapakta yıpranma mevcut, harici durumu temizdir, 25x17 cm, 78 sayfa, s/b resimli. Demokrasiye geçiş döneminin başlangıcından itibaren kurulan siyasi partiler ve Osmanlı Devletinin sonu Cumhuriyetin ilk yıllarındaki çalkantılı siyasi süreci de kapsaycak şekilde gazete ve dergilerimizde yayınlanan belli başlı karikatürlerin derlemesinden oluşan albümdür.
İTHAFLI İMZALI / İŞ DÜNYASI: Rusya'dan Amerika'ya gezdiklerim gördüklerim [KUTULU-CİLTLİ-ŞÖMİZLİ], SAKIP SABANCI, (1933-2004), Reyo Basımevi, İstanbul, 1989.
Yayıncısının özgün cildinde, kutulu ve şömizli, çok temiz durumda, künye sayfası Sakıp Sabancı tarafından "Sn. Alpaslan Aydın'a en iyi dileklerimle, 6 Aralık 1989" ibaresiyle ithaflı imzalıdır. 25x17 cm, 312, 8 sayfa, çok sayıda s/b fotoğraflı.
İLK BASKI / İMZALI: Sinemam ve ben, TÜRKAN ŞORAY, NTV Yayınları, İstanbul, 2012.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, künye sayfasında "Fatma'ya sevgilerle" ibaresiyle imzalıdır, 23x15 cm, 386 sayfa, s/b ve renkli fotoğraflı. Sinemam Ve Ben, büyük yıldızın sadece sinema hayatı değil; "Türkan Şoray imgesi"nin gerisindeki insanı, dertlerine, zaaflarına, sevinçlerine, pişmanlıklarına kadar tanıyacağımız açık sözlü bir anlatım...
Boğaziçi yakından, RUŞEN EŞREF ÜNAYDIN, (1892-1959), Çituri Biraderler Basımevi, İstanbul, 1938.
Özgün karton kapağında, künye sayfasında okuyucu notu, kapakta yıpranma mevcuttur, harici çok temiz durumda, çok temiz durumda, 20x14 cm, 146, [2] sayfa. Boğaziçi Yakından; Daha önce Milliyet gazetesinde çıkan yazıların bazı değişiklik ve ilâvelerle yayımlanmış şeklidir.
RESSAM VE YAZAR İBRAHİM BALABAN'DAN ANI-DÜŞ=İZ / OTOBİYOGRAFİ: İz, İBRAHİM BALABAN, (1921-2019), İmece Yayınları, Ankara, 1965.
Özgün karton kapağında, kapakta lekeler mevcuttur, harici temiz durumdadır. 20x14 cm, 99, [1] sayfa, 5 adet katlanır resimli sayfa, s/b resimler.
İLK BASKI / ŞİİRLER: Yumuşaklıklar değil, ÖZDEMİR ASAF, (1923-1981), Yuvarlak Masa Yayınları, İstanbul, 1962.
Özgün karton kapağında, çok temiz durumda, şömizli, 21x12 cm, 63, [7] sayfa.
RAMİZ ÇİZİMİ KAPAK GÖRSELLİ / İTHAFLI-İMZALI: Hakiki Bektaşi fıkra ve nükteleri, MEHMET ALİ NURBABA, Derleyen: Ahmet Halit Yaşaroğlu, Ahmet Halit Kitabevi, İstanbul, 1950.
Özgün karton kapağında, kapak sırtı yıpranmış, sayfalarda sararmalar mevcutttur, harici temiz durumda, 21x14 cm, 111 sayfa. Anlatan: Mehmet Ali Nurbaba. Yazarı Halit Yaşaroğlu tarafından "Aziz dostum Halis Kaymar'a yeni yılın saadet ve neşe içerisinde geçmesi dilekleriyle. 1.1.1950" şeklinde ithaflı ve imzalıdır.
İLK BASKI / İNCELEME / EDEBİYAT TARİHİ: Türk edebiyatına toplu bir bakış, HASAN ÂLİ [YÜCEL], (1897-1961), Remzi Kitaphanesi, İstanbul, 1932.
Özgün karton kapağında, bazı sayfaların kenarlarında okuyucu notu mevcuttur, harici çok temiz durumda, 20x15 cm, 159, [15] sayfa. Türk devlet ve siyaset adamı, eğitimci, şair ve yazar. Hasan Âli Yücel çok yönlü bilgiye ve kültüre sahip bir aydın, deneme yazarı, edebiyat ve maarif tarihçisi olarak temayüz etmiştir. Türk Edebiyatına Toplu Bir Bakış isimli kitap liselerin edebiyat derslerine yardımcı kitap olarak kabul edilmiştir. Halk, Tekke ve Divan edebiyatları genişçe anlatılmıştır. Eserdeki başlıca bölümler şu şekildedir: Başlangıç; Cemiyet Hayatına göre edebiyat,
Birinci Kısım: Halk Edebiyatı, Milli Destanlar, Saz Şairleri, Halk Şiirlerinin tahlili,
İkinci Kısım: Tekke Edebiyatı,
Üçüncü kısım Divan Edebiyatı,
Kitabın son kısmında Kaynaştırma Cetveli Türk ve Dünya Edebiyatında (Kaynaklardan XIX. Asra kadar) bulunmaktadır, bu kısmın sayfa formaları açılmamıştır.
İLK BASKI / TÜRK EDEBİYATINDA MODERNİZM: Bodur minareden öte. Hikâyeler, YUSUF ZİYA ATILGAN, (1921-1989), A Dergisi Yayınları, Büyük Kervan Matbaası, İstanbul, 1960.
Özgün karton kapağında, çok temiz bir nüsha, 16,5 x 12,5 cm, 76, [2] sayfa.
Türk edebiyatının erken dönem modernist ve en önemli roman ve öykü yazarlarından biri olan Atılgan'ın yazın hayatındaki ikinci ve yayınlamış olduğu ilk öykü kitabı olan ve içinde toplamda dokuz öykünün sonuncusu olarak, "Kasabadan", "Köyden" ve "Kentten" bölümleri altında aynı adlı öyküyü de barındıran, öyküde "absürt birey" ve bazı yorumlara göre "iktidarsızlık" kavramlarını içeren bu nadir kitabın ilk baskısı. Ünlü yazar, bu aynı adlı öyküsüyle 1957 yılında "Sait Faik Öykü Ödülü"'nü kazanmıştır. Bu ödülden üç yıl sonra yayınlanan kitap, yazarın çok fazla sayıda eser barındırmayan külliyatında önemli bir kitaptır.
Üniversite öğrenciliği sırasında Türkiye Komünist Partisi’ne katılarak faaliyette bulunduğu iddiasıyla tutuklanarak, ceza kanununun 141. maddesi uyarınca altı ay hapse mahkum edilen yazar, 26 Ocak 1946'da serbest bırakılınca Manisa'ya geri dönerek büyüdüğü Hacırahmanlı köyüne yerleşti ve burada çiftçilikle uğraştı. 1949'da annesinin isteğiyle Sabahat Hanım’la evlendi fakat evliliği uzun sürmedi. Boşandıktan sonra edebiyata daha çok eğilen Atılgan, 1955 yılında Tercüman Gazetesi’nin açtığı öykü yarışmasına kardeşi Turgut'un ısrarı sonucu gönderilmesine izin verdiği "Evdeki" adlı öyküsü (Nevzat Çorum imzasıyla) birinci, "Kümesin Ötesi" öyküsü (Ziya Atılgan imzasıyla) dokuzuncu oldu. "Bodur Minareden Öte" adlı öyküsüyle de 1957 yılında Sait Faik Öykü Ödülü’nü kazandı.
-- Türk edebiyatı Öykü Hikaye İlk baskılar Modernizm